3 Ekim 2011 Pazartesi

POLITIK - "Ön şartsız Anayasa görüşmesi" tuzağı

 

"Ön şartsız Anayasa görüşmesi" tuzağı
+++++++++++++++++++++++++++++++++
 
CHP yöneticileri, AKP'nin faşist bir rejim kurduğunu sık sık vurguluyorlar.
 
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, 27 Eylül günlü Sözcü'deki açıklamasında:
"Türkiye'de rejim değişti.
Yeni rejimin adı konmadı"
saptamasını yaptı.
 
Önce bir devrim veya karşıdevrim ile rejim değişir,
      sonra da yeni rejimin Anayasası yapılır,
        rejimin adı böylece konulmuş olur.
 
                                 AKP'nin kurmuş olduğu 
ABD güdümlü faşist Gladyo-Mafya-Tarikat rejiminin  Anayasası yapılacaktır.
                        "Yeni Anayasa" dedikleri işte budur.
 
Erdoğan Toprak, Sözcü'deki saptamasının devamında,
    bugünkü rejimin kuruluşunu Hitler rejiminin gelişine benzetiyor,
              "Diktatörlüğe dönüşüyor" diyor.
 
Peki, adını bizzat CHP yöneticilerinin koyduğu
            faşist yönetimin diktatörlük Anayasasının merasimine
                                CHP ve MHP'nin katılması nasıl açıklanacak?
 
Uzlaşma Komisyonu kurulması, Meclis'te oylama yapılması "Merasim" dir.
Göz boyama ve aldatmacadır.
Çünkü, faşist diktatörlük rejiminin "Yeni Anayasa"sını
            AKP ve PKK birlikte hazırlamışlar, ve imzalamışlar bile.
"Uzlaşma Komisyonu"nda ne karar alınırsa alınsın,
Meclis oylamasında Anayasa, AKP-PKK tarafından imzalanmış hali ile geçecektir.
Çünkü AKP-BDP oyları çoğunluğu sağlamaktadır
           ve ayrıca CHP içinde AKP'nin yedek Milletvekilleri vardır.
 
Bu durumda, bağımsızlık ve demokrasi güçlerinin görevi
   Erdoğan-Gül-Öcalan ile birlikte faşist Anayasanın ilanı merasimine katılmak değil,
                  bunu önlemektir.
 
CHP ve MHP'nin
     AKP'nin "Ön şartsız görüşme" önerisini kabul etmeleri,
            Cumhuriyete ve vatana ihanetle sonuçlanacak bir sürece
                                                                                   bile bile katılmaktır.
 
CHP Gurup Başkanvekili Akif Hamzaçelebi'nin:
  "AKP'nin Anayasa girişimi iyi niyetli ve samimi" demesi,
              halkı uyutmanın anahtarını veriyor. (29 Eylül 2011)
 
Hani AKP faşist bir dikta kurmuştu?
Faşist dikta rejiminin Anayasasını yapma isteği nasıl "iyi niyetli ve samimi" olabilir?
 
AKP'nin maskesini düşürecek ön şartlar
++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
CHP ve MHP, aşağıdaki 4 ön şartı açıklamalı ve AKP'nin maskesini düşürmelidir:
 
1
Anayasa, Atatürk Devrimi temelinde yapılacaktır
2
Ülkenin bağımsızlığı, vatanın bütünlüğü, milletin birliği esas alınacaktır.
"Türk Milleti" ve "Atatürk Devrimi'ne bağlılık" vurguları Anayasa'da yer alacaktır.
3
Laiklik, "Din işlerinin dünya işlerinden ayrılması" olarak yer alacaktır.
Devlet ve toplum, din kuralları temelinde örgütlenemeyecek ve düzenlenemeyecektir.
4
Anayasa'nın ilk 3 maddesi değiştirilemeyeceği gibi, bu maddeleri arkasından dolanarak ortadan kaldırmayı amaçlayan başka maddeler de Anayasa'ya konulamayacaktır.
 
CHP ve MHP'nin açıklayacağı bu ön şartları kabul etmeyecek olan AKP'nin
                                 maskesi düşmüş olacaktır.
 
Maske düşünce ahalinin bir bölümü AKP Anayasası'na tavır alacak,
         AKP ve BDP saflarında kaynaşmalar başlayacaktır.
 
Faşist ve Bölücü Anayasa'ya karşı mücadele etmenin yolu,
                     destek olmaktan vazgeçmek
ve bu girişimin içyüzünü çekinmeden millete açıklamaktır.
 
AKP, "Ön şartsız oturalım" diyerek
        karanlık amacını açığa vurmuştur.
 
             CHP ve MHP, masaya ön şartsız olarak otururlarsa,
                      ne kadar gürültü yaparlarsa yapsınlar,
aslında faşist dikta Anayasası'nın meşrulaşmasına hizmet edeceklerdir.
 
İyi niyetli olabilirler, ama:
Cehenneme giden yollar iyi niyet taşları ile döşelidir.
 
 
Doğu Perinçek'in 2 Ekim günlü Aydınlık köşe yazısından bazı değişikliklerle düzenlenmiştir
 
 

--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ ÖLDÜRDÜĞÜMÜZ  Geceyle parlayan gözleri vardı, Cesurdu, cesurdu ziyade. Nasıl ki çekti bizi, İstifade. Karanlık mağaranın kapısında durduk, Geçerken bıraktık taşı. Sustu büyük bağırmasında, Gecelerin ve ormanların sırdaşı. Artik bizim gibi değil, Su içmez, kımıldamaz. Uyanıklığı hiç yok, Uykusu az. Öyle garip ve öyle sade, Süsler yapacağız süslerinden. Tüyleri gibi aydınlık, Ve bir şey görmeyen. Hazır, etrafın düşmanlığında, Zaferin bitmez tükenmez yemeği. Aklımızın, korkumuzun, ellerimizin, Beraber yiyeceği !  Fazıl Hüsnü DAĞLARCA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder