Ümraniye sanıkları hücreye
Silivri’de Ümraniye davalarından yargılanmakta olan tutuklu sanıklar, ‘sosyal tecrit modeli’ne dayalı tek kişilik hücre sisteminde düzenlenen yüksek güvenlikli F Tipi cezaevine nakledilecek.
Silivri’de Ümraniye davalarından yargılanmakta olan tutuklu sanıklar, ‘sosyal tecrit modeli’ne dayalı tek kişilik hücre sisteminde düzenlenen yüksek güvenlikli F Tipi cezaevine nakledilecek.
Silivri Ceza ve Tutukevi Kampüsü’nde bulunan 8 L Tipi Cezaevi’nden birinin “sosyal tecrit modeli”ne dayalı tek kişilik hücre siteminde düzenlenen yüksek güvenlikli F Tipi cezaevine dönüştürüldüğü öğrenildi. Halen Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve aynı yerde kurulan salonda yargılamalarına devam edilen Ümraniye sanıklarının bu yeni düzenlenen F Tipi cezaevine konulacağı öne sürüldü. Ümraniye davalarında bazı sanıkların avukatları Vural Ergül, Zeynep Küçük ve Gönül Kerinçsiz, İstanbul Barosu Başkanlığı’na başvuruda bulunarak kaygılarını dile getirdi.
Talimat Bakan Ergin’den
İstanbul Barosu Başkanlığı’na yaptıkları başvuruda avukatlar, bu tasarrufun doğrudan Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e ait olduğunu öne sürerek “Adalet Bakanlığı tarafından cezaevi idaresine gönderilen talimatlar doğrultusunda, ’yüksek güvenlik bahanesi’ ile 1. Nolu cezaevine nakledilecek sanıklara ilişkin yapılan son dakika değişikliği fevkalade ciddi kaygıları da beraberinde getirmektedir” açıklamasını yaptı.
Birçoğu 70 yaşın üzerinde
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Cezaevi idaresi, tüm cezaevlerindeki sorun çıkaran tutuklu ve hükümlüleri 1. Nolu Cezaevi koğuşlarında bir araya toplarken, ’Seri Ümraniye Davaları’ sanıklarını da aynı cezaevinde yüksek güvenlik tedbiri bahanesiyle bir araya getirmektedir. Islak İmza, Ümraniye 1. 2. 3., Balyoz, Ümraniye Kayseri davalarından oluşan, ’Seri Ümraniye Davaları’nın, sanıkları arasında 70 yaşını aşkın birçok sanık bulunduğu göz önüne alındığında, duruşma salonunda dahi sanıkların güvenliklerini sağlamaktan aciz bir idarenin, sanıkların can güvenliklerine yönelik tehditlere de adeta açıkça davetiye çıkardığı ortadır. Diğer yandan birçok sanığın, şeker, tansiyon ve kalp hastalıkları dikkate alındığında tamamıyla tecrit edilmiş bir halde güya yüksek güvenlik tedbirleri bahanesiyle sanıkların ölümlerine seyirci kalınacaktır.” Açıklamada şöyle devam edildi:
Can güvenliğinden endişe
“Ümraniye sanıklarının Silivri Ceza ve Tutukevi Kampüsünde F Tipi cezaevine dönüştürülecek koğuşa nakledilmeleri için ilgili personelin atamalarının yapılması beklenilmektedir. Bugüne değin 4. yılına girmiş tutuklulukları süresince kaçmak, isyan, kavga yahut cezaevi idaresi ile her hangi bir sürtüşme gibi hiç bir soruna sebep olmamış, Seri Ümraniye Davaları sanıklarının hangi gerekçelerle ve niçin geride bırakılan yaklaşık 40 aydan sonra bugün F Tipi ceezaevine dönüştürülecek 1. Nolu Cezaevi koğuşlarına nakillerinin yapılacağı açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu nakillerle müvekkilerimizin can güvenlikleri ile temel hak ve hürriyetlerine dönük tertiplere karşı meslek örgütümüzün gereken duyarlılığı göstererek gerekli başvuruları gerçekleştirmesini talep ederiz.”
Talimat Bakan Ergin’den
İstanbul Barosu Başkanlığı’na yaptıkları başvuruda avukatlar, bu tasarrufun doğrudan Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e ait olduğunu öne sürerek “Adalet Bakanlığı tarafından cezaevi idaresine gönderilen talimatlar doğrultusunda, ’yüksek güvenlik bahanesi’ ile 1. Nolu cezaevine nakledilecek sanıklara ilişkin yapılan son dakika değişikliği fevkalade ciddi kaygıları da beraberinde getirmektedir” açıklamasını yaptı.
Birçoğu 70 yaşın üzerinde
Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Cezaevi idaresi, tüm cezaevlerindeki sorun çıkaran tutuklu ve hükümlüleri 1. Nolu Cezaevi koğuşlarında bir araya toplarken, ’Seri Ümraniye Davaları’ sanıklarını da aynı cezaevinde yüksek güvenlik tedbiri bahanesiyle bir araya getirmektedir. Islak İmza, Ümraniye 1. 2. 3., Balyoz, Ümraniye Kayseri davalarından oluşan, ’Seri Ümraniye Davaları’nın, sanıkları arasında 70 yaşını aşkın birçok sanık bulunduğu göz önüne alındığında, duruşma salonunda dahi sanıkların güvenliklerini sağlamaktan aciz bir idarenin, sanıkların can güvenliklerine yönelik tehditlere de adeta açıkça davetiye çıkardığı ortadır. Diğer yandan birçok sanığın, şeker, tansiyon ve kalp hastalıkları dikkate alındığında tamamıyla tecrit edilmiş bir halde güya yüksek güvenlik tedbirleri bahanesiyle sanıkların ölümlerine seyirci kalınacaktır.” Açıklamada şöyle devam edildi:
Can güvenliğinden endişe
“Ümraniye sanıklarının Silivri Ceza ve Tutukevi Kampüsünde F Tipi cezaevine dönüştürülecek koğuşa nakledilmeleri için ilgili personelin atamalarının yapılması beklenilmektedir. Bugüne değin 4. yılına girmiş tutuklulukları süresince kaçmak, isyan, kavga yahut cezaevi idaresi ile her hangi bir sürtüşme gibi hiç bir soruna sebep olmamış, Seri Ümraniye Davaları sanıklarının hangi gerekçelerle ve niçin geride bırakılan yaklaşık 40 aydan sonra bugün F Tipi ceezaevine dönüştürülecek 1. Nolu Cezaevi koğuşlarına nakillerinin yapılacağı açıklığa kavuşturulmalıdır. Bu nakillerle müvekkilerimizin can güvenlikleri ile temel hak ve hürriyetlerine dönük tertiplere karşı meslek örgütümüzün gereken duyarlılığı göstererek gerekli başvuruları gerçekleştirmesini talep ederiz.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder