Mustafa Mutlu: Basın tarihimizin en büyük ayıbı…
Bir: Kamuoyunu yansıtmak…
İki: Kamuoyu oluşturmak…
Gazeteciler, bunları yayınladıkları "haber" ve "yorum"larla yapar…
Gazeteler, ülkede ve dünyada olup bitenleri halka aktararak, o sorunun çözülmesi için halkın katkı sunmasını sağlar…
Yukarıdaki bilgiler; benim "gazetecilik" okudum 1980'li yıllarda kaldı!
Ne yazık ki gazeteler artık yayınladıkları haberlerle değil, yayınlamadıkları haberlerle gündem belirliyor!
"O da nasıl oluyor?" demeyin; çünkü son on yılda binlerce örneğine tanık oldunuz:
İktidar mensuplarının hiddetinden korktukları için birçok haberi ya makasladılar ya da toptan "görmezden" geldiler.
Hırsızlık…
Yolsuzluk…
Rüşvet…
Yağma haberlerini yayınlamadılar.
Devletin, PKK'lı katillerle kol kola girmesini halktan gizlediler.
İktidarın, ülkeyi din devletine dönüştüren uygulamalarını sayfalarına taşımaktan kaçındılar.
Ve dün; bu konuda zirve yaptılar:
Tüm AB ülkelerinin sözde Ermeni Soykırımı'nı tanımalarını öngören Avrupa Parlamentosu'nun tasarısını resmen halktan gizlediler.
Dün böyle bir oylamanın yapılacağını Hürriyet, Sabah, Zaman, Milliyet, Sözcü, Taraf, Vatan, Star, Cumhuriyet, Yeni Şafak, Akşam, BirGün, Bugün, Güneş, Posta, Evrensel, Millet, Milat okurları öğrenemedi…
Haber sadece Aydınlık, Haber Türk, Yurt, Yeniçağ, Ortadoğu ve Milli Gazete'nin birinci sayfalarında yer bulabildi.
Düşünün tam 55 yıldır girmeye çalıştığımız Avrupa Birliği bizim "soykırımcı" olup olmadığımızı oyluyor ama bizim gazetelerimiz bu haberi bizden saklıyor…
Ya da en iyimser yaklaşımla "yayınlayacak kadar önemli" bulmuyor.
Depremi…
Seli…
Yangını halktan gizleyebilir misiniz?
Gizlerseniz, gazetecilik etiği açısından büyük bir ayıba imza atmış olmaz mısınız?
İşte; dün halktan saklanan haber de deprem, sel, yangın kadar büyük bir felaket haberidir ve adlarını yukarıda sıraladığım gazeteler tarafından birinci sayfadan verilmeyerek halktan saklanmıştır.
Aranızda bu "sansürcü" gazeteleri okumaya devam edenler varsa onlara söyleyecek sözüm yok:
Mübarek olsun!
KULAK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Avrupa Parlamentosu'nda görüşülen karardan önce, "Avrupa Parlamentosu bugün ne tür bir karar alır bilemem… Hangi tür kararı alırsa alsın bir kulağımızdan girer öbür kulağımızdan çıkar" demiş…
Erdoğan, bugüne kadar Türkiye'nin kaderini ilgilendiren her konuda bu tavrı sergiledi ve o yüzden dünyadaki itibarımızı sıfırladı.
Bu tavır, ciddi bir devlet adamına yakışan tavır değildir.
Yürekli ve ciddi bir devlet adamı, Avrupa Parlamentosu'nun bu kararı karşısında hemen bu parlamentodaki parlamenterlerimizi geri ceker, AB'deki diplomatlarımızı Ankara'ya çağırır ve Gümrük Birliği Anlaşması'nı tek taraflı olarak feshederdi!
Erdoğan ise umursamamayı tercih ediyor!
Neye yarayacaksa?
GÜNÜN SORUSU
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Haydar Baş partisinin iktidar olması durumunda asgari ücreti 5 bin liraya çıkaracağını vaat etmiş… Sorum kendisine:
Seçim vaatlerinizi Cem Uzan mı hazırladı?
AKP dün yeni seçim şarkısını tanıtmış… Şarkının adı, "Bize her yer Türkiye…"
"Mazlumun boynuna muhteşem bir mazi
Bütün bu cihanda özgürlüğün nefesi
Gazze, Somali, Bosna kalbimde
Kafkasya, Kerkük kardeş benimle
Ben Türkiye'yim büyük Türkiye
Ben Türkiye'yim yeni Türkiye
Biz Türkiye'yiz yeni Türkiye
Biz Türkiye'yiz yeni Türkiye
Bize her yer Türkiye…"
Gördüğünüz gibi Gazze var ama Gazi Mahallesi yok…
Somali var; Soma yok!
Koskoca memleket yerli yerinde dururken bu arkadaşların, "Bize her yer Türkiye" demeye başlaması, yaklaşan ve dönüşü olmayan yolculuğun işaretidir sevgili okurlar…
Evet; onlara bundan sonra Türkiye'den başka her yer Türkiye…
Çünkü bunca rezaletten sonra iktidardan düşerlerse, artık bu topraklarda yaşayamayacaklarını çok iyi biliyorlar!
HUBER! (151)
Cumhurbaşkanlığı'nın santrali bizden bıktı… Her gün aynı muhabbet:
"Günaydın… 11. Cumhurbaşkanı bu sabah da gözünü Huber'de mi açtı?"
"Evet, efendim. Sayın Abdullah Gül ve sayın eşleri hâlâ Huber Köşkü'nde ikamet ediyor…"
"Teşekkür ederim."
"Rica ederiz…"
Abdullah Gül günün birinde Huber'den taşınacak olursa…
Hayatımda oluşacak kara deliği nasıl dolduracağımı bilmiyorum!
GÜNÜN İSYANI
Gezi'de kardeşi Abdullah'ı kaybeden Zafer Cömert, Facebook'ta yaptığı bazı paylaşımlar nedeniyle gözaltına alındı. Serbest bırakıldıktan sonra Twitter'dan şunları yazdı:
"Bugün eşimin doğum günü. Bir ay sonra doğum yapacak, ikinci kızım yolda… Ve bu sabah yine gözaltına alındım, akşam da işten kovuldum…"
İsyanım ortaya:
Bu acıları çektirenler, hesap vermeyeceklerini mi sanıyor?
Daha az göster
a45UyF587661-150417120024 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2015/04/17 13:48 6 64 1 undefined kemalistiz@googlegroups.com
KIZILIRMAK KIYILARI
. . . . . .
Kardas, senin dediklerin yok,
Halay cekilen toprak bu toprak degil.
Cik hele Anadoluya,
Kamyonlarla gel, kagnilarla gel gayri,
O kadar uzak degil.
Cami bitmis, kavagi azalmis,
Gamla ortulu bayirlar, ciplak degil.
Yedi ay kistan sonra,
Yeseren senin yasamindir,
Yaprak degil.
Yersin, icersin sofrasindan, uc yuz senedir,
Kuvvetlisin ama kuvvet hak degil.
Bakimsizliklarla gocup gitmis bir cihan,
Mevsimler sogumus, sular azalmis,
Bugday, Selcuklulardan kalan basak degil.
Parca parca yarilmis okuz ardinda,
Parmagi uc pare, tirnagi ak degil.
Utanir elin ayagin,
Korkarsin yakindan gorsen,
Eli el degil, ayagi ayak degil.
Gun dogar, tarla kuslari ucusurlar,
Agir bir aydinlik, bildigin safak degil.
Oyle dalmis ki yuzyillar suren uykusuna,
Uyandirmazsan,
Uyanacak degil.
Dertle, sefaletle yuklu,
Siyah leslerle kararmis, berrak degil.
Caglayan ne,
Akan kim,
Kizilirmak degil.
Kardas, gormuyorum ama hala duyabiliyorum,
Gecmis zamanlar gelecek zamanlardan parlak degil.
Vakte sahadet edercesine yukselmis,
Aksam pariltisindan, butun zaferler uzerine,
Daglar dalgalanmakta, bayrak degil.
Fazil Husnu DAGLARCA
Ey Rabbimiz , bedbahtligimiz bize galebe calmisti , biz gercekten sapitmis kimselerdik. Ey Rabbimiz bizi bundan cikar. Eger ( yine ) kufre donersek artik hic suphesiz ki zalimlerden oluruz
( Mu minun Suresi /106-107 ).
- - - Allah u Teala, onlara :
Cehennemin icine yikilip gidin ! Bana bir sey soylemeyin ! diyecek.
(Mu minun Suresi / 108 ).
Bu ulkede ki(ABD) ekonomik ve siniflari nasil tanimlarim biliyor musunuz?
Ust sinif butun parayi elinde tutar ve hic vergi odemez.
Orta sinif butun vergileri oder ve butun isleri yerine getirir.
Fakirler de orta sinifi urkutmek icin vardir.
George Carlin
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder