Sürekli negatif blançoyla bakteriler, çok hücreliler, aileler, şirketler, kurumlar, devletler özetle hiçbir organizma, hiçbir sistem yaşayamaz.
Hani bu gurupta, Yahudiye ticaret öğretmiş gibi olmayayım diyorum ama..
Gelirler sürekli gelir.
Giderler sürekli gider.
Ancak bu ikisi arasında bir açık varsa, önce yükümlülükleriniz(borçlarınız) artar, sonra varlıklarınız azalmaya başlar.
Bu böyle devam ederse bir gün gelir yükümlülükleriniz varlıklarınızdan fazlaysa ve hala daha gelir gider dengesizliği yaşıyorsanız iflas edersiniz.
Biyolojik yaşamda bunun karşılığı ölümdür, kurumlarda ise iflastır.
İşte batı ekonomileri ve batı dünyasına entegre olmuş bizim ekonomimiz de on yıllardır bu şekilde yaşamaktadır.
Yüksek hayat standartları, tüketim ekonomisi adeta sihirli bir organizmaymış gibi, ya da Con Ahmedin devirdaim makinası gibi bu güne kadar sürekli borçlanarak, ve ara ara da savaşlar marifetiyle borçların konsolidasyonu sağlanarak bu günlere gelmiştir.
Batı dünyası ya bu borçları inkar edecektir,
ya başka milletlerin kaynaklarına el atarak sistemine katacaktır,
ya küçülecektir.
Bu üç seçenekte ızdıraplıdır.
Özellikle ilk iki seçenek geçtiğimiz iki dünya savaşında da, sonraki adı konmamış bölgesel savaşlarında temel sebepleri arasında yer almaktadır.
Buradan da anlıyoruz ki, ufukta beşinci dünya savaşı görünmektedir.
Burada Çin'in durup dururken ABD ve batıya kafa tutmasından bahsetmiyoruz.
Çin on yıllardır batıya borç vermektedir.
ABD'yle yapılan müzakereler sonucunda, Çin batıyla ticaretinin sürmesi karşılığında ABD hazine bonolarını, emisyondaki ABD doları fazlasını depolamayı(Çin'in dolar rezervi 3 trilyon 197 milyar dolar) kabul etmiştir.
Ancak Çin'in de bir istiap haddi vardır.
Çarpık küresel sistem Çin'i de batıyla beraber alaşağı edebilir.
Bu arada Çin ve uzak doğu pazarı da giderek artan oranda kendi iç tüketimlerini dramatik miktarlarda artırmaktadırlar.
Misal; Çin'deki tek bir gsm operatörünün abone sayısı bütün batı Avrupa'daki abone sayısına ulaşabilmektedir.(China Mobile – 600 Milyon Abone)
Aynı tabloyu otomotiv sanayii gibi, inşaat sanayii gibi diğer sektörlerde de görmekteyiz.
Bu durum böyle devam ederse, birkaç yıl içinde Çin hem sürekli olarak borç vermekten dolayı zarar ettiğinden bahisle, hem de kendi ve bölgesel pazarlardaki hakimiyetine güvenerek, bu oyunu çok rahat durdurabilir.
Bana sorarsanız bu kaçınılmaz bir sondur.
Herkes zannediyor ki, son yıllarda yaşanan irili ufaklı ekonomik krizler balonlaşmış, ya da köpürmüş ekonomik parametrelerin konsolidasyonuyla sonuçlanan geçici olgulardır.
Sorun çok daha derindir, ve başta ABD olmak üzere bütün batılı ekonomilerin yapısal bir sorunudur.
Batı artık dünyayı sömürerek sürekli negatif blanço veren ekonomilerini, yaşam tarzlarını, refah düzeylerini sürdüremiyecektir.
Çünkü dünyayı sömürmek de eskisi kadar kolay değildir.
Unutmayın İngilizler G. Afrika'da karşılarında göğsü iman dolu, yüzbinlerce mızraklı ve oklu savaşçı bulmuşlar ve onları da yüksek hızlı mitralyözlerle biçmişlerdi.
Şimdiyse işler artık o kadar kolay değil.
ABD için elbette benim düşüncelerim çok da tahmin edilmez, bilinmeyen şeyler değil.
Nasıl ki, biz de de hükümetler Türk halkına acı ilaçları içirtmekte zorlandılar, yumuşak ayaklı Amerikalıları zora sokmak bizden bin kat daha zordur.
Reçeteler bellidir, ancak her şekilde bu reçeteler hem batılı insanları hem de dünyayı çaresiz sıkıntıya sokacaktır.
Alın size konuyla ilgili bir sürü haber....
Ve inanın bana çok daha fazlası da var...
On 19.07.2011 14:41, Can Ikiz wrote:
Sayin Poyraz,
ABD muhtemelen ekonomik olarak cok sarsilacak, hatta epey bir sure burnunu sinirlarindan disariya cikaramayabilir de, ki bu baglamda Libya ABD'nin belkide uzun bir sure icin son savasi da olabilir, bu ara dolara nispet altin tavan da yapabilir ama sizin on gordugunuz gibi bir cozulme olacagini sanmiyorum. Amerika bu krizi tum olasi boyutlari ile yani stagflation ve ardindan 29 krizindeki gibi bir iflasi dahi taa Clinton'un 2. donem baskanligin son 2 yilindan itibaren biliyor ve tartisiyor(du). Demem o ki o kadar da hazirliksiz degillerdi ama elinizde Amerikan ekonomisi gibi devasa bir makina varsa kontrolu, yonlendirilmesi vs o kadar kolay ve cabuk olmuyor. Bugunun finans dunyasinda Amerika istese bile onu iflas ettirip cozulmesine izin vermezler, en azindan Cin'in boyle yapmayacagi bir gercek.
Kriz sonrasi dunya ve Amerika cok degismis olacaktir.
... diye dusunuyorum.
Sicaklar fena bastirdi, az ve hafif yiyin, golgede yasayin ve bol su tuketin mumkunse az tuzlu ayran icin.
Saygilarimla
Can Ikiz
On Tue Jul 19th, 2011 6:32 AM EDT Oraj POYRAZ wrote:
>BÜYÜK ÇÖKÜŞ İÇİN HAZIRLIKLAR
>http://www.netpano.com/newsdetail.asp?NewsID=595
>http://www.haber3.com/abd8217de-cok-gizli-toplama-kamplari-319917h.htm
>http://www.sosyalist-kurd.net/yazarlar/85-ceviri/1625-amerikada-sivil-arkla-hazrlk-michel-chossudovsky.html
>http://dunyadanceviri.wordpress.com/category/polis-devleti/
>VİDEO:
>http://yadigardundar.com/videoplayer-54/abd-toplama-kamplari-fema-icin-mi.html
>
>İşte benim beklentime ışık tutan bir haber daha.
>ABD önümüzdeki birkaç yıl içerisinde yaşadığı devasa bütçe açıkları
>nedeniyle kıtalara arası savaşları finanse edemeyecek.
>Ya efendi gibi birliklerini planlı bir şekilde ana karasına çekecek, ya
>da Rusların Afganistan'dan çekildiği gibi apar topar kaçarak çıkacak.
>Hatta eski günlerin hatırına birliklerinin güvenli bölgelere nakli için
>Türkiye'den yardım dahi isteyebilir.
>Eyalet hükümetleri ve federal hükümet ek bütçe talepleri nedeniyle her
>an kilitlenebilir.
>Beklentim bir ila üç yıl arasında ABD'nin büyük bir ekonomik krizle
>aynen SSCB gibi çözüleceği yönündedir.
>Muhtemelen federal ABD hükümeti de bu öngörüde bulunduğu için, çözülme
>dönemi için daha şimdiden yatırım yapmaktadır. =>>
>2014-15 yılına kadar ABD deniz aşırı bütün askeri faaliyetlerini
>durdurmuş olacaktır.
>Burada temel sorun önce kimin iflas edeceği noktasında.
>Önce alacaklılarımız iflas ederse bu iyi, ancak önce biz iflas edersek,
>ki bu da mümkün, o zaman kötü olur.
>1-3 yıl içerisinde Çin istese bile batılı ekonomileri taşıyamıyacaktır.
>Anacak her hal ve şartta dünya bir büyük çatışma daha yaşayacaktır.
>İşte o günlerde halen darmaduman ettiğimiz TSK bize çok faydalı olacaktır.
>Aynı zamanda bölgede ABD'ye dayalı yaşam sürdürenler ise kötü hezimetler
>yaşayacaktır.
>Onlar kendilerini biliyorlar.
>Saygılar...
>----------------------------------------------------------
>
>
> ABD bir ulusun geleceğini yok etti
>
>19 Temmuz 2011
>
>
> A
>
>
> ABD bir ulusun geleceğini yok ettiBD'nin 11 Eylül saldırılarının
> ardından başlattığı "teröre karşı savaş" Afganistan'da batağa saplandı.
>
>Müttefik ülkeler asker sayılarını kademeli olarak azaltırken, Taliban'ın
>saldırıları giderek artıyor. *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>, militanların sığınağı olan
>sınır bölgesinde Pakistan'ın desteğini kaybediyor. Koalisyon güçleri
>2008'den bu yana en ağır kayıplarını veriyor. Son bir hafta içinde üst
>düzey iki hükümet yetkilisinin öldürüldüğü *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'da, *Washington*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/washington/> için tehlike çanları çalıyor.
>
>Tüm bu gelişmeler, politik çevrelerde tek bir soruyu akla getiriyor:
>*ABD* <http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>, *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'da yenilecek mi?
>
>Bu sorunun cevabını görmek için *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki savaşın mali, siyasi
>ve stratejik boyutlarına bakmak gerekiyor.
>
>Koalisyon güçlerinin 2001'de başlayan savaşta kaybettiği asker sayısı 2
>bin 593'ü buldu. Ancak Taliban'ın iyice güçten düşmesinin beklendiği bu
>dönemde, kayıplar artmaya devam ediyor. Müttefik ülkelerin 2008'de 295
>olan kayıp sayısı ,2009'da 521'e, 2010'da 711'e yükseldi. Bu yılın ilk
>yedi ayında verilen kayıp ise 312.
>
>Tansiyonu yeniden yükselen savaş, *Washington*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/washington/>'u altından kalmakta
>giderek zorlandığı bir mali yükün altına soktu. *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/> savunma politikaları ve bütçe
>uzmanı Amy Belasco'nun Mart ayında Kongre için hazırladığı rapora göre,
>*Washington* <http://www.hurriyet.com.tr/index/washington/>'un 11
>Eylül'den bu yana başlatılan terörle mücadele operasyonlarına ayırdığı
>bütçe 1 trilyon 283 milyar dolar. Bu rakamın 806 milyar doları *Irak*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/%C4%B1rak/>'a giderken, *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki operasyonlara ve
>yeniden yapılandırma çalışmalarına ayrılan bütçe 444 milyar dolar oldu.
>
>2009-2010 döneminde, *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki aylık harcama 4.4
>milyar dolardan 6.7 milyara çıktı. Maliyetlerin yükselmesine rağmen,
>Başkan *Barack Obama* <http://www.hurriyet.com.tr/index/Barack_Obama/>
>geçen yıl asker sayısının 44 binden 84 bine çıkarılmasını onayladı.
>
>
> BÜTÇE LİMİTİ DOLDU
>
>Son onyılda bütçesinin borç limitini 10 defa yükselten *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>, Mayıs ayı ortasında 14.3
>trilyon dolarlık limite ulaştı. Ancak *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/> savaşının maliyeti bir
>yana, Mart ayında NATO'nun Libya'da hava harekatı başlatması,
>*Washington* <http://www.hurriyet.com.tr/index/washington/>'u iyice zora
>soktu.
>
>Eski Savunma Bakanı Robert Gates, Mayıs'ta, tıpkı *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/> gibi geleceği belirsiz
>olan Libya operasyonunun kendilerine şimdiden 750 milyon dolara mal
>olduğunu açıkladı.
>
>Ancak Obama yönetiminin endişesi sadece gırtlağına kadar borca batmış
>olmasından kaynaklanmıyor. Koalisyon güçleri, mutlak zafer sloganıyla
>girilen *Afganistan* <http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki
>savaş alanlarından en kısa zamanda çıkmanın hesabını yapıyor.
>
>İngiltere kemer sıkma politikaları kapsamında ilk olarak 2015'e kadar 10
>bin askerini *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'dan çekmeyi planlıyor.
>*Fransa* <http://www.hurriyet.com.tr/index/fransa/>, 2011 sonuna kadar
>dört bin, Almanya ise 4 bin 900 askerini geri çekeceğini açıkladı. 5 bin
>askerini geri çekmeye başlayan *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>'nin ise yılsonuna kadar asker
>sayısı 10 bin azalacak.
>
>
> HÜKÜMET SAVAŞIYOR, TALİBAN DİRENİYOR
>
>Koalisyon güçleri kendi içlerinde yaşadıkları ekonomik krizin yanı sıra,
>*Afganistan* <http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki siyasi
>çıkmazı bir türlü çözemiyor. Sovyet-Afgan savaşında *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>'yle ilişkilerini güçlendiren ve
>2001'de geçici hükümetin başına getirilen Hamid Karzai'nin
>liderliğindeki hükümet, Taliban'a karşı mücadelede neredeyse tamamen dış
>güçlere bağımlı durumda.
>
>Kesinleşen geri çekilme tarihi öncesinde *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'ı Taliban'dan
>arındıramayacağını anlayan *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>ve İngiltere ise uzun süreden
>beri militan örgütle masaya oturmaya çalışıyor. Müttefikler bu amaç
>doğrultusunda nerede saklandığı bilinmeyen Taliban'ın tek gözlü lideri
>Molla Ömer'i bulmak için *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>özel temsilcisi Marc
>Grossman'ı görevlendirdi. Ancak yakın dönemde yaşanan son üç saldırı
>da Taliban'ın uzlaşmaya sıcak bakmadığına işaret ediyor.
>
>Haziran ayı sonunda Kabil'deki Intercontinental Oteli'ni intihar
>komandolarıyla basan Taliban, yedi kişiyi öldürdü. Ancak en büyük
>darbeler, militanların başkentin kalbine kadar girdiği bu operasyonun
>ardından geldi. 12 Temmuz'da, *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'ın güneyinde en nüfuzlu
>ismi kabul edilen Devlet Başkanı Karzai'nin üvey kardeşi Ahmed Veli
>Karzai, Taliban'ın kontrolüne geçtiği düşünülen koruması tarafından
>öldürüldü.
>
>Bu olayın üzerinden henüz bir hafta geçmemişken, Taliban bu sefer
>Karzai'nin en üst düzey danışmanlarından biri olan Can Muhammed Han'ı
>evinde infaz etti. Her iki suikast de Taliban'ın merkezi Kandahar
>eyaletinde gerçekleşti. Suikastlar, örgütün *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'ın güneyinde hala ne
>kadar güçlü olduğunu göstermekle kalmadı, dahası hükümeti ne kadar kolay
>hedef alabildiğini gözler önüne serdi.
>
>Kandahar ve komşusu Helmand eyaleti, koalisyon güçlerinin de en çok
>zayiat verdiği iki yer. 10 yıldan bu yana Helmand'da 750, Kandahar'da
>ise 378 koalisyon askeri öldü.
>
><http://www.hurriyet.com.tr/planet/18282094.asp?gid=391>
>
>
> EN SON DARBE: PAKİSTAN
>
>*ABD* <http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/> ile Pakistan arasındaki
>ilişkiler, *Washington*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/washington/>'un insansız hava
>araçlarıyla sınır bölgesinde düzenlediği operasyonlar nedeniyle
>fazlasıyla gerilmişti. Ancak *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>'nin *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/> savaşındaki en önemli
>kozlarından biri olan Pakistan desteği, 2 Mayıs'ta El Kaide'nin eski
>lideri Usame bin Ladin'in öldürülmesiyle kopma noktasına geldi.
>
>Pakistan, kendisinden habersiz gerçekleştirilen bu operasyonun ardından
>*ABD* <http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>'yi sert bir şekilde
>kınarken, bin Ladin'in malikanesinde ele geçirilen dosyalarda El
>Kaide-Pakistan bağlantısına işaret eden bulgular, tansiyonu iyice
>yükseltti. Bu ayın başında, *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/> çok sayıda askeri eğitmenini
>sınır dışı eden Pakistan'a yaptığı 800 milyon dolarlık yardımı geri
>çekeceğini açıkladı. Pakistan, sert duruşunu bozmadı ve */"ABD'nin
>yardımına ihtiyacımız yok"/*restini çekti. *//*
>
>Bin Ladin'in ölümünü bahane eden Taliban ise şiddetin dozunu iyice
>artırdı. Pakistan'ın Çarşadda kentinde 13 Mayıs günü düzenlenen bombalı
>saldırıda 80 kişi öldü. *//*
>
>
> *ALACAKARANLIKTAN ZİFİRİ KARANLIĞA*
>
>Pakistan'ı kaybetmesi, *ABD* <http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/>
>için *Afganistan* <http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>
>savaşının tümden kaybedilmesine işaret edebilecek en büyük faktörlerden
>biri olabilir. Bu durumda, *Afganistan*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'daki NATO güçleri
>kendilerini besleyen tedarik yollarını kaybetmekle kalmayacak, sınır
>bölgesindeki hareket özgürlüğünü, daha da önemlisi Pakistan
>istihbaratıyla olan işbirliğini de yitirecek. *//*
>
>*Afganistan* <http://www.hurriyet.com.tr/index/afganistan/>'ın geleceği
>belki de 2001 öncesinden bile karanlık görünüyor. Bunu anlayan koalisyon
>güçleri ülkeyi en kısa zamanda terk etmek istiyor. *ABD*
><http://www.hurriyet.com.tr/index/abd/> ve İngiltere'nin */"yok
>etmek"/*için başlattıkları işgalde militanlarla masaya oturma noktasına
>gelmesi, açıkça bir çaresizliğe işaret ediyor. Ancak bunu başarabilseler
>bile acımasızlığını her fırsatta ortaya koyan Taliban'dan olumlu bir
>yaklaşım beklemek çok zor. *//*
>
>*mygokmen@hurriyet.com.tr* <mailto:mygokmen@hurriyet.com.tr>
>
>http://www.hurriyet.com.tr/planet/18281432.asp
>
-- -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Düşünce akılların cilasıdır. Hz.Ali
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder