Osmanlı Halep oradaysa arşın burada diyor.
İşkembeden atmak yok.
Deneyeceksin, olmadı bir daha deneyeceksin.
En emin olduğun zamanda dahi, bir daha deneyeceksin.
Bütün zamanlarda, bütün yerlerde deneyeceksin.
Herkes deneyecek.
Atmasyon yok.
Yok ben tanrıyı gördüm, konuştum, bana ilham geldi falan yok.
Üfürmeyeceksin.
Sallamayacaksın.
Sallamasyon laf etmeyeceksin.
Olay kısaca budur.
Halep oradaysa arşın burada.
Oraj POYRAZ(cimcime@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc) L2fSIJNoA0xfSNxA
Rıfat Serdaroğlu: HALEP/ARŞIN MESELESİ
Adam, "Ben tek adımda 15 Arşın atladım", diye böbürlenmiş. (1 Arşın= 68 cm)
"Amma salladın ha, 15 Arşın, 10 metre 20 santim eder, tek adım atlama dünya rekoru 8 metre 95 santimdir, atla da görelim", demiş arkadaşı!
Adam; "Ama ben Halep'te atladım" deyince, arkadaşı 15 Arşınlık bir çizgi çekip şunu söylemiş; "Halep oradaysa, Arşın da burada, atla da görelim…"
Bu benzetmeyi, Başkanlık illa Başkanlık diye tutturan Cumhur'un Başı' nın karmakarışık olan kafasının feci durumunu sizlere göstermek için yazdım.
Cumhur'un Başı' na göre 12 yıllık tek başına AKP İktidarı, gerek demokrasi gerekse ekonomik gelişme açısından tam bir başarı öyküsüdür!
Demokrasimiz "İleri Demokrasi", eski Türkiye ise "Yeni Türkiye" olmuştur.
79 yıllık Cumhuriyet Tarihi boyunca yapılanların kat-kat fazlası bu iktidar zamanında yapılmıştır! (AKP 2002 den sonrasını Cumhuriyet Dönemi içinde saymamaktadır) Bu zaferin komutanı da Erdoğan'dır!
Aynı Cumhur'un Başı, 2015 yılında Başkanlık Sistemini istemekte ve gerekçe olarak da, 12 yıldır Türkiye'yi tek başına yönettiği Parlamenter sistemin çöktüğünü, hele son üç yılda sadece patinaj yapıldığını öne sürmektedir.
Patinaj yapılan son 3 yılın komutanı da önceki 9 yıl gibi, aynı Erdoğan'dır!
Eğer 12 yıllık AKP İktidarı başarılıysa, Parlamenter sistem nasıl çökmüş olur?
12 yıldır tek başına iktidar olan AKP, Parlamenter sistem yüzünden başarısız ise, ülkeyi tek başına yöneten ve Başkandan fazla yetkileri Anayasa ve Yasaları çiğnemek pahasına kullanmaktan çekinmeyen Erdoğan, Başkanlık sisteminde nasıl başarılı olacaktır?
Sistemler oradaysa, Türkiye burada!
AKP'nin 12 yıllık başarı (!) öyküsüne bakalım mı?
Aşağıdaki rakamlar, Hazine Müsteşarlığı- Merkez Bankası- DPT kaynaklı resmi rakamlardır…
-12 yıllık TEK BAŞINA AKP İktidarının ortalama yıllık büyüme hızı: 4,7 dir.
-AKP İktidarının son 8 yıllık ortalama yıllık büyüme hızı: 3,3 tür.
*1950-1960 Demokrat Parti döneminde ortalama yıllık büyüme hızı: 6,3 tür.
*Adalet Partisi dönemi ortalama yıllık büyüme hızı: 5,9 dur.
(Bu dönemlerin içinde Koalisyonlar, Kıbrıs sebebiyle yaşanan ekonomik-askeri ambargo, darbeler var)
*Turgut Özal'ın Anavatan Partisinin ortalama yıllık büyüme hızı: 4,9 dur.
-Türk Milletine başarı diye yutturulan AKP Ekonomik Mucizesinin koskoca bir yalan olduğu açıkça belli olmuyor mu? Üstelik AKP döneminde dünyadaki likidite bolluğu, istikrarlı bir siyasi yapı, her türlü vesayetin kaldırılması ve Cumhuriyetin tüm eserlerinin satılmasına rağmen!
-Enflasyonu yendik, canavarı yok ettik diye Türk Milletine yalan söyleyen AKP, 12 yılın sonunda Türkiye'yi, enflasyon oranı en kötü ülkeler arasında 141 inci sıraya düşürdü.
-İşsizlik yüzde 11,3'i, genç nüfusta ise yüzde 20 düzeyini geçti.
-Son 12 yılda vatandaşların bankalara olan borçları tam 51 kat artarak
350 Milyar TL yi aştı.
-12 yıllık AKP döneminde, SSK bütçesi 245,7 Milyar TL açık verdi.
2002 öncesi 1 adet taşınmazı olan Bilal Erdoğan'a ait TÜRGEV' in sahip olduğu taşınmaz sayısı 142 oldu. 2012 sonu itibariyle Bilal Erdoğan'a ait TÜRGEV' in sahip olduğu para 156 Milyon TL oldu. (2013-2014-2015 yıllarında taşınmazlar ve nakit varlıkları bu hesaba dâhil değildir. Taşınmazlar ve nakit paralar şimdi misliyle arttı…)
Değerli Okurlar;
AKP' nin 13 yıllık iktidarı, Türk Devleti ve Türk Milleti için kelimenin tam anlamıyla "KAYIP YILLAR" olmuştur.
-Dış Politikada kaybettik.
Bölgemizde itibarımız kalmadı. Bu konudaki en önemli gösterge şudur;
Bugün TC Devletinin, Libya-Mısır- Suriye'de Büyükelçisi yoktur.
-İç Politika-Güvenlik ve Vatan bütünlüğünde kaybettik.
AKP, "Vizeleri kaldırıyoruz" saçmalığıyla, Ortadoğu'da ne kadar it-uğursuz-hırsız-katil-terörist varsa ülkemize doldurdu. Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgemizin büyük bir kesiminde, TC Devletinin hâkimiyeti kalmamıştır. İnanmayan, eline Türk Bayrağını alıp o yerlerde dolaşsın da görelim!
Rütbeli bir asker veya polis resmi kıyafetiyle tek başına o yerlerde dolaşsın da görelim!
Bayrağının asılmadığı, dilinin konuşulmadığı, askerin-polisin bile can güvenliğinin kalmadığı bir yerde hangi geri zekâlı, "Tek Vatan" diye kürsülerden bağırabilir?
-Ekonomide kaybettik.
Sizi devletin DOĞRU-GERÇEK rakamlarına boğmak istemiyorum. Bunları zaten sık-sık yazıyoruz. Lütfen bulunduğunuz yerden sokağa çıkınız ve insanlara şunları sorunuz;
*Devleti yönetenler ve yakınları, yolsuzluğa-hırsızlığa-rüşvete bulaşmışlar mıdır?
*Esnaf-Çiftçi-Köylü-İşçi-Memur-Emekli-Sanayicilere; "Ekonomik durumunuz her geçen gün iyiye gidiyor mu? Kendinizin ve çocuklarınızın geleceğinden emin misiniz?
Eğitimde, çağdaşlıkta, bilimde, kalkınmada, yaşam kalitesinde hep kaybettik…
Niçin kaybettik, biliyor musunuz?
-Ülke yönetimini ehil kişiler vermedik. Görgüsüz-açgözlü- cahil- kötü niyetli-din istismarcısı-Kul Hakkı yiyen- Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlarına yetki verdik.
-Demokrasimizi korumak için bir damla ter akıtmadık. Bazılarımız OY bile kullanmadılar. (son seçimde 14 Milyon kişi!)
Oy kullananlar ise "Demokratik Denetim- Demokratik Tepki" haklarını hiçbir zaman kullanmadılar. "Bana ne canım", "çalıyor ama çalışıyor" deyip geçtik.
Sonunda binlerce yıllık devlet ve yönetim tecrübesi, 92 yıllık Cumhuriyet tecrübesi, 65 yıllık Çok Partili Demokratik Rejim tecrübesine sahip Türkiye Cumhuriyeti, El Kaide-Müslüman Kardeşler- El Nusra-IŞİD gibi canilere sempati duyan, baştan aşağıya şaibeli tarikat ve Cemaat artıklarının eline geçti…
Daha ne diyeyim ha ne diyeyim!
Önümüzde son bir fırsat var. 7 Haziran için, herkes poposunu kaldırıp çalışmalıdır.
Oy kullanılacak, çevremize oy kullandırılacak, sandıklara sahip çıkılacak.
AKP' ye ve Kürtçü-Bölücü PKK elemanlarına oy VERDİRİLMEYECEK.
Siz bilirsiniz. Çaresiz değilsiniz, çare sizsiniz…
a45UyF587661-150507150132 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2015/05/07 01:07 6 64 1 undefined kemalistiz@googlegroups.com
Nadir
. . . . . .
Akla yatkin konusan kadin
LEHCET UL HAKAYIK (GERCEKLERIN DILI)
Yemin olsun ki, resullerin hikayelerinde, aklini ve gonlunu calistiranlar icin bir ibret vardir.
Bu Kur an, uydurulacak bir hadis/bir soz degildir; aksine o, onundekini tasdikleyici, her seyi ayrintili kilicidir. Inanan bir topluluk icin de bir kilavuz ve bir rahmettir.
Yusuf Suresi 111
Safsata [( Ing:Fallacy), (Osm;Kiyasi-i batil)], bir dusunceyi ortaya koyarken ya da anlamaya calisirken yapilan yanlis cikarsamalarin tamamina safsata denir.
Safsatalar, ilk anda gecerli ve ikna edici gibi gozuken ancak yakindan bakildiginda kendilerini ele veren sahte argumanlardir.
Gunumuz Turkce sinde safsata kelimesi kusurlu akil yurutme anlamini kaybetmis, yanlis inanc manasinda kullanilir olmustur.
Oysa, safsata, insanin muhakeme yetisinin yanlis yonde kullanimidir ve cogu kez onyargi, ek$ik bilgi, batil inanclar, duygusallik, yersiz gondermeler, acelecilik, ozensizlik, genelleme, duygu somurusu, Turkce yi kotu kullanma gibi sebeplerden kaynaklanir.
---
Mazeret safsatasi (Fallacy of Special Pleading) :
Kisinin, baskalarina tatbik edilen standart, ilke, kural vb.
seyleri, gecerli bir neden olmaksizin kendisi icin gecerli olmadigini savunmasi.
Acindirma Safsatasi nin ozel bir halidir.
Ornek 1:
Cinayet isleyen birisinin cezalandirilmasi geregini kabul ediyorum.
Ama ben katil olmayi hic istemedim, beni oraya gondermeyin.
Ornek 2:
Ali: Aksam yemegini hazirlar misin?
Karnim cok acikti.
Ayse: Sen niye hazirlamiyorsun?
Eve birlikte geldik, benim de karnim cok ac.
Ali: Ama ben erkegim, ve yemek yapamayacak kadar yorgunum.
Ornek 3;
Muvekkilimi tahliye etmelisiniz, cunku o hamile, cezaevi kosullarina dayanamaz.
Guncel Ornek 1:
Verdiysem ben verdim.
(Suleyman Demirel) Demirel baskalari icin uygulanan kurallarin, kanunlarin kendisine uygulanamayacagi cikarimini yapiyor.
Guncel Ornek 2:
TURK KAMU-SEN Genel Baskani Resul Akay, bu kanunun KHK olarak cikmasina karsi cikmistir.
Tabii tabaniyla birlikte.
Bundan sonra Meclis te kanunlastirilacaktir.
MHP milletvekillerinin bu taslagin kanunlasmasinda cok titiz davranmasi gerekmektedir.
Zira iki mufettis raporuyla gorevine son verilecek memurlarin icinde omrunu Turk milletinin mutluluguna ve Turkiye Cumhuriyeti nin bolunmez butunlugune adamis Ulkucu memurlar da olabilir.
(Bugra Baskurt, 5.9.2000, Ortadogu)
Yazar, KHK ya ve de bunun yasalasmasina sadece kendisine yakin bir siyasi goruse sahip memurlara da uygulanabilecegi icin karsi cikmaktadir.
Guncel Ornek 3:
Emin Colasan gunlerdir yazip duruyor.
Bir gazeteciye canta dolusu dolar getiriliyor.
Olayi, Icisleri Bakani dogruluyor.
Alan gazeteci susuyor!
Bir de bakiyorsunuz, neredeyse Emin Colasan suclu sayilacak:
- Belgesi yoksa neden acikliyor, meslek ahlakina sigar mi?
Eyvallah!..
Peki, toplum ahlaki pislige bulasmisken biz meslek ahlakini nasil koruyacagiz arkadas?
Meclis kulislerinde simdi gazetecilerin nasil ve ne kadar para aldiklari konusuluyor.
Meslegi dile degil, ayaga dusurduk.
(Ismet Solak, 14.10.2000, Hurriyet)
Yazar, Emin Colasan in bir gazeteci hakkinda rusvet aldigi iddialarina karsi belgesi yoksa niye acikliyor, meslek ahlakina sigar mi sorularina karsi toplum ahlaki bozulmusken meslek ahlaki kalir mi diye mazeret one suruyor.
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder