Türk karasuları ister 6 ister 12 mil olsun çok fark etmiyor, çünkü adalarımız olmadığından tamamıyla sahillerden itibaren ileri doğru ancak kısıtlı bir mesafede uzanıyor.
Ama Yunanların adaları olduğunda 6 mil, 12 mil çok şeyi değiştiriyor.
6 mil kara suları olduğunda bile Ege'de uluslarası su olarak çok az bir alan kalıyor.
Sivil gemiler için barış zamanlarından çok sorun yok.
Sivil gemiler gerek uluslar arası gerek Yunan ulusal sularından barışçı geçiş yoluyla geçiş yapabilirler.
Elbette, sivil gemileri Yunan karasularından barışçı geçişi yine de Yunan hükumetinin müsaadesine bağlıdır, ve dilediği anda bu geçişi durdurabilir.
Ancak, askeri gemiler için büyük sorun var.
Askeri gemilerin geçişi ancak uluslar arası sular yoluyla olur.
Amatör denizci olduğum için dijital deniz haritalarında rota çizme çalışmalarım oldu.
Bir Türk denizcisi olarak Yunan kara sularına asla girmeyen bir rota çizmeye kalkıştığınızda, iki yol var.
Ya Ege denizinin ortasından hayli uzun zigzaglar çizen karmaşık bir rota çizmeniz lazım, ya da tamamıyla Türk ana karasına yanaşarak görerek seyir yapmanız lazım.
Eğer Türk ana karasana yakın bir rota çizmeye yeltenirseniz, yer yer Yunan adalarıyla aramızdaki mesafenin birkaç kilometreye düştüğünü, kayalıklar ve sığlıklar nedeniyle orta hat ve kıyı arasında güvenli seyir için ancak beş yüz metreden az mesafe kalan darlıklardan geçmek zorunda kaldığınızı görürsünüz.
Unutmayın ki, ülkemizin deniz kuvvetlerinin Karadenizden Ege denizine, oradan da Akdenizene hızla ve kolayca geçiş yapabilmesi çok önemli bir stratejik gereksinimdir.
Üstelik, ülkemizin en büyük deniz üslerinden birisi de Aksaz'da Yunan adaları arasında hapsolmuş durumdadır.
Yunan karasuları 12 mil olduğu takdirde artık Ege denizinde serbestçe geçişe imkan veren uluslar arası bir su kalmamış oluyor.
İster Türk, ister Karadeniz'de sahildar diğer ülkelerin askeri gemileri Yunan karasularına girmeden geçiş yapma imkanına artık sahip olamazlar.
Diğer milletlerin askeri gemileri de Yunan kara sularına girmeden, izin almadan Marmara ve Karadeniz geçişi yapamaz.
12 millik karasuları konusunun diğer bir uzantısı da Mühasır alan, ekonomik alan konusudur.
Bunun içinde bu alanda kalan petrol ve deniz altında kalan madenlerin ve diğer zenginliklerin çıkarılması, balık avlanma alanlarının paylaşılması konusu vardı.
Bu anlamda Türk balıkçıları artık Ege'de balık avlayamayacak, Türkiye petrol ve diğer zenginliklerin kullanımından mahrum kalacaktır.
Evet, RTE ve AKP hükumetlerinin Ege'de Yunan'lara verdiği tavizler öyle üç beş değildir.
Bence aşağıdaki haritayı bir yerlere kopyalayıp zaman zaman göz gezdirin, konuyu çok iyi açıklamış.
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
L2fSIJNoA0xfSNxA
'EGE YUNAN DENİZİDİR' İLANINA HAZIRLANIYOR
Atina önce İyon ardından da Ege Denizi'nde 'Münhasır Ekonomik Bölge' ilanına hazırlanıyor.
30 Aralık 2017
HABER/ERDEM ATAY
ANKARA/Güney Kıbrıs'ın etkili gazetelerinden Fileleftheros'ta geçen hafta yayınlanan habere göre Yunanistan Milli Savunma Bakanı Vekili Dimitris Vitsas "Yunan Münhasır Ekonomik Bölgesi'ni ilan etmeyi umuyor ve buna hazırlanıyoruz" dedi. Ege denizinde adeta meydan okuma anlamı taşıyan hamleye Türk Dışişleri Bakanlığı ise sessiz kaldı.
Yunan Milli Savunma Bakan Vekili Vitsas ERT Radyosu'na yaptığı açıklamada Yunan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias'ın gündeme getirdiği karasuları egemenlik bölgesini kademeli genişletme meselesinin "Daha fazla sürtüşme yaratmaksızın Deniz Hukuku'na atıfla Yunan egemenlik haklarının ifade edilmesi ile ilgili açık bir dış politika konusu olduğunu" söyledi.
12 MİLE ÇIKARMA HEVESİNDE
Gazete Yunanistan'ın Dışişleri Bakanı Kotzias'ın projesi temelinde Yunan karasularını kademeli olarak genişletme ilanında bulunmaya hazır olduğunu belirtti. Rum gazetesi ayrıca Atina'nın ilk kademesinin İyon Denizi olacağını ve Deniz Hukuku'ndan kaynaklanan haklarını ilk kez kullanarak karasularını 12 mile çıkardığını ilan edeceğini vurguladı.
Yunan Dışişleri Bakanı Kotzias'ın Atina'nın sözde karasularını 12 mile çıkarma ilanını hangi tarihte yapacağı ise net değil. Kotzias'ın önce İyon Denizi'nden başlayarak karasularını genişletmek istediği ikinci aşamada ise aynı kriterlere sahip Girit'te karasularını genişletebileceği iddia edildi.
DIŞİŞLERİ SESSİZ
Aydınlık Yunan bakan ve bakan vekilinin açıklamalarını Dışişleri Bakanlığı'na sordu. Konu ile ilgili herhangi bir açıklama yapılıp yapılmayacağı konusunda bakanlığa ısrarlı sorularımıza rağmen yanıt gelmemesi dikkat çekti. Uzmanlara göre ise Ankara Atina'dan gelen bu "kendini bilmez" açıklamalarına derhal cevap vermeli.
Atina'nın Münhasır Ekonomik Bölge ilan etmesi ve karasularını 12 mile çıkarmasının uluslararası hukukun ve Lozan Antlaşması'nın ihlali olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sencer İmer "Adaların işgali ile zaten defacto (fiili) durum yaratmışlardı. Şimdi bunu bir adım daha ileriye götürüyorlar ve böylece Ege Denizi'ni bir Yunan denizi haline getirmeye çalışıyorlar" diye konuştu.
'MEYDAN OKUYORLAR'
Yunanistan'ın böyle bir hakkının bulunmadığının altını çizen Hacettepe Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İmer bakanların bu açıklamaları neden yaptığına dikkat çekti. İmer "Türkiye ne yapacak onu görmek için bu açıklamaları yapıyorlar çünkü biz bunu kırmızı çizgi olarak ilan ettik. Yunanistan bizim nereye kadar gideceğimizi ne yapacağımızı görmek için bu sözleri kullanıyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin bu durumu kabul etmemesi gerektiğini Münhasır Ekonomik Bölge'nin ancak ikili görüşmelerle tescil edilebileceğini 12 mil gibi konuların da kabul edilmeyeceğini söylemesi gerektiğini belirten İmer "Bu hamleler tam manasıyla bir meydan okumadır" dedi. İmer şöyle devam etti: "Buna kesinlikle bir cevap vermek lazım. Sineye çektiğimiz takdirde defacto (fiili olarak kabul etme) duruma dönüşür. Bunu kabul etmememiz lazım. Kıbrıs'ta da benzer şeyler yapmaya başlayabilirler. Yavaş yavaş adım adım gidiyorlar. "
'ANKARA UYANIK OLMALI'
Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş da Ege'de uyanık olunması gerektiğini belirtti. Aydınlık'a yaptığı açıklamada Karataş Yunanistan'ın uzun zamandır fırsat kolladığını hatırlatarak "O yüzden de Türkiye'nin Kıbrıs'ta olduğu gibi Ege'de de bir oldubittiye izin vermemesi uyanık olması ve hazırlıklı olması uygun olur" diye konuştu.
YUNANİSTAN'A İNCE MESAJ
Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Karataş Yunanistan'a da seslendi. Karataş "Yunanistan'ın dikkate almadığı konu var. Türkiye ne kadar bölünmüş parçalı gibi görünse de milli konularda Türkiye tek bilek tek yürek tek ses olur. Yunanistan bunu Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan biliyor. Bu Türkiye'yi birleştirecek bir karar olur" ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE MUTLAKA CEVAP VERMELİ
Konuyu Aydınlık'a değerlendiren emekli Büyükelçi Onur Öymen de şunları söyledi:
"Statükoyu bozduğunuz zaman bu çok ciddi ekonomik ve güvenlik sorunları yaratır. Bunu üstelik Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin aldığı casus belli kararı var. Bunu niçin Yunanistan'ın böyle bir hamle yapacağını sanmıyorum. Belki Türkiye'nin tepkisini ölçmek için böyle bir beyanla çıkarabilirler ortaya. O ihtimali düşünmek lazım. Bir de Türkiye'nin bu son zamanlarda yaptığı çıkışlara tepki olarak yapabilirler. Bunu tam bilemeyeceğim ama amaçları ne olursa olsun bunlar sağlıklı demeçler değil ikili ilişkilere zarar veren demeçlerdir. Ama Türkiye mutlaka bunları cevaplandırması lazım.
Yani bir kere Yunanistan'ın resmi görüşümü mü? Bunu sormak lazım. Eğer doğruysa ciddi ve rahatsızlık vericidir. "
MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGE NEDİR?
Deniz Hukuku ile ilgili Birleşmiş Milletler Sözleşmesi uyarınca bir devletin deniz kaynaklarının araştırılması ve kullanılmasında su ve rüzgar enerjisi de dâhil olmak üzere özel haklara sahip olduğu deniz bölgeleridir. Yeraltı kaynakları da buna dâhildir.
http://cokizlenen.xyz/ege-yunan-denizidir-ilanina-hazirlaniyor
a45UyF587661-171230130800 Oraj Poyraz At Openmail oraj.poyraz@openmail.cc
2017/12/30 13:30 2 65 AtaturkMilliyetcileri@googlegroups.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder