3 Ağustos 2019 Cumartesi

Bu gün dikkatimi çeken, bence önem taşıyan bazı haberler.... 2019/08/3 2

  1. MÜYESSER YILDIZ : 3 ORDU KOMUTANLIĞI BOŞALDI... 15 TEMMUZ'UN EN KRİTİK İSİMLERİ GİTTİ... 7 KUMPAS MAĞDURU GENERAL EMEKLİ EDİLDİ...
  2. İSTANBUL HAVALİMANI'NDA TAKSİ YOLU ÇÖKTÜ MÜ?
  3. IŞIK KANSU : JOHNSON'IN GURURU
  4. ŞÜKRAN SONER : SULTANİZM UYGULAMASI
  5. CUMA HUTBELERİNDE EŞCİNSEL NEFRETİ DÖNEMİ: HEDEF HALİNE GETİRİLİYORUZ
  6. HUSİLERDEN SUUDİ ARABİSTAN'A BALİSTİK FÜZE SALDIRISI
  7. SON DAKİKA HABERLERİ... TÜRKİYE'DEN BM'YE 'PKK' ÇAĞRISI! "PKK'YI TANIMAYA YÖNELİK HİÇBİR HAREKETİ ONAYLAMAYACAKTIR"



MÜYESSER YILDIZ : 3 ORDU KOMUTANLIĞI BOŞALDI... 15 TEMMUZ'UN EN KRİTİK İSİMLERİ GİTTİ... 7 KUMPAS MAĞDURU GENERAL EMEKLİ EDİLDİ...

1 Ağustos 2019 Perşembe

YAŞ kararları açıklandı.

İlk etapta emekliye sevk edilen komutanların analizini yapalım.

Bilindiği gibi 2. Ordu Komutanı İsmail Metin Temel geçen Aralık'ta görevden alınıp Genelkurmay'da kızak bir göreve atandı. Türkiye terörle mücadele ve Suriye konusunda çok kritik bir süreçten geçtiği halde o günden bugüne kadar da 2. Ordu Komutanlığı'na atama yapılmadı.

Bugünkü YAŞ kararları ile iki Ordu Komutanlığı daha boşaldı.

Bunlardan ilki Ege Ordu Komutanlığı. Normal bekleme süresini tamamlayan Orgeneral Abdullah Recep kadrosuzluk nedeniyle emekli edildi. Orgeneral Recep 15 Temmuz darbe teşebbüsünün de kritik isimlerindendi. Yunanistan'la Ege'de suların alabildiğine ısındığı bir dönemde bakalım Ege Ordu'nun başına kim getirilecek.

Orgeneral İsmail Serdar Savaş'ın emekliye sevk edilmesiyle boşalan diğer ordu ise 3. Ordu Komutanlığı oldu. Savaş ismini nereden hatırlıyoruz?

Balyoz kumpasının yaşandığı dönemde Hulusi Akar 3. Kolordu Komutanı iken Savaş onun Kurmay Başkanıydı. "Bavulcu" Mehmet Baransu'nun Savcılara teslim ettiği sözde darbe planlarına "Eğer gerçekse bunlar darbe planıdır" şeklinde rapor veren sonrasında İngiltere'ye gönderilen 15 Temmuz'dan sonra da Türkiye'ye dönmeyen bilirkişi Ahmet Erdoğan'ı onun görevlendirdiği öne sürüldü.

Savaş son olarak Mart ayında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda subay olan damadının ankesör soruşturmasından tutuklanmasıyla gündeme geldi.

smail Metin Temel'e Yakın İsimlerde Gitti-

Bu YAŞ'ta İsmail Metin Temel'in durumu çok merak ediliyordu. Temel'in durumunda herhangi bir değişiklik olmadı ama ona yakınlığı ile bilinen Tümgeneral Hakan Atınç ve Mustafa Barut emekli edildi.

Atınç'tan başlayalım; 15 Temmuz'da darbenin merkez üslerinden Kara Havacılık Komutanlığının başındaydı. 15 Temmuz'dan sonra Adana 6. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı'na ardından Afrin Operasyonu sırasında Müşterek Özel Görev Grup Komutanlığı'na atandı. İsmail Metin Temel'le birlikte bu görevinden alına Atınç'la ilgili bir hatırlatma daha yapalım.

15 Temmuz'da MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın "darbe" uyarısı yapmasından sonra dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın Kara Havacılık Komutanlığı'na gönderdiği Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak Atınç'a ilk olarak MİT'e darbe ihbarını yapan binbaşı O. K. ile darbede görev alan Deniz Aldemir'in "FETÖ" ile bağlantısı olup olmadığını sormuştu.

Mustafa Barut'a gelince; Temel'in görevden alınmasının kilometre taşlarından birisi 14-15 Aralık 2018'de Ankara'da icra edilen "TSK 2017-2018 Faaliyet Yılı Değerlendirme Toplantısı Madalya ve Başarılı Birlik Ödül Töreni"ne mazeret bildirerek katılmamasıydı. Temel'in bu sessiz protestosunun sebebi ise "Afrin'e bayrak çeken" isim olarak bilinen dönemin Tunceli 4. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Barut'a ödül verilmemesiydi. Nitekim İsmail Metin Temel kararnamesiyle birlikte Tuğgeneral Barut da normalde Albay kadrosu olan Erzincan 3. Ordu Komutanlığı Denetleme ve Değerlendirme Başkanlığına verilmişti.

İsmail Metin Temel ve Hakan Atınç'la bağlantılı olduğu için emekli edilen isimlerden Tuğgeneral Erdal Şener'in durumunu da bu bölümde anlatalım.

Atınç'ın Müşterek Özel Görev Grup Komutanlığı'ndan alınmasından sonra bu göreve getirilen Şener İzmir Casusluk kumpası mağdurlarındandı. Yaklaşık 20 ay hapis yatan Şener 15 Temmuz'dan sonra KKTC'deki 39'uncu Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı'na atanmış geçen yılki YAŞ kararıyla da 2. Ordu Komutanlığı'nın yani İsmail Metin Temel'in Kurmay Başkanı olmuştu.

-Raporu Kitap Oldu-

Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan emekli edilen isimlerden devam edelim.

Normal bekleme süresini tamamlayıp kadrosuzluktan emekli edilen Tuğgeneral Celalettin Bacanlı 28 Şubat kumpasında hapis yattı. Tahliyesinden sonra GATA TSK Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi Başkanlığı ardından Milli Savunma Bakanlığı ASAL Daire Başkanlığı yapan Bacanlı son olarak Milli Savunma Üniversitesi Rektör Yardımcılığı görevini yürütüyordu. Bacanlı 28 Şubat davasında hakkında beraat kararı verilen isimlerdendi.

Bekleme süresini tamamlamadan kadrosuzluktan emekli edilen Tuğgeneral Sırrı Yılmaz ise Balyoz kumpasında 3 yıl hapis yatmış önceki yıl KKK Lojistik Başkanı olmuştu.

Aynı şekilde emekliye sevk edilen bir diğer önemli isim Tuğgeneral Nerim Bitlislioğlu 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra Genelkurmay'da yaşananlarla ilgili idari tahkikat raporunu hazırlayan heyetin başkanıydı. Genelkurmay Çatı Davası'nın önemli dayanakları arasında yer alan bu rapor Kaynak Yayınları tarafından da kitaplaştırılmıştı.

Kara Kuvvetleri'nden son isim; Osman Dirmencioğlu. Geçen yıl Kara Havacılık Komutanlığı'na getirilen Dirmencioğlu'nun emekliye sevk edilmesinde İstanbul Samandra'da peşpeşe yaşanan helikopter kazalarının etkili olduğu düşünülüyor.

-Hava Kuvvetleri'nde Durum-

Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan emekli edilen isimler de oldukça dikkat çekici.

Mesela Korgeneral Nihat Kökmen. 15 Temmuz gecesi o da İstanbul'da Mehmet Şanver'in kızının düğünündeydi. Aynı arabayla Eskişehir'e gittikleri diğer isimler tutuklanırken dönemin Hava Savunma Komutanı olan Kökmen görevde kaldığı gibi sonrasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığına getirildi. Ardından yurtdışı göreve gönderildi.

Akıncı davasında tanık olarak dinlenmesine karar verilen ama gelmediği için dinlenemeyen Kökmen 16 Temmuz'da Akıncı Üssü'nün bombalanması faaliyetini yürüten isimdi.

Öyle ki bizzat kendi ifadesine göre Çankaya Köşkü'nde dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın kriz masasında görev yapan Mehmet Dişli kanalıyla ilettiği emirleri de bizzat Akar'ın telefonla verdiği "Nihat Akın (Öztürk)-Yaşar (Güler) konusunu çözün" şeklindeki emri de yerine getirmedi.

Bir diğer isim Korgeneral Yılmaz Özkaya; 15 Temmuz gecesi Dalaman'da tatildeydi. Sonrasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda oluşturulan İdari Tahkikat Heyeti'nde görev alan Özkaya hakkında Dalaman'da yaşananlarla ilgili olarak 2018'de soruşturma açıldı.

Emekli edilen Korgeneral Muhittin Fatih Sert'e gelince; Eski eniştesi dönemin HKK Plan Prensipler Daire Başkanı İdris Aksoy Akıncı davasında tutuklu yargılanıyor. Bu davada tanık olarak dinlenen Hava Kuvvetleri eski Komutanı Abidin Ünal bile "Yanlış anlamış olabilirim. Aksoy'dan şikayetçi değilim" dediği halde Sert'in eniştesine sahip çıkmaması dikkat çekmişti.

15-16 Temmuz'da Eskişehir'deki Harekat Merkezi'nde Nihat Kökmen ve Korgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu'na bağlı olarak görev yapan ve kritik radar kayıtlarından sorumlu olan Tuğgeneral Ahmet Biçer ile İmdat Bahri Biber de emekli edilen isimler arasında yer aldı.

-Başbakandan Yazılı Emir İsteyen Komutan Ne Oldu?-

"Ziya Cemal Kadıoğlu" demişken; Bu yıl Hava Kuvvetleri'nde sadece onun görev süresi 1 yıl uzatıldı. Kadıoğlu ismini nereden hatırlıyoruz?

Hani dönemin Başbakanı Binali Yıldırım "Hainlerin uçaklarını vurun" emrini vermiş ve bir komutanın bunun için yazılı talimat istediği söylenmişti ya... Binali Yıldırım bu komutanın dönemin HKK Kurmay Başkanı Hasan Hüseyin Demirarslan olduğunu söylemiş ancak gerçekte bu komutanın Kadıoğlu olduğu ortaya çıkmıştı.

-Deniz'de Balyoz Mağdurları Gitti-

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda da dikkat çekici emeklilikler oldu.

Normal bekleme süresini tamamlamadan kadrosuzluk gerekçesiyle emekli edilen 7 Tuğgamiralden 4'ü Balyoz kumpasında hapis yatan isimler.

Bunlardan Tuğgamiral Bülent Olcay geçen yıla kadar Sahil Güvenlik Komutanıydı. Bu Komutanlığın İçişleri Bakanlığı'na bağlanmasından sonra Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na dönmüştü.

Berker Emre Tok daha geçen yıl Donanma Kurmay Başkanlığına atanmıştı.

Cemalettin Bozdağ 15 Temmuz'dan sonra Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı görevini yürütüp "FETÖ'yle mücadelede" kritik görevler üstlenmiş geçen yıl da Ege Deniz Bölge Komutanı olmuştu.

Şafak Duruer ise yine geçen yıl Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın önemli birimlerinden olan Personel Başkanlığı'na getirilmişti.

Şu tablodan sonra gel de bir kez daha "TSK nereye?" diye sorma!. .

Müyesser YILDIZ

1 Ağustos 2019

================================

İSTANBUL HAVALİMANI'NDA TAKSİ YOLU ÇÖKTÜ MÜ?

İstanbul Havalimanı'nda nisan ayı başında tam taşınmanın gerçekleşmesine rağmen taksi yollarından birinin çöktüğü iddia edildi. Havalimanı'nın işletmesini yapan İGA ise taksi yolunun çökmediğini ekipman yerleştirme işlemi yapıldığını ifade etti.

22:16 - 1 Ağustos 2019

Nisan ayı başında tam taşınmanın gerçekleştiği İstanbul Havalimanı'nda aradan geçen 4 aylık bir sürenin ardından taksi yollarından biri çöktü. Airporthaber'in haberine göre Pilotların sık sık şikayetlerini dile getirmesinden sonra taksi yolunun kullanıma kapatılması kararlaştırıldı.

NOTAM'lanan taksi yolunda iş makineleri asfalt sökme çalışmalarına başladı. And Aeround adı verilen taksi yolunun kullanıma kapatılmasından sonra uçaklar pisti kat ederek pist başına yönlendirilmeye başlandı. Taksi yolundaki inşaat çalışmalarının operasyonda önemli bir aksamaya neden olup olmayacağı bilinmezken bayramda beklenen yoğun trafik öncesinde pistin bakıma alınmasının sıkıntı yaratabileceği ileri sürüldü.

İGA: TAKSİ YOLU ÇÖKMEDİ

Havalimanı'nın işletmecisi İGA'dan ise konu hakkında yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

İstanbul Havalimanı'nda taksi trafiğini hızlandıracak çalışmalar tüm hızıyla sürmektedir. Bu kapsamda taksi yolları yüzey altına yerleştirilmesi planlanmış trafiği hızlandıracak loop sensörleri mikrodalga bariyerleri kumanda kontrol panelleri ve stop bar montaj çalışmalarına başlanmış olup haberde belirtildiği gibi taksi yolunun çöktüğü iddiası doğru değildir.

Ayrıca özellikle belirtmek isteriz ki; yapılan bu çalışmalar esnasında kış öncesi yapılması planlanan taksi yolu asfalt ve boya tamir bakım çalışmaları da uygulamaya sokulmuştur. Bu çalışmalar uçak trafiğini hiçbir şekilde etkilememekte ve tüm uçuşlar planlandığı şekilde yapılmaktadır.

https://www.sozcu.com.tr/2019/gundem/istanbul-havalimaninda-yol-coktu-5261421/

================================

IŞIK KANSU : JOHNSON'IN GURURU

kansu@cumhuriyet.com.tr

Boris Johnson'ın köyünde büyük sevinç: 'Buradaki sülalesine Sarıoğlangiller derler...'

3 Ağustos 2019 Cumartesi

Ali Kemal İngiliz Muhipleri (Sevenleri) Cemiyeti üyesiydi. Osmanlı Dahiliye Nazırı (İçişleri Bakanı) olarak Osmanlı'yı parçalayan İngilizler için çalışıyordu.

Ülkenin parçalanmasını istemeyen işgale karşı çıkan bağımsızlık yanlısı Kuvayi Milliyecilerin İngilizler adına asılmasını istiyordu.

İşbirlikçiydi İngilizciydi.

Ali Kemal'in majesteleri adına üstlendiği görevi soyundan gelen bir kişi layıkıyla sürdürüyor. Torunu Boris Johnson yaklaşık yüzyıl sonra İngiliz başbakanı oldu.

Ali Kemal'in atalarının memleketi Çankırı'da ve Kalfat köyünde kimileri sevince boğulmuş durumda!

Johnson'ı bağırlarına basacaklarmış!

Çağrıda bulananlardan biri de babaannesi ile Boris Johnson'ın dedesinin amca çocukları olduğunu söyleyen bir Kalfatlı.

Onun adı Satılmış. Soyadı Karatekin.

Eminiz İngiliz Başbakanı vefakâr ailesi ile ne kadar gurur duysa azdır.

Dış politikanın cenaze namazı

[Haber görseli]Bir yanda Saray'ın gözdesi İçişleri Bakanı sınırları ardına kadar açıp içeri aldıkları milyonlarca Suriyeliyi İstanbul'dan çıkarmaya çabalıyor.

Öbür yanda İdlib'de "gerginliği azaltma" adına kurulan bölgedeki çatışmalar nedeniyle binlerce Suriyeli yine Türkiye sınırına yığılıyor.

Bir yanda ABD Suriye'ye Irak'ın kuzeyinde olduğu gibi bir kendi yönetimine bağlı bir Kürt koridoru oluşturmak için PKK/YPG'ye tam destek veriyor.

Öbür yanda 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Saray'a yükümlü Milli Savunma Bakanı ABD ile pazarlık yapıyor: ABD ile ortak bir noktada buluşulamazsa Türkiye'nin Suriye'de güvenli bölgeyi tek başına oluşturacağını ileri sürüyor.

Anımsayınız. Suriye'nin dünya egemenlerinin çıkarları için iç savaşa atıldığı günlerdeydi.

"İnşallah" demişti birisi "En kısa zamanda Şam'a gidecek oradaki kardeşlerimizle muhabbetle kucaklaşacağız. "

"İnşallah" demiş ve eklemişti: "

Selahaddin Eyyubi'nin kabri başında Fatiha okuyacak Emevi Camii'nde namazımızı da kılacağız. "

Sonuç:

Şam'dakilerle Türkiye'de kucaklaştılar. Mezara gömmeye ant içtikleri Cumhuriyetin bağımsızlıkçı barışçıl dış politikasının cenaze namazını kılıyorlar.

Skandal!

Damat ekonomiden sorumluyken.

Devletin borcu trilyonu aşmış almış başını gitmişken...

İşsizlik 5 milyon sınırındayken...

Üniversite mezunu işsiz gençler iş bulamamalarının en önemli nedenlerinden birinin eş dost akraba kayırmacılığı partizanlık olduğunu dile getirirken...

Mahdum; devletten yerel yönetimlerden desteklenen vakıf yöneticisiyken...

Sağlık Bakanı üniversitesine tarihi TCDD Ankara Misafirhanesi'ni devren kiralarken...

Memleketin en güzel alanlarında 13 bini aşkın ağaç kesen yabancı altın şirketine vergi ayrıcalıkları tanınırken...

Saray'a yakın olanlar hiç yoktan Karun'luğa ulaşırken birileri hâlâ bir bardak suda fırtına koparabiliyorlar:

Neymiş?

CHP'li İzmir Belediye Başkanı Tunç Soyer bir toplantıya kardeşini beraberinde getirmiş!

Bak şu skandala...

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1517470/Johnson_in_gururu.html#

================================

ŞÜKRAN SONER : SULTANİZM UYGULAMASI

soner@cumhuriyet.com.tr

3 Ağustos 2019 Cumartesi

Prof. Kalaycıoğlu'nun 1 Ağustos günü Cumhuriyet'in manşetinde yer alan daha birinci yıl uygulamasında tıkanan dünyada bir benzeri olmayan Tekadam Saray rejimine ilişkin tartışılamayacak bilimsel verilerle yaptığı sonuç değerlendirmelerini Cumhuriyet okurlarının kaçırmadıklarını bilinç dağarcıklarında yer alan önceliklere ilişkin ek dersler çıkardıklarını düşünüyorum. .

Bugünkü rejimin yok hükmündeki anayasası yasamanın etkisizleştirilmesi ve şahsileşme görüntüsüyle "Sultanizm uygulamasının evrilmesine" karşı yol yakınken Türkiye'nin anayasa yasalar ve hukukun üstünlüğünde bir yönetime geçmesinde büyük yarar olduğu uyarısı giderek altından kalkılamayacak sorunlar kördüğümünde ittifak yapılacak çok anlamlı bir çıkış yolu olsa gerek.

Kuşkusuz Cumhuriyet'in toplumsal sorumluluklarda fark yaratan okurları Prof. Kalaycıoğlu için de son derece uygar anlaşılır yumuşak gerçekçi bilimsel yararlı yaklaşımlar içeriklerine karşın. . Geçerli olan medya güdümlenmesi ambargosunun televizyon yasaklarının tam da bu nedenle kişiye özel geçerli kılındığının da ayırımındadırlar.

***

Hani hak-hukuk adalet düzenini katleden çelişkili yargı kararlarında en olmayacak kişi ve kurumlara dönük acımasızlıklarda taşlar bir türlü yerli yerine oturtulamıyor ya. . Toplumsal vitrinde bir sanatçı gazeteci sivil toplum örgütlenmesi odaklı çok insancıl çıkışların yargılama sürecinde çok acımasız bedellerine akılcı açıklamalar yapmakta hep zoranıyoruz ya. . Aylar yıllar mahkemeye çıkarılmadan bireysel takıntı boyutunda en olumsuz tecrit koşullarında tutuklulukların akılla vicdanla tartılamaz örneklerinin karşısında ülkemizin algısına nasıl bu kadar ağır zararlar bedeller göze alınarak kişisel takıntı haline getirilmiş gibi görünen sayısız kişiye sayısız insan hakları ihlali uygulamaları göze göre göre bireysel intikam kıvamında uygulanıyor ya. .

Türkçesi ile 15 Temmuz kanlı Amerikancı darbenin sonrasında ancak Gülen Cemaat ortaklığı ile yollar kesin ayrılmış FETÖ'cü darbe ile suçları kanıtlanmışlar yanında çevreleriyle birlikte on binleri yüz binleri kapsayan yargılanmasızları çoğunlukta aile boyu tabandan cezalandırmalar gündemde iken tavandan siyasal yeni uzlaşmalar boyutunda kurtarılanlar ödüllendirilen pek çok ünlüler de ortalarda iken neler olup bittiğini bir türlü anlayamıyoruz ya. .

Galiba çok daha yaşamsalı ülke çıkarları devlet politikaları adına güncel koşullar içinde sorunlar katlanırken en işe yarar gibi yorumlanmış formüller içinde parlamentonun işleyişi siyasi partilerle uzlaşma ortak devlet politikaları oluşturma zorunlulukları atlanarak en yaşamsalı ülkemizin geleceğinde dönemeç taşları değerindeki kararlar için de. . Bahçeli ile evinde özel ziyaretle askeri şura kararları yeni Suriye Ortadoğu Akdeniz enerji paylaşımı Kıbrıs göçmenler. . Dev sorunları için Meclis yargı denetimleri işe yaramayacak biçimde ikili kapalı kapılar arkasında torba kararnameler içinde çözümler üretme formülleri üretiliyor ya. .

AKP içindeki sorunlar yamağından fışkırmış yerel seçimler sonuçları ile su yüzüne çıkmış kamuoyundan saklanamayacak boyutlar kazanmış saadet zinciri siyasal İslamcı kimlikli ittifak cepheleri cemaat ilişkileri sürekli oynak çıkar çarklarının işletilememesi koşullarında icraatlarda kişisel hedef alınan cezalandırılacaklar değişimi biz çoğunu fark edemeden yaşanıyor. Doğrusu saadet zinciri halkalarının işleyişi kuralları başarılabildiği kadarı ile hiç değişmiyor. .

2002 iktidara gelişten bu günlere hiçbir çoğunluk iktidar icraatlarında her seçim için adam adama markajlı bu kadar çoklu sayılarda milletvekili değişimi yaşanmamıştır. Bilimsel verilerle sosyal araştırma sonuçları açıklanabilirse günümüze kadar 17 yıl içinde bu kadar çok insan milletvekili ve de bakanlık yapmış olarak yüksek ücret sosyal olanaklarla kazanılmış haklarla değiştirilememiştir. Yandaşlığın sadakatin devlete sonuç olarak vergilerle halkımıza bu kadar pahalı kalıcı bedelleri yaşanmamıştır.

Saadet zincirinin katlanması listeden çıkarılanların yine yandaş sadık kalmaları ile doğru orantılı olarak kamu gücü kaynakları görevlerinden yine katlanmış gelirlerle ödüllendirilmeleri çarkı ile işleyecekken. . Sorun bire bir Vatan Partisi Adalet Partisi Özalizm için geçerli olan sağ emperyal odaklara sadık iktidarların rejimin çarklarının krizleri süreçlerinde hep yaşandığı üzere askeri darbeler ya da sivil operasyonlarla değiştirilmeleri süreçlerinde dünya dengeleri çarpılmaları ile birlikte yaşanan daha acımasız çatışmacılıklarda. .

Türkiye'nin laik Cumhuriyet Atatürk devrimleri kurtuluş kuruluş savaşımlarının değerleriyle yol yakınken hukukun üstünlüğünde bir yönetime dönüşümü gerçekleştirecek çıkıştan başkaca bir çıkış yolu yok. .

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1517469/Sultanizm_uygulamasi.html#

================================

CUMA HUTBELERİNDE EŞCİNSEL NEFRETİ DÖNEMİ: HEDEF HALİNE GETİRİLİYORUZ

Lambdaistanbul LGBTİ+ Dayanışma Derneği'nden Niyaz Uslu: Hutbede yer alan nefret ve ayrımcılık dolu ifadelerle makbul kadınlık ve erkeklik rollerine uymayan kişileri hedef gösteriyor.

birgun.net birgun.net

3 Ağustos 2019 06:40

SENA ÖZCANLI

Geçtiğimiz haftalarda Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş 'İslam'a Karşı Küresel Meydan Okumalar Bağlamında Yeni Stratejiler' adlı konferansta toplumsal cinsiyet eşitliğinin fıtrata aykırı LGBTİ+'lerin ise 'yaradılışa aykırı' 'sapkın' olduğunu söyleyen bir konuşma yaptı. Cuma günü ise benzer nefret söylemleri içeren bir hutbe Diyanet'in sitesinden yayınlandı. Lambdaistanbul LGBTİ+ Dayanışma Derneği bahsi geçen 'Cuma Hutbesi' hakkında sosyal medyadan bir açıklama paylaştı. Dernek üyesi Niyaz Uslu ile yaptıkları açıklama üzerine konuştuk.

Türkiye LGBTİ+ hakları konusunda Avrupa konsey üyesi 49 ülke içinde 48. sırada yer alıyor. Bu konuda ne düşünüyorsun?

Her yıl ülkelerin LGBTİ+ eşitlik yasaları ve politikaları incelenerek hazırlanan Gökkuşağı Haritası'nda Türkiye sürekli olarak geriliyor. Transgender Europe'un 2015'te yayınladığı rapora göre Türkiye tüm dünyadaki trans cinayetlerinde 9. sırada yer alıyor. Yani ülkede yaşanan medeni ve siyasi hak ihlalleri güvensiz ortam nedeniyle sıralamanın her geçen yıl düştüğünü görüyoruz. Nefret suçlarında ve cinayetlerindeki artışın da bununla ilişkili olduğunu düşünüyorum.

Diyanet gibi kurumlardan fetva yoluyla yapılan açıklamaları nefret cinayetlerinin politik gerekçeleri arasında sayabilir miyiz?

Kadın ve LGBTİ+'lara yönelik şiddetin münferit olarak algılanamayacağını; namus aile ahlak ve din adına üretilen nefretin ataerkillikten beslendiğini ve sistematik olduğunu biliyoruz. Diyanet'in yayınladığı ve ülke genelinde okunan cuma hutbesini de bu sistematik yapının son örneklerinden biri olarak okuyorum. Hutbede yer alan nefret ve ayrımcılık dolu ifadeler makbul kadınlık ve erkeklik rollerine uymayan kişilerin ötekileştirildiğini ve nefret suçlarının hedefi haline getirildiğini; tüm bunların iktidarla ilişkili olduğunu ve kurumları aracılığıyla da dayatıldığını söyleyebiliriz. Geçtiğimiz cuma ise hutbede benzer politikaların tesettür ve mahremiyet üzerinden sunulduğunu gördük.

İktidar çevrelerince devamlı gündem edilen din temelli nefret söylemlerinin ısrarını neye bağlıyorsun?

Bunun öncesinde İç işleri Bakanı Süleyman Soylu'nun LGBTİ+'ları tehdit olarak gördüğünü açıklaması Diyanet İşleri Başkanı'nın annelik ve babalıktan vazgeçenleri yaradılışa aykırı sapkınlar olarak nitelendirmesi ve toplum için tehlike oluşturduklarını söylemesi Onur yürüyüşlerinin yasaklanması… Bütün bunlarla kişilerin nefret suçlarının hedefi haline getirildiği açıktır. Tüm bunlara bağlı olarak LGBTİ+ların intiharlarını da bu sistematik yapı içerisinde cinayet olarak okuyorum.

Ne yalnızız ne de yanlış!

Bu toplumsal atmosferde LGBTİ+'lar karanlığa karşı renklerini korumak için nasıl mücadele ediyor?

Bu söylemler ve politikalar bizlere yalnız olduğumuzu ve güvende olmadığımızı hissettirmeye çalışıyor. Halbuki ne yalnızız ne de yanlış! LGBTİ+ hareket ile feminist hareketin ilişkilenme pratiğinin de mücadele alanını beslediğini ve bu anlamda dayanışmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu yılın sloganı olan ''HerYürüyüşümüzOnurYürüyüşü" benim için bu soruya cevap olabilir. Varoluşumuz her bir adımımızla mücadele biçimi… Ayrıca yerel yönetimlerle yapılan işbirliklerinin önemli bir alan açtığını da belirtmek isterim.

https://www.birgun.net/haber-detay/cuma-hutbelerinde-escinsel-nefreti-donemi-hedef-haline-getiriliyoruz.html

================================

HUSİLERDEN SUUDİ ARABİSTAN'A BALİSTİK FÜZE SALDIRISI

03.08.2019 13:15

Yemen'deki Husiler Suudi Arabistan'ın güneybatısında Necran kentinde bulunan askeri kampa balistik füze saldırısı düzenledi.

İran destekli Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri Facebook hesabından yaptığı açıklamada ülkenin güneybatısındaki Necran kentinde Suudi Arabistan ordusuna ait bir kampa "Bedir F" tipi balistik füzeyle saldırı düzenlediklerini belirtti.

Saldırıya uğrayan kampta çok sayıda ölü ve yaralı olduğunu ifade eden Seri söz konusu saldırının Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Husilere yönelik operasyon düzenleyeceği yönünde alınan istihbaratın ardından yapıldığını ifade etti.

Suudi Arabistan ve koalisyon güçlerinden ise henüz konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı.

Husiler son zamanlarda genellikle Suudi Arabistan hava savunma sistemi tarafından etkisiz hale getirilen orta ve uzun menzilli balistik füzelerin yanı sıra insansız hava araçlarıyla (İHA) ülkenin bazı bölgelerini hedef alıyor.

Uzun süredir siyasi istikrarsızlığın hüküm sürdüğü Yemen'de İran destekli Husiler ile Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) desteğini alan hükümete bağlı güçler arasında çatışmalar yaşanıyor.

Husiler Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulundururken Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015'ten bu yana Husilere karşı hükümete destek amacıyla sürdürdüğü hava operasyonlarıyla sivillerin toplu ölümüne yol açıyor.

https://www.mynet.com/husilerden-suudi-arabistan-a-balistik-fuze-saldirisi-110105692087

================================

SON DAKİKA HABERLERİ... TÜRKİYE'DEN BM'YE 'PKK' ÇAĞRISI! "PKK'YI TANIMAYA YÖNELİK HİÇBİR HAREKETİ ONAYLAMAYACAKTIR"

"Türkiye uluslararası kamuoyuna terör örgütü PKK'yı "meşrulaştırmama" çağrısı yaptı. Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Maslahatgüzarı Rauf Alp Denktaş konseyde yaptığı çağrıda "Türkiye'nin PKK'yı tanıma arayışlarına onay vermeyeceğini vurguladı. Örgütün sözde yurt dışın yöneticileri de istihbarat operasyonlarıyla tek tek yakalanıyor"

Son dakika haberleri... Türkiye'den BM'ye 'PKK' çağrısı! "PKK'yı tanımaya yönelik hiçbir hareketi onaylamayacaktır"

03 Ağustos 2019 Cumartesi

Türkiye Birleşmiş Milletler (BM) konseyinde terör örgütü PKK'yı meşrulaştırmama çağrısı yaptı. Çağrıda "Türkiye PKK'yı tanımaya yönelik hiçbir hareketi onaylamayacaktır" dendi.

Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği Maslahatgüzarı Rauf Alp Denktaş konseyde konuştu. Genel Sekreter Antonio Guterres'in "'Silahlı Çatışmar ve Çocuklar" raporu hakkında çarpıcı yorumlar yaptı.

Terör görütü PKK/PYD'nin çocuk istismarının raporda belgelendiğini söyleyen Denktaş Suriye'de PKK'nın birçok çocuğu alıkoyduğunu belirtti. Türkiye'nin tahminlere göre ise PKK'nın çoğu Kürt 700 çocuğu kaçırdığını ifade etti.

"BM'YE ÇAĞRI: Türkiye PKK'nın işlediği suç ve ihlallerin belgelenmesini takdirle karşılıyor ancak teröristlerin (BM tarafından) tanınma ya da meşruiyet arayışlarına yönelik hiçbir hareketi onaylamayacaktır. PYD/YPG/PKK elinde 40 binden fazla kişinin kanının olduğu bir terör örgütüdür ve bir terör örgütü muamelesi görmelidir varlığı ve eylemleri hiçbir gerekçeyle meşrulaştırılamaz. "

Türkiye uluslararası platforma mesajlarını sert tonda verirken operasyonlarını da aralıksız sürdürüyor.

Norveç'te sorumlu düzeyde faaliyet gösteren PKK/KCK'lı terörist M. S MİT ve emniyetin ortak operasyonuyla Bursa'da yakalandı. M. S tutuklanarak ceza evine gönderildi.

ulusal.com.tr

https://www.ulusal.com.tr/gundem/son-dakika-haberleri-turkiye-den-bm-ye-pkk-cagrisi-pkk-yi-tanimaya-yonelik-hicbir-hareketi-onaylamayacaktir-h234651.html

================================



- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Bizim milletimiz vatani icin hurriyeti ve egemenligi icin fedakar bir halktir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

147. DINE ATFEDILEN KOTULUKLERIN, ANCAK INSANLARIN IHTIRASLARININ HUZUN VERICI ESERLERI OLDUGU IDDIASININ REDDI

Dinin nice defa yeryuzunde dogurdugu ofkelenmelerden, kotuluklerden sikayet edilir edilmez, bizi hemen uyarirlar: "Bu saldirilar, bu kiyimlar asla dinin eseri olmayip, insanlarin ihtiraslarinin huzun verici, kotu sonuclaridir". Bununla birlikte sorarim: Bu ihtiraslari costuran nedir?

Aciktir ki, bunu yapan dindir; acimasiz, insanlikdisi yapan ve en buyuk alcakliklarin ustunu ortmeye hizmet eden bagnazliktir, dinin cabasidir. Bu karisikliklar kanitlamiyor mu ki; din insanlarin ihtiraslarini zapt edecek yerde, bu ihtiraslari, kutsadigi bir manto ile ortmekten baska bir sey yapmiyor. . . Ve hicbir sey, insanlarin muthis bir iste kullandiklari bu mantoyu yirtip atmak kadar yararli olamaz. Toplumun huzurunu bozmak icin bu kadar makul gosterilen bu bahane, yani "din perdesi", kotulerin elinden alinmis olsaydi, kotulukler insan toplumundan ne cok uzaklastirilmis olurdu!

Insanlar arasinda barisikligi surdurecek yerde, rahipler, insanlari bogaz bogaza getiren, etrafi birbirine katan ifritler oldular. Kendi icyuzlerini aciga cikardilar ve savasci, kavgaci ve inatci olma hakkini Allah'tan aldiklarini iddia ettiler. Hukumdarlar, kendilerini zararli olmaktan yasaklamak cesaretinde bulundukca, ruhaniler, haksizliga ugradiklari inanisinda bulunmuyorlar mi? Gorkemli tanrisalliga tecavuz ve hakarette bulunuldugunu iddia etmiyorlar mi? Rahipler, o hircin kadina benzerler ki, kendisini dovmekten yasaklamak icin kocasi elini tuttugu zaman, "Yangin var! Cinayet isleniyor! Hirsizi yakalayin!" diye feryat eder.

- - - - - - - - - - - - -
Ozgurluk iki kere ikinin dort ettigini soyleyebilmektir.
Eger buna izin verilirse gerisi kendiliginden gelir.

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Tanri'nin, babalarin gunahlarinin hesabini cocuklarindan soracagini soyleyen ifadesi, ahlaki adaletin her ilkesine aykiridir.

PAINE,THOMAS (1737-1809) Ingiltere dogumlu ABD'li siyaset felsefecisi.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder