3 Nisan 2014 Perşembe

Bekir Coşkun: Sır…

Yağmayı, talanı, yasa ve ahlak dışı yaşam tarzlarına dini ve etnik kimlik gerekçesi bulanları eleştirmemiz,
halkı küçük görmek, millete hakaret etmekmiş.

Yapmayacakmışız.
Artık yetermiş.

Alakası yok.
Yasadışı, ahlak dışı yaşamayı bir matah sananlar milletse, biz neyiz o zaman?

Bunları söylemek zorundayız.
Ben, ömrüm boyunca yasal nizama uymuş, vergilerini ödemiş, karşılığını vermeden hiçbirşeye sahip olmamış birisi olarak artık sormak zorundayım.

Bu ülkenin normal nizamı vergi, gümrük, yasadışı madde kaçakçılığı, gecekondu, işportacılık,  taklit üretim, fikir haklarına umursamadan yaşamak mı olmalı?
Kayıt dışı ticaret, kara para, hemen her şeyin sahteciliği, başkalarına yamanarak yaşamak yeni dünya düzeninin temel ilkeleri midir?
Etnik ve dini menfaat gruplaşmaları içine girmeyenler hata mı etmiştir?
Ülkenin çalışan, üreten, başaran düzgün insanları bir hazine arazisini çevirmedikleri için zamanın ruhunu okuyamamışlardan mı sayılacak?
Eğer böyleyse adını koyalım, biz de bu talana katılalım.

Evet, Bekir COŞKUN kibarca söylemiş.
Yeni dönemin zenginlerinin, zenginleşenlerinin, yükselen değerlerin, varoşlarının temellerinde hep bu yasa ve ahlak dışı yaşam tarzları vardır.
Ve doğrudur, bu düzenin sürmesi yasal ve ahlaki zeminde yaşayanların aleyhine,
Ancak, kaçak, yasa ve ahlak dışı yaşayanların ise lehinedir.

Bolca her yere serpilen din sosu, ulu orta kullanılan etnik mağduriyet iddiları sizi kandırmasın.
İşin özü hak etmediğine göya haklı bir gerekçeyle sahip olmaktır.

Bizler yeni dünya düzenine ayak uyuduramayanlardanız.
Bizler şirretlikle kenara ittirilenler, elindeki alınanlardanız.
Onlar ise bir talan içindeyken, vicdanlarını dini, etnik gerekçelerle kolayca rahatlatabilenlerdir.
Seçimleri ve toplumdaki kamplaşmayı bu temelden görmek çok şeyi açıklar.
Anlaşılmaz olanlar anlaşılır olur.

Herkesin kibarca varoşlar, varoş insanları dedikleri aslında bunlardır.
O varoşlar ki, içlerinde hem dini cemaatler, hem de etnik guruplar barınır.
Gecekonducu, işportacı, yasa ve ahlak dışı yaşam yollarını normal bir düzen sayanlardır onlar.
Ve artık onlar, dini ve etnik gerekçelerle kendilerine haklılık gerekçeleri üretecek kadar da zekidirler.
Yağma ve talan fukaralık edebiyatıyla gizlenemeyecek kadar ayyuka çıkmıştır.
Artık ülkenin nizama ve ahlaka uyarak yaşayan insanların yaşam tarzlarını tehdit edecek kadar da büyümüştür.

Düşmanlık hislerinin, ötekileştirmenin artması, toplumun giderek birbirine karşı bilenmesi karşılıklıdır.
Bu durumun islahı bütün bir toplumun asgari ahlak standartlarında ittifak etmesiyle mümkün değildir.
Artık ayıpları ayıplamak, yasal olmayanlara cezai tedbir uygulamak, faziletsiz olanların yüzüne çarpmak şarttır.
Bunlar olmadan birlik ve bütünlük mesajları yayınlamak boşuna.
Halkın gurur ve izzeti nefsini korumak adına giderek yaygınlaşan, olağan hale gelen kusurlu yaşam tarzlarını görmezden gelmek de faydasız..
Bu toplum bu şekilde yoluna devam edemez.

Oraj POYRAZ


Bekir Coşkun: Sır…


Toplumun bir kısmı bu rezaletleri neden görmüyor?..

Japonlar gördü…

Kanıtlı, delilli, belgeli bunca rezilliğe bakıyor da…

Niçin anlamıyor?..

*

Sebep?..

*

Varoşların yüzde 80'i hazine arazisi üzerinde…

Merkezde ise gökdelen yapmış, İstanbul'un her yerinden görülüyor… Bir tek yanındaki imar müdürlüğünden görülmüyor…

Kaçak yapı oranı kent merkezlerinde yüzde 55…

*

Arı olmadan bal yaptılar…

İnek olmadan patatesten tereyağı…

Dana olmadan sucuk…

Anadolu'da eşek kalmadı…

Hulasa her üç gıdadan birisi hileli…

Yüzde 34…

*

Fiş, fatura, vergi size özgü…

Ustasından fatura iste, zaten ne defteri var, ne kağıdı, ne kalemi…

Ömründe vergi vermiş değil…

Kayıt dışı ekonomi yüzde 30…

*

Yeşil kart, çocuk başına para, doğum parası, aidat, maidat, kömür, makarna, nohut alan hane sayısı 6 milyon…

Yüzde 31…

*

Elektrik hırsızlığı…

Evlerde kışın yağlı radyatörler, yazın klimalar var, bir kuruş elektrik parası veren yok…

Tabela bile var çarşıda:

"Kaçak elektrik bağlanır…"

Müdür her gün önünden geçiyor…

Başbakan dahi gittiğinde "Kaçak elektrik kullanmak yok" dedi…

Alkışladılar…

O ildeki ampul durumuna göre artık, elektrik hırsızlık oranı yüzde 55 olan il de var, yüzde 78 olan da…

Biraz floresan da var ama ne kadar kaçak elektrik, o kadar çok ampul tabi…

Neticede kaçak elektrikte taşra ortalaması yüzde 40…

*

Topla…

80+55+34+30+31+40=270…

Ortalamasını al:

Yüzde 45…

*

Bu yüzde 45 nereden çıktı diyorsun ya…

Çıktı işte…

Milli iradedir…


a45UyF587661-201307301451-undefined

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Hora fugit, stat jus
Zaman gecer, hukuk kalir.

Latin Atasozu
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder