5 Ekim 2011 Çarşamba

POLITIK - AK ARABA GELİYOR

AK  ARABA  GELİYOR !...

B

aşbakan Erdoğan, "Artık yerli arabayı yapma zamanı gelmiştir.
Elbette bir gün bir babayiğit çıkacak ve yerli arabayı yapacak"
dedi ve
tüm yandaş- cemaatçi-damat ve yalaka basın,  ağızbirliği etmiş oto simsarları gibi  "Müjdeler olsun, Ak Parti Hükümeti karar verdi, yerli araba yapılacak" diye manşetler attılar.
Kabinenin "kirli sakallı jönü" Sanayi Bakanı ise, mevcut arabaların fiyatlarını bilmemesine rağmen önümüzdeki yıllarda  yapılması muhtemel yerli arabanın fiyatını, şimdiden 20-25 bin lira olarak açıkladı !..

Bu ekip, "Hayal" üretip  onu da allayıp pullayıp halka satmayı ustalarından öğrenmiş.
Yaşı bizimkine yakın olanlar hatırlayacaklardır.
AKP'nin önde gelen kurucularının hepsini yetiştiren, besleyen, adam eden, sonra da hayatının en büyük ihanetini yine bu yetiştirdiklerinden gören kişi rahmetli Erbakan idi.
O da "Ağır Sanayi" hamlesini başlatacak "Makine yapan fabrikanın" temelini plansız, projesiz, kaynaksız olarak Anadolu'nun çorak bir hazine arazisine atmıştı.
Sonradan işgüzar bir milletvekili o temeli kendi arabasının bagajına yükleyip TBMM bahçesine getirmişti!..
Hatta bu konudaki karikatürlerden biri ödül kazanmıştı.
Ama Erbakan ve ekibi yıllarca "Ağır Sanayi" hamlesini biz başlattık diye konuşmuşlardı…

Bunlar da ustaları gibiler.
Ülke gerçeklerini ve ekonomide yaşamakta oluğumuz olumsuzlukları gizlemek için milletin dikkatini çekecek bir "Yerli Araba" yalanını ortaya attılar.
Ama biz ülkemizin ekonomik gerçeklerini sizlere aktaralım.
Bu gerçeklere rağmen Ak Araba dolmuşuna binmek isteyen varsa, kendileri bilirler, hayal görmek için paraya gerek yok nasılsa…

2011 yılı Ağustos ayı ihracatımız 11.3 Milyar Dolar, İthalatımız ise 19.5 Milyar Dolar oldu.
Ağustos ayı açığımız 8.2 Milyar Dolar, bu yılın ilk 8 ayının açığı ise 71 Milyar Dolar.
2011 yılının tümünde açık 100 Milyar Doları geçecek.
AKP'nin 2003'te ki yıllık açık tutarı 8 Milyar Dolar idi.
9 yılda, yıllık 8 Milyar Dolar açıktan, yıllık 100 Milyar Dolar açık verir hale gelmişiz.
Nereden nereye !..

Bu yılın Ocak ayının 19'unda Dolar kuru 1.544 TL idi.
Dünkü Pazartesi günü ise Dolar kuru 1.864, Salı günü ise 1.900 TL ye dayandı.
Dolar kuru, 8 ayda %21 artmış.
Başka bir ifadeyle 8 ayda %21 fakirleşmişiz.
Dolar artışı sadece bizleri fakirleştirmekle kalmıyor.
Esas korkulu durum,  kısa vadeli döviz borcu olan özel sektörün durumu…

AKP sayesinde Dış borçlarımız 310 Milyar Dolara çıktı.
2003 yılı sonunda
147 Milyar Dolar olan dış borcumuz, %115 artışla 310 Milyar Dolara ulaştı.
Bu borcun üçte ikisi, özel sektör borcudur.
Yaklaşık 200 Milyar Dolar borcu olan özel sektörümüz, dolar kurunun 8 ayda %21 artmasıyla, otomatikman %21 lik bir borç artışıyla  karşı karşıya kalmış oldu.
Toplam özel sektör borcu içinde "kısa vadeli borçların seviyesi"  bu sene %33 seviyesine çıktı.
Bu yüksek borç oranı, döviz kurlarındaki artışla birleşince özel sektör mensuplarının uykularının kaçması da gayet normal olacak.
Borçlanma uzun vadeli olmadığı için üretimi hedefleyen yatırımlar yerine, ithalata dayalı montaj veya ticaret amaçlı al-sat modeli borçlanmalar yapılıyor.
Bu da hem üretimi yok ediyor, hem de işsizliği arttırıyor.
Üretimdeki gerileme, kamu gelirlerinin azalmasına sebep oluyor.
Hükümet bu durumda dolaylı vergileri arttırıyor ama bu vergiyi de büyük sermaye değil, doğrudan vatandaş ödüyor.

2002  yılında toplam vergi gelirleri içinde "Dolaysız Vergilerin" oranı %42 oranında idi.
2010 sonunda bu oran %30 seviyesine düşmüştür.
En adaletsiz vergi uygulaması olan dolaylı vergiler(Su-Elektrik-Benzin-telefon-gıda maddeleri vs.) tüm vergilerin % 70 ini, dolaysız vergiler(Gelir ve Kurumlar vergisi) ise %30 unu karşılar hala geldi.
Yani bir litre benzin aldıklarında, emekli Hasan Bey ile, Sanayici Rahmi Koç aynı oranda vergi ödüyorlar.
Buna dense dense Ak Adalet denir!..

Gelelim Ak Araba'ya.
Yerli üretime ağırlık vermek elbette ki desteklenmesi gereken bir iştir.
Fakat otomotiv, zaten ihracatı-ithalatını karşılayan yani harcadığı dövizi geri getirebilen bir sektör.
Demir-Çelik-Makine- Elektrik Elektronik- Kimya gibi sektörler net ithalatçı sektörlerdir.
AKP Hükümeti bu sektörlerde niçin ithal ikamesini düşünmez?..
O zaman,ucuz ithalatla sanayiciyi kim diz çöktürecek?
O da yetmeyecek yeni elektrik ve doğal gaz zammı ile sanayicinin beline odunu kim vuracak?

İyisi mi bunlara boş verelim.
Şimdi bütün dikkatimizi henüz yapılmamış fakat yapılması düşünülen  Ak Arabalara verelim.
Sizi temin ederim ki bu Ak Araba, Başbakan Erdoğan'ın Siirtli hemşerisi,  Jet Fadıl'ın "İmza" isimli arabasından daha sağlam olacaktır.
Ben de Ak Araba'nın bazı modelleri için yeni isimler önermek istiyorum.
Bu çorbada bizim de tuzumuz bulunsun isterim.
*Steyşın vagon aile tipi olanın adı; Deniz Feneri
*Heç beg olanın adı; Habur Açılımı
*Spor olanın adı; Gazze
*Kamyonet tipi olanın adı; Gemicik veya Pırlanta

Haydi iyi sürüşler.
Unutmayın,  sakın hız yapmayın.
Boşuna  acele giden, ecele gider dememişler!...

Not: Ak İktidar, kişi başına yıllık gelirimiz 10 bin doları aştı diye övünüyordu.
Dolar, 1.90'ı geçince, bizim kişi başına yıllık gelirimiz de 7.500 dolara düştü.
Bu konuda, civanım delikanlıdan ses var mı?
O şimdi, Güney Afrika'dan Suriye'ye  taş atmaya devam ediyor!...

Sağlık ve başarı dileklerimle 05 Ekim 2011

RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com

twitter.com/rifatserdaroglu
0 532 211 00 11

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder