İlber Ortaylı : Orta Asya'nın Bozkırlarından Avrupa'nın Kapılarına TÜRKLERİN TARİHİ
Timaş Yayınları
İstanbul 2015
Orta Asya'nın Bozkırlarından Avrupa'nın Kapılarına
TÜRKLERİN TARİHİ
İlber Ortaylı
TİMAŞ YAYINLARI | 3786
Tarih inceleme Araştırma Dizisi | 70
YAYINA HAZIRLAYANLAR
Engin Atatimur
Adem Kocal Yunus Emre Tozal
EDİTÖR
Tuğçe İnceoğlu
KAPAK TASARIMI
Ravza Kızıltuğ
1. BASKI
Mart 2015, istanbul
ISBN: 978-605-08-1926-7
İLBER ORTAYLI
1947 yılında doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (1969) ile Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü'nü bitirdi. Chicago Üniversitesi'nde master çalışmasını Prof. Halil İnalcık ile yaptı. "Tanzimat Sonrası Mahalli İdareler" adlı tezi ile doktor, "Osmanlı İmparatorluğu'nda Alman Nüfuzu" adlı çalışmasıyla da doçent oldu. Viyana, Berlin, Paris, Princeton, Moskova, Roma, Münih, Strasbourg, Yanya, Sofya, Kiel, Cambridge, Oxford ve Tunus üniversitelerinde misafir öğretim üyeliği yaptı, seminer ve konferanslar verdi. Yerli ve yabancı bilimsel dergilerde Osmanlı tarihinin 16. ve 19. yüzyılı ve Rusya tarihiyle ilgili makaleler yayınladı. 1989-2002 arasında Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde İdare Tarihi Bilim Dalı Başkanı olarak görev yapmış, 2002 yılında Galatasaray Üniversitesi'ne geçmiştir. İlber Ortaylı, Uluslararası Osmanlı Etüdleri Komitesi Yönetim Kurulu üyesi ve Avrupa İranoloji Cemiyeti üyesi, Makedonya Bilimler Akademisi üyesi, Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü Onursal Profesörü'dür.
Yayınevimizdeki Diğer Eserleri
Osmanlı İmparatorluğu'nda Alman Nüfuzu (1980)
Gelenekten Geleceğe (1982)
Osmanlı Toplumunda Aile (2000)
Osmanlı Mirası (2002)
Osmanlı'yı Yeniden Keşfetmek (2006)
Son İmparatorluk Osmanlı (2006)
Osmanlı Barışı (2007)
Üç Kıtada Osmanlılar (2007)
Tarihin Sınırlarına Yolculuk (2007)
İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı (2008)
Tarihimiz ve Biz (2008)
Türkiye'nin Yakın Tariki (2010)
Defterimden Portreler (2011)
Tarihin Gölgesinde (2011)
Yakın Tarihin Gerçekleri (2011)
Cumhuriyet'in İlk Yüzyılı (2012)
İlber Ortaklı Seyahatnamesi (2013)
İmparatorluğun Son Nefesi (2014)
Eski Dünya Seyahatnamesi(2014)
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ / 7
TÜRKLERİN ORTADOĞU SAHNESİNE ÇIKIŞI /11
TÜRKLERİN DEVLET ANLAYIŞI VE İSLAM'LA TANIŞMALARI / 33
DÜNYA TARİHİNDE TÜRKLERİN YERİ / 51
TÜRK YAZISI, ALFABESİ VE DİLİ / 69
SASANİLER/89
KARAHANLILAR / 109
GAZNELİLER/ 123
SELÇUKLULAR VE MALAZGİRT SAVAŞI / 139
SELÇUKLULARDA DEVLET YÖNETİMİ/ 161
SELÇUKLULARDA TOPLUMSAL YAŞAM VE DİL / 175
SELÇUKLULARDA ŞEHİR HAYATI / 195
ANADOLU SELÇUKLULARI VE BİZANS / 207
II. KILIÇARSLAN DÖNEMİ / HAÇLILAR ANADOLU'DA/ 229
BEYLİKLER DÖNEMİ VE OSMANLI BEYLİĞİ / 241
OSMANLI'NIN KURULUŞ ZAMANINDA ORTA ASYA
VE ANADOLU/259
OSMANLI'NIN DOĞUSU/ 277
SON SÖZ / 297
İNDEKS / 303
ÖNSÖZ
Dünya tarihinin hemen hiçbir safhası, dünya coğrafyasının hemen hiçbir önemli parçası yoktur ki orada Türkler olmasın.
Türkler olmadan hiçbir önemli Avrupa devletinin millî tarihi incelenemez.
Yine aynı şekilde hiçbir Ortadoğu ülkesinin, hiçbir Rus-Slav ülkesinin millî tarihi ve kimliği Türkler hesaba katılmadan anlaşılamaz.
Bu, Ortaçağların derinliklerinden başlar ve yakın zamanlara kadar devam eder.
Öyle ki Türkler olmadan Ortaçağ olamaz, Rönesans olamaz, I. Cihan Harbi anlaşılamaz.
En mühimi ise şudur:
Bazılarının iddialarının aksine, Türk tarihi ve Türk milliyetçi düşüncesi bir eğitim aracı değildir. Okullarımızda faşist bir eğitim verildiğini, tarih ders kitaplarımızın insanları körü körüne milliyetçi yaptığını iddia ediyorlar.
Bu memleketin ortaokullarında, liselerinde okudum.
Yıllardır bu sahada çalışan, araştırma yapan biri olarak ben böyle bir yapının etkin olduğuna rastlamadım.
Tam aksine, Türk tarih eğitiminin sefaletini müşahede ettim.
Fakir bir edebiyata dayanan, tek kelimeyle sefil bir eğitim; söz konusu eğitimin ne demokıasi ne de totaliter bir ideolojinin altyapısını vermesi mümkündür.
Peki Türkler nasıl oluyor da millî bir kimlik çizgisine salıip olabiLiyorlar?
Çünkü bu coğrafya üzerinde kazanılan önemli zaferlerle büyük değişiklikler meydana geldi.
Yine çok önemli savaşlar ve geri çekilmelerle, dahası ızdırablı toprak kayıplarıyla bugünkü Türk vatanı oluştu.
Demek ki objektif olarak, büyük bir mirasa, güçlü bir yapılanmaya, önemli bir potansiyele ve tarihî bir zenginliğe sahip bir milletten söz ediyoruz.
Bu hiçbir zaman değişmeyecektir.
Bu hâlin dejenere olması, ortadan kalkması fevkalade güçtür.
Bunun çeşitli sebepleri vardır.
Türkiye'nin bugünkü toprakları, dünyanın etnik yapısı en geç değişen bölümlerinden biridir.
Bu topraklar Miladî 12. asırda Türkleşmiştir.
Memleketimizin adını Turchia, Turcmenia olarak koyanlar da biz değiliz; İtalyan gözlemcilerdir.
Çünkü tüccar İtalyanlar o tarihte Akdeniz medeniyetinin sözcüleridir.
Coğrafya ve dünyayı çok iyi bilirler.
Bizim koyduğumuz isim ise Roma İmparatorluğudur (İklim-i Rum veya Devlet-i Rum).
* * *
Çağdaş Türkiye tarihine giriş ise hiç şüphesiz ki her şeyden evvel bir coğrafya sorunudur.
Türkler tarihin çok geç bir zamanında alıştıkları coğrafi çevreye yabancı bir bölgeye, Akdeniz'e adım atmışlardır.
İster reddedelim ister bilmemekte ısrar edelim; Türkler 12. asırdan itibaren bir Akdeniz toplumudur. Doğal coğrafya aynı zamanda bir kültürel çevredir.
Bu nedenle hem Türk kavminin kültürel yapısında, bir değişim meydana gelmiştir hem de bu yeni gelen sahipleriyle Küçük Asya'da yeni bir renklenme hasıl olmuştur.
Türkiye'nin derin tarihi dediğimiz bu asırlar Çağdaş Türkiye'nin en önemli dönemidir; bilhassa halen yaşadıklarımız tamamen söz, konusu biçimlenmenin sonucudur.
Bu görkemli oluşum bütün Ortadoğu ve Avrupa, için fevkalade önemlidir ve temelde sadece üç asrı kapsamaktadır.
2012 yılında İsmail Küçükkaya ile hazırladığımız soru-cevap tarzındaki Cumhuriyetin İlk Yüzyılı kitabına okurlarım ilgi gösterdi.
Türklerin Tarihi de her konferansımda okurlarımdan birçok soru aldığım bir dönem...
Bu projenin ortaya çıkışında da tarih programlarımın unutulmaz yapımcısı Engin Atatimur'un büyük rolü var; onunla editöryal bir işbirliği içinde bu kitabı hazırladık.
Metnin gözden geçirilip düzenlenmesinde editörüm Adem Koçal'ın payı için müteşekkirim.
Projeyi iki kitaplık mini bir seri olarak düşündük.
Elinizdeki ilk kitapta Türklerin Orta Asya'dan Ortadoğu'ya gelişine ve burada tarihi değiştirmesine tanıklık edeceksiniz.
Selçuklular devri ve kısa zamanda cihana hükmedecek Devlet-i Aliyye'nin bugünlerde çok tartışılan kuruluş dönemiyle de kitap sonlanıyor.
Serinin ikinci kitabında ise Marmara bölgesinde küçük bir beylik olarak doğup gelişen ve kurulduğu ilk yılların üzerinden henüz 150 yıl geçmeden Balkanlar ve Ege'de hâkimiyeti tesis eden, Akdeniz dünyasının son muhteşem imparatorluğu Osmanlı'nın Rumeli'yle başlayan fetihlerinden üç kıtaya yayılmasına ve ardından Modern Türkiye'nin doğuşuna şahitlik edeceksiniz.
Bu kitaptaki görüş ve analizlerim şüphesiz hem meslektaşlarımın hem de okurlarımın eleştirisine açıktır.
Zira bu metin dönemin sentez niteliğindeki bir tarihi olmayıp bir giriş mahiyetindedir.
Ayrıca söz konusu kitap, ileride planladığım bir tarih çalışması için görüş ve yöntemimi okuyucunun değerlendirmesine de açıyor.
Her türlü eleştiriyi şükranla karşılayacağımı belirtmek isterim.
İlber ORTAYLI
Galatasaray Üniversitesi
28 Şubat 2015
a45UyF587661-150406135843 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2015/04/07 10:50 6 64 1 undefined kemalistiz@googlegroups.com
Tarih, bir milletin kanini, hakkini, varligini hicbir zaman inkar etmez.
K.Ataturk
Kadin evden cikmamali perde arkasindan konusmali
AHZAB 33.evlerinizde oturun, eski cahiliye adetinde oldugu gibi acilip sacilmayin.
Namazi kilin, zekati verin, Allah a ve resulune itaat edin.
Ey ehl-i beyt!
Allah sizden, sadece gunahi gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor.
AHZAB 53.ey iman edenler!
Siz zamanini gozetlemeksizin, bir yemege davet edilmedikce, peygamber in evlerine girmeyin.
Ancak davet edildiginiz vakit girin.
Yemegi yediginizde hemen dagilin, sohbete dalmayin.
Cunku bu hareketiniz peygamber i uzmekte, fakat o (size bunu soylemekten) utanmaktadir.
Ama Allah, hakki soylemekten cekinmez.
Peygamber in hanimlarindan bir sey istediginiz zaman perde arkasindan isteyin.
Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onlarin kalpleri icin daha temiz bir davranistir.
Sizin Allah in resulunu uzmeniz ve kendisinden sonra onun hanimlarini nikahlamaniz asla caiz olamaz.
Cunku bu, Allah katinda buyuk (bir gunah) tir.
Butun dinlerin viruslerin salginina cok benzer bir akil hastaligi oldugunu dusunuyorum.
Din mukemmel bir kulturel yapi.
Ama bu onu gercek yapmiyor ve beni gercek ilgilendiriyor.
Cicek virusu mukemmel bir virus.
Isini cok guzel yapiyor.
Ama bu onun iyi oldugu, ve yok olmasini istemedigim anlamina gelmiyor
Richard Dawkins
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder