8 Nisan 2016 Cuma

Lütfü Şehsuvaroğlu : BİR BAŞKADIR ÇÖZÜM SÜRECİ

Yeniden bir çözüm süreci lafı beni de ciddi şekilde rahatsız etmiştir.
Denilene göre sahada aktif olarak çatışma halinde olan bütün askerler ve polisleri de rahatsız etmiş.

Hükümetin olduğu yerden bakınca bölgedeki halkın yaralarını sarmak, devletle arasında yeniden köprüler kurulmasını sağlamak, bölgede yeniden bir hoşluk, güvenlik, refah ortamı yaratmak gerekli olabilir.
Hatta kesinlikle gereklidir.
Bu bana göre de asayiş sorunlarının çözümlenmesiyle eş zamanlı olarak yapılması gereken bir şey.
Ancak, KÜRT AÇILIMI kavramı zehirli bir kavramdır.
Bu paketin içinde, federasyonlaşma, konfederasyonlaşma, özerkleşme, özgüvenlik güçleri, yerel kaynakların iadesi gibi arızalı kavramlar vardır.
Şu vakitten sonra hiç kimse hiçbir konuda artık AÇILIM kelimesini içeren bir politikayı öne sürmemeli.
Başka temiz, yeni kavramlar üretilebilir.
Bunda bir sıkıntı yok.
Ama AÇILIM olmaz.

İkinci olarak Azerbaycan-Ermenistan çatışmalarında Türkiye'nin tarafsız kalmasını ima etmek dahi kabul edilemez.
Bunları söyleyenlerin kripto Ermeni, Ermenistan işbirlikçisi olduğunu düşünüyorum.
Gerek Ermenistan, gerek diaspora, hatta vatandaş Ermenilerin bütün Türk topraklarından talepleri vardır.
Aynı şekilde hangi egemen ülke sınırlarında yaşıyor olursa olsun bütün Türklerden de talepleri vardır.
Bunlar tazminat talepleri, toprakların iadesi talepleri, soy kırım suçunun kabulü talebi, yeniden vatandaşlık talepleri ve bunun gibi tutturabildikleri her şeydir.
Dolayısıyla herkes ağzından çıkanı iyi düşünsün.
Miyardır bu laflar.
Kimler Ermenistan işbirlikçisi, kimler hain biz bu laflara bakarak anlayacağız.
Orada olan şey sıcak savaştır.
Kimse karnından konuşmasın.

Oraj POYRAZ(cimcime@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
           L2fSIJNoA0xfSNxA     


Lütfü Şehsuvaroğlu : BİR BAŞKADIR ÇÖZÜM SÜRECİ


08 Nisan 2016 Cuma 04:00

PKK 2013 Mayıs'ına dönerse her şeyin konuşulabileceği" açıklaması icranın başı tarafından tuhaf bir şekilde dillendirilince bütün emniyet teşkilatı ve güvenlik güçleri kendilerini arkadan hançerlenmiş hissetti.

Boşuna mı veriliyordu bu mücadele?

Boşuna mı bu kadar titiz bir terörle mücadele sürdürülüyor, operasyonlar ince elenip sık dokunan tarzda yürütülüyordu?

PKK ile mücadelede başa sarma yolunda en küçük bir izlenim terörün ekmeğine yağ çalmaktan başka bir şey değildir.

Bir kısım basında bu yönde görüşler serdedildiği ve bir kısım danışmanlar bu kanaati paylaştığı için Sayın başbakan da yukarıya danışmadan böyle bir açıklama yaptı.

Taha Ağabeye göre Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında hiçbir zıtlık yoktu.

Ertesi gün Cumhurbaşkanının tavrı netti:

"Ya teslim olup adaletin vereceği karara razı olacaklar ya da kıstırıldıkları deliklerde birer birer etkisiz hale getirilecektir."

Daha sert ifadeler de kullandı Sayın Cumhurbaşkanı.

Ertesi gün ise Sayın Başbakan'a kendisini tekzip etmek düştü.

Taha Ağabey kibarca yazdı:

İncitmek istemedi:

"Cumhurbaşkanı üçüncü yol kalmamıştır diye de ekledi.

Başbakan'ın söylediği üçüncü yol niteliğindeydi. Dün Başbakan da Cumhurbaşkanı ile aynı yönde konuştu.

Aralarında önemli bir fark yok. İkisi de terörle kararlı mücadele vurgusu yapıyor. Ama nüans var ve bu nüans önemli."

Cumhurbaşkanının kararlı tutumu terörle mücadelede farklı perspektifleri ancak Başbakan ve hükümet nezdinde girişimlerle mümkün kılıyor.

Bu yüzden kimi küresel yaklaşımlar ve teklifler için bazı iyi niyet argümanlar devreye sokuluyor.

Azerbaycan-Ermenistan çatışmasında bu argümanları geliştirmek isteyen mahfiller, Türkiye'nin tarafsız kalması yolunda hikmetler sıraladılar.

Sanki Türkiye bu saatten sonra Azerbaycan ile Ermenistan arasında tarafsız olabilirmiş gibi…

Hem Rusya, Azerbaycan'ın kendi başına Ermenistan'a saldıramayacağı açıklamasını yapacak ve Türkiye'yi suçlayacak, hem de bütün bu taraftarlıklara rağmen Türkiye içinden üstelik de hükümet yanlısı gazetelerde yazan bazı yazarlar Türkiye'nin bu savaşta tarafsız olmasını salık verecekler.

Mensür Akgün adlı yazar Karar gazetesinde şöyle yazıyor:

"Azerbaycan'a destek olmak istiyorsak soruna tarafmışız görüntüsü vermemiz gerekiyor. (Belli ki tarafmışız görüntüsü vermememiz gerekiyor demek istiyor ama muhtemelen gazetenin sayfa sorumlusu düzeltmiş. L.Ş.) Ermenistan iktidar bloğunun yapacağı en sıradan açıklamayı bile dünyaya kendisinin ne kadar olduğunu göstermek için kullanabilir, ki kullanmaktadır da. Sorunun tırmanmasını çözümsüzlüğüne değil Türkiye'nin Azerbaycan'a verdiği desteğe bağlayabilir. Dünya da böylesi bir argümanı kolaylıkla satın alabilir."

Yazının devamında askeri çözüm olmadığını, hiçbir şey yapamayacağımızı, Türkiye'nin Rusya'ya gücünün asla yetmeyeceğini, Azerbaycan'ın Ermenistan'ı mağlup edemeyeceğini, Rusya'nın müsaade etmeyeceğini, Rusya'nın kesinlikle müdahale edeceğini, Bizimse Rusya'ya gücümüzün yetmeyeceğini ileri sürüyor hükümet yanlısı gazete yazarı.

"Çatışan tarafların değil çözümün yanında olalım" diye doğruluyor yukarıdaki tashihi…

Kulağa hoş geliyor çözümün yanında olmak tabiri…

PKK ile sürdürülen Kürt sorunu çözüm süreci de bir kısım yazarlara hala hoş geliyor.

Bazıları hala inanmak istemiyor çözüm rüyasının bitmesine…

O yüzden tekrar başa sarma programı bekliyorlar hükümetten.

Nedense Ahmet Davutoğlu da benzer bir açıklama yaptı.

Demek ki Sayın Başbakan'a çok yakınlar.

O yüzden o talihsiz açıklamalar yapıldı.

Ama bir gün sonra tashihata gidildi.

Türk basını pek perişan.

Bir kısmı yandaş ve yanaşma ama sap ve saman meselesi yazılar yayınlıyorlar.

Bir kısmı zaten paralel ve bir kısmı bu paralel ile birlikte terör örgütünün borazanı…

Ama çıkmayan candan ümit kesilmez demişler.

Selvi'ye Başarılar

Abdülkadir Selvi kardeşimiz Hürriyet'te yazmaya başladı.

Ahmet Hakan gibi, Akif Beki gibi…

Ne var bunda?

Niçin kıskanıyorlar?

Niçin saldırıyorlar?

Benzer bir tutuma yaklaşmayı niçin düşünmezler?

Mesela niçin farklı bir görüşten yazarı da kendi gazetelerinde köşe sahibi yapmazlar?

Bence yapsalar iyi olur.

Okunurlar belki…

Rubai

Kötüler bin bir kere isterse tuzak kursun bize

Yine millet hâsılı bir zorlu sual sorsun bize

Kimi yoldaş tuttunuz ey ecdadımın nesilleri

Çalışanlar yoldaşımız tembel uzak dursun bize


a45UyF587661-160408114659 Oraj Poyraz cimcime@neomailbox.net
2016/04/08  19:00 1  39  1923atamizindeyiz@googlegroups.com


 

Zaman, bekleyenler icin cok yavas, korkanlar icin cok hizli, yas tutanlar icin cok uzun, sevinenler icin cok kisa, ama sevenler icin sonsuzdur...

Nisa Suresi 11.Ayet:

Allah size, cocuklariniz hakkinda, erkege, kadinin payinin iki misli (miras vermenizi) emreder.

Kur an-i Kerim in bazi ayetlerine iliskin mazeretler:
1- Bu ayetler yanlis tercume edilmis!
2- Bu ayetler yanlis anlasilmaya musait yani herkes anlayamaz!
3- Bu ayetler zaman asimina ugradi yani bugun gecersiz!
4- Bu ayetler cag disi yani Islam da reform yapilmasi lazim!
5- Bu ayetlere iman etmek imkansiz ama yine de ben bir muslumanim!

Mazeretlerin Cevaplari:

1- Diyanet Vakfi Meali ni, konularinda uzman Ilahiyatci Heyet hazirladi. En cok itibar edilen meal. Heyetteki herkesin yanlis tercume yapmasi imkansiz. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
2- Kur an-i Kerim i herkesin anlayabilecegine dair ayetler var* ve zaten bu sebeple indirilmis . Tersi ise adaletsizlik olur cunku herkesin anlayamayacagi ve yanlis anlasilmaya musait bir kutsal kitap gondermek Allah a yakismaz. Bir sakinca da sudur; Muslumanlara siz Kur an i anlamazsiniz, sadece biz anlariz diyen ruhban sinifi olusur ki Islam da ruhbanlik haramdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
3- Kur an in, kiyamete kadar , cihansumul(evrensel) yani her zaman ve her yerde hukmunun gecerli olduguna inanmak farzdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
4- Allah 21. yuzyilin hayat sartlarini ve yasam bicimini ezelden beri bildigine gore Allah in bu durumu hesaba katmadigi ni iddia etmek Allah a karsi cok buyuk bir iftiradir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
5- Bu ayetlere iman etmeyenin adi Musluman degil Kafir dir.** Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.

*Bakiniz: Nahl Suresi 89. Ayet, Enam Suresi 38. Ayet, Maide Suresi 15. Ayet, Hac Suresi 16. Ayet.
**Bakiniz: Bakara Suresi 85. Ayet ve Maide Suresi 44. Ayet.

OT YIYEN ESEKLER AYAKTA UYUR...

Dekolte giyen kadinlar,
Tecavuz eden erkekler kadar sucludur.
Bu yakistirmayi yapanlara,
Oy veren esekler, ayakta uyur...
***
Ayakkabi kutularinda, kuplerde, varillerde,
Hirsizlik para saklayanlara, sonra da,
Takara-Makara cekip Kuran ila alay edenlere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Hirsizliktan, dolandiriciliktan
Yuce divana sevki gerekenlere,
Ve de onlari Mecliste aklayanlara,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Faizler insin diyerek,
Merkez mudurunu haslayanlara,
Dolarin yukselisine yol acanlara,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Kirmizili kiza biber gazi $ikanlara, $iktiranlara,
Gencleri surukleyip feci dovenlere,
Tazyikli su $ikarak oldurenlere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Dortyuz milletvekili isteyenlere,
Cobanla basbakan arasinda fark yoktur,
Biri suruyu, digeri halki guder, diyenlere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Yandas medyaya para akitanlara,
Rusvet, yiyicilik, rantla beslenenlere,
Emekliye yirmidort, vekile binbesyuz zam verenlere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Acilim sureci diye diye memleketi bolenlere,
Diyarbakir a Kurdistan baskenti diyebilenlere,
Imrali daki katil Apo yu, adam yerine koyanlara,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Balyoz Ergenekon davalari uydurarak,
Generaller, amiraller, seckin komutanlar, bilim adamlari,
Siyasetci, gazeteci hapsederek, ulke gucunu igdis edenlere
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Toplumun yuzde ellisi bana nefretle bakiyor,
Turkiye yonetilir ulke olmaktan cikabilir.
Bunu yumusatmaliyiz, diyen bir garip AKP liye,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Koylumuzu ac sefil Istanbul a yiganlara,
Bugday, mercimek, fasulye, pirinc ithal edenlere,
Ot, saman, Angus koyun ithal edip Kurban kesenlere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Saymakla bitmeyen ihanetlere,
Yikamakla aklanmayan kirlere,
Yurdu ikiye bolmus gafillere,
Oy veren esekler ayakta uyur...
***
Aziz Nesin dedi ki;
Bu milletin yuzde altmisbesi aptaldir.
***
Esekler ot yer, ot yer, ot yer, ot yer,
Ot yiyen esekler gercekten ayakta uyur...
Sirtina esek yukunu vurdun mu?
Ev yolunu esek kendisi bulur...

10.02.2015 H. LAPTALI


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder