10 Haziran 2013 Pazartesi

15-Suay Karaman: ÇAPULCU

Çapulcu sözünün anlamı, başbakan talimatıyla değişecek türden birşey değil.
Çapulcu yağmacı demektir.
Bu durumda kim yağma yapıyor ona bakmak lazım.
Yolsuzluk, rüşvet, zimmet, irtikap suçlarında AKP'nin rakamı nedir, geçmiş bütün Cumhuriyet hükumetlerinin ki nedir?

Oraj POYRAZ

Suay Karaman: ÇAPULCU

09 Haziran 2013

29 Mayıs 2013 Çarşamba günü Başbakan 3.Boğaz Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu'nun temel atma töreninde yaptığı konuşmada şunları söylemişti: "Ne yaparsanız yapın, biz kararı verdik.

Taksim Topçu Kışlası'nı yeniden inşa edeceğiz.

Eğer tarihe saygınız varsa, önce o Gezi Parkı denilen yerin tarihi nedir?

Onu araştır bak.

Biz orada tarihi yeniden ihya edeceğiz."

Laikliğe karşı eylemlerin odağı olduğu Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla onaylanan AKP iktidarı, kanlı 31 Mart ayaklanmasının simgesi olan irticanın karargahı Taksim Topçu Kışlası'nı, yeniden yapmak istiyor.

Bunun yanında Taksim Gezi Parkı'na da yeni alışveriş merkezi yapılarak, ağaçların kesilmesine karar veren AKP zihniyeti, toplumun büyük direnciyle karşılaşmıştır.

Günlerdir süren bu coşkulu ve büyük dirence üç ağaç değil, sadece bir kütük neden olmuştur.

Büyük önderimiz Atatürk'e ve silah arkadaşlarına ayyaş diyenler, Atatürk ilke ve devrimlerine ve cumhuriyet kurumlarına dil uzatanlar, bağımsızlığımızın simgesi olan bayrağımızı ve T.C.harflerini kısıtlayanlar, ulusal bayramlarımızı yasaklayanlar, laiklik ilkesini yok etmek isteyenler, yargı bağımsızlığını ortadan kaldıranlar, yurtsever aydınları, komutanları, bilim insanlarını sahte kanıtlarla Silivri'ye gönderenler, ülkemizin ulusal değerlerini emperyalizme peşkeş çekenler, ülkemizin bölünmesi için emperyalist oyunlara maşa olanlar, Suriye konusunda olduğu gibi emperyalizmden yana tavır koyanlar, kısaca yaşadığımız topraklara ihanet edenler, bu büyük ve coşkulu direnişin ardında yatan nedenlerdir.

Yakın tarihimizdeki en güçlü halk direnişi olarak 31 Mayıs tarihinde başlayan bu toplumsal hareket, Türk ulusunun yeni bir dönüm noktası olacaktır.

Bundan sonra hiçbir şey 31 Mayıs'tan önceki gibi olmayacaktır.

Artık emperyalist güçlerle bütünleşerek, Türk halkına zorbalık yapmak mümkün olmayacaktır.

Bu direniş sonunda muhalefetin, hükümet hakkında gensoru vermesi, hükümetin istifa etmesi, seçim ve siyasi partiler yasası değiştirilerek, erken seçim yapılması zorunluluğu gündeme gelmelidir.

Bu halk direnişinde CHP ve MHP gibi muhalefet partileri yine sınıfta kalmışlardır.

Kullanım süresi dolduğu için deliğe süpürülmesi gereken başbakan yerine emperyalizm, Abdullah Gül'ü etkin konuma getirmek istemektedir.

Yurtsever geçinenler de bunu desteklemektedir.

Eğer CHP Genel Başkanı halka inansaydı, halkın yanındaki kitlelere önderlik ederek, kendi iktidarının yolunu açabilirdi.

Ancak halka inanmak yerine, Soros düzenine inandığı için, siyasi iktidarın noteri Abdullah Gül'e çare aramak için gitmiştir.

Yeni CHP yönetimi Gül'cülük yaparken, CHP tabanı meydanları doldurmaktaydı.

Milliyetçiliği, sol düşmanlığı ve irtica dostluğu olarak gören MHP Genel Başkanı da, emperyalizmden ve şeriat düzeninden yana tavır aldı ve eylemleri desteklemedi.

Ancak MHP tabanı da meydanlarda yerini aldı.

CHP ve MHP'nin, sadece salı günleri grup toplantılarıyla muhalefet yapılamayacağını, meydanlara inilmesi gerektiğini bütün bu olanlara karşı anlayamamış olmaları, gerçekten düşündürücüdür.

Tüm ülkede milyonlarca insanın kararlı, bilinçli, düzeyli, yaratıcı, sevgi dolu ve özveriyle, canlarını tehlikeye atarak giriştikleri bu uzun soluklu direnişin ülkemize aydınlık getirmesini isteyen milletvekillerinin, genel başkanlarının sözlerinden çıkarak, meclisi boşaltmaları ve halka dönmeleri gerekmektedir.

Bunun için bu direnişlerle hükümet istifaya zorlanmalı ve erken seçim yapılması gündeme getirilmelidir.

Artık ihanete karşı, yurtsever olma zamanıdır.

Kastamonu'nun İnebolu ilçesi AKP Gençlik Kolları Başkanı'nın; "Taksim Gezi Parkı'ndan sonra Anıtkabir'i de yıkarız" söylemine sessiz kalan başbakan, düşünceyi ifade etme özgürlüğü kapsamında gösteri yapan yurtseverler insanlarımızı "çapulcu" olarak nitelemiştir.

Çapulcunun anlamı, yağma ya da talan yoluyla başkasının malını alandır.

Bu anlama bakıldığında, çapulcunun kimler olduğu çok açıktır, bellidir.

Başbakanın çapulcu dediği insanlara, güvenlik güçlerinin çok sert müdahalede bulunması ise, özürle geçiştirilemeyecek kadar büyük bir vahşettir ve mutlaka bunu yapanlardan, yaptıranlardan hesabı sorulmalıdır.

Günlerdir süren bu direnişin gerçek önderi Mustafa Kemal Atatürk'tür.

Atatürk'ün gençleri, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkmak için meydanlarda yerlerini alarak, emperyalizme 'dur' demek için yeniden Mustafa Kemal Atatürk demektedirler.

Atatürk ile başaracağına inandığımız Türk Gençliği'ne, millet olarak güvenimiz tamdır..

İlk Kurşun Gazetesi, 10 Haziran 2013.

a45UyF587661-201306101008-15
^^^^^ - vvvvv

--

zaryop:jaro

Yalnizligim, insanlar geveze hatalarimi ovup, sessiz erdemlerimi elestirmeye basladignda dogdu..

Halil Cibran
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder