Aslı Alpar: Nefret söylemi ifade özgürlüğü değildir
4 Temmuz 2025
Çizer Alpar, "İfade özgürlüğü sadece "yasak yok" demekle korunmuyor; aynı zamanda "söylediğim şeyin bedeli olacak mı" sorusuna da bağlı" diyor.
Mizah dergisi LeMan'ın 26 Haziran'da yayınlanan son sayısında Musa ve Muhammed göndermeleri üzerinden İran-İsrail savaşını eleştiren bir karikatür yayımlamasından 4 gün sonra (30 Haziran'da) şeriat isteyen dinci militanlar Taksim'deki dergi binasına taş ve soparlarla saldırdı.
Bazıları, saldrııyı ifade özgürlüğü kapsamında değrelendirirken, bir çok kişi saldırıların şiddet içerdiğini söyledi.
Peki, gerçekte olan ne? Taşlı, sopalı saldırılar nefret söylemi kapsamında değerlendirilebilir mi?
Çizer Aslı Alpar bianet için yanıtladı.
"İfade özgürlüğü daraldı"
Son günlerde LeMan dergisinin yayımladığı karikatür sonrası yaşananlar, Türkiye'de ifade özgürlüğünün geldiği noktayı nasıl özetliyor sizce?
Basın özgürlüğü ve inanç özgürlüğü, demokratik bir toplumun temel dayanakları.
Mizah dergisi LeMan'da yayımlanan bir karikatür nedeniyle başlatılan soruşturma, bu iki ilkenin nasıl bir arada var olabileceği sorusunu tekrar gündeme getiriyor.
Bir yandan, inançlara yönelik saygı toplumsal barış açısından önemli; diğer yandan ifade özgürlüğü de, özellikle mizah ve eleştiri alanında, demokratik sınırlar içinde korunmalı.
İfade edilen rahatsızlıkların, barışçıl ve hukuk içinde kalarak dile getirilmesi meşru. Ancak protestoların tehditkâr hale gelmesi, kamusal alanda güvenliği tehdit etmesi ya da başkalarının özgürlüklerini kısıtlaması kabul edilemez. Nefret söylemi hiçbir zaman ifade özgürlüğüne dahil değildir!
LeMan örneği Türkiye'de ifade özgürlüğünün giderek daraldığının yeni bir göstergesi. Mizah, doğası gereği rahatsız edicidir; sorgular, ters köşe yapar. Ama bugün Türkiye'de, eleştirel bir karikatür yayımlamak, neredeyse kriminal bir eylem gibi muamele görüyor. Bu da toplumsal hafızaya "sus, çizme, dokunma" mesajı veriyor. Oysa mizah, iktidarı da toplumu da aynaya bakmaya zorlar. Karikatürlerin bu kadar hedef hâline gelmesi, aslında iktidarın mizaha tahammülsüzlüğünü gösteriyor.
"Burada mesele kutsalın konu edinmesi değil"
► Aslı Alpar
Sizce halkın bir kesimi için "kutsal sayılan figürlerin" mizaha konu edildiği iddiası ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir mi?
Örnek üzerinden gidelim… LeMan'ın yaptığı açıklamayı okuduğunuzda ve çizimi gördüğünüzde atılı suçla ilgisi olmadığını anlıyorsunuz. Buradaki tartışma en başından beri "kutsalların mizaha konu olması" değil bu sebeple. Açık bir çarpıtma, var.
Bir başka örnek, Misvak isimli sözüm ona karikatür dergisinden gelsin. Bu dergi yıllardır çeşitli inançları aşağılayan sayısız çizim yayımladı. Kadınlara, LGBTİ+'lara, Alevi kültürüne ya da diğer inançlara dair bunların bir kısmı… Özetle burada mesele kutsalın konu edinmesi değil.
Bir de afaki bir örnek verelim: Diyelim ki bir yayın İslamofobik bir çalışma yayımladı. Bu da ifade özgürlüğünün bir parçası sayılmamalı. Çözüm kültürel diyalog ve hukuki yollar olabilir. Linç hiçbir durumda bir yol sayılamaz.
Özetle Türkiye'de ise ne yazık ki "kutsallık" adı altında çoğu zaman iktidar alanları korunmak isteniyor. Kutsala dokunulduğunda verilen tepkiler, toplumsal bir diyalog yaratmaktan çok, susturma refleksini tetikliyor.
Jyllands-Posten (Danimarka), Charlie Hebdo (Fransa) gibi örnekler gösteriyor ki benzer tepkiler küresel ölçekte de yaşanıyor. Türkiye'de bu tarz olaylara verilen tepkiyi bu örneklerle karşılaştırdığınızda ne görüyorsunuz?
Avrupa'da yaşanan krizlerde devlet, genellikle tüm tarafların ifade özgürlüğünü savunma yönünde pozisyon alırken, Türkiye'de aynı durumlarda devletten gelen ilk refleks çoğu zaman soruşturma, yasaklama, hedef gösterme oldu.
Charlie Hebdo'dan Leman'a: Dünya'da ifade özgürlüğü
Danimarka'da yayın yapan Jyllands-Posten isimli gazetenin 30-Eylül-2005 tarihinde Muhammed'i tasvir eden 12 farklı karikatür yayınlaması sonra da büyük tepki uyandı ve dünya çapında protesto ve gösterilere neden oldu. Gazete bu girişimin sebebinin "İslam eleştirileri ve otosansür tartışmalarına katkı sağlamak" olduğunu açıkladı. Olaylar tarihe Danimarka Karikatür Krizi (Danca: Muhammedkrisen) olarak geçti.
Charlie Hebdo'da davasında ne oldu?
Charlie Hebdo dergisine, "Muhammed pegamber karikatürü" yayımladıkları gerekçesiyle 2015 yılında Fransa'da Cezayir asıllı Cherif ve Said Kouachi kardeşler tarafından silahlı saldırı düzenledi, saldırıyı İslam Devleti (IŞİD) üstledi. Saldırganlara lojistik destek sağlamakla suçlanan 14 kişi 5 yıl aradan sonra 2020 yılında yargılanmaya başladı. Davada, bazı sanıklar ağır hapis cezalarına çarptırıldı. Saldırının planlayıcıları, ise olaylar sırasında öldükleri için yargılanamadı. Saldırıdan iki gün sonra, Kouachi kardeşler polisler tarafından yapılan operasyonda ölü olarak ele geçirildi.
12 kişinin hayatını kaybettiği saldırı sonrası Fransa'da ve dünyada milyonlarca kişi "Je Suis Charlie" sloganıyla ifade özgürlüğü talebinde bulundu.
Saldırıdan beş yıl sonra, 2020 yılında Charlie Hebdo saldırısıyla bağlantılı 14 kişinin yargılandığı dava başladı. Sanıklar, saldırganlara lojistik destek sağlamakla suçlandı. Mahkeme, Aralık 2020'de sonuçlandı ve sanıklardan bazıları ağır hapis cezalarına çarptırıldı. Saldırının planlayıcıları olan Kouachi kardeşler ve Coulibaly, saldırılar sırasında öldürüldükleri için yargı önüne çıkarılamadı.
Dergi, dava süreci boyunca saldırıya uğradığı karikatürleri yeniden yayımlaması başta İslam dünyasında olmak üzere çok sayıda ülkede protestolara neden oldu.
Sanatçıların ve mizahçıların "kutsala dokunma" konusunda otosansür uyguladığını düşünüyor musunuz? Bugün Türkiye'de sanatçılar kendilerini ne kadar özgür hissediyor?
İfade özgürlüğü sadece "yasak yok" demekle korunmuyor; aynı zamanda "söylediğim şeyin bedeli olacak mı" sorusuna da bağlı.
Sanatçılar ve çizerler, işlerinden olmak, dava açılmak, hedef gösterilmek ya da fiziksel tehdit almak gibi risklerle karşı karşıya. Bu da doğrudan sanatlarını etkiliyor.
https://bianet.org/haber/asli-alpar-nefret-soylemi-ifade-ozgurlugu-degildir-309152
- - - - - - - - - - - - - - - -
Allahim! Beni sen kaldir ki, kimseler yikamasin.
~S.Sirazi~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Aydın Mısın?
~Kilim gibi dokumada mutsuzluğu
Gidip gelen kara kuşlar havada
Saflar tutulmuş top sesleri gerilerden
Tabanında depremi kara güllelerin
Duymuyor musun
Kaldır başını kan uykulardan
Böyle yürek böyle atardamar
Atmaz olsun
Ses ol ışık ol yumruk ol
Karayeller başına indirmeden çatını
Sel suları bastığın toprağı dönüm dönüm
Alıp götürmeden büyük denizlere
Çabuk ol
Tam çağı ise başlamanın doğan günle
Bul içine tükürdüğün kitapları yeniden
Her satırında buram buram alın teri
Her sayfası günlük güneşlik
Utanma suçun tümü senin değil
Yırt otuzunda aldığın diplomayı
Alfabelik çocuk ol
Yollar kesilmiş alanlar sarılmış
Tel örgüler çevirmiş yöreni
Fırıl fırıl alıcı kuşlar tepende
Benden geçti mi demek istiyorsun
Aç iki kolunu iki yanına
Korkuluk ol
Rıfat Ilgaz~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Devlet mi, siyasi iktidar mı? Emekli Amiral / Araştırmacı-Yazar ;Türker ERTÜRK ile BODOSLAMA;
https://www.youtube.com/watch?v=AE_WV98_J_U
- - - - - - - - - - - - - - - -
ARDAAĞ YÜZERSİN ANCAAAK…
https://www.youtube.com/watch?v=UfOHAaNGyZU
- - - - - - - - - - - - - - - -
Namusluluk, insanin vicdani ile basbasa kaldigi zaman one verecek utandirici bir hesabi olmamasi demektir.
~Ali Fuad Basgil~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Burdayım Sözümde
…Düşüyorum
Karıncanın peşine minik depremler oluyor
Yabanıl ot kokuları,sonra düşler,düşüyorum…
Puslu bir görüntü tarih dediğimiz ve kirli
Sular buharlaşıyor buluşalım dediğin denizde
Burdayım sözümde,yanlışsa da bu istasyon
Bir ben yitirmedim galiba belleğimi bir de
Şiir yazanlar, ne kadardılar ve nerdeydiler
Hatıralar üretiyorum telgraf tellerinden
Akşamüstleri fesleğenleri suluyorum
Bekle demiyorum kimseye,unutma demiyorum
Acı soysuzlaşınca tiranlaşıyor belleksizlik
İnat ve öfke,kaybediş ve kayboluş oluyoruz
Komikti dıştan bakınca dünya ama hırçın
Ayışığı,telgraf direkleri ve fesleğenler
Burdayız işte durgun bir sessizlikteyiz şimdi
Unutulan bir şey kaldı mı diye soruyor tiran
Kampana çalarken çöldeyiz o geniş çevrende
Mısır'ı soyun diyordu Musa belleksizdir firavun
Babil ve burası iki istasyon iki uzak nokta
Belki bir imgede düzlem olabilen iki grilik
Düşler ve tarih inilecek son istasyon
Burdayım işte güzel bir yanlıştayım şimdi
Beklemesini bilmiyor acelesi olan ve nedense
Çekip gidiyorlar, kalanlar o kadar azız ki
O kadar azız ki mutluluk bile bizden çok
~Ahmet Telli~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Felaketin iyi bir yani varsa o da bize gercek dostlarimizin kimler oldugunu gostermesidir...
~Balzac ~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Homo homini lupus.
* * *
Insan insanin kurdudur.
~Latin Atasozu~
- - - - - - - - - - - - - - - -
MİLLİ VE DE YERLİ VİRÜS…
https://www.youtube.com/watch?v=qa1rZp1BgcE
- - - - - - - - - - - - - - - -
Unutma Ki, Ağzında Bal Olan Arının Kuyruğunda Da İğnesi Vardır.
~LYLY~
- - - - - - -
- - - - - - -
Harold_Pinter-gitgel_dolap.pdf
Valerie_Solanas-Erkek_Dograma_Cemiyeti_Manifestosu.epub
Fyodor_Mihailovic_Dostoyevski-Yeraltindan_Notlar.epub
Ahmet_Kutsi_Tecer-Koylu_Temsilleri.pdf
Stage_4-R._L._Stevenson-Dr.Jekyll_and_Mr.Hyde.pdf
SIRKATIBI.pdf
Sam_BOBRICK-BAVUL.docx
Nazim_Hikmet_02_Benerci_Kendini_Nicin_Oldurdu.epub
ISAAC_ASIMOV-SAFAGIN_ROBOTLARi.epub
rodrigo_garcia-KULLERIMI_MICKEY_NIN_UZERINE_SAVURUN.doc
Cengiz_Aytmatov-Cemile.epub
Charles_Dickens_Charles_Dickens-Perili_Ev.epub
Ask-Elif_Safak.epub
Can_Baskent_Editor_-Ates_Hirsizi_Dergisi_Seckisi.epub
Clive_Cussler-Valhalla_nin_Yukselisi.epub
Cervantes-Don_Quijote_Cilt_1_YKY_.epub
Christie_Golden-Warcraft_2_Buyuk_Sef.epub
Bir_Halkin_Muzigi_Caz-Sidney_Finkelstein.pdf
Osho-Olgunluk-Kendin_Olma_Sorumlulugu.epub
R._A._Salvatore-Unutulmus_Diyarlar-13-Karanligin_Yollari_Serisi-3-Kristalin_Hizmetkari.epub
Tarih_Yaprak_Test-Aci_Tes-B2.pdf
Henrik_Ibsen-HORTLAKLAR.pdf
Birey_Dershaneleri-YGS_4_Genel_Deneme.pdf
Abdurrahim_Karakoc-Dosta_Dogru.pdf
AUGUST_STRINDBERG-ALACAKLILAR_ORJINAL.docx
ucuncu_dunya_savasi-orkun_ucar.epub
Turgay_Nar-Copluk.pdf
Oscar_Wilde-Butun_Masallar_Butun_Oykuler.epub
Charles_Bukowski-Kaptan.pdf
Kemal_Oruc-Kabak.pdf
- - - - - - -
"> "> "> "> "> "> "> ">
- - - - - - -
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
| Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
| Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.) | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com |
| Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız. | : | http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder