Abi sünni müslüman cemaatin ağzına baktığı bir ağır abi. İlk ve en önemli tesbiti SÜNNİLER ZELİL olmuş. Neden zelil olmuş, nasıl zelil olmuş, eskiden nasılmış, şimdi ne olmuş, idealde ne olmalıymış? Bir sürü soru var, ama bu tesbitin objektif bir gerekçesi yok, söylenmemiş. Sanki, herkesin kabul ettiği, bilinen bir gerçekmiş gibi. İkinci önemli tesbiti ZELİL OLANLAR SÜNNİLERmiş. Misal Aleviler, Caferiler, Süryaniler, Nasturiler, Museviler, şunlar, bunlar zelil olmamış, onların bir eli yağda bir eli baldaymış. Önerilerinden, nefis terbiyesi, kişilik gelişimini destekleyici olanları ateistler dahi kabul eder. Bunlara itiraz yok. Hz. Musa'ya iletilen on emirde söylenenlere dikkat edelim, Hristiyanların yedi büyük günahını işlemeyelim. Tamam. Ancak, ilk maddeye ne demeli sünniler çocuklarını askeri okul ve harp okullarına göndermemişler. Sanki bütün subaylar, astsubaylar alevi, hristiyan, mecusi. Ya ikinci maddeye ne demeli sünniler çocuklarını öğretmen de yapmamışlar. Ya da bütün öğretmenler alevi, dürzi, budist. Ya üçüncü madde, meğer sünniler çocuklarını din görevlisi de yapmamamış mış. Bundan da memlekette ya hiç imam yok, ya da olan imamların hiçbirisi sünni değil, onu anlıyoruz. İcazetli ulema, fukaha ve meşayih yetiştirmemişler. Peki TVlerde boy boy gördüğümüz bunca ilahiyatçı, bu kadar ilahiyat fakültesinde, imam hatipte eğitim verenler mecusi mi? İcazeti kim verecek, bunca zamandır yetişmiş olanlar nedir? Yoksa Mehmet Şevki Eygi mi icazet verecek? Malum yetişmiş ilahiyatçıları beğenmeyen o, o halde herşey onun beğenisine göre tanzim edilmeli. Başka sünniler namaz da kılmıyorlarmış, camiler boşmuş. Bu en büyük sorun. Sünniler bi namaz kılsalar herşey düzelecek. Herkes kardeş olacak, birbirine sarılacak, ilahi bir uyum içinde dans edecek. Ve herşeyden daha elim ve vahim olmak üzere sünniler en akıll çocuklarını doktor, mühendis yapmışlar ve ziyan etmişler. Olacak şey değil, sünnilerin en akıllı çocukları doktor, mühendis olmuş. Bak işte bu noktada kendimi güçlükle tutuyorum. Olmaz böyle şey. Başka sünniler rahatı görünce yan gelip yatmışlar. Peki o zaman bu kadar cemaat şirketini, holdingini, bırakın onu müslüman sünni olduğunu söyleyen zengini nasıl izah edeceğiz? Çeteleşen, partileşen, devletleşen, istihbarat örgütüne dönüşen cemaatlere ne demeli? Daha neler neler... İşte ben bunlara bakıp diyorum ki, klavuzu karga olanın burnu b.Ktan kurtulmazmış. Ve ne tekim kurtulmuyor. Evlatları şehit, gazi oluyor, paraları pul, gayretleri beyhude, yaşamları anlamsız oluyor. Ölmüyorlar, yaşıyorlar, ama öyle işte. Rüzgarda sürüklenen bir yaprak misali, öylece yaşayıp gidiyorlar. Sonra da gelsin, elin üçbeş milyonluk Musevisine, yorulan çalışan keferesine haset edip, pislik atmalar. Özeniyorlar, kıskanıyorlar ama olmuyor, olmaz da. Saygılar. Oraj POYRAZ |
Mehmet Şevket Eygi - Sünnîler Niçin Zelil Oldu?
Türkiye Sünnîleri bugünkü parçalanmış, dağınık, bölünmüş, esir, güçsüz hale nasıl düştüler?
Belli başlı sebeplerini sayayım:
1. En zeki, en istidatlı, en kabiliyetli, en vasıflı çocuklarının yeterli sayısını askerî liselere ve harp okullarına gönderip subay yapmadıkları için. (Eskiden buna imkan vardı...)
2. Yine en zeki ve vasıflı çocuklarının yeterli sayısını öğretmen yapmadıkları için.
3. En zeki, en medenî/şehirli, en vasıflı, ruh asaletine sahip çocuklarının yeterli miktarını din görevlisi yapmadıkları için.
4. En zeki ve kabiliyetli, fırsatlı, imkanlı çocuklarını (parası ve prestiji bol diye) doktor ve mühendis yaparak harcadıkları için.
5. Ülke sathını müzeyyen (fakat sanatsız) büyük camilerle doldurup, sonra buralarda başta sabah namazı olmak üzere ibadet etmedikleri için.
6. İcazetli ulema, fukaha ve meşayih yetiştirmedikleri için.
7. Sıkıntılardan, baskılardan, zulümlerden kurtulup biraz nefes alınca sıcağı görmüş ekmek hamuru gibi yayılıp yan gelip yattıkları için.
8. Başlarına ehliyetli, liyakatli, muktedir, hikmetli, taqvalı, ihlaslı, kudretli bir İmam-ı Kebir seçip ona biat ve itaat etmedikleri için.
9. Tek bir Ümmet olamadıkları, sürüler statüsüne düştükleri için.
10. Medenî Müslümanlar olamayıp (çoğunluk olarak) bedevî Müslümanlar oldukları için.
11. Bir kısmı dinî hizmetleri ticarete, bezirganlığa alet ettiği, etmeyenler onlara mani olmadığı için.
12. Zekatlarını Kur'ana, Sünnete, fıkha uygun olarak vermedikleri ve sarf etmedikleri için.
13. Bir kısmı futbol kulübü tutar gibi cemaat ve tarikat holiganlığı, militanlığı, yaptığı için.
14. En uygun ve en etkili şekilde emr-i maruf ve nehy-i münker yapmadıkları için.
15. Bir kısmı kötü düzenin ve sistemin haram, kirli, kara, necis rantlarına talip olduğu için.
16. "Namazı terk ettikleri ve şehvetlerine uydukları" için.
17. Fâni dünyanın aldatıcı zevklerine, sefalarına, keyflerine kapıldıkları için.
18. Dünya için hiç ölmeyecekmiş gibi çalışıp âhirete hazırlanmadıkları için.
19. Kendilerini kurtarmak için kâmil bir mürşid'e muhtaç olmalarına rağmen, böyle bir mürşid bulup ondan el alıp onun öğütlerini dinlemedikleri ve böylece farkına varmaksızın şeytanı kendilerine şeyh edindikleri için.
20. Evlerine 'aynüddeccallar koyup günde saatlerce onları seyr ederek ruhlarını ve basiretlerini kararttıkları için.
21. İsraf ve lüks bataklıklarına kendi irade ve ihtiyarlarıyla atladıkları için.
22. İslam ahlakının emir ve yasaklarına, öğütlerine, temel prensiplerine uymadıkları için.
İşte bu sebepler yüzünden Sünnî Müslümanlar zelil ve esir oldular. Güçleri, devletleri ve rüzgârları ellerinden gitti.
Kelle sayısı bakımından çoğunluktalar ama ağırlıkları yok.
Ümmet değiller, bir sürü haline düşmüşler.
Akılları dumura uğramış.
Basiretleri bağlanmış.
Kulakları var duymuyorlar.
Kalpleri var ürpermiyor.
Lüks meskenler, lüks yazlıklar, lüks binitler, lüks mobilya, lüks giysiler, lüks yemekler. İsraf israf israf... Haram haram haram... İsyan isyan isyan...
Ülkesinde sabah namazını kılmaz, kılsa camiye gitmez ama muhteşem lüks umrelere gider.
Lüks otellerin üst katından dürbünle Kabe'ye bakar.
Gurur kibir enaniyet...
Ramazanlar gelir, Ramazan etkinlik ve şenliklerinde teravih namazından fazla cemaat olur...
Başları örtülü açık kadın ve kızlar...
Titanic buzdağına hızla ilerliyor, dev gemide eğlence vur patlasın çal oynasın oh kekah...
Çalgılı ilahiler okunuyor.
Turistik sema gösterilerinde semazenler pervaneler gibi dönüyor.
Sorsanız nicesi "Müslümanlık çok ilerliyor" der.
Mehmet Şevket Eygi
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur. Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
DENIZ . . . . . . Ben deniz kenarindaki odamda, Pencereye hic bakmadan Disardan gecen kayiklarin Karpuz yuklu oldugunu bilirim.Deniz, benim eskiden yaptigim gibi, Aynasini odamin tavaninda Dolastirip beni kizdirmaktan Hoslanir.Yosun kokusu Ve sahile cekilmis dalyan direkleri Sahilde yasayan cocuklara Hicbir sey hatirlatmaz. Orhan Veli KANIK |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder