Ülkemizin milli savunma projeleri ve bu projelere dayanarak babalanmaları ve efelenmelerini hatırladım.
Yumruğunu vuran ülke, dirsek çıkaran ülke, çifte atan ülke, süper güç, bölgesel güç, nizam veren, sözü dinlenen güç laflarını hatırladım.
Oysa ülke savunması uzay, hava, deniz, ve karada bütün alanlarda, basamaklar halinde, birbirini koruyacak, kademeler halinde, deliksiz, boşluksuz bir düzende olmalı.
Ülkemizin halen kısa, orta ve yüksek irtifa hava savunma sistemleri eksiktir.
Bunu kapatmak üzere projelendirilmiş olan Hisar O ve Hisar A henüz prototiptir.
Yüksek irtifa projesi konsept tasarımdır, prototipi dahi yoktur.
Oysa bizim hem kuzeyden, hem güneyden komşumuz Rusya'nın her seviyede ve çeşitli versiyonlar halinde sistemleri vardır.
Hatta bir sonraki proje olan S-500'lerin prototipleri yapılmış, seri üretime hazırlanmıştır.
Ülkemizin tek seyir füzesi SOM hala daha prototipdir.
Üç versiyonu vardır, üçü de aynı konsept tasarımın varyantlarıdır.
Ses üstü hızda uçabilen versiyonu yoktur.
Oysa rakip seyir füzeleri ses üstü hızlarda uçabilmektedir.
Ülkemizin kendine ait askeri GPS sistemi yoktur.
Bunun ikamesi olabilecek karasal konumlandırma sistemi de yoktur.
Doğal olarak akıllı mühimmatlarımızı hassas hedefleme yapabilmek için düşmanlarımızın GPS sistemlerine güvenmek zorundayız.
Dangalakça bir durum.
Oysa Rusların ve Amerikalıların kendilerine ait askeri GPS sistemleri vardır.
Ülkemizin yerli savaş uçağı tasarımları tamamıyla konsept tasarım aşamasındadır.
Bunların hiçbirisinin on yıldan önce prototip olması imkanı yoktur.
Ülkemizin yerli uçak motoru üretimi yoktur.
Olan projelerin yakın zamanda sonuç vermesi olası değildir.
Bu bağlamda yalnızca SOM seyir füzesi için küçük ölçekli bir türbin motor prototipi üretilmiştir.
Ancak, yetersiz finansman nedeniyle hem motor, hem de SOM seyir füzesinin üretimi duraklamıştır.
Doğal olarak türbin motor gerektiren seyir füzelerinin seri üretimi de sıkıntıdadır.
Ülkemizin yüksek güç üretebilen marin tipte motor üretimi yoktur.
Bu nedenle savaş gemilerimizin hepsinde ithal motorlar kullanılmıştır.
Halen ülkemizde böylesi motorları tasarlama ve üretme yeteneği yoktur.
Aynı şekilde tren, tank, ağır iş makinaları için gereken yüksek güçlü karasal dizel motorların üretimi yeteneği de yoktur.
Altay tankının motorunu üretmek üzere görevlendirilen şirket başarısız olmuştur.
Motor tedariki için yabancı üreticiler ülkemize ambargo uygulandığından olumsuz cevap vermiştir.
Ve Altay tankı motorsuz kalmıştır.
İşin tuhafı gerek marin tipte, gerekse ağır iş makinaları için gereken motorların üretim kabiliyeti daha önceleri elimizde vardı.
Benim bildiğim Eskişehir lokomotif fabrikasından tren motoru, ve 1960'lara kadar da askeri tersanelerde özel gemi motoru imalatı yapılıyordu.
Sonradan bu üretimlerin durdurulduğunu biliyorum.
TSK'nın ağır ve hafif piyade silah envanterinin yenilenmesi çalışması için tasarlanan silahın üretim hızı son derece düşüktür.
Bu hızla TSK'nın elindeki demode G-3 ve Kalaşnikofların yenilenmesi on yıllarca zaman alacaktır.
TSK envanterinde modernize edilmiş M-60 ve Leopart-2 tankları dışındaki tanklar dolgu maddesidir.
Bunları çağdaş tankların karşısına koymak yenilgiyi kabul etmek olacaktır.
Envanterde görülen 3800'lere varan tank sayısını gerçekçi saymak hata olacaktır.
TSK'nın tank envanterinde hızla yenileştirme yapılması şarttır.
Altay Projesinin gecikmesi bu nedenle çok tehlikelidir.
Hava kuvvetlerimiz için F-35'lere bel bağlamak büyük hata olacaktır.
Görüldüğü kadarıyla F-35 projesi batı bloku için batak bir proje olmuştur.
Şartnamesi çok fazla ağır, beklenti seviyesi çok yüksek tutulmuştur.
Çok rollü olması beklenen, ve bütün bu rollerin beklentilerini karşılayamaması ihtimali çok yüksek olan bir fiyasko uçak projesiyle karşı karşıyayız.
Batılı diğer ülkelerin elinde biz F-35 beklentisiyle oyalanırken ikame edecek çok fazla sayıda modern başka uçak modeli mevcuttur.
Bizim ise elimizde çok ağır şekilde malzeme yorgunluğuna maruz kalmış F-4'ler ve F-16'lardan başka seçenek yoktur.
Dolayısıyla kuvvetle muhtemel F-16 sonrası bir model için doğrudan satın almayla beraber ortak üretim için şimdiden harekete geçmek gerecektir.
Beğenmediğimiz, küçümsediğimiz, aşık attığımız, Rusya'nın beş ayrı uçak firması, her firmanın en az beş uçak, helikopter modeli mevcuttur:
Bu firmaların ürünlerinin Inci Dünya Savaşından bu yana kesintisiz bir devamlılığı vardır.
Bunu bilmek gerekir.
Geleceğin, hava kuvvetlerinin bolca insansız hava araçlarından oluşacağı açıktır.
Bizim İHA envanterimiz de son derece zayıftır.
Silahlı İHA'larımız bir elin parmakları kadardır.
MALE sınıfı IHA aracı olarak elimizde ANKA-S prototipi mevcuttur.
Dikkat ederseniz, yine prototipe saplandık.
Büyük mübalağalarla anlatılan akıllı mühimmatlar, denizaltı savunma ve saldırı araçları, silahları, duyuruları yapılan uzaktan komutalı, stabilize silah kuleleri, top kuleleri ve benzeri pek çok sistem hep konsept tasarım, prototip aşamasındadır.
Hükumetin bunlara yeterli miktarda bütçe ayırması, bu tasarımların seri üretimlere başlaması, bu ürünlerin TSK envanterine en azından yeterli sayılarda teslim edilmesi şarttır.
Bunlar yapılmadan uluslararası medyada yapılan efelenme, babalanma demeçleri son derece tehlikelidir.
Türk halkına yönelik, iç politikaya yönelik kabadayılıklar, çıkışlar, meydan okumalar, kandırmacalar da çok tehlikelidir.
Türkçe konuşabilen Anadolu ve Trakya Türk halkları gerçekleri bilmek zorundadır.
Oraj POYRAZ ( 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
L2fSIJNoA0xfSNxA
S-400'ler Türkiye'nin radarında
21 Şubat 2017 - 07:38Son Güncelleme : 21 Şubat 2017 - 07:53
Ankara, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminde eksikliği bir kez daha hissedilen hava savunma sistemlerinin tedariği için düğmeye bastı.
Rus devletine bağlı teknoloji şirketi Rostech'in Genel Müdürü Sergey Çemezov, Rusya ve Türkiye'nin S-400 füze savunma sistemlerinin satışı konusunda görüşmelerde bulunduğunu söyledi. Sputnik Türkiye'nin haberine göre Çemezov, "Görüşmeler sürüyor. Şu anda mali konular üzerinde çalışma yapılıyor" dedi.
BAKAN IŞIK DA RUSYA İLE GÖRÜŞÜLDÜĞÜNÜ AÇIKLAMIŞTI
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Kasım 2016'da yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin hava savunma sistemi ihtiyacının giderilmesi için çalışmalar sürdürülüyor. Rusya ile S400 için görüşüyoruz. Ancak farklı ülkelerle görüşmeler de yapılıyor" diye konuşmuştu. Işık, "Rusya'nın (S400 alımı) konusundaki tavrı şu ana kadar olumlu, üzerinde yoğun şekilde çalışıyoruz" demişti.
http://www.hurriyet.com.tr/s-400ler-turkiyenin-radarinda-40372234
a45UyF587661-170221145927 Oraj Poyraz At 0raj.p0yraz@neomailbox.net 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2017/02/21 17:41 2 65 alelma@yahoogroups.com
Cibi condimentum est fames
Aclik her yemegin baharatidir.
(Marcus Tullius Cicero, De Finibus, 2.90)
Latince Atasozleri
Hz.Aise radiyallahu anha ya bir zat misafir oldu.
Adam sabahleyin, elbisesini yikamaya basladi.
Hz.Aise ona:
Sana, (meni) bulasan yeri (gorduysen) orasini yikaman kafi idi, goremedigin takdirde etrafini yikardin.
Ben, Resulullah aleyhissalatu vesselam in elbisesinden (meni bulasigini) ovalamak suretiyle cikardigimi biliyorum.
O, (bir de yikamaksizin) onun icinde namaz kilardi.
Bir diger rivayette soyle gelmistir:
Iyi biliyorum kurumus meni bulasigini Resulullah aleyhissalatu vesselam in camasirindan tirnagimla kaziyarak cikariyordum.
Muslim, Taharet 105, 109, (288, 290).
Hadis No: 3490
Yani, Einstein ateist degil ve en yakin oldugu akim ise panteizm.
Ama nasil panteizm?Gorelim:
Ben asla Dogaya bir amac ya da hedef, ya da insanmerkezci olarak anlasilabilecek herhangi bir sey yuklemedim.
Dogada gordugum sey, bizim oldukca yetersiz bir sekilde kavrayabilecegimiz ve insani kucuk bir varlik hissiyle dolduracak olaganustu bir yapi oldugudur.
Bu gercekten mistisizmle hicbir ilgisi olmayan bir dinsel duygudur.
I have never imputed to Nature a purpose or a goal, or anything that could be understood as anthropomorphic.
What I see in Nature is a magnificent structure that we can comprehend only very imperfectly, and that must fill a thinking person with a feeling of humility.
This is a genuinely religious feeling that has nothing to do with mysticism
Albert Einstein, replying to a letter in 1954 or 1955; from Albert Einstein the Human Side, Helen Dukas and Banesh Hoffman, eds., Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 1981, p.39.
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
| Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
| Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
 BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder