Bu gün suç olanlar yarın suç olacak mı?
Ya da bu gün suç olmayanlar yarın suç olacak mı?
Erkekler için sıkıntılı bir gidişat.
Ama esas kadınlar için daha sıkıntılı.
İslamın zayıf halkası kadınlardır.
Altta kalanın canı çıksın rejiminde en altta kalanlar onlardır çünkü.
Kadınların haklarının korunduğu falan...,
Ben buna dötümle bile gülmem.
Arzu eden gider kaynağına bakar.
Allah doğrudan Arapça seslenmiş, kimlere Araplar, ayetler, hadisler, ilmihaller, her şey Arapça.
Adamlar okumuşlar, dinlemişler, düşünmüşler ve anlamışlar.
Bütün bu adamların Kur'an Arapçasını, Muhammed Arapçasını, İslam Arapçasını anlamadığını ve fakat dıştan takma Müslüman Türklerin onlardan çok daha iyi anladığını mı söyleyeceksiniz bana?
Haaa haaa, haaaaaaa?
Size bütün organlarımla gülerim.
Gidin Vahabi imam, El Ezher imamı ne diyor ona bakın....
Kaç yaşındaki bebekle nikah kıyılır?
Kaç yaşındaki çocuk yatağa atılır?
Peygamberin bu konudaki örnekleri nelerdir?
Diğer sahabenin örnekleri nelerdir.?
Yağma, ganimet konusunda İslam ne der?
Yahu adamı isyan ettirmeyin.
Bir adam gibi tevbe suresini baştan sona okuyun.
Sonra bu sureyle eş zamanlı olarak yaşanmış tarihi olayları da okuyun.
Ondan sonra Arapların zincirden boşanmış yırtıcı hayvanlar gibi neden Pers ve Türk topraklarına daldığını, yağma, ganimet, esir toplamaya başladığını bir anlayın.
Evet, din, İslamiyet yağma için fırsat bekleyen Bedevilere ahlaki bir görev vermiştir.
Yağmayı, tecavüzü, esir ticaretini, ganimet toplamayı cihat olarak yasal, ahlaki ve sevap kılmıştır.
Bu kadar basittir.
Barış dini İslam haaa.
Fakat kafirler eski kafirler değil.
700'lü ve sonraki yılların Ferisi ve Türkleri gibi değil.
Öyle yağmaya, ganimet toplamaya, tecavüze elverişli ortam yok.
Bu niyetle cihata kalkan en sonunda kendini patlatıp gerekeni yapıyor.
Dünya İslamı artık taşıyamaz.
İslam tarihe karışmak zorunda.
Müslümanlar da kendilerine çeki düzen vermek zorunda.
Ya İslam kaynaklarında yer alan arızalı ayetleri, sureleri, hadisleri ayıklayacak?
Kii bu çok zor, böyle bir din tarihte görülmedi.
Ya da bölgede yeni dinler çıkacak.
Netekim bu olmaktadır.
Said-i Nursi, Fitnebaz Hoca, Menzil Tarikatı, Hasan Mezarcı falan bunlar hep toplumu test eden yeni peygamberlerdir.
Dikkat edin, bunların hepsinin de ortak bir iddiası vardır.
Bunlar bizzat Allahla hasbıhal ettiklerini söylüyorlar.
Ve bunlar son peygamberin Muhammed olduğunu inkar ediyorlar.
Ve hala daha Müslüman olduklarını söyleme çelişkisini de sürdürüyorlar.
Bunca kalabalık arasından bir yiğit henüz çıkmadı.
Evet, önceki dinlerin hepsi muharrefdi, İslam dahil.
Ben hepsini düzelttim, diyecek bir yiğit.
Bekliyorum, bu da olacaktır.
Toplum, hem Türk, hem Arap toplumları bunu bekliyor aslında.
Benim beklentim başka.
Ben böyle gerçek üstü varlıklarla hasbıhal eden kişilerin artık akıl hastanelerine kapatılması gerektiğini söylüyorum.
Çok zamandır söylüyorum bunu.
Ve sıkıldım artık.
Oraj POYRAZ ( 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
L2fSIJNoA0xfSNxA
MİNE SÖĞÜT : PEMBE BİR OTOBÜS NEREYE GİDER?
minesogut@gmail.com 20 Eylül 2017 Çarşamba
Bu ülkede başı açık kadınlar henüz sokaklarda rahat rahat dolaşabiliyorlar.
Askılı bluz, mini etek ve şort giyebiliyorlar.
Bikini ve mayoyla kadınlı - erkekli denize girebiliyorlar.
Erkeklerle aynı ulaşım araçlarını kullanabiliyorlar.
Erkeklerle aynı sınıflarda okuyabiliyorlar.
Erkek doktorlara muayene olabiliyorlar.
Araba kullanmalarına izin var.
Tek başlarına veya yanlarında bir erkek olmadan sokağa çıkmalarına karışılmıyor.
Aileden olmayan erkeklerle birlikte aynı çatı altında bulunmaları suç teşkil etmiyor.
İçki içmeleri yasal.
Sigara kullanmaları normal.
Eğlence mekânlarına girmeleri, dans etmeleri serbest.
Bisiklete, motosiklete, jetski'ye binmeleri mümkün.
Kimseden izin almadan okula gidebiliyorlar.
Diledikleri işte çalışabiliyorlar.
Doğum kontrol yöntemlerini kullanabiliyorlar.
Kürtaj olma hakları var.
Evlenmeden sevişme hakları var.
Evlenmeden çocuk doğurma hakları var.
Seçme ve seçilme hakları var.
Resmi nikâh hâlâ yürürlükte.
Yasalar karşısında erkeklerle eşitler.
Tecavüz bu ülkede hâlâ suç.
Taciz hâlâ suç.
Mobbing hâlâ suç.
Çocuk yaşta evlilik hâlâ suç.
Çünkü bu ülke, kâğıt üzerinde de olsa hâlâ laik bir ülke.
Devlet kendi işlerini din işleriyle iyice karıştırmış da olsa Cumhuriyet henüz yıkılmadı.
Hukuk devletine yapılan saldırılarla sınırları çoktan aştılar ama insan haklarını, kadın haklarını, çocuk haklarını önde tutan ağır yaralı çağdaş bir sistem, ayakta, direniyor.
Ve iktidar o yüzden emeline bir türlü tam olarak eremiyor.
Laiklikten despot bir babadan tiksinir gibi tiksinenler...
Ve laikliğin sopasını ellerine alıp onu laiklerin başında kırmaya yeltenenlere destek verenler...
Ülkeyi "sekülerizmin kıskacı"ndan kurtarmaya ant içenlerin küstah rüyalarını gerçekleştirmeleri için gerekli yolu törenlerle açtıkları için...
Nihayetinde duraklardan kadınlar için pembe otobüslerin kalkmaya başladığı noktaya geldik.
O otobüsler, o pembe otobüsler içindeki kadınlarla birlikte ülkeyi de korkunç bir yere taşımak üzere.
Otobüslerin şoförü belli, yakıtı malum.
Düne kadar laikliği küçümseyen ve İslami referanslarla siyaset yapanları bir insan hakları savunucusu edasıyla destekleyen o 'kaygısız' liberaller 'endişeli' laiklere "Ne olacak, iktidara geldiklerinde bir günde tüm kadınların başlarını mı kapatacaklar sanıyorsunuz!" diye sorarlardı.
Artık kimse birbirine bir şey sormuyor.
Olanlar olacakları net bir şekilde işaret ediyor.
Pembe bir otobüs tehlikeli bir rotada usul usul ilerliyor.
Anneler pembe otobüse...
Çocuklar imam hatiplere.
Ülke geriye, hep geriye...
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/827401/Pembe_bir_otobus_nereye_gider_.html#
a45UyF587661-170920233554 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/09/21 03:44 2 65 alelma@yahoogroups.com
Kabiliyet yoksa sanatci olmaz, ama calisilmadikca kabiliyet hicbir ise yaramaz .
Emile Zola
NISA - 82 Kuran i dusunmuyorlar mi?
Allah katindan baska yerden gelseydi, onda birbirini tutmaz pek cok sey bulurlardi.
ATATURKUN ERMENI TEHCIRI HAKKINDA TARIHI YANITI
Ermeni soykirimi iddialari icin, Bize karsi hakli bir ithamda bulunamazlar demisti.
Ulu Onder Mustafa Kemal Ataturk, uzun yillar once iddialari Dunya efkari, Ermeni ahalinin tehciri hususunda almaya mecbur kaldigimiz karar icin bize karsi hakli bir ithamda bulunamaz sozleriyle yanitlamisti.
Dunyanin, Ermeni tehciri konusunda Turk devletine karsi hakli bir ithamda bulunamayacagini belirten Ataturk, o donemde yasananlari, Bize karsi yapilmis olan iftiralarin aksine, tehcir edilmis olanlar hayattadir ve bunlardan ekserisi sayet Itilaf Devletleri bizi tekrar harp etmeye zorlamasa idi evlerine donmus olurlardi sozleriyle anlatmisti.
TURK KOYLERINDEKI ERMENI TERORU
Ataturk, 26 Subat 1921 de Amerikali gazeteci Clanence K. Streit in sorusu uzerine, Ermeni tehcirine iliskin su tarihi gercekleri dile getirdi:
Dusmanca ithamda bulunanlarin surdukleri buyuk mubalagalar disinda Ermenilerin tehciri meselesi aslinda suna inhisar etmektedir:
Rus Ordusu 1915 de bize karsi buyuk taarruzunu baslattigi bir sirada o zaman Carligin hizmetinde bulunan Tasnak Komitesi, askeri birliklerimizin gerisinde bulunan Ermeni ahalisini isyan ettirmisti.
Dusmanin sayi ve malzeme ustunlugu karsisinda cekilmeye mecbur kaldigimiz icin kendimizi daima iki ates arasinda kalmis gibi goruyorduk. Ikmal ve yarali konvoylarimiz acimasiz bir sekilde katlediliyor, gerimizdeki kopruler ve yollar tahrip ediliyor ve Turk koylerinde teror hukum surduruluyordu.
Bu cinayetleri isleten saflarina eli silah tutabilen butun Ermenileri katan ceteler, silah, cephane ve iase ikmallerini, bazi buyuk devletlerin daha sulh zamanindan itibaren kendilerine kapitulasyonlarin bahsettigi dokunulmazliklardan istifade ve bu maksada matuf olarak buyuk stoklar husule getirmeye muvaffak olduklari Ermeni koylerinde yapiyorlardi.
INGILIZLERIN IRLANDA YA REVA GORDUGU MUAMELE
Buyuk Onder Ataturk, Ermeni tehciri ve Ermeni cetelerinin yaptiklari katliamlar konusundaki goruslerini de su sozlerle dile getirmisti:
Ingilizlerin sulh zamaninda ve harp sahasindan uzak olarak Irlanda ya reva gordugu muameleye hemen hemen kayitsiz bir sekilde bakan dunya efkari, Ermeni ahalinin tehciri hususunda almaya mecbur kaldigimiz karar icin bize karsi hakli bir ithamda bulunamaz. Bize karsi yapilmis olan iftiralarin aksine, tehcir edilmis olanlar hayattadir ve bunlardan ekserisi sayet Itilaf Devletleri bizi tekrar harp etmeye zorlamasa idi evlerine donmus olurlardi. Gerek umumi harp sirasinda gerek mutarekeden sonra Ermeniler ve Rumlar tarafindan Musluman ahaliye yapilan mezalim uzerinde durmak uzun bir hikaye olur. Brest Litovks Muahedesi nin akdini muteakip Ruslarin sark vilayetlerimizi tahliyeye basladiklari sirada Ermeni cetelerinin yapmis olduklari katliam ve tahribat kafi derecede herkesin malumudur.
YUNANLILARIN YAPTIGI KATLIAMLAR
Ataturk, Streit e, Yunanlilarin Izmir i isgalleri sirasinda yaptiklari katliamlari da su sozlerle anlatmisti:
Yunanlilara gelince, Izmir in isgali sirasinda oyle cinayetler islemislerdir ki, Yunanistan in muttefiki Itilaf Devletleri tarafindan tescil edilmis bulunan Itilaf Devletleri Tahkikat Komisyonu uyeleri bile 1919 sonbaharinda bu vilayeti bastan basa kat ettikten sonra hazirladiklari raporda, Yunan makamlari aleyhinde son derece agir tenkitlerde bulunmuslardir. Yunanlilarin isgal ettigi diger bolgelerde her yas ve cinsiyetten on binlerce Turk katledilmistir.
TURKLER, HIRISTIYANLARI KATLEDIYOR IDDIALARI
1877-1878 Osmanli Rus Savasi nda Osmanli Devleti nin aldigi yaralari saramadigini goren buyuk devletler, Istiklal pesinde kosan Ermenilere yardim ederek Tiflis te Tasnak, Isvicre de Hincak teskilatlarini kurmalarina ve silahli mucadele baslatmalarina yardimci olmuslardi. Osmanli Devleti nin Balkan Harbi nden de maglup ciktigini goren Rusya, Ingiltere ve Fransa bir taraftan Turkiye yi aralarinda paylasma planlari, diger taraftan da Tasnak ve Hincak teskilatlarina her turlu silah ve para yardimi yapiyordu. Bu uc devlet, Turkiye aleyhine baslattiklari calismalari ve 1. Dunya Savasi nda Turkiye yi tasfiye etme hareketlerini kendi kamuoylarina kabul ettirebilmek icin kiliseleri de devreye sokarak buyuk bir propagandaya girismislerdi.
Bu amacla kitaplar yayinlayan ve toplantilar duzenleyen ulkeler, Musluman Turkler, Hiristiyan halklara zulmediyor, onlari katlediyor. Hiristiyan halklari kurtarmak icin Turkiye yi ve Turkleri cezalandirmamiz gerekiyor. Iste bu maksatla Turklere karsi harp ediyoruz temasini islemislerdi. Ulu Onder, bu gercek disi propagandanin onculugunu yapan Lloyd George ve George Clemenceau ya su carpici sozlerle yanit vermisti: Milletimiz aleyhinde soylenenler butunuyle iftiradir. Milletimizin zalim oldugu iddiasi bastan basa yalandir. Hicbir millet, milletimizden daha cok yabanci unsurlarin inanc ve adetlerine riayet etmemistir. Hatta denilebilir ki, baska dinlere mensup olanlarin dinine ve milliyetine riayetkar olan yegane millet bizim milletimizdir. Fatih, Istanbul da buldugu dini ve milli teskilati oldugu gibi birakti.
Rum Patrigi, Bulgar Eksarhi ve Ermeni Kategikosu gibi Hiristiyan din reisleri imtiyaza sahip oldu. Kendilerine her turlu serbestlik verildi. Istanbul un fethinden beri, Musluman olmayanlarin mezhar bulunduklari bu genis imtiyazlar milletimizin dinen ve siyaseten dunyanin en buyuk musaadekar ve civanmert bir milleti oldugunu ispat eden en buyuk delilidir.
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder