24 Mart 2016 Perşembe

Soner Yalçın: Ayrıntı…

 


Soner Yalçın: Ayrıntı…

Medyadan öğreniyorsunuz:

Cizre'yi şu kadar bin kişi terk etti.

Silopi'yi şu kadar bin kişi terk etti.

Sur'u şu kadar bin kişi terk etti.

Nusaybin'i şu kadar bin kişi terk etti.

Peki…

Terör nedeniyle evini terk edenler nereye gidiyor:

Kuzey Irak?.. Kuzey Suriye?..

İran?.. Lübnan?.. İsrail… Suudi Arabistan?..

Ya da Suriyeli mültecilerle birlikte Avrupa ülkeleri?

Hiçbiri değil.

Terör nedeniyle ilçelerini terk edenler Türkiye'nin batısına göç ediyor!

İddia edildiği gibi ortada bir devlet terörü varsa, Kürtler neden ülke dışına kaçmıyor?

Gördük… Yaşadık…

1990'lı yıllarda Irak'tan kaçan Kürtler, Türkiye'ye sığındı.

2010'lu yıllarda Suriye'den kaçan Kürtler, Türkiye'ye sığındı.

Aylardır süren çatışmalara rağmen Türkiye'den kaçan Kürt yok!

Aksine… PKK'dan kaçıp Türkiye'nin batısına göç eden Kürtler var!

Sanırım bu gerçek bile PKK'nın neden halk desteği bulamadığına yanıttır.

Öyle ya… Madem "devlet terörü" var; ve madem "kurtarıcı PKK" ise halk, neden Kandil'e sığınmıyor da Türkiye'nin batısına göç ediyor?

Bu hakikat şunu da ortaya çıkarıyor:

Kürtler, Türkiye'den kopmak istemiyor.

Evet. Sadece Türkiye'deki Kürtler değil, komşu ülkelerde yaşayan Kürtler de sıkıştıklarında Türkiye'ye kaçıyorlar. Çünkü…

Türkiye'de, Kürt kimliğine yönelik tehdit yok.

Kürt, Kürt olduğu için "devlet terörüne" maruz kalmıyor.

Kürt, Kürt olduğu için PKK terörüne maruz kalıyor.

Peki…

Türkiye bu gerçeği neden hiç konuşmuyor.

Şundan…

O canlı bomba unutturuldu

IŞİD canlı bombası kötü; PKK canlı bombası iyi mi?

Böyle soru olur mu demeyiniz…

Dikkat ediyor musunuz; 36 kişinin hayatını kaybettiği Ankara'daki PKK canlı bombası unutturuldu!

Varsa yoksa dört kişinin yaşamını yitirdiği İstanbul'daki IŞİD canlı bombası… Sürekli haberlerde İstanbul'daki canlı bomba var! Bu durum; -istense de istenmese de- zihinlere sadece IŞİD canlı bombasını yerleştiriyor. Bakınız…

Bir yıl sonra insanlara sorun, Ankara Kızılay'daki canlı bombanın IŞİD olduğunu söyleyeceklerdir! Psikolojik savaş budur.

Aslında bir yıla gerek yok. Daha olayın üzerinden on gün geçti; ve Kızılay'da masum insanları öldüren PKK canlı bombası unutturuldu!

Bunu PKK medyası başarmadı kuşkusuz. Kimse kusura bakmasın; PKK Kandil'den daha fazla İstanbul'daki medya plazalarda güçlü görünüyor!

Baksanıza… Haberlerde IŞİD aşağı IŞİD yukarı; peki anladık. Ya PKK canlı bombası?

Dört kişinin yaşamını kaybettiği Taksim patlamasının yüzde onu kadar haber yapılmadı; 36 kişinin öldüğü Kızılay patlaması için!

Konsoloslar, belediye başkanları, CHP il örgütü vd. hep Taksim için yürüdü. Ya Kızılay?

Tek ses çıkmadı/çıkmıyor. Sanki Başkent'in tam merkezi Kızılay'da canlı bomba patlamadı; unutturuldu!

"Haber" adı altında dikkatler sadece IŞİD canlı bombasına neden yönlendiriliyor? Amacı var kuşkusuz:

Savaşı cephede değil zihinlerde kaybettirmek istiyorlar!

Bu nedenle…

Diyarbakır Nevruz mitinginde hâlâ utanmadan kalaşnikoflu pankart asıyorlar.

Bu işbirliğine dikkat

Evet… Maalesef…

Kimi medya kuruluşları PKK lehine psikolojik savaşı akıllıca yapıyor.

Örneğin… Yayın organının adını yazmayayım. Kimi yabancı okulların -terör saldırısı ihtimali nedeniyle- 21 Mart Pazartesi günü Nevruz nedeniyle kapalı olacağını yazdı!

Oysa... Bu okulların kapalı olmasının Nevruz ile hiç ilgisi yoktu. Bu okullar iki haftalık Paskalya Bayramı'na girdi!

Bu haber bilmemekten mi/akıldışılıktan mı kaynaklanıyor?

Yoksa bu tür "haberler" bilinçli, gerginlik siyasetini sürdürme amaçlı mı?

Biliyoruz ki:

Türkiye'de kaosun/karmaşanın/düzensizliğin sürmesini ülke içindeki iki grup çok istiyor.

Biri, PKK…

Diğeri, Cemaat…

İlginçtir, ikisi de arkasında istediği halk desteğini bir türlü bulamıyor.

Geçen yıl Nevruz mitinginde Diyarbakır'a bir milyonu aşan insan toplayanlar, bu yıl 100 bin kişiyi bulamadı. Keza…

Aynı gün… Video kaydında Fettullah Gülen, Cemaat'e yönelik operasyonlara sessiz kalanlara beddua etti: "Bu yapılanlar karşısında dilsiz şeytan gibi susan ne kadar insan varsa, evlerine ateşler sal, yerin dibine batır, en yakın zamanda kahr u perişan eyle…"

Halk desteği bulamayan PKK ve Cemaat işbirliği ediyor. Biliyorlar ki, müttefik olmadan iktidarı alamayacaklar. Bunun öncelikli yolu, psikolojik savaşı kazanmaktan geçiyor.

Son günlerde hedeflerinde TSK var…

ABD'nin desteğini alarak orduyu darbeye kışkırtmak için neler neler yapıyorlar. Bir örnekle yazımı noktalayayım:

PKK'ya yapılan "şehir savaşlarında" TSK'nın değil, hükümetin emrindeki polis ve jandarmanın görev yaptığını; artan şiddet olayları nedeniyle TSK'nın bahar ayında darbe yapacağını fısıldayarak psikolojik savaş yürütüyorlar.

İşte bu nedenle kimi medyada; Kürtler de, Cemaat de "devlet terörünün" hedefinde gösteriliyor.

Bunun adı, psikolojik savaştır.



 
a45UyF587661-160324110957 Oraj Poyraz cimcime@neomailbox.net
2016/03/24  13:46 1  39  1923atamizindeyiz@googlegroups.com


 

Gazeteler tiranlarla mucadele ederler, sonra da kendi tiranliklarini kurarlar.

James Fenimore Cooper

Olum melegi Musa ya gelerek:
Rabbine icabet et dedi.
Bunun uzerine Musa olum meleginin gozune tokat vurarak onu cikartti.
Melek hemen Allah a donerek Sen beni olmek istemeyen bir kuluna gondermissin, o benim gozumu cikardi dedi.

Muslim 10/176

Gulsev Eyuboglu Irhan. : INGILIZ KURTCULUGU

1-Sykes-Picot anlasmasi: 16. mayis. 1916 tarihinde, Ingiltere ve Fransa arasinda ortadogunun paylasima dair gizli anlasma.
2-Ingiltere nin Istanbul Yuksek Komiseri Yrd. Amiral Webb; Disisleri Bakani Lord Curzon a 19. agustos 1919 tarihinde gonderdigi raporda Amerika, Trabzon ve Erzurum u icine alan Ermenistan i himaye edecek. Geri kalan dort ilde bir Kurt devleti de, Ingilizlerin himayesine birakiliyor
3-Istanbul Ingiliz Yuksek Komiseri Amiral Carthorp, 9. temmuz. 1919 tarihli Ingiltere Basbakani Lord Curzon a goderdigi rapordan Binbasi Noel, Abdulkadir ve Bedirhanogul lariyla gorustu ve bana Irak Komiserliginden gelen rapor; Seyit Abdulkadir ile yegeni Seyh Taha nin aralari aciktir onlari ancak Bedirhanogullari baristirir.
4-Ingiltere nin 1919 yilinda Istanbul da gorevli Buyukelcilik mustesari Hohler in; Sir E. Tilly e raporundan; Benim sorunum Kurtler, Binbasi Noel Bagdattan buraya geldi. Cok iyi bir asker, guclu ancak diger bakimdan da Kurtlerin lideri olmak istiyor. Kurtler gibi kimse yoktur, onlar cok iyidir diyor. Ermeniler icinse degersiz ve hilebaz olduklari gorusunde. Kurtler hic Ermeni oldurmedi aksine onlari korudular fakat Ermeniler Kurtleri oldurduler diyor. Korkarim ki Binbasi Noel bir Kurt lawrens i olmak istiyor. Mezopotomya simdi bizim olduguna gore: ona bir Kurt devleti kurdurup kuzey daglarini boylece koruyabiliriz. Binbasi Noel bir Kurt lawrens idir. Ancak Kurtlere fazla guvenilmez. Majestelerinin Hukumetinin amaci Turkleri alabildigine zayiflatmak olduguna gore; Kurtleri bu sekilde harekete gecirmek fena plan degildir .
5-1919 yilinda Istanbul Ingiliz Yuksek Komiseri Amiral Sir A. Calthorp dan, Ingiliz Disisleri Bakani Lord Curzon a Binbasi Noel, Kurt sefleriyle gorus birligine variilirsa bundan Majestelerinin Hukumetine buyuk faydalar saglanacagini soyluyor. Sefler Istanbulda Seyit Abdulkadir ve Bedirhan lardir. Suphe uyandirmamak icin Noel den ayri olarak Kurt bolgesine gidecekler. Turk ler; Paris teki Sulh konferansina Kurtlerinde geleceginden korkuyorlar. Kurtler henuz Mustafa Kemal e karsi ayaklanmadi. Ancak Noel bu ayaklanmayi basaracagindan emin.
6-9. aralik 1919 tarihli Istanbul Ingiliz Yuksek Komiseri Amiral Sir F. de Robeck ten, Lord Cuzron a rapor: Mr. Hohler, Kurt meselesi hakkinda Kurt baskani olan Seyit Abkulkadir Pasa(Seyit Abdulkadir, 1. Damat Ferit Pasa hukumetinin Surayi Devlet Reisi yani Danistay Baskani) ile gorustu. Kurtler butun umitlerini Ingilizlere baglamislardir. Bu arada belirteyim Mustafa Kemal gittikce buyuk tehlike olmaya basliyor. Kuvvetler, Kurtleri Mustafa Kemal e karsi kullanmak icin para odemeye hazirdir.
7-26. aralik 1919 tarih 966/633 sayili Ingiliz belgesi; Kurt kabileleri Ingiliz ve Fransiz hakimiyetine alinacak. Kurt bolgesinde hic bir sekilde Turk birakilmayacak. Bir tane Kurt devleti mi yoksa bir cok Kurt devleti mi kurulacagi dusunulecek. Ermenilere ise Amerikan kanaliyla silah saglanacaktir.
8-Fransiz delegasyonundan B. Berthelot Kurdistan yeni bir ogedir. Gelecegi Sykes-Picot anlasmasiyla sekillendi . .
Butun bu belgelere ek olarak, 16. nisan 1920 tarihinde San Remo konferansinda hazirlanan 5. sayili maddenin not ekininin 1. ve 3. maddesi, daha sonra 10. agustos 1920 Serv anlasmasinin 62. ve 64. maddelerine konuldu.

Saygilarimla. .
Gulsev Eyuboglu Irhan. .
NE MUTLU TURKUM DIYENE
31. 05. 2007


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder