3 Ağustos 2021 Salı

MERDAN YANARDAĞ : İÇ SAVAŞ !!!!

MERDAN YANARDAĞ : İÇ SAVAŞ !!!!

AKP iktidarından kurtulmak için ideolojik mücadele yaşamsal bir önem kazanmıştır. Öznel koşulları yaratmak ise hiç olmadığı kadar bizim ellerimizde.

Sedat Peker'in 8 Temmuz 2021 akşamı sosyal medya üzerinden yaptığı bir dizi yeni açıklama siyasal bakımdan belki de bugüne kadar ortaya attığı iddialar arasında en önemli olanıydı. Bunun nedenleri üzerinde duracağım. Ama önce derin devlet yapılanmasında zaman zaman bazı görevler aldığı ve bu yapılanmayı tanıdığı anlaşılan Peker'in ne söylediğini anımsayalım.

Peker Fethullahçı çetenin 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sırasında İstanbul'da Özel Harp Dairesi'ne ait olduğu sanılan kayıt dışı silahların AKP'lilere dağıtıldığını belirtiyor. Üstelik isim yer tarih ve araç plakalarını vererek yapıyor bunu. Silahların verildiği AKP gençlik kolları yöneticilerin adlarını sayıyor. Nitekim adı geçen ve aynı zamanda içişleri bakanlığı görevlisi olduğu açıklanan bir kişi olayı doğruluyor. Sadece AKP'lilere dağıtılan sandıklarda "silah olup olmadığını bilmiyordum" diyor.

Peker'in yeni açıklamalarının çok önemli bir başka yanı ise silah dağıtımının 15 Temmuz sonrasında da devam ettiğini söylemesi oluyor. Dağıtılan silahların hem yakın çatışma hem de muharebe silahı özelliği taşıyan ünlü Klaşnikof türünde/markasında olduğunu belirtiyor. Şurası açık ki 15 Temmuz ve sonrasında eğer İstanbul'un Esenyurt ve Balat semtlerinde AKP gençlik kolları yöneticileri ve siyasal İslamcılara sandık sandık silah dağıtılmışsa başka semtlerde ve kentlerde de aynı şeyin yapılmış olduğunu tahmin edebiliriz.

NEDEN ÖNEMLİ?

Peker'in bugüne kadar ortaya attığı iddiaların büyük ölçüde doğrulandığı anımsanırsa son açıklamasını ciddiye almamak için bir neden bulunmuyor. Bu anlamda Peker'in yeni açıklamaları aşağıda sayacağım nedenlerle büyük önem taşıyor:

1-AKP iktidarı başarısız 15 Temmuz darbesinin yarattığı kaos ortamını da bir fırsata çevirerek bir yandan rejim değişiklikleri ve laikliğin tasfiyesi yolunda dev adımlar atarken diğer yandan da ciddi düzeyde iç savaş hazırlığı yapmış. İslamcılara ve partililere silah dağıtmış.

2-Silah dağıtımı ve savaş hazırlığının nedeni açık; siyasal İslamcıların –düşük yoğunluklu da olsa- bir şeriat rejimi kurmalarının önündeki en önemli engel toplumsal muhalefettir. Bu engeli kaldırmak ve hedefe ulaşmak için toplumsal muhalefet kesimlerini fiziken de ezmeleri gerekiyor. İslamcılar aksi halde başarılı olamayacaklarını görüyor.

3-İslamcı hareket devletin bütün olanaklarını rant dağıtım enstrümanlarını baskı ve şiddet aygıtlarını ideolojik kuşatma araçlarını kullanmasına karşın toplumun yüzde 50'den fazlasının ikna edemedi edemiyor. Bu nedenle hep asıl amacını gizliyor. Siyasal iktidarı ve devleti ele geçirmelerine karşın kültürel iktidarı ve ideolojik inisiyatifi kuramıyorlar. Bu nedenle muhalefet güçlerini şiddet yoluyla ezmeden amaçlarına ulaşamayacaklarını düşünüyorlar.

4-Dolayısıyla Türkiye bir kez daha kaderinin belirleneceği tarihsel bir eşiğe doğru sürükleniyor. Toplum yüz yıldır ertelenen ve yarım kalan siyasal tarihsel felsefi ve kültürel bir hesaplaşmayı tamamlayacağı bir kavşağa doğru akıyor. Peker'in açıklamaları siyasal İslamcı hareketin durumun farkında olduğunu ve hazırlık yaptığını gösteriyor.

5-Siyasal İslamcılar kutsal davaları için Allah yolunda cihat ederken her türlü ahlaksızlığı hırsızlığı yalanı pusuyu hileyi meşru sayar. Onlar kutsal bir dinleri var diye ahlaka ihtiyaçlarının olmadığını düşünür. Bu amaçla cinayet de işlenir katliam da yapılır. Nitekim bölgedeki İslamcı örgütlerin pratikleri ortadadır. Onların siyaset tarzları budur. Dolayısıyla hile ya da şiddet ile alınan seçim de herhangi bir başarı da onlar için meşrudur.

Sonuç olarak Peker'in son ifşaatı AKP iktidarı ve siyasal İslamcıların bir iç savaşa hazırlandıkları yönündeki daha önce yaptığımız analizleri tespitleri ortaya atılan iddiaları doğruluyor. Verdiği bilgilerin önemi de buradan kaynaklanıyor.

**

Bastırılan 15 Temmuz askeri kalkışmasının yol açtığı krizi fırsata çevirerek kendi darbesini yapan Erdoğan-AKP iktidarı kurulan fiili rejimi hukuksal bir temele kavuşturarak güvenceye almak için hala çaba harcıyor. Çünkü hile ve sahtekarlıkla alınan 16 Nisan 2017 referandumu ile kurulan düzen dikiş tutmuyor.

Referandum sonuçları gerçek olsa bile tarihte en düşük farkla kabul edilen bir toplum sözleşmesi niteliğindeki 2017 Anayasası ile ülke yönetilemiyor.

Durum böyle olunca AKP iktidarı ülkeyi devletin baskı ve şiddet aygıtlarını (adiye ve polisi) harekete geçirerek yönetmeye çalışıyor. AKP eskiyi bir önceki çağın değerler dünyasını temsil ediyor. Ve bu anlamda çaresiz bir isyanın ama son derece yıkıcı olabilecek bir orta çağcı karşı devrimin öncülüğünü ve sözcülüğünü üstlenmiş görünüyor. Ancak; eski olan ölüyor yeni ise doğamıyor. Sorun bizde bu ülkenin ilerici güçlerinin inisiyatifsizliğinde görünüyor.

Dolayısıyla Türkiye toplumsal fay hatlarında biriken gerilim nedeniyle şiddetli bir kırılmanın yaşanacağı tarihsel bir kavşağa doğru sürükleniyor. Sonuçta ülke herkesin tahmin ettiği ama gerçekleşeceğini sanmadığı ya da istemediği ancak müdahale edilmediği takdirde önlenemeyecek bir cinayet anına doğru şuursuzca ilerliyor.

Niteliksiz görgüsüz bilgisiz bir kadro hile ve tertiple ülkeye el koymuş görünüyor. Bu İslamcı kadro toplumun en geri en karanlık en saldırgan ve en yağmacı kesimlerine dayanak yaklaşık 200 yıllık derinliğe sahip aydınlanma çizgisinde köklü bir kırılma yaratıyor. Türkiye vasata teslim olmakla direnmek arasında salınıyor.

NE YAPMALI?

Türkiye bu İslamcı faşizan kuşatmayı kırmak saldırıyı püskürtmek zorundadır. Bu nedenle ideolojik tutuculuk ve önyargılardan arındırılmış bir perspektifle toplumun en geniş kesimlerini kapsayan cumhuriyetçi yurtsever ilerici ve demokratik bir hat kurulmalıdır. Ülkenin geleceği için yaşamsal bir döneme girildiği bilinmelidir.

Öncelikle CHP cumhuriyetçi muhalefet güçlerinin "amiral gemisi" olmanın yüklediği tarihsel sorumlulukla hareket etmeli toplumda oluşan tepkiyi sahiplenmelidir. Dahası bu toplumsal tepkiyi iktidara karşı eylemli bir mücadele çizgisine çekerek tezgahı bozmalıdır. Ancak CHP'nin böyle bir tarihsel sorumluluğu alması ne yazık ki uzak bir olasılıktır. Bunu yapacak ve zorlayacak olan soldur.

Bu nedenle sol CHP'ye baskı yaparak onu harekete geçmeye teşvik etmeli dahası zorlamalıdır. Ancak sol CHP'yi dışlayarak suçlayarak karşıya alarak değil dinci-faşist diktatörlük girişimine karşı birlikte mücadele etmenin şartlarını yaratacak şekilde hareket etmelidir. Yöneltilecek eleştiri de bu yaklaşımla kurulmalıdır. CHP'nin gericilik karşısındaki en büyük potansiyel güç olduğu unutulmamalıdır.

Özetle AKP iktidarından kurtulmak için bütün nesnel (objektif) şartlar mevcutken uzun süredir öznel (sübjektif) koşulların hazır olmadığı bir dönem yaşanıyor. Bu durum toplumda çürütücü bir etki yaratıyor. Ülke kıstırıldığı köşeden çıkamıyor. Toplumsal bir anksiyete yaşanıyor gelecek kaygısı belirsizlik hali tedirginlik duygusu her şeyin önüne geçiyor. Tarih ve toplum acı çekiyor.

Sınıf mücadelesi bugün kültürel mücadele dolayımıyla yürümektedir. İdeolojik mücadele yaşamsal bir önem kazanmıştır. Kurtuluş ya da kaostan çıkış bu nedenle determinist değil yakın tarihte hiç olmadığı kadar voluantarist bir karakter kazanmıştır. Öznel koşulları yaratmak bizim ellerimizdedir.

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Nasihat..

Kulak ver sözüme dinle arkadaş
Meşgul eder seni işinden eyler,
Karışırsın tembel, perişanlara

Adım at ileri, geriye bakma
Saçma sapan sözler, hep delme takma,
Allah'ın yardımı çalışanlara
Tuttuğu işi elden bırakmaz

Maziye karışmış yıllarda, ayda
Gören göze ibret vardır her işte

Aşık Veysel

- - - - - - - - - - - - - - - -

Anlamak baskadir, bilmek baskadir; bin seyi bilmektense, bir seyi anlamak daha iyidir.

Anonim Nasihat

- - - - - - - - - - - - - - - -

"Tanrı kötülüğü durdurmak istiyor da gücü mü yetmiyor, o zaman her şeye gücü yeten değil.
Gücü yetiyor da durdurmak mı istemiyor, o zaman kötü niyetli.
Hem gücü yetiyor hem de durdurmak mı istiyor, o zaman kötülük nerden çıktı?
Hem gücü yetmiyor hem de durdurmak istemiyor mu, o zaman ona neden Tanrı diyoruz?"

Epikuros

- - - - - - - - - - - - - - - -

Tartışırken, Doğruluk Hep Kaybolur.

SYRUS

- - - - - - - - - - - - - - - -

Zaman zaman yanilgiya dusmuyorsaniz, girisimde bulunmuyorsunuz demektir.

PETERS

- - - - - - - - - - - - - - - -

Aptalin sevgisi, ayinin sevgisidir; kini sevgidir, sevgisi kindir.

Mevlana

- - - - - - - - - - - - - - - -

İnsanlar benim dünyayı olduğu gibi kabul edebileceğimi söylüyorlar.
Saçmalık
Ben bu dünyayı kabul etmiyorum.

Richard Stallman

- - - - - - - - - - - - - - - -

SIZIN ICIN
. . . . . .
Sizin icin, insan kardeslerim,
Her sey sizin icin;
Gece de sizin icin, gunduz de;
Gunduz gun isigi, gece ay isigi;
Ay isiginda yapraklar;
Yapraklarda merak;
Yapraklarda akil;
Gun isiginda binbir yesil;
Sarilar da sizin icin, pembeler de;
Tenin avuca degisi,
Sicakligi,
Yumusakligi;
Yatistaki rahatlik;
Merhabalar sizin icin;
Sizin icin limanda sallanan direkler;
Gunlerin isimleri,
Aylarin isimleri,
Kayiklarin boyalari sizin icin;
Sizin icin postacinin ayagi,
Testicinin eli;
Alinlardan akan ter,
Cephelerde harcanan kursun;
Sizin icin mezarlar, mezar taslari,
Hapishaneler, kelepceler, idam cezalari;
Sizin icin;
Her sey sizin icin.

Orhan Veli KANIK

- - - - - - - - - - - - - - - -

Hiçbir Konuk Üç Günden Fazla Çekilmez.

PLAUTUS
OrajKalip


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder