3 Haziran 2019 Pazartesi

GAFFAR YAKINCA : DİKTATÖRLER VE DAMATLAR




GAFFAR YAKINCA : DİKTATÖRLER VE DAMATLAR

Aydınlık Gazetesi 30.5.2019



Benito Mussolini 1883 senesinde Bolonya'ya doksan kilometre kadar mesafede yer alan Predapyo adlı küçük bir kasabada dünyaya geldi. Babası sosyalist fikirleri olan bir demirci annesi ise inançlı bir Katolikti.

İlk öğrenimden sonra Roman Katolik keşişlerine bağlı bir okulda eğitimine devam eden Mussolini derslerinde başarılı ve "çok okuyan" bir genç olarak bilinir. Siyasi görüşleri itibarı ile babasından etkilenmiştir yüzyıl başında o zamanlar Avusturya-Macaristan'a bağlı olan İtalyan kenti Trento'da genç bir gazeteci ve ateşli bir sosyalist olarak sivrilir. Çok iyi derecede Fransızca ve Almanca bilmekte felsefe Alman edebiyatı Marksizm ve güncel siyaset üzerine makaleler yazmakta kitapçıklar yayınlamaktadır. Sonunda İtalyan Sosyalist Partisi'nin yayın organı Avanti'nin yayın yönetmenliğine getirilir. Gazetenin yirmi binlerde olan tirajı onun katılımı ile yüz binlere çıkar.

DUÇE'NİN DOĞUŞU

Birinci Dünya Savaşı gelip çattığında Mussolini Sosyalist Partinin merkez komite üyesidir. İtalya'nın savaşa katılmasından yana tavır alınca partiden ihraç edilir. 1915 yılında kurduğu İtalyan birliğini ve milliyetçi-seçkinci bir yönetimi savunan Faşist Parti hızla güçlenir yüzbinlerce üye ile ülkenin en büyük siyasi güçlerinden biri haline gelir.

1922'de 27 Ekim'i 28 Ekim'e bağlayan gece Mussolini beraberindeki 30 bin sadık taraftarı ile Roma'ya yürür. Pek çoğu silahlı olan bu adamların ortak özelliği siyah gömlekler giymeleridir. İtalya'ya politik belirsizlik hakimdir hükümet zor durumdadır. Tarihe Kara Gömlekliler İhtilali diye geçen bu yürüyüşün sonunda kabine istifa eder ve Kral 3. Viktor Emanuel başbakanlık görevini Mussolini'ye verir.

Bundan sonrası İtalya'da merkezinde adeta kutsal bir figür olarak tek bir adamın Benito'nun yer aldığı büyük oranda baskıya dayalı bir rejimin inşasıdır. Ekonomik anlamda bir nebze rahatlayan ve sosyal olarak daha güvende hisseden İtalyan halkının çoğunluğu uzun süre Mussolini'ye ve onun partisine destek olur ta ki 1943 yılındaki yenilgiler gelip çatana dek.

Reklamdan sonra devam ediyor

YENİLGİ İHANET VE DÜŞÜŞ

1943 başında önce Yunanistan sonra Afrika'da yenilen İtalyan ordusu ağır kayıplar vermişti. 9 Temmuz'u 10 Temmuz'a bağlayan gece müttefik orduları Sicilya'ya ayak bastı. Mussolini'nin peşinde maceralara sürüklenen İtalya şimdi evdeki bulgurdan olmak üzere idi.

Yıkılmaz gibi görünen Mussolini'nin ayaklarının altındaki zemin bir anda kaymaya başladı. İsyan işaretleri en önce en yakınından Faşist Parti yönetiminden geldi. Mussolini 24 Temmuz'da parti konseyini toplamak zorunda kaldı. Kendisi yenilgiye mazereteler üreten uyduruk istatistiklerle dolu iki saat süren bir konuşma yaptığı sırada başını en sadık yoldaşı Dino Grandi'nin çektiği bir grup Duçe'nin tüm yetkilerinin alınmasını öneren bir karar metnini hazırlıyordu. Mussolini kendi partisinden böyle bir darbe yiyeceğini tahmin ediyor muydu bilinmez ancak karar 19 kabul 8 red ve 1 çekimser oy ile kabul edildi. Yirmi bir yıllık faşist makinenin ana dişlisinin sökülüp atılması sadece birkaç saat sürmüştü.

Faşist parti konseyi eni konu bir danışma örgütü idi. Mussolini kararın ciddiyetini kavramakla beraber ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi yönetim ofisine gitti. Öğleden sonra Kral tarafından saraya çağrıldı durumu izah etmeyi düşünüyordu. Buna fırsatı olmadı. Kral Mussolini ile görüşmesini kısa kesti istifasını aldı ve onu tutuklattı.

BAŞKAN VE DAMADI

Öykünün en dramatik yeri neresidir biliyor musunuz? Mussolini'nin görevden alınması için oy kullanan 18 kişi arasında damadı Galeazzo Ciano da vardır. On üç yıldır Mussolini'nin sevgili kızı Edda ile evli olan Ciano kayınpederi tarafından dışişleri bakanlığına getirilmişti ve o tarihte İtalya'da en çok nefret edilen siyasetçi olarak gösteriliyordu. İtalyanların kısaca "damat" (genero) diye andıkları Ciano Almanların desteği ile kuzeyde yeni bir hükümet kuran Mussolini'nin yanına gitmiş ihanetinin bedelini 1944 yılının Ocak ayında kendi yoldaşları tarafından kurşuna dizilerek ödemiştir.

Dünyayı demir yumrukla yöneten adamlar sırtlarına saplanacak hançerin en yakınlarındaki birinin elinde olduğunu bilirler.

https://www.aydinlik.com.tr/diktatorler-ve-damatlar-gaffar-yakinca-kose-yazilari-mayis-2019?fbclid= IwAR0q9ceDgquuYWQ5R6aZavS0On8_gOpGjES4To4MXrr5v3z3gywlvxkbKLY

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Ne kadar zengin ve mureffeh olursa olsun istikllden mahrum bir millet meden insanlik karsisinda usak olmak mevkiinden yuksek bir muameleye lyik sayilamaz.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

101. OZELLIKLE RAHIPLERIN CIKARI ICIN ICAT EDILMIS OLAN SIRLARIN SACMALIGI VE YARARSIZLIGI

Bir sir nedir? Bunu yakindan incelersem hemen kesfederim ki, bir sir, ilahiyatcilarin insanlarin gozlerini kapatmasini istedigi bir celiskiden, acik bir sacmaliktan, hayalden baska bir sey degildir. Sozun kisasi, bu sir, ruhani rehberlerimizin bize asla aciklayamadiklari seylerin butunudur.

Din ileri gelenleri icin, egitimini gordukleri seylerden halkin hicbir sey anlamamasinda cikar vardir. Hicbir sey anlasilmayan bir konuyu incelemek, insan icin mumkun degildir. Insan gormedigi zaman, elinden tutulup goturulmeye razi olmak zorundadir. Eger din acik olsaydi, rahiplerin bu kadar cok isi olmazdi!

Gizli seyleri olmayan hicbir din yoktur. Gizli seyler, dinin asli, esas ozudur. Sirlardan soyutlanmis, tek basina kalmis bir din olamaz. Dinin dogasi, teizme ya da deizme esas teskil eden Allah'in dogrudan dogruya kendisi de onunla ilgilenmek isteyen zeka icin, bir sirdir.

Yuryuzunde gorulen semavi dinlerin tumu, gizli inanislarla, inanilmaz mucizelerle, akli karistirmak icin icat edilmis gorunen, hayret uyandiran masallarla doludur. Her din, icyuzu gizli olan bir Allah'i haber verir; bundan dolayi ona atfedilen yaratilisin da onun (yani bizzat Allah'in) gercek icyuzu kadar anlasilmasi guctur. Kuremizin cesitli ulkelerinde kurdugu cesitli dinlerde, ilahiyat, sozlerini ancak muamma dolu ve esrarli bir tarzda dile getirmistir. Tanrisallik, yalniz sirlari bildirmek, yani celiskilere, olmayacak seylere, hakkinda hicbir kesin bir fikir edinilemeyecek seylere inanmalarini emir ve iddia ettigini insanlara bildirmek icin ve ancak bunun icin ortaya cikmistir.

Bir din, ne kadar cok sir kapsarsa, akla o kadar cok inanilmaz sey arz eder ve bunun icin insanlarin ondan surekli olarak beslendigi hayalgucune, begeniye o oranda hak kazanmis olur. Bir din, ne kadar cok karanlik olursa, o oranda tanrisal olur, yani hakkinda hicbir fikre sahip bulunulmayan gizli icerigine o oranda uygun olur.

Bilinmeyen, gizli, hayali, efsanevi, mucizevi, inanilmaz ve hatta korkunc olan seyi acik, basit ve saglikli olana tercih etmek, cehaletin ozelligindendir. "Gercek", hayalgucu uzerinde hicbir zaman, herkesin kendisine gore duzenlemekte ozgur oldugu batil hayaller kadar siddetli sarsintilar yapmaz. Siradan insan masal dinlemeyi, gercege tercih eder. Rahipler ve seriatcilar, bu masallardan dinler icat eder ve sirlar uretirler. Bunlari siradan insanlarin yaratilisina ve huyuna gore kullanmislardir.

Siradan insanlarin bu egilimi yuzunden, rahipler, seriat ve kanun koyuculari, kendinden gecmis coskunlari, kadinlari, cahilleri kendilerine baglamislardir. Bu icerikteki kimseler, incelemeye yetenekli olmadiklari fikirleri kolayca kabul ederler. Saflik ve gercek aski, ancak, hayalgucunu arastirma ve dusunmeyle duzenleyen belirli kimselerde bulunur. Bir koyun sakinleri, rahiplerinden, dini konusmalarina cok Latince karistirdigi zaman memnun olduklari kadar hicbir zaman memnun olmazlar. * Kendilerine anlamadiklari seylerden soz eden kimseyi, cahiller, cok bilgili bir adam sanirlar. Kavimlerin safdilliginin ve onlara rehberlik iddiasinda bulunanlarin nufuz ve egemenliginin esas ilkesi iste budur.

Insanlardan, kendilerine sirlar anlatmasini istemek; vermek ve verileni korumaktir; asla isitilmemek uzere soylemek demektir. Muammalarla konusan kimse, ya neden oldugu apismayla eglenmek ister, ya da cikarini, arzusunu fazla acik ifade etmemekte gorur. Sirlarin gizliligi, guvensizlik, acz ve korku gosterir. Dusmanlarinin bunlari ogrenerek islerini bozmalarindan cekindikleri icin, hukumdarlar ve nazirlari, projelerini, dusunce ve niyetlerini saklarlar. Bir iyi Allah, yaratiklarinin gucluge dusmesiyle ve sir karsisinda sasirip kalmasiyla eglenebilir mi? Dunyada hicbir seyin dayanamayacagi guce sahip bir Allah, amacinin bilinmesinden sakinabilir mi? Bu durumda, bize muammalar ve sirlar bulastirmakla, sokusturmakla ne yarar saglar?

Bize diyorlar ki; "Yaratilisinin zayifligi sonucu olarak insan, kendisi icin bir sirlar dokusundan baska bir sey olmayan tanrisalligin yonetiminden bir sey anlamaya yetenekli degildir. Tanri, insanin anlayis gucunun ister istemez ustunde olan sirlari aciga vuramaz". Bu durumda, yine karsilik olarak diyecegim ki; tanrisalligin yonetimiyle ilgilenmek, insanin isi degildir. Bu yonetim, insani hicbir sekilde ilgilendirmez. Anlayamayacagi sirlara insanin asla ihtiyaci yoktur. Bunun icin derin anlamli bir soylev, bir koyun surusu icin ne kadar bos, yararsiz ve yersiz ise, esrarengiz bir din de insan icin o kadar yararsiz ve yersizdir.

* Bati'nin din lisaninda Latince ne ise, bizim Dogu'nun din lisaninda da Arapca odur.

Insan anladigi seyden, yanliz bir sey anlar. Anlamadigi seyden ise bin sey ve her sey anlayabilir. (A. C. )

- - - - - - - - - - - - -
Ille de gercekten savasiliyor olmasi gerekmez belirleyici bir zafer mumkun olmadigindan, savasin nasil gittigi de onemli degildir.
Gerekli olan tek sey, bir savas halinin var olmasidir.

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Hem hayatimi hem de resimlerimi Tanri olmadan da gayet iyi kotarabilirim, ama benim gibi hastalikli birisi icin, kendimden daha yuce bir sey olmadan bunu yapamam; bu da hayatim, yani yaratma gucumdur.

VAN GOGH, VINCENT (1853-1890) Hollandali ressam.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 





-------------------------------------------------
This free account was provided by VFEmail.net - report spam to abuse@vfemail.net
 
ONLY AT VFEmail! - Use our Metadata Mitigator™ to keep your email out of the NSA's hands!
$24.95 ONETIME Lifetime accounts with Privacy Features!
No Bandwidth Quotas!   15GB disk space!
Commercial and Bulk Mail Options!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder