2 Haziran 2019 Pazar

Son günlerde öne çıkan bazı haberler... 02-06-2019 3





SELCAN TAŞÇI HAMŞİOĞLU: TOPRAKTAN UTANÇ FIŞKIRIYOR

selcantasci@gmail.com

30 Mayıs 2019



Mini etek mi giymişti?

Hayır.

Kırmızı ruj mu sürmüştü?

Hayır.

Gece yarısı sokağa mı çıkmıştı?

Hayır. "

Herkesin içinde kahkaha" mı atmıştı?

Hayır.

Alkol mu almıştı?

Hayır.

Ama öldü Ecrin (de).

İstismarları bu gerekçelerle meşrulaştırılmaya(!) evet evet meşrulaştırılmaya çalışılan bütün diğer kadınlar kızlarla aynı kaderi paylaşarak öldü; 1 5 yaşındayken hem de.

***Bakalım ellerimize…Bir "Vicdani Tıp Kurumu" olsa ve o bedencik parçalarının otopsisi orada yapılsa yazardı rapora mutlaka; acıyla öfkeyle sımsıkı kapayınca görünmüyor sanıyorsanız ya damlıyor insanlığa; Ecrin'in kanı hepimizin avuçlarında!

***Ecrin bebek bir kazaya kurban gittiyse de bu böyle.

Bir sapkınlığın kurbanı olduysa da böyle.

Sonuç yani birinci derecedeki sapığının sapkınının canisinin katilinin canavarının dışında bu trajedilerin bir de ihmalleri duyarsızlıkları tahrikleri gibi türlü nedenle suça karışmış sosyal faillerinin bulunduğu gerçeği değişmiyor.

Annesinin daha 16 yaşında bir kız çocuğuyken kendinden 20 yaş büyük eniştesi tarafından kaçırılmasına "imam nikahlı eş" yapılmasına ve kocası(!) tarafından zorla fuhuş yaptırılmasına göz yuman kim varsa Ecrin'in kanı onun da ellerinde.

Ecrin'in etrafında dolanan "geliyorum" diyen tehlikeleri görüp bilip duyup da ihbar etmeyen her şey olup bittikten sonra "zaten anası da şöyleydi babası da böyleydi" diye konuşan kim varsa Ecrin'in kanı onun da ellerinde.

Sapıkları yargılama makamını duruşmada kadın avukatın etek boyuyla ilgili tutanak tutturan bir kafaya kimler emanet ettiyse; Ecrin ve emsallerinin kanı onların da ellerinde.

Ve…Hiç kimse "habercilik" "gazetecilik" diye masumlaştırmaya kalkışmasın; bu işin bütün uzmanları "Yapmayın.

İçerik paylaşmayın.

Sapıkları imrendirmeyin.

Özendirmeyin" diye bas bas uyardığı halde sırf ekranımızı üç beş kişi daha izlesin sitemiz birkaç bin fazla tık alsın diye aklımızı mantığımızı sağduyumuzu vicdanımızı reytingin tirajın kölesi yaparak canavarın her adımını en küçük ayrıntısına kadar tekrar tekrar "ballandıra ballandıra(!!!)" anlattıktan sonra hiç utanmadan güya sorumlu yayıncılar olarak "Peki bu vakaları nasıl önleyebiliriz" tartışmaları yapıyoruz ya… Hangimiz yapıyorsak Ecrin'in kanı onun da ellerinde!

Toprak sadece Ecrin'den kalanları değil; bütün unsurlarıyla alabildiğinde yozlaşmış bir toplumda kalmayanları kayıp değerlerimizi de kusuyor aslında.

Caniden yana bir insani beklentimiz zaten yok da… Haydi koysun başını yastığa bu gece de bu katlin sosyal failleri huzur içinde; eğer koyabiliyorlarsa!"

İŞBİRLİĞİ YAPMAK ZORUNDAYIZ"Yazmadan önce başka çocukların felaketinin faillerinden olmamak için her fırsatta "şiddetin pornografikleşmesine normalleşmesine duyarsızlaşmaya hizmet etmeyin" diye uyaran bir "uzman"a Prof.

Dr. Şengül Hablemitoğlu'na danıştım.

İlk düzeltmesi olayın odağındaki insanların "aile" olarak tanımlanmasına dair oldu:"Aile olmaya dair ne bireye özgü ne de aile kurumuna özgü parametrelerin hiçbirini taşımıyorlar.

Çarpık ilişkilerin sürdürüldüğü moral hiçbir değerin geçerli olmadığı bir grup insan var sadece ortada. ""

Bu olay Türkiye'de çocuğun değerine dair devletin ve toplumun düzeyini gösteren bir turnusol olma özelliği taşıyor.

Topyekün bir arada yaşayan o insanlar onların çevrelerinde bütün bunlara tanıklık edenler ve alan çalışması yürüten profesyonellerin tamamı failidir Ecrin bebeğin başına gelenlerin…Kültürel bir yozlaşma ve çürüme var.

Bunu görmek zorundayız.

Bu insanlar sağlıksız sosyalleşmeleri büyüme ve gelişmeleri sağlıksız.

Ahlaki gelişim aşamalarının hiçbirini geçememişler.

Etik değerleri ve vicdanları oluşmamış.

Türkiye'nin acil önlemler alması gerek bu olaylara ilişkin.

Özellikle siyasilerin karar mekanizmalarındaki belirleyicilerin bu konuda asla taviz vermemeleri gerek" diyen Şengül Hoca'nın bir çağrısı bir de manidar sorusu var:- Bu ülkenin kolluk kuvvetleri kamu görevlileri siyasileri ve toplum çocukları acımasızca döven öğretmene evladına zarar verene ensesti doğal bulana pedofillere göz açtırmayacak bir işbirliği yapmak zorunda.

Ortak bir manifesto yayınlayacak potansiyeli yok mu bu ülkenin?



https://www.yenicaggazetesi.com.tr/topraktan-utanc-fiskiriyor-52103yy.htm

================================

ORHAN UĞUROĞLU : AKP'LİLERİN GÜNAHLARI VE SİYASİ TÖVBE İSTİĞFAR

orhan@yenicaggazetesi.com.tr

30 Mayıs 2019



Metal yorgunluğu öyle büyük bir teknik sorundur ki gövde içindeki bir parçada başlarsa tüm gövdeye hızla yayılır.

Kul hakkı yerseniz "Siyasi bakımdan tövbe istiğfar" etseniz de Allah da kul da sizi affetmez…Önce metal yorgunluğu ve genç AKP'lilerin görüşleri ile başlayalım sonra Kurtulmuş'un "Siyasi bakımdan tövbe istiğfar" diyerek İslamiyet'e hadis gibi yeni bir hüküm getirmesini değerlendirelim…Teşhisi Recep Tayyip Erdoğan 2017 sonunda koyarak İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediye başkanları Kadir Topbaş ve Melih Gökçek'le başlayarak halkın oyları ile seçilenleri "metal yorgunu" gerekçesi ile azletti.

Ancak AKP'nin metal yorgunu parçaları sadece büyükşehirler değildi ki asıl metal yorgunu AKP teşkilatları hatta AKP üst yönetimiydi.

Nitekim 31 Mart yerel seçim gösterdi ki metal yorgunluğu öyle bir arttı ki İstanbul ve Ankara başta 11 büyükşehir belediye başkanlığını CHP'ye kaptırdı.

MHP'nin yaması şimdilik AKP'ye can simidi oldu ama nereye kadar gidecek belli değil çünkü MHP de AKP'nin seçmen tabanını hızla devşirmeye başladı.

Ve AKP'nin metal yorgunu teşkilatlarının umutsuz partilileri yeni arayışın adresi olarak Ahmet Davutoğlu'nun saflarına akın akın geçiyorlar.

Erdoğan ise siyaset yorgunu isimlerle metal yorgunluğunu yamamaya kararlı.

Bülent Arınç Abdülkadir Aksu Faruk Çelik Mevlüt Uysal ve Sadık Yakut ile başlayan "AKP'yi yeniden güçlendirme projesi" görüldü ki AKP içinde büyük tepki yarattı.

AKP'nin genç kadrolarından 3 kişi ile bu atamaları konuştum ki söylediklerini duyunca kulaklarıma inanamadım. "

18 yaşa siyasetin kapılarını açan Sayın Cumhurbaşkanımız 70 yaş üstü duayen siyasetçilere yeniden görevler veriyor.

Bizler nasıl yetişeceğiz?

AKP yaşlı jenerasyon ile yönetildikçe bize siyasetin sadece dublörleri olarak kullanılıyoruz.

Aktif siyasi görev bekliyoruz ama örneğin bakanlık başbakanlık yapan büyüğümüz Binali Yıldırım TBMM başkanlığından İstanbul'a aday gösteriliyorsa bizlere AKP'de hiç şans kalmıyor demektir. "

Değerli okurlarım inanın AKP'nin genç siyasetçilerinin anlattıklarını yazsam hemen hakkımda dava açarlar tekzip yağdırırlar.

Ama onlar AKP içinde yaşanan siyasi ve ekonomik rant kavgalarını isimler vererek söylüyorlar ki elimde belgeleri olmadığından yazamıyorum.

Kurtulmuş günahlarından kurtulmuş mu?"

Şecaat Arz Ederken Merd-i Kıpti Sirkatin Söyler" derler ya Prof.

Dr.

Numan Kurtulmuş İslamiyet'e yeni bir tövbe istiğfar hükmü ekledi:"Siyasi bakımdan tövbe istiğfar…"Vallahi Billahi cuk oturdu bu tanım Kurtulmuş'a ve AKP'ye tebrikler hocam diyeyim.

Kurtulmuş'a cuk oturmuş çünkü HAS Parti Genel başkanı iken "Siyasi bakımdan tövbe istiğfar" etti ki siyasi olarak kabul gördü ve AKP'ye dönüverdi.

Kurtulmuş diyor ki;"Eksikleri hataları söyleyenlere diyeceğiz ki ; Biz de siyaseti biliyoruz eksikleri hataları görüyoruz önce 23 Haziran'ı geçelim ondan sonra gerekirse siyasi bakımdan tövbe istiğfar ederek yanlışlarımızdan kurtulacağız ve yolumuza koşar adım devam edeceğiz. "

* Kurtulmuş ve AKP tövbe istiğfar ederek hangi günahlarından kurtulmuş olacaklar?

* İstanbul'a ihanetten mi kurtulmuş olacaklar?

* Enflasyon ve hayat pahalılığı günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* Fakirliği fukaralığı arttırdıklarından dolayı günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* İşsizlerin bedduaları ile gelen günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* Emeklilikte yaşa takılanların (EYT) günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* Cumhurbaşkanlığı Hükümet rejimi ile doğan günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* FETÖ'nün ihanetinin günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

* Ekrem İmamoğlu'nun anasının ak sütü kadar helal mazbatasını iptal ettirmelerinin günahlarından mı kurtulmuş olacaklar?

Hayır Sayın Kurtulmuş "Siyasi bakımdan tövbe istiğfar" ile kul hakkından asla kurtulmuş olamazsınız.

Çünkü Allah sadece ona karşı işlenen günahları affeder.

Kul hakkı yerseniz bu günahlarınızı Allah "Siyasi bakımdan tövbe istiğfar" etseniz de asla kabul etmez.

Ne kendinizi ne de AKP seçmeninin kandırmaya çalışmayın.

Bana inanmazsanız Hacı dostum ağabeyim Abdülkadir Aksu'ya sorun…Rabbimiz de milletimiz de sizi affetmez…

Kaynak Yeniçağ: AKP'lilerin günahları ve siyasi tövbe istiğfar - Orhan UĞUROĞLU



https://www.yenicaggazetesi.com.tr/akplilerin-gunahlari-ve-siyasi-tovbe-istigfar-52102yy.htm

================================

RIZA ZELYUT : MANSUR YAVAŞ NASIL DEVRE DIŞI BIRAKILACAK?

rizazelyut@gmail.com

29 Mayıs 2019 23:09



AKP yönetimi İstanbul büyükşehir belediye seçimlerini iptal ettirmekle kalmayacak. Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın koltuğuna da el koyacaklar.

Bunun için adli yargıyı kullanacaklar…

Hatırlayın: Mansur Beyaday olduktan sonra ona karşı Necmettin Kesgin adlı sorunlu birisini kullanarak yargıyı harekete geçirdiler. Sayın Yavaş hakkında "görevi kötüye kullanma" ve "kişilerin huzurunu bozma" suçlamasıyla iddianame düzenlendi ve bu iddianame de Ankara Batı 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde kabul edildi.

Mansur Yavaş'ın önünü kesmek için devreye sokulan bu kurguya Ankaralı şiddetle tepki gösterince geri çekildiler.

Seçimi yitirdiler ya… Şimdi aynı dosyayı yeniden gündeme getirecekler. Mahkeme Sayın Yavaş'ın yargılanmasını isteyecek. Bu iş başlayınca da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Mansur Yavaş'ı görevden alacak… Gerekçe olarak da "Soruşturmanın selameti için…" diyecekler.

Mansur Beybaşkanlıktan uzaklaştırıldıktan sonra şu anki belediye meclis üyeleri içinden bir AKP'li o koltuğa oturtulacak.

ASKERLİK YASASINA BAKIN

Halkın tepkisine karşı da kendi sokak güçlerini devreye sokacaklar. Gazetecilere son günlerde artan saldırılarda aslında bunun işaretini verdiler. Halk arasında AKP'li militanlara yüz binlerce silahın dağıtıldığı konuşuluyor. Bunun doğruluğuna inanmak istemiyoruz ama dedikodusu bile çok tehlikeli…

Askerlik yasasının 45. Maddesinin 2. Fıkrasında "cumhurbaşkanınca gerekli görülen sahalarda özel olarak görevlendirilen gönüllüler…" sözü ordu içinde ordu kurulacağını gösteriyor. Asker elbisesi giydirilmiş parti militanlardan oluşacağını tahmin edebileceğimiz böyle bir yapılanma peşindeki siyasi kadronun halkın iradesini dikkate alabileceğini kim söyleyebilir ki?

KİM ÇALDI İSE AÇIKLA!

Ortaya bir laf atıp kenara çekilmek yok! Açıkla arkadaş açıkla!

Diyorsun ki: stanbul'daki 31 bin 186 sandığın 754'ünün başkanları açıkça kanuna aykırı şekilde atanmıştır. İşte hırsızlık burada!"

Cevap ver Sayın Erdoğan!

*Bu 754 sandık başkanını CHP değil senin adamın olan Süleyman Soylu'ya bağlı kaymakamlar hazırladı. Bu durumda oyları çaldıranlar CHP değil de AKP olmuyor mu?

*Hemen açıklayın bu 754 başkan oyları nasıl çaldı?

*YSK'nın 4 üyesi oy çalınması veya hukuksuzluk yoktur derken; bunu da yasaya dayanarak ispat etmişlerken siz ne hakla seçimi hırsızlık diye sakatlıyorsunuz?

*O 754 sandıkta da birer ikişer AKP'li temsilci de vardı. Sizin sandık görevlileriniz de bu çalma işinde ortak mı? Ortaklarsa onlar için ne yaptınız?

*Suçladığınız o 754 başkan hakkında bir adli soruşturma başlattınız mı?

*O sandık başkanlarını görevlendiren kaymakamlar hakkında ne yaptınız?

*Hem hırsızlık diye bağırıyorsunuz hem de seçimdeki görevliler ile bunları görevlendirenler hakkında hiçbir şey yaptırmıyorsunuz?

Bu durum seçmeni aptal yerine koymak değil midir?

PEYGAMBER ÖYLE BİR CAMİYİ YIKTIRMIŞTI

Önce bir cami açıyorsunuz. Sonra Diyanet İşleri Başkanı olan zatla birlikte o caminin önüne çıkıp siyaset yapıyorsunuz. "Oylarımızı çaldılar!" diyorsunuz.

Sayın Erdoğan imam hatipte okumuşsunuz ama İslam tarihini ya bilmiyorsunuz veya hiç önemsemiyorsunuz. Peygamberimiz Hz. Muhammet Müslümanları birbirine düşüren cami istemiyordu. İşte böyle "Sadece iyi şeyler yapmak istiyoruz!" diyen ama Müslümanlar arasına bozgunculuk sokan bir grup cami yaptırmış; içinde de Müslümanların birliğini bozacak konuşmalar yapmışlardı.

Bunu öğrenen Hz. Muhammet adamlarına emir vermiş tarihe Mescid-i Dırar diye geçen o camiyi yaktırmış ve kalıntılarını da yıktırmıştı.

Kuran-ı Kerim'in Tevbe Suresi'nde bu olay ayrıntılı biçimde anlatılmaktadır. Bu surenin 109. ayetinde Müslümanları birbirine düşürecek camilere gidenler cehennem ateşine yuvarlanmak tehlikesine karşı uyarılmaktadırlar.

Şimdi soruyorum Sayın Erdoğan:

Camileri propaganda alanına çevirerek ve Müslümanları siyaset üstünden bölerek sen mi doğru yapıyorsun yoksa öyle bir camiyi yıktıran Hz. Peygambermi doğrusunu yapmıştı?

PROVAKATÖR GAZETECİLERLE NE İŞİN VAR EKREM BEY?

HaberTürk'te izledim üzüldüm. Ekrem Bey'in karşısına yine onu çıkartmışlardı. FETÖ bankasından milyonlarca lira çekerek yalı sahibi olan… Hayatı alçak FETÖ operasyonlarına alkış tutmakla geçen… Hep CHP'ye saldıran…

O gece arsız biçimde kışkırtıcı sorular sorarak her lafa atılarak Sayın İmamoğlu'nu aklınca güç durumda bırakmaya çabaladı…

Sayın İmamoğlu! Toplum gözünde çöp olanları kendine muhatap alarak karşı tarafa kendinden veriyorsun. Bilirsin ki böylelerinden uzak duran Allah'a yakın olur

http://www.yurtgazetesi.com.tr/mansur-yavas-nasil-devre-disi-birakilacak-makale 16458.html

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Ogretmen yillar sonra odulunu alir.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

11. DIN, CAHILLERI MUCIZEYLE KANDIRIR

Din acik olsaydi, cahiller icin daha az cekici olurdu. Onlar icin, karanlik ve esrarli seyler, korkular, masallar, kerametler ve surekli olarak beyinlerini isletecek, yoracak, akla sigmaz seyler gereklidir. Romanlar, inanilmaz cin ve cadi hikayeleri, siradan insan ruhu icin, gercek tarihlerden daha cekicidir.

Din konusunda insanlar buyuk cocuklardir. Bir din ne kadar sacmalik ve mucizelerle dolu olursa, halkin ruhu uzerinde o oranda tahakkum hakki kazanir. Sofu, bonlugune hicbir sinir koymamak zorunda olduguna inanir. Bir sey ya da seyler ne kadar cok anlasilmaz olursa, halka o oranda ilahi gorunur. Bu seyler ne kadar az inanilabilir olursa, bunlara inanan siradan insanlar, o oranda erdem ve ustunlukler oldugunu sanir.

- - - - - - - - - - - - -
En iyi kitaplar bize bilmediklerimizi soyleyenlerdir.

George Orwell

- - - - - - - - - - - - -
Incil'in yarattigi butun kotulukleri dusundugumde, bu ayarda bir sey yazabilme umudumu yitiriyorum.

WILDE,OSCAR (1854-1900) Irlandali oyun yazari, oyku yazari ve sair.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 


 



 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder