DENİZ HAKAN/ Bir AKP milyarderi-(TAMAMI)
Salı, 19 Haziran 2012 19:47
Ülker Grubu'nun kurucusu ve onursal başkanı Sabri Ülker geçtiğimiz hafta içinde yaşamını yitirdi.
Belediye otobüsleri, ulusal televizyon kanalları ve devlet erkanı Ülker'in cenazesine hasredildi.
Köylüye "Ananı da al git" diyen Erdoğan'dan başka, bir de duyarlı Erdoğan olduğunu görme fırsatı bulduk;
on bir yıl sonra, bu kez başbakan olarak, bir Ülker'in cenazesini omuzlarında taşıdı.
2001 yılında, Sabri Ülker'in kardeşi Asım Ülker öldüğünde, o zamanlar AKP'yi kurma hazırlıkları içinde olan Erdoğan, Asım Bey için yazdığı taziye mesajına "değerli büyüğüm Sabri Ülker Bey'in ağabeyi" diye başlıyordu.
Ölümü üzerine yaptığı açıklamada, Sabri Bey için yine aynı sözleri kullandığını gördük.
Ancak bu kadar değil;
Sabri Bey yalnızca Erdoğan'ın "değerli büyüğü" değildir.
AKP'nin elinde Türkiye'nin Büyük Millet Meclisi, Ülker'in meclisine dönmüştür.
Holding memurları meclisi
Özelleştirmelerle ilgili olarak "Babalar gibi satarım" diyen Maliye Bakanını hatırlayanınız var mı, Erdoğan "Kemal Abi," diyordu.
Ülker'in pazarlıkçısıydı;
bakan olmasından hemen önce Ülker adına ve lehine yaptığı pazarlıkta dokuz ayrı suçtan beş yıla kadar hapsi isteniyordu.
Hapis yatmadı, Maliye Bakanı oldu ve yeni pazarlıklara girişti:
Ne liman bırakacağız, ne fabrika, diyordu.
Halkın malını "babalar gibi" satmaya hevesli holding memurları dönemindeyiz;
halkı da satarlar mı, "milletin iradesi" dememizi istiyorlar, holding memurlarında milletin iradesini arıyorlar.
Dışişleriyle akraba
"Yeni Hürriyet" gazetesi, "değerli büyüğü" Sabri Ülker'e saygılarını sunarken, Pazartesi günü onun yükseliş öyküsünü yazdı.
Kırımlı bir ailenin çocuğu olduğunu, soyadlarının Berksan olduğunu, Ülker adını sonradan aldıklarını yeniden okumuş olduk.
Yalçın Küçük, Tekeliyet'in 2.cildinde "ülker" adına Tevrat'ta rastladığımızı yazıyor ve Aydınlık'ta Hürriyet'in satışı üzerine yazdığı yazılarda "Rosenberg" adı nedeniyle yakından tanıdığımız berk ya da "berg"in de İbrani'de çok kullanıldığını yineliyordu.
Sabri Ülker'in Yalçın Küçük'e "Ben sabetayist değilim," yollu bir mektup yazmış olduğunu biliyoruz, Küçük'ün kitaplarındadır;
ancak yukarıdaki bilgilere, Ülker'in kurucularından Hayim Vitali Nahum'un damadı Erroll Gelardin'in anlattıklarına bakarak, Asım Berksan'ın, ortağı Nahum aracılığıyla bir Musevi kızıyla evlendiğini ekleyebiliyoruz.
Ancak gene bu kadar değil;
bir izdivaç daha var.
Gene Yalçın Küçük anımsatıyor;
Kırım, Davud Bin Annan'ın Karaim ya da Karay tarikatını kurduğu yerdir ve Ahmet Davutoğlu oradan geliyor.
Sabri Ülker'in kızı ile Davutoğlu'nun oğlu evlidirler.
Dışişleri Ülker'le akrabadır.
Son dönemde Hürriyet'in Davutoğlu aşkı bir başkadır.
ASAM'dan Davutoğlu think-tanklerine
ASAM TSK'ya yakın bir think-tank'ti;
sırayla, Ümit Özdağ, Gündüz Aktan, Faruk Loğoğlu başkanlık yaptılar.
ASAM'ı önemli ölçüde Ülker finanse ediyordu.
Ancak ASAM "biraz da olsa" bağımsız bir çizgi tutturmuş görünüyordu;
AKP ilerledikçe, Ülker ASAM'a finansmanı kaldırdı.
ASAM'ın, Avrasya Bir Vakfı'ndan ayrılıp, yeni kurulacak Avrasya Türk Kültürü Stratejik Araştırmalar Vakfı'na bağlanması kararlaştırıldı;
ancak bağlanacağı vakfın yönetiminde, o dönemde Başbakan başdanışmanı ve büyükelçi olan Davutoğlu da yer alınca, Loğoğlu da, Edip Başer'le birlikte istifa etti.
ASAM şimdi ölüdür.
Şimdi Ülker finansmanlı Davutoğlu think-tankleri dönemidir.
AKP'ye açılan yol
Sabri Ülker'in ölümü üzerine yapılan taziye ve teşekkür açıklamalarıyla, kendisi hakkında daha başka bilgilerimiz de oldu.
Taha Kıvanç, Ülker'in 60'lı yıllarda İslam Mecmuası'na, 12 Eylül'ün ardından, Türkiye'deki tüm aydınlık güçlere saldırı karargahı olarak kurulmuş "Komando Kamplarında" yetişenler aracılığıyla ülkücülere mali destek verdiğini aktardı;
Fethullah Gülen'in sitesindense, Sabri Bey'in, gene 80 döneminde Gülen'i evinde "ağırladığını" öğrendik.
Bu AKP-Gülen iktidarının yolunu açanlardandır.
Belediye otobüslerinin, "ulusal" televizyon kanallarının ve devlet erkanının Ülker'in cenazesine hasredilmesinin ardında, memurluğun ötesinde, bir de şükran duygusu bulabiliyoruz.
Elbette, bir de Türkiye'nin başbakanlık koltuğuna oturan Erdoğan'ın Ülker dağıtımcısı olmuşluğu var.
Milli Meclisin Maliye Bakanı Unakıtan'ın "babalar gibi" fabrika ve liman sattığı dönemde, bunlara ek olarak bir de, "babalar gibi", "değerli büyüğünün" cola turka'larını satıyordu.
Holding memurlarına "milli irade" denen ülkede, cola turka'nın adı da "milli gurur" oldu, satılıktır.
Akilli insanlar az konusur. Hz.Ali |
Ey mutsuzlar! Kardeslerinizi bogazliyorlar, goz yumuyorsunuz. Çigliklar duyuluyor ama siz susuyorsunuz. Aramizda dolasip kurbanini seciyor zorbanin teki, sessiz kalirsak bize dokunmaz diyorsunuz. Bok yiyorsunuz! Ne tuhaf yer burasi, sizler nasil insanlarsiniz! Haksizlik varsa bir yerde eger ayaklanmali insan. Ayaklanma olmuyorsa batsin o sehir yerin dibine. Yansin bitsin, kul olsun karanliklar basmadan. Bertolt BRECHT | Ben,Manevi Miras olarak hicbir Ayet, hicbir Dogma, hicbir Donmus ve kaliplasmis Kural birakmiyorum. Benim Manevi Mirasim Bilim ve Akildir... K.Ataturk - - - - - - - - - - - - - - 1920 - Islam yuceltme derneginin bildirisi : Yunan ordusu halifenin ordusu sayilir. Hic de zararli bir topluluk degildir. Asil kafasi koparilacak mahlukat Ankara'dadir. ISKILIPLI ATIF | Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com Ayrilmak isterseniz de: Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com - - - - - - - - - - - - - - Arzuederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder