5 Mayıs 2021 Çarşamba

MURAT AĞIREL : İBN-İ HALDUN SONUMUZU 600 YIL ÖNCE GÖRMÜŞ

 

================================

MURAT AĞIREL : İBN-İ HALDUN SONUMUZU 600 YIL ÖNCE GÖRMÜŞ

murat.agirel@hotmail.com

5 Mayıs 2021 Çarşamba

Aylardır neyi konuşuyoruz?

İnsanların maddi durumlarının ne kadar kötüleştiğini var olan ekonomik düzenin çatladığını iş yerlerinin kapandığını insanların işsiz kaldığını…

Tekrar tekrar aynı şeyleri yazmayacağım.

Çünkü Türkiye artık yönetilemiyor ve erken bir seçimle yeni bir iktidar adayının seçilmesinin şart olduğu her hâlükârda görülüyor.

Bakın insanlara bin lira dışında beş kuruş yardım edilmezken 2019 yılı rakamlarına göre devlet kurumlarındaki temsil ve tanıtım giderleri ne kadar olmuş.

Hani itibardan tasarruf olmazdı ya işte o…

Genel Bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin yani Cumhurbaşkanlığı Bakanlıklar Anayasa Mahkemesi gibi idarelerin mali tablolarına baktığımızda hadi Cumhurbaşkanlığını geçelim. Tam 49.8 milyon TL temsil ve tanıtım gideri var. Anlaşılabilir. Devlet adamları ve heyetleri ağırlanıyor. Karşılıklı ziyaretler yapılıyor vs.

Ama bu kategoride en fazla ikinci harcamayı yapan kurum son günlerde epeyce gündemde olan Ticaret Bakanlığı. Tam 16.5 milyon TL harcama yapmış. Toplam 35 kurumun temsil ve tanıtım gideri başlığı altında harcadığı toplam rakam da 105 milyon TL.

Devam edelim…

Mesela özel bütçeli idarelerimiz var. A ve B diye ikiye ayrılıyorlar. A grubu olanlar üniversitelerimiz. Bu grupta en fazla harcamayı yapan üniversite 850 bin TL gider ile Artvin Çoruh Üniversitesi. Sonra 248 bin TL gider ile Ege Üniversitesi olmuş. Toplamda ise 98 üniversitede toplam yaklaşık 3 milyon TL temsil ve tanıtma gideri yapmış.

Özel bütçeli idarelerimiz B grubunda ise TÜBİTAK Orman Genel Müdürlüğü TSE Türk Dil Kurumu Türk Tarih Kurumu gibi 35 kurumumuz yer alıyor. Bu grupta en fazla gider 7.8 milyon TL ile TÜBİTAK'a ait onu 6.1 milyon TL ile Devlet Opera ve Balesi takip ediyor. Toplamda ise 25 milyon TL bir gider oluşmuş.

Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlarımızdan RTÜK SPK KİK gibi 8 kurumumuz var. Burada şampiyonluğu 1.9 milyon TL ile RTÜK yapıyor. Toplamda ise 2.7 milyon TL

Sosyal Güvenlik Kurumu SGK'nın 1.8 milyon TL Yatırım İzleme Ve Koordinasyon Başkanlıklarında toplam 7 başkanlık 13.8 milyon TL harcamış.

Ya Belediyeler?

Zaten ipin ucu da burada kopuyor.

Toplamda 190 milyon liradan fazla temsil harcaması yapılmış. En fazla harcamayı da Bursa Belediyesi 24.6 milyon TL ile yapmış onu Balıkesir Belediyesi takip etmiş o da 21.8 milyon TL olarak gözüküyor.

Tüm kurumlarımızda temsil ve tanıtma gideri ne kadar olmuş derseniz; 343 milyon TL

Bu dosyayı hazırlarken bir kalem harcaması daha dikkatimi çekti. Mali tablolarda "Tedavi ve Cenaze Masrafları" adı altında bir kalemde yaklaşık 490 milyon TL para harcanmış.

Peki hangi kurum harcamış derseniz Adalet Bakanlığı 178 milyon Sağlık Bakanlığı 278 milyon Millî Savunma Bakanlığı 15 milyon TL harcamış gözüküyor.

Adalet Bakanlığı'nın bu denli yüksek olmasının sebebi muhtemelen cezaevleri olsa gerek. Millî Savunma Bakanlığı'nın 15 milyon TL olduğu bir durumda Adalet Bakanlığı'nın bu denli harcamasının olması dikkat çekici.

Ama esas olarak belediyelerin neredeyse Cumhurbaşkanlığı kadar temsil harcaması yapması akıllarda şüphe uyandırıyor.

Modern sosyoloji ve ekonominin öncüsü olan İbn Haldun'u bilirsiniz.

Eseri Mukaddime'de der ki;

Giderek lüks ve konfora dalınır israf artar.

Devlet asabiyet mensupları arasında pay edilir.

Devletin her bir köşesi asabiyet (burada hanedan) mensuplarının şahsi çiftliklerine dönüşür.

Milletin devleti temellükü ve temerküzü (kamusal ruh) kaybolur.

Devlet bir gurubun kendi arasında dönüp dolaşan ayrıcılıklı bir kulübe dönüşür.

Makam mansıp şan rütbe ve terfiden başka hiç bir şeyi gözü görmeyen bir asalaklar topluluğu ürer.

Devletin manevi temeli ganimetçiliğe kayar.

Hanedan sülale aile veya bir gurup azınlığın menfaatleri "Devletin ali menfaatleri" olur.

Devletin bütün enerjisi bu ayrıcalıklı sınıfların çıkarını koruma ve kollamaya yönelir.

Artık devlet milletten ontolojik olarak kopmuştur.

Millet bu asalaklar topluluğunu doyurmak için elinde avucunda ne varsa verir. Vergi mahsul ürün vs. hepsini doymaz bir iştahla bu asalaklar yer yutar.

Devletin kasası açıldıkça açılır. Açıkları kapatmak için bir taraftan yeni vergiler konulur diğer taraftan borçlanmaya gidilir.

Devlet bir gurup azınlığın "har vurup harman savurduğu" (israf ve terbiz) bir çiftliğe dönüşmüştür.

Bu durumda devleti elinde tutan topluluk acze düşer dışardan veya içerden yeni asabiyet dalgaları yükselir.

Buna karşı koyamayınca artık o devlet için sonun başlangıcı (mahv zeval) gelmiş demektir.



https://www.yenicaggazetesi.com.tr/ibni-haldun-sonumuzu-600-yil-once-gormus-450261h.htm


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Ne kadar zengin ve mureffeh olursa olsun istikllden mahrum bir millet meden insanlik karsisinda usak olmak mevkiinden yuksek bir muameleye lyik sayilamaz.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

60. ALLAH'IN SOZDE SANAT ESERLERI ILAHIYATIN YUCELIGI DENILEN SEYI ASLA KANITLAMAZ

Bize surekli olarak tanrisalligin yuceligini overler. Bu yuceligin kanitlarini sorar sormaz, uzerlerinde silinmez harflerle bu yuceligin yazili oldugunu ileri surdukleri eserleri gosterirler. Oysa butun bu eserler kusurludur ve icinde kotulugu tasir.

Tanrisalligin saheseri, en sasirtici eseri olarak gosterilmekten bir an geri kalinmayan insan, yarattigi her seye kadir etkenin (yani Allah'in) gozunde, begenilmeyen, nefret edilen eksikliklerle doludur. Bu eser, yaraticisi icin cogu kez o kadar igrenctir ki, yaratici onu atese atmak zorunda kalir. Ancak Allah'in en nadir eseri mukemmel olmayinca, tanrisalligin yuceligine hangi kanitla inanilabilir? Bizzat yaraticisinin bu kadar az hosnut oldugu bir urun, bir eser (yani insan), bizi, yaraticisina hayran ve takdirhan edebilir mi?

Insan fizigi sayisiz hastaliklara ve nihayet olume maruzdur. Insan ruhu ve maneviyati kusurlarla doludur. Bununla birlikte insanin, yaratilanlarin en olgunu ve mevcutlarin en sereflisi oldugunu soyleye soyleye bitiremiyorlar!
- - - - - - - - - - - - -
Biz dusmanlarimizi yok etmek icin ugrasmayiz, onlari degistiririz.
Bilmem, anlatabiliyor muyum ?

George Orwell1984

- - - - - - - - - - - - -
Butun dinler aynidir Temelde hepsi suctur, yalnizca tatil gunleri farklidir.

LADMAN,CATHY (1955) ABD'li komedyen.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 205 Resmi belgeyi bozmak yok etmek veya gizlemek

1) Gercek bir resmi belgeyi bozan yok eden veya gizleyen kisi iki yildan bes yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir. Sucun kamu gorevlisi tarafindan islenmesi halinde verilecek ceza yari oraninda artirilir.


- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder