16 Eylül 2024 Pazartesi

EMİN ÇÖLAŞAN: ATATÜRK’ÜN İSMET PAŞA’YA MEKTUBU



EMİN ÇÖLAŞAN: ATATÜRK'ÜN İSMET PAŞA'YA MEKTUBU

Yayınlanma: 29-Ekim-2016

* *

Sevgili okuyucularım, bu Cumhuriyet Bayramı gününde büyük adam Mustafa Kemal Atatürk, onun silah arkadaşları ve devrimci kadrolarını bir kez daha saygı, sevgi ve rahmetle anıyoruz.

Bu iktidarla birlikte yeni bir saçmalığı yeşertme çabaları başladı...

Osmanlı hayranlığı!..

Varsa yoksa Osmanlı! Kanuni dönemi ve öncesine hiç değinmiyorum. Onun zamanı bitene kadar bir sürü ülkeyi kılıç zoruyla işgal etmeyi başardık.

Ancak zorla ele geçirdiğimiz hiçbir yeri kendimize "Vatan" yapamadık.

Bütün dünya Osmanlı'nın hasta adam olduğunu biliyordu. Gün geldi oralar ayaklandı, mülk elden gitti, dünyaya rezil olduk ve çöktük. Çanakkale hariç Kurtuluş Savaşı'na kadar hemen her savaştan yenilgi ile çıktık.

Çöküş süreci sonrasında bize kala kala Anadolu kaldı.

Allah bu ülkeye iyi ki Mustafa Kemal Atatürk gibi bir insanı armağan etmişti, yoksa halimiz haraptı.

* *

Bunları bilmeyen, ya da Türk Milleti'ne bu gerçekleri unutturmak isteyen aymazlar şimdi piyasaya Osmanlı hayranlığını (!) sürüyor.

Futbol takımlarına bu adı veriyor, gazetelerinde Arap harfleri ile Osmanlıca dersleri başlatıyor, bu gibi yöntemlerle gerçekleri unutturmaya kalkışıp zavallı Osmanlı'yı yere göğe sığdıramıyorlar.

Amaç belli:

Padişahlık ve halifelik hayranlığını, Cumhuriyet ve laiklik düşmanlığını hortlatmak!..

Atatürk'ü, devrimlerini, ülkenin çağdaşlaşmasını inkâr edip Osmanlı'nın aymazlığını bir sürü yalanla birlikte yeniden piyasaya sürmek!

Burada daha önce de kullanmış olduğum bir yazımı ve ekindeki mektubu şimdi size bir kez daha iletiyorum ki, o zamanki ülke gerçeklerini görün.

* *

29-Ekim-1923 günü Cumhuriyet ilan ediliyor, Atatürk Meclis tarafından oybirliği ile cumhurbaşkanı seçiliyor.

Başbakan İsmet İnönü'ye ertesi gün, 30-Ekim-1923 günü yazdığı aşağıdaki mektubu yüksek mimar Eriş Ülger'in "Atatürk Milliyetçiliği" isimli kitabından aldım. (Parola Yayınları.)

Bu mektup Türkiye'nin nerelerden nerelere geldiğinin, zavallı Osmanlı'dan devralınan yüz kızartıcı mirasın göstergesi olan bir ibret belgesidir. Kitapta mektubun fotokopisi de yer alıyor. Askeri zaferi kazanmışız, padişahlığı yok etmişiz ama Cumhuriyet'in yapacağı daha çok işler var. Her şeye sıfırdan başlıyoruz.

Mektup günümüz Türkçesi ile aynen şöyle:

* *

"Sevgili Paşam!.. Cumhuriyet'in ilk Başbakanı olarak seni düşünüyorum.

Dur, hiç itiraz etme. Niye seni seçtiğimi şimdi anlayacaksın.

Bizi yine büyük bir savaş bekliyor. Durumumuzun bir bölümünü Cephe Komutanı ve Lozan Baş Delegesi olarak elbette biliyorsun.

Büyük devletlerin bu sefil duruma bakarak, kısa zamanda pes edeceğimizi sandıklarını Lozan dönüşü sen bize anlattın.

Ben sana şimdi bildiğinden daha da acıklı olan genel durumu özetleyeceğim.

Bize geri, borçlu ve hastalıklı bir vatan miras kaldı.

Yoksul bir köylü devletiyiz.

Dört mevsim kullanılabilir karayollarımız yok denecek kadar az. 4.000 kilometre kadar demiryolu var. Bir metresi bile bizim değil. Üstelik yetersiz. Ülkenin Kuzeyini Güneyine, Batısını Doğusuna bağlamamız, vatanın bütünlüğünü sağlamamız şart.

Denizciliğimiz acınacak durumda.

Köylümüzü topraklandırmalı, ihtiyacı olana bir çift öküz ile bir saban vererek çiftçi yapmalıyız.

Doğudaki aşiret, bey, ağa, şeyh düzeni Cumhuriyetle de, insanlıkla da bağdaşmaz.

Bu durumu düzeltmeli, halkı kurtarmalıyız. Her yerde tefeciler halkı eziyor.

Güya tarım ülkesiyiz ama ekmeklik unumuzun çoğunu dışarıdan getirtiyoruz.

Sığır vebası hayvancılığımızı öldürüyor.

Doktor sayımız 337, sağlık memuru 434, ebe sayısı 136.

Pek az şehirde eczane var. Salgın hastalıklar insanlarımızı kırıyor.

Üç milyon insanımız trahomlu. (Gözleri kör eden bulaşıcı bir hastalık. EÇ.)

Sıtma, tifüs, verem, frengi, tifo salgın halinde. (Cumhuriyet bunları yok etti. EÇ.)

Bit ciddi sorun.

Nüfusumuzun yarısı hasta. Bebek ölüm oranı % 60'ı geçiyor. Nüfusun % 80'i kırsal bölgede yaşıyor. Bunun önemli bölümü göçebe.

Telefon, motor, makine yok.

Sanayi ürünlerini dışarıdan alıyoruz. Kiremiti bile ithal ediyoruz.

Elektrik yalnız İstanbul ve İzmir'in bazı semtlerinde var.

Düşmanın yaktığı köy sayısı 830. Yanan bina sayısı 114.408. Ülkeyi neredeyse yeniden kurmamız gerekiyor.

Yunanistan'dan gelen göçmen sayısı 400 bii geçecek.

İktisadi hayatımız da, eğitim durumumuz da içler acısı. İktisatçımız çok az.

Zorunlu okuma yaşındaki çocukların ancak dörtte birini okutabiliyoruz. Halkın eğitim sorunu hiç çözülmemiş.

Oysa Cumhuriyet'in insan malzemesini hazırlamalı, namus cephesini güçlendirmeliyiz.

Kültür eserleri kaçırılmış, kaçırılmaya devam ediliyor. Raporlarda daha ayrıntılı, daha acı bilgiler var.

Bunları Bakanlara ve parti yönetim kuruluna da ver. Genel durumu tam bilsinler.

Bütçemiz, gelirimiz yetersiz. İktisadi çıkmazdan kurtulmak için geliştirdiğim bir düşüncem var. Bu düşünceyi günü gelince konuşuruz.

Hedefimiz milli iktisat. Bağımsızlığın sürekli olması için iktisadi bağımsızlık temel ilkemiz olmalı.

Osmanlı bu gerçeği geç fark etti. Fark ettiği zaman çok geç kalmıştı.

Cumhuriyete uygun bir anayasaya gerek var. Bu zor durumdan nasıl çıkılabileceğini gösteren ne bir örnek var önümüzde, ne de bir deney.

Ama yılmamak, ucuz ve geçici çarelerle yetinmemek, halkı kurtarmak için sorunları çözmek, kalkınmak, ilerlemek, milli egemenliğe dayalı uygar ve özgür bir toplum oluşturmak, yüzyılımızın düzeyine yetişmek, kısacası çağdaşlaşmak ve bu büyük ideali tam olarak başarmak zorundayız.

Bu ana kadar bu ideali koruyarak geldik. Bundan sonra daha hızlı yürümek zorundayız.

Bunun için gerekli yöntemi, yolu birlikte arayıp bulacağız.

Yoksul ve esir ülkelere örnek olacağız.

Kaderin bizim kuşağımıza yüklediği kutsal bir görev bu.

Bu büyük görevin ağırlığını ve onurunu seninle paylaşmak istedim.

Allah yardımcımız olsun!

Gazi Mustafa Kemal."

* *

Cumhuriyet, şimdi övmeye kalkıştıkları Osmanlı'dan işte böyle bir vatan devralmıştı. Atatürk düşmanı cahiller okusun da öğrensin!

🇹🇷

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Biz baris istiyoruz dedigimiz zaman tam bagimsizlik dedigimizi herkesin anlamasi gerekir.
1923.

~K.Ataturk~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Gururla Zayıflık, İkiz Kardeştirler.

~LOWELL~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Insanlarin adlarini animsa…

~Anonim Nasihat~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Görünüşe aldanma, yanılırsın. Varlığa kanma, yok olup gider. Bir gülüşün peşine git çünkü karanlık ve ürkütücü zamanlarda o gülücüğe ihtiyacın olacak.

~Anonim~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ömer Hayyam Bütün Dörtlükler [ 187. - 389 ]

~Sevgiyle yuğrulmamışsa yüreğin
Tekkede, manastırda eremezsin.
Bir kez gerçekten sevdin mi dünyada
Cennetin, cehennemin üstündesin.

ŞARAB: Arapça, içecek şey, anlamında bir kelime. Aşk ve mahabbet anlamına kullanılır. Coşkun aşk halleri ki, bu durumdaki kişi aşkta sadakat imtihanından geçer. Kemale erenlerin hali budur. Bu kelimeyle ilgili bazı deyimler şunlardır:
Şaraphane : Melekût âlemi, kâmil arifin iç dünyası.
Şarab-ı Puhte: Yıllanmış, kıvamını bulmuş şarap. Her türlü kayıttan, sınırlamadan kurtulmuş saf ve mücerred zevk.
Şarab-ı ham : Çiğ şarap. Dünyevî zevk ile karışık hayat.
Şarap-ı Tevhîd : Allahın zâtında mahvolup, her türlü maddî bağdan kurtulma.
İki türlü şarap vardır: Biri maddî, dünyevi, alkol ihtiva eden içilmesi haram olan içki, ki bu insanı içince sarhoş eder. Diğer şarap ise, aşk şarabıdır. Allahı sevmekten kaynaklanan zevkin sonucu olarak ortaya çıkan bir tür mestlik, melankoli hâli. Sûfîler bu bakımdan, içmeden sarhoş olanlardır, diye tanımlanır. Marifet, içmeden, manâ sarhoşu olmaktadır. Her iki sarhoşta ortak bazı özellikler vardır. Bunlardan biri, her ikisi için dış âlemin bir anlamı yoktur; sarhoşluk, her iki grubu dış dünya ile alakalı bir takım ilgilerden kesmiştir, ikisi arasındaki pek çok farktan bir diğeri de, şudur: : Mânâ sarhoşunda, karaciğerden kaynaklandığı söylenen bir tür iç hararet, maddî şarab içende bulunmaz.~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Dilencilerin Seçmeye Hakkı Yoktur.

~BEAUMONT İLE FLETCHER~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Hirsizlik
. . . . . .
Ekmek mi ? Vay utanmaz herif Milyon mu ? Askolsun …

~LEHCET'UL HAKAYIK (GERCEKLERIN DILI)~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bir suru dostunun icinde elbet dusmanlarin olacak ama unutma ki,onca dusmanin icinde belki seni dostun vuracak.

~Maksim Gorki~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Halka karsi daima icinizde sevgi ve nezaket besleyin.

~Hz.Ali~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kimsenin Kazançlı Olmadığı Pazarlık, Kötü Bir Pazarlıktır.

~İNGİLİZ ATASÖZÜ~

- - - - - - -







- - - - - - -

SAFAK_VAKTI.epub
Donna_Leon-Operada_Cinayet.epub
Cemal_Yildirim-100_Soruda_Evrim_Kurami_ve_Bagnazlik.epub
Charlie_and_the_Chocolate_Factory-Dahl_Roald.epub
WalterBenjamin_BrechtiAnlamak.pdf
The_Body-Stephen_King.epub
Jean_Paul_Sartre-Saygili_Yosma.pdf
Arnold_Wesker-Mutfak.pdf
Nazim_Hikmet_20_Masallar.epub
Dmitry_Glukhovsky-Metro_2033.epub
Veba-Albert_Camus.epub
Bosna-Hersek_ile_Ilgili_Arsiv_Belgeleri_1516-1919_-Ankara_1992.-XXVIII_685_s..pdf
Ahmet_Refik-kadinlar_saltanati.pdf
The_Grass_Is_Singing-Doris_Lessing.epub
Wilbur_Smith-Yirtici_Kus.epub
Stanislav_Stratiyev-Otobus_Sefer_.doc
Mehmet_BAYDUR-Cumhuriyet_Kizi.doc
Anton_Cehov-6_Kogus.epub
Complete-French-The-Basics-by-Living-Language-Excerpt.pdf
MIRAS_Munir_Caner-Ortaoyun_.doc
Kelly_Keaton-Tanrilar_ve_Canavarlar_1_Karanligin_Kizi.epub
Antonin_Artaud-Tiyatro_ve_Ikizi.pdf
Kemal_ORUC-ARAFTA_IKI_KADIN.pdf
Atli_Han-Abdullah_Ziya_Kozanoglu.epub
KATE_CHOPIN-The_Awakening.epub
Yaban-Yakup_Kadri_Karaosmanoglu.mobi
7.Bolum_ACCESS_2000.pdf
FRANSIZCA-GUNLUK-KONUSMA.doc
David_Eddings-Ellenium_1_Elmas_Taht.epub
Mucevherler-Danielle_Steel.epub

- - - - - - -

"> "> "> "> "> "> "> ">
- - - - - - -

OrajKalip

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri
(Derdiniz varsa buradan ulaşın.)
:
0raj.p0yraz@neomailbox.net
oraj.poyraz@openmail.cc
HvLWPtIjJR8X@protonmail.com
0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri
Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.
:
http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/
http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder