Anadolu insanı budur, böyle de olmalıdır, doğrusu da budur.
Altıncı yüzyıldan günümüze uzanan peri masallarıyla hem kendini, hem de yeni yetişen kuşağı oyalanan ak saçlı, nur yüzlü dedeler doğru yerde değildir.
Doğrusu ülkenin, milletin, gençlerin ve kendinin çağa uyumunu sağlayan, geçmişe çakılıp kalmamış, geleceğe bakan bir dünya görüşüdür.
Saygılar.
Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA
Vicdansızların eline kaldık!
71 yaşındaki Kütahyalı Ahmet Dede'nin tarihe geçecek ibretlik yaşam savunusu...
Yusuf Yavuz
71 yaşındaki Kütahyalı Ahmet Bayraktar, ilçesinde kurulan asit fabrikasının yaşam alanlarını zehirleyeceğini fark edince hukuk mücadelesi başlattı ve açtığı iki ayrı davayı da kazandı.
Ancak mahkeme kararlarına karşın asit fabrikasıyla ilgili yeniden ÇED süreci başlatılmasına isyan eden Ahmet Dede,
"Böylesi cennet gibi bir yaşam alanının ortasına asit fabrikası kurulmasını insanın vicdanı kabul etmiyor.
Bazen kuşların bile bana dua ettiğini hissediyorum.
Ayağımın dibine kadar gelip bunu hissettiriyorlar bana.
Hele o kiraz ve vişne çiçekleri.
Vicdansızların eline kaldık!" diye konuştu.
MAHKEME İPTAL ETTİ, BAKANLIK YENİDEN ÇED SÜRECİ BAŞLATTI
Kütahya'nın Şaphane ilçesinde bulunan ve özel bir şirket tarafından işletilen alüminyum fabrikası bünyesinde asit fabrikası kurulması için ÇED toplantısı yapılacak.
Üç yıl önce yöre halkının endişelerine karşın "ÇED Gerekli Değildir" kararı verilerek açılan ancak bu kararı mahkemece iptal edilen asit fabrikası için yeniden ÇED süreci başlatıldığını duyuran Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, projeyle ilgili halkın katılımı toplantısı düzenleneceğini duyurdu.
HALKIN KATILIMI TOPLANTISI 25 NİSAN'DA YAPILACAK
Kütahya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün 18 Nisan tarihinde yayınladığı duyuruda, Şaphane ilşesi sınırları içerisinde Dostel Alüminyum Sülfat A.Ş.tarafından yapılması planlanan sülfürik asit üretim tesisi ile ilgili 'Çevresel Etki Değerlendirme' sürecinin başladığı ve ÇED dosyasının halkın görüşüne açıldığı belirtilerek, "söz konusu projeye ilişkin, halkı proje hakkında bilgilendirmek, görüş ve önerilerini almak amacıyla ÇED Yönetmeliğinin 9.maddesi gereğince 25/04/2014 tarihinde 'Halkın Katılım Toplantısı' düzenlenecektir.
ÇED Başvuru Dosyasını incelemek isteyenler, Bakanlık Merkezinde veya Kütahya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerinde duyuru tarihinden itibaren raporu inceleyerek, zamanlama takvimi içerisinde proje hakkında Bakanlığa veya Valiliğe görüş bildirebilirler" denildi.
ASİT FABRİKASINI DURDURAN AHMET DEDE TEPKİLİ
3 önce ilçesindeki asit fabrikasına iki ayrı dava açan ve her iki davayı da kazanan TEMA Şaphane Temsilcisi Ahmet Bayraktar, mahkemece iptal edilen projeyle ilgili yeniden ÇED süreci başlatılmasına tepki gösteriyor.
Bununla ilgili duyuruyu öğrenmesinin ardından kendisinin de ilçe halkına yaşam alanalrına sahip çıkılması konusunda bir çağrıda bulunduğunu anlatan Bayraktar, "ÇED toplantısına katılıp tepki ve taleplerini dile getirmelerini istedim.
Halkın kendi yaşam alanlarına sahip çıkarak bu konudaki girişime karşı tepkisini ortaya koyacağına inanıyorum" dedi.
71 YAŞINDAKİ YAŞAM SAVUNUCUSUNUN İBRETLİK MÜCADELESİ
Telefonla ulaştığımız 71 yaşındaki Ahmet Bayraktar, ilçesindeki asit fabrikasına karşı yıllardır sürdürdüğü mücadeleyi ve yaşadıklarını anlattı.
Asit fabrikasının Şaphane'nin ilçe merkezinde, Gediz nehrinin ana kaynağının kenarında, orman ve tarım arazilerinin ortasında bulunduğunu anlatan Bayraktar, "Çevresinde bölge halkının en önemli geçim kaynağı olan kiraz ve vişne bahçeleri var.
Şaphane'ye adını veren şap, Osmanlı döneminden beri burada üretiliyordu.
Burası ülkenin en önemli şap madeni.
Geçmişte kamu ve halk ortaklığıyla işletilen ve üretiminin büyük kısmını SEKA'ya gönderen fabrika, 2003 yılında özelleştirildi.
Fabrikayı işleten firma, ihtiyacı olan sülfürik asiti Bandırma'dan getiriyordu.
Ancak daha ekonomik olacağı gerekçesiyle şap fabrikası bünyesinde bir de sülfürik asit fabrikası kurulmak istendi.
Bunun için de Zafer Kalkınma Ajansı'ndan 500 bin Avroluk hibe alındı.
Yatırımın geri kalan maliyeti de kredilerle karşılandı.
Başlangıçta bu girişime karşı çıktık.
Çünkü asit fabrikası kurulmak istenen yer ilçenin göbeğinde yer alıyordu ve çevresindeki yaşam alanlarını olumsuz etkileyecekti" diye konuştu.
AÇTIĞI İKİ AYRI DAVAYI KAZANDI VE FABRİKA MÜHÜRLENDİ
Tüm endişelere ve itirazlara rağmen üç yıl önce asit fabrikasına Kütahya Valiliği'nce ÇED Gerekli Değildir kararı verilere üretime başlandığını dile getiren Bayraktar, yerel yönetimler ve bürokrasinin yanısıra kimi milletvekillerinin de asit fabrikasının kurulmasından yana tavır aldıklarının altını çizerek, konuyla ilgili başlattığı hukuk mücadelesini şöyle anlattı:
"Ben bu konuda mücadele etmeye karar verdim ve Eskişehir Bölge İdare Mahkemesi'nde projeye verilen ÇED Grekli Değildir kararına karşı dava açtım.
Fabrikanın arıtma tesisi bile yoktu.
Tarafsız uzmanların hazırladığı raporları da mahkemeye sunduk ve davayı kazandık.
Ardından da asit fabrikasına ilişkin yürütmenin durdurulması talebiyle bir dava daha açtım ve bu davayı da kazanmamızın ardından fabrika mühürlendi.
Firmanın mahkeme kararını temyiz etme talebi de Danıştay tarafından rededildi"
'KUŞLAR BİLE BANA DUA EDİYOR, VİCDANSIZLARIN ELİNE KALDIK!'
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerinin, Şaphaneye hiç gelmeden asit fabrikasına ÇED Gerekli Değildir kararı verdiklerini öne süren Bayraktar, bu konudaki duyarlılığından dolayı çeşitli tehditler aldığını ve saldırılara uğradığını belirterek,
"Tavırlarını eleştirdiğim için kimi milletvekilleri tazminat davaları açtı, hepsini de kazandım.
Çünkü ben her yurttaşın yapması gerekeni yapıyorum.
Yerel basın bu konunun üzerine gidemiyor.
'Korkuyoruz' diyorlar.
Mücadelemde kimi zaman yalnız kalsam da bu konuda en büyük destekçim eşim.
Zamanla ilçe dışından da destek gördüm.
Ali İhsan Bakır adında bir avukat bu konuda açtığım davalara müdahil olarak büyük hukuki destek sağladı.
Burası küçük bir ilçe.
İnsan mücadelesinde yalnız kalıyor.
Ancak böylesi cennet gibi bir yaşam alanının ortasına asit fabrikası kurulmasını insanın vicdanı kabul etmiyor.
Bazen kuşların bile bana dua ettiğini hissediyorum.
Ayağımın dibine kadar gelip bunu hissettiriyorlar bana.
Hele o kiraz ve vişne çiçekleri.
Vicdansızların eline kaldık!" diye konuştu.
a45UyF587661-201307301451-undefined
Cetera quis nescit?
Gerisini kim bilmez?
Latince Atasozleri
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder