8 Temmuz 2017 Cumartesi

RIFAT SERDAROĞLU: BAYRAM BULDUMCUKLARI



RIFAT SERDAROĞLU: BAYRAM BULDUMCUKLARI

​Sarayın işsiz kalan başdanışmanları ve haram havuzu medyası "buldumcuk olmuş" çocuklar gibi 15 Temmuz'un yıldönümünü tam bir hafta bayram diye kutlamak için program üstüne program yapıyorlar. Örtülü ödenek nasılsa emirlerinde, harca harcayabildiğin kadar, hesap soran mı var?

"Bir gün tavşan ormanda koşuyormuş. Yolda esrar içen zürafaya rastlamış!

-Zürafa kardeş, bırak böyle şeyleri, gel koşup sağlıklı yaşayalım, demiş ve beraberce koşmaya başlamışlar, İlerde kokain çeken fil'i görmüşler. Onu da ikna edip koşmaya devam etmişler.

Ormanın en serin yerinde kendine eroin vuran Aslanı görünce tavşan;

-Aslan kardeş, bırak bu zararlı işleri, gel koşalım, demiş!

Aslan iyice gerinip, tavşana öyle bir yumruk sallamış ki, tavşan uçurumdan aşağı düşmüş!

Zürafa sormuş; Aslan kardeş niye vurdun tavşana?

-Bu manyak ne zaman extasy içse sapıtır ve bütün ormanı peşinden koşturur. Görmediniz mi, kendime grip aşısı yapıyorum, beni eroinman yaptı! Sizlere kim bilir ne dedi?"

Bizim bademler de aynı fıkradaki tavşan gibi, üzümü bolca yiyince bir hoş oluyorlar. AB'ye girdik diye gündüz havai fişekler patlatıp bayram yaptılar, dün Avrupa Birliği bizimle müzakereyi askıya aldı, bademlerde tık yok…

15 Temmuz'u, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının yerine ikame etmek ve Türk Milletinin gözünü boyamak için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar!

Ne yaparlarsa yapsınlar da önce şu sorulara yanıt versinler;

-2004 yılı ağustos ayında yapılan MGK toplantısında "Fethullah Gülen Cemaati bir terör örgütüdür, tedbir alınsın" kararını dönemin Başbakanı Erdoğan niçin uygulamadı ve Bakanlar Kurulundan sakladı? Dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, yeni yazdığı kitabının 123 ve 124'üncü sayfalarında bu konuda şunları yazdı; "MGK kararı Başbakanlığa gelince, konuyu Sayın Başbakana açtım. Beraberce dosyasına kaldırmaya karar verdik. Bu karar Bakanlar Kurulunda imzaya açılmadı. Siyasi ve toplumsal risk Sayın Başbakanımızın, hukuki risk ise benimdir!" Bu durumda FETÖ'nü koruyan, destekleyen, devletin güvenlik güçlerinin takibinden kaçıran (1) numaralı kişi Erdoğan, (2) numaralı kişi ise Ömer Dinçer'dir desek, yanlış mı söylemiş oluruz?

-17/25 Aralık 2013 Hırsızlık-Yolsuzluk-Rüşvet-Sıfırlama rezaletleri ortaya çıkmasaydı FETÖ, 2002-2013 yıllarında olduğu gibi, yine devletin en önemli birimlerinde olmaya devam edecek miydi?

-Türk Silahlı Kuvvetlerinden "İrtica" sebebiyle atılan subayları hangi AKP'li Belediyeler işe aldılar?

-7 Şubat 2012 de MİT Müsteşarı Savcılık tarafından ifadeye çağrılıp tutuklanmak istendi. Başbakan Erdoğan 24 saatte yasa değişikliği yaparak MİT Müsteşarını kurtardı. Aynı tarihte Erdoğan "Bu tuzak paralel yapının işidir" demişti. Erdoğan neden o zaman FETÖ ile mücadeleye girmedi de 17/25 olaylarından sonra başlattı?

-Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığında ve MİT Müsteşarlığındaki FETÖ militanları, kimlerin oluru ve tezkiyesi ile buralarda yuvalandılar?

-2004 ağustos MGK kararını saklayan Erdoğan, FETÖ-CIA iş birliğinin farkında değil miydi?

- "Ilımlı İslam" ve "Dinlerarası Diyalog" tuzağının bir CIA planı olduğunu ve FETÖ'nün de bu planın uygulayıcısı olduğunu, FETÖ'nün yurt dışındaki okullarında çalışan her 3 kişiden birinin CIA elemanı olduğunu ve bu okulların birer CIA istihbarat ve taşıma noktası olarak kullanıldığını, Başbakan Erdoğan ve MİT Müsteşarı bilmiyorlar mıydı?

-Darbe kalkışması esnasında hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza neden otopsi yapılmadı? Bunların nasıl bir ateşli silahla öldürüldükleri, bu silahların Türk Ordusunun envanterinde olup olmadığı niçin araştırılmadı?

Neden kamuoyuna bu konuda bilgi verilmiyor?

-Köprüde kafaları kesilerek öldürülen zavallı askerlerimizi kimler katletti?

Niçin bir kişi bile yakalanmadı? Köprüde SADAT militanlarından, Sedat militanlarına kadar herkes vardı da neden bir tek polis yoktu?

-Darbe girişimine katılan uçak ve helikopterlerin (kara kutuları) niçin incelenmedi? Bunların kullandığı bombalar ve mühimmatın sayımı neden yapılmadı? Emniyet Genel Müdürlüğü önünde gece vakti dağıtılan silah ve mühimmat için kim emir verdi? Hangi yasaya göre birilerine silah dağıtıldı?

Bu silahlar geri toplanıp balistik kontrolleri yapıldı mı?

-Cumhurbaşkanı neden "Darbeyi bana eniştem haber verdi" dedi? Başbakan Binali o sırada tünelde ne yapıyordu? Arabasında yedek pantolonu var mıydı?

Hadi bakalım, bu günlük bu kadar soru yeter. Kime danışacaksanız danışın ama mutlaka yanıtlayın. Bu ve benzeri sorulara açık-net-doğru ve belgeli yanıtlar vermediğiniz sürece, bu tiyatronun adı "Kontrollü darbe girişimidir"

 
a45UyF587661-170707152719 Oraj Poyraz At 0raj.p0yraz@neomailbox.net 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2017/07/08  17:27 2  65  alelma@yahoogroups.com


 
--

MADENCININ VASIYETI

Helal lokma! diyerek yer altina indim ben.
Helalinden eceli tadip geri dondum ben.

Rabbim! Neydi sehadet? Cephelerde olmek mi?
Helal lokma ararken can vermeyi bilmek mi?

Tek dusuncem horantam helal yesin asini
Akran icinde yavrum dimdik tutsun basini.

Evdesim bas egmesin, ar etmesin halinden
Nimet verene sukru dusurmesin dilinden.

Bir dehlizde can vermek madencinin kaderi.
Makamdaki vicdanin acep nedir ederi?

Yedi kat yer altinda rizkimi aradim ben
Canimi verir iken kimlere yaradim ben?

Sayet varsa bir ihmal mutlak bulsun devletim
Hakkimi helal etmem unutursa milletim!

(muhacir bozkurt)
Mustafa KUTUKCU
14.05.2014 – DENIZLI.

Cabir bin Abdullah ( Radiyallahu Anh ) soyle dedi :
Bayram gunu Rasulullah ( Sallallahu Aleyhi ve Sellem ) ile namazda beraberdim. Hutbe okumadan once ezansiz ve kametsiz namaza basladi. Sonra Bilal ( Radiyallahu Anh ) a yaslanarak ayak ustu durup Allah a karsi takvali olmaya , ona itaatli olmaya tesvik ederek halka vaaz ve nasihatte bulundu. Sonra kadinlarin oldugu yere geldi. Onlara da vaaz ve nasihat etti ve :
Sadaka verin , zira siz kadinlarin cogu cehennem kutugudur buyurdu. Kadinlarin en hayirlilarindan yanaklari kirmizi olan bir kadin ayaga kalkip :
− Ya Rasulallah ,nicin dedi. Rasulullah ( Sallallahu Aleyhi ve Sellem ):
− Cunku siz halinizden cok $ikayet eder , kocalarinizin ihsanina karsi nankorluk edersiniz buyurdu. Bunun uzerine kadinlar kendi ziynet esyalarini tasadduk etmeye basladilar. Bilal ( Radiyallahu Anh ) in elbisesinin icine kupelerini ve yuzuklerini atiyorlardi.

( Muslim - Ahmed )
Cehennemle ilgili hadis. Sahihmis bilenler denetlesin.

EINSTEIN IN KOZMIK DINSEL DUYGUSU

Tum bu dinsel- tiplerde ortak olan Tanri kavrami insanmerkezci karakteridir.
(...) Ama tum bunlarda bulunan dinsel deneyime dair bir ucuncu asama vardir, saf haliyle cok seyrek olmakla birlikte: ona kozmik dinsel duygu adini verecegim.
Bu duyguyu, hic yasamamis birine, ozellikle buna karsilik gelecek Tanri ya iliskin hic insanmerkezci olmayan bir kavrama sahip olmayan birine izah etmek cok zordur.
Kozmik dinsel duyguyu insanlar birbirlerine nasil iletebilirler, hele ki Tanri ya iliskin bir tanim vermiyorsa, bir teoloji ogretisi vermiyorsa?
Bence, sanat ve bilimin en onemli islevi, onu almaya acik olanlar icin, bu duyguyu diriltmek ve canli tutmaktir.
Bu sekilde din ile bilimin iliskisine dair, bilindik olandan cok farkli bir kavrama ulasiyoruz.
Bir kisi konuyu tarihsel olarak ele alsa, bilim ve dinin uzlasmas karsitliklar olarak gormeye baslar.
(...) Ben iddia ediyorum ki kozmik dinsel duygu bilimsel arastirma icin en guclu ve muhtesem gududur.
(...) Bir insana boyle bir gucu kozmik dinsel duygu verebilir.
Bir cagdasim soylemisti, haksiz olmayarak, bizim materyalistik cagimizda ciddi bilimsel arastirmacilar tek en derin dinsel insanlardir.

How can cosmic religious feeling be communicated from one person to another, if it can give rise to no definite notion of a God and no theology?
In my view, it is the most important function of art and science to awaken this feeling and keep it alive in those who are receptive to it.
We thus arrive at a conception of the relation of science to religion very different from the usual one.
When one views the matter historically, one is inclined to look upon science and religion as irreconcilable antagonists.
(...)I maintain that the cosmic religious feeling is the strongest and noblest motive for scientific research.
(...)It is cosmic religious feeling that gives a man such strength.
A contemporary has said, not unjustly, that in this materialistic age of ours the serious scientific workers are the only profoundly religious people.

New York Times Magazine on November 9, 1930 pp 1-4.It has been reprinted in Ideas and Opinions, Crown Publishers, Inc.1954, pp 36 - 40.It also appears in Einstein s book The World as I See It, Philosophical Library, New York, 1949, pp.24 - 28.)


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder