27 Ağustos 2017 Pazar

KAAN SEZYUM : DİL ADAM – BÖLÜM 1 (BAŞLANGIÇ)



KAAN SEZYUM : DİL ADAM – BÖLÜM 1 (BAŞLANGIÇ)



Çok uzun bir süre önce çok uzak bir galakside, üç tarafı denizlerle, dört ya da beş tarafı düşmanlarla çevirili bir ülke varmış. Ülkenin içi-dışı, üstü, altı paso düşman kaynıyormuş. Ülkede herkesin hayatı zordaymış. İnsanlar haklarını ararken, ilgilenilmez, ölüme bırakılıp izlenir, çalışanları toprak altında kalıp ezilir, dereleri, nehirleri, ormanları, yeraltı ve yerüstü kaynakları yabancılara satılırmış. Ülke öyle tuhaf bir durumdaymış ki yıllar içinde yamuk yumuk yönetile yönetile, neredeyse ülkenin kendi tohumlarını kullanmak bile yasaklanıp, ülke düşman ülkelerin iki dudağı arasına muhtaç bırakılmış.

Ülkede hal böyleyken süpersonik bir amir ülkeye gelmiş. Amir, tüm yetkileri kendi elinde toplamış. Halk tam buna sevinirken, amir halkın kalan son paralarıyla yol yapıp, o yolları da zorunlu ücretli hale getirmiş. Bu mega amir, ülkenin süpersonik geçmişinden sürekli bahsedip eski güzel halini öve öve halkın sevgisini kazanmış fakat ne tuhaftır ki amirin tarihten anladığı eski yapıları korumak yerine onları yıkıp yerine kendisine göre 'daha tarihsel' ve 'daha güzel' yapılar yapmakmış. Ülkenin nehirlerinin güzelim rengi bozulmuş, galaksinin hiçbir yerinde eşi benzeri bulunmayan ormanları kendi kendine yanıvermiş, yerlerine de zenginler için evler, oteller yapılıvermiş. Ülkenin tüm sahilleri parayı bastırana satılmış. Böyle olunca sürekli denize girmeye alışmış halk, denizden de uzak kalmış. İşte bu ortam içinde halk da hayatta kalmak için çeşitli yollar bulmaya çalışmış ama ülkenin namuslu, kibar ve haysiyetli insanları bir türlü bir yol bulamamışlar...

Günlerden bir gün, ülkenin en sevilen bilim insanlarından, eski lakabı 'İblis' olan bir bilim insanı, bir formül geliştirmiş. Bu formül sayesinde zor durumdaki vatandaşları hayatta tutabileceğine inanmış. Gel gör ki, bu formülü deneyebilecek kimse bulamamış. Teklifi önerdiği tüm insanlar 'Gerçeklikten kaçmanın, gerçekliği değiştirmek anlamına gelmediğini, insanların ancak haysiyetleri ve adalet duygularıyla kendilerine ve çevrelerine erdemli bir yaşam sağlayabileceklerini' düşünüyorlarmış.

Böylesi bir ortamda hiç beklemediği kadar red cevabını alan bilim insanı İblis ise, artık tek çözümün bu formülü kendi üzerinde denemek olacağına karar vermiş. Bilim insanı, kaldığı şehirde az bir yağmur yağdığı ve dandik yerleşim planları ve düşüncesiz şehircilik yaklaşımından ötürü yüzlerce kişinin sel sularına kapılıp hayatını kaybettiği bir gün 'Artık yeter, yeterse yeter' diyerek formülünü kendi üzerinde denemeye karar vermiş...

Yalnız şöyle bir sıkıntı varmış. Bilim insanı 'Fakirler kullanacak nasıl olsa' diyerek bu ilacı dev bir fitil şeklinde geliştirmişmiş... 'Ne yapalım kaderde varsa süzülmek, neye yarar fitile üzülmek' diyerek kendini ülkesinin geleneksel içkisi Sefil'e vermiş. Sefil, dünyalıların 'Yoğurt' dedikleri üründekine benzer bir bakterinin sulandırılmasıyla yapılan bir şeymiş. Sefili içtikçe her şey daha bir sakin gelmeye başlamış. Bir iki kadeh daha içtikten sonra ilacı kendisine uygulamış... O gece heyecandan ve acıdan sabaha kadar bilim insanını uyku tutmamış. Ama nedense kendisinde de herhangi bir değişiklik hissetmemiş. Sanki bir ara saçları bir garipleşir gibi olmuş...

Sabah olmuş, gün ağarmış, o ülkenin tuhaf mavi kuşları 'Yeterrr yeterr' diye ötmeye başlamış. Bizim adamımızın da ağır ağır uykusu gelmiş...

Uykusunda çeşitli kâbuslar, kendisini yemeye çalışan canavarlar, sürekli emir yağdıran imparatorlar ve tarih öncesi yöneticileri görmüş bizim bilim insanı. Sabah uyandığında ilacı almasının üzerinden tam iki gün geçtiğini görmüş. Kalkıp ellerini yüzünü yıkamak için banyoya gittiğinde ise ayna karşısında nutku tutulmuş. O güne kadar köse olan bilim insanının tuhaf bir sakalı çıkmış ve saçları da garip bir tekinsizlik içeren bir kahküllü modele dönüşmüştür...

Gelecek bölüm: Dil adam ve imparator Kurabiye.

 
a45UyF587661-170827221812 Oraj Poyraz At 0raj.p0yraz 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2017/08/28  05:27 2  65  alelma@yahoogroups.com


 
--

Meseleleri daha mesele olmadan cozmek basireti siyasetin altin kuralidir.
Biber gazindan, coptan altin ureten siyaset simyacisi hic olmadi

Guneri CIVAOGLU

BAKARA - 29 Yeryuzundeki herseyi sizin icin yaratan odur.
Sonra goklere yonelerek yedi kat gogu sizin icin duzenledi, yaratti.
O herseyi bilir.

Degisen Dil ve Insan

Kitabimi az insanlar ve az yillar icin yaziyorum. Uzun omurlu olabilmesi icin daha saglam bir dille yazilmasi gerekirdi. Bizim dilimizin bugune kadarki surekli degismelerine bakilinca, elli yil sonra simdiki halinde kalacagini kim umabilir? Her gun elimizden kayip gidiyor benim yasadigim yillar icinde yari yariya degisti. Simdi artik olgunlasti diyoruz; her cag kendi dili icin oyle der. Hep boyle kacip degistigi surece ben dilimizin bugunku halinde kalmasini ozlemem. Dyi ve yararli yazilar onu kendilerine baglayabilirse baglar, gorecegi ragbet de devletimizin kaderine gore degisir. Onun icin kitabima hic cekinmeden kisisel bircok yazilar koyuyorum. Bunlar bugun yasayan insanlarin isine yaramakla kalir ve orta anlayistan ote ozel bilgileri olan kimi insanlari ilgilendirir. Gordugum bircoklari gibi benim ardimdan da olur olmaz sozler edilmesini istemiyorum dogrusu: Soyle dusunurdu, boyle yasardi; sunu ister, bunu istemezdi; olurken konussa buna sunu der, suna bunu verirdi; onu benden iyi taniyan yoktu, gibi. Kitabimda edep kurallarinin izin verdigi olcude egilimlerimi, sevgilerimi az cok belirtiyorum; bilmek isteyene sozlu olarak daha da serbestce ve ictenlikle acikliyorum duyup dusunduklerimi. Ama bakmasini bilen bu anilarimda her seyi soyledigimi, gosterdigimi gorur. Gorenlere kisacik gostermeler yeter Ust tarafini kendin bulabilirsin. Istenecek, aranip bulunacak hicbir sey birakmiyorum kendimden. Sozum edilecekse, dogru durust, gercege uygun edilmesini istiyorum. Ovmek icin de olsa beni oldugumdan baska turlu gostermek isteyeni yalanlamak icin obur dunyadan seve seve kalkar gelirim. Yasayanlardan bile olmadiklari gibi soz edildigini gormekteyim. Yitirdigim bir dostumu (La Boetie) var gucumle desteklemeseydim, bin bir turlu suret biceceklerdi ona.

Michel de Montaigne : Denemeler


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder