Aslında yazımda o soruların da cevapları var.
İlk olarak Kürt mafyasının tasfiyesi doğru bir adımdı. Bütün dünya da devlet topraklarında dilediği mafyayı yaşatır dilediğini yok eder.
Japon devleti Yakozoya müsaade ettiği için Yakuza vardır. Mafyasız toplum yoktur. Devletler kendi topraklarındaki illegaliteyi mafya üzerinden kontrol altında tutar.
Kürt mafyasının yerine ülkücü mafyanın tesisi özellikle yapılmış bir tercih değildi. O dönemde bu işlerin altına girebilecek eli silah tutan, kafası çalışan insanlar sadece ülkücü camiada vardı.
Ülkücü mafyanın tasfiyesi Türk devleti hilafına batılı ülkelerin pişirip kotardıkları bir iştir. Batı tarzı psikolojik harekat terminolojisinin ve taktiklerinin kullanılması, ifşaa olan bağlantı şeması çok açıktır.
AKP ise bu hıyanete de yardım ve yataklık etmiştir, üstelik devleti geçmiş dönemin işlerini ifşaa etmekle tehdit ederek, işi şantaj yapmaya kadar vardırmıştır.
Kanımı donduran hıyanet budur. Türk düşmanların katledilmesini cinayet suçu olarak geçmiş dönemin kadrolarına suçlama konusu yapmak büyük hiyanettir.
Her devlet düşmanlarını katleder, buna savaş, mücadele denir. Bunu ister yasal ister yasadışı yollardan yapar. Bunları ortaya dökmekle tehdit etmek büyük ihanettir.
Perinçek konusu benim de aklımı kurcalar. Hala daha bu adamın tam olarak ne yaptığını, hangi çizgide olduğunu anlamakta tereddüt içindeyim.
Ancak halen ortada olan politik kadrolara baktığımızda Perinçekten daha milliyetçi, daha dik, daha omurgalı tavır sergileyen hiçbir parti ve kadro yoktur.
Bütün kaygı ve şüphelerime rağmen, güncel konuşmalar, güncel yaşantılar bu yöndedir.
Kürtçüler konusuna gelince APO, PKK'nin sol örgütleri parçalamak üzere Kontrgerilla usullerince CIA tarafından MIT'e kurdurulduğunu herkes bilir, bunu herkes yazar. Anlaşılan PKK kendisini yaratan iradeye sadakat göstermiş, ancak aracılık eden iradeye sadık olmamıştır.
Türkiye CIA etkisiyle bir tür Frankenstein canavarı yaratmış, ve yakayı kaptırmıştır.
Başlangıçta PKK'nın hangi sol grup çatısında olduğunun hiçbir önemi yok. 12 Eylül öncesinde manuple edilen çok şey vardı. Şimdi taşlar yerine oturmuştur. Gerçekte PKK ilk kurulduğu yıllarda da, şimdi de hep ABD konrolü altında olmuştu. MIT'in bu işe karışması, onu kuran iradenin Türk iradesi olduğunu düşündürmesin, MIT sadece CIA'ya alet olmuştu. Unutmayın şimdi de, eskiden de CIA, FBI, NSA'nın ülkede önemli devlet kurumlarının içlerinde büroları vardır. Misal şimdilerde aynı yakın ilişki Emniyet Teşkilatıyla sürdürülmektedir. Aracılar sizi aldatmasın, onlar hep aracıdır. Çok merak ederseniz, Emniyetin Yıldız'dakji binasında istihbarat bölümünü bir denetleyin bakalım, giremediğiniz, hatta normal polislerin dahi giremediği bölmeler var mı? Bununla da internet kaynak doludur.
Hatta sanırım Aydınlıkçılar, Maslak'da bir rezidansta yabancı şirket görünümünde bir CIA bürosunu deşifre etmişlerdi. Ararsanız bir sürü link var.
Teşhisim; geçmiş on yıllarda bu ülkede olup biten kötülüklerden dolayı Türk Kurumlarını suçlamak çok yersiz. Olup biten her türlü melanetin arkasında CIA, ABD ve ABD konuşlu oligarklar var.
Peki, bu devlet neden bu kadar koftidir? Onu da devletin kendi ayakları üzerinde duramayacak derecede borçlandırılmasına sebep olanlara sormak gerekir. Mesela ülkenin 50 sonrasındaki bütün sağ partiler ve onların liderleri ve kadrolarına.
Baştan itibaren, Celal Bayar, Adnan Menderes deyip listenin en başından başlayın, her kadroyu ürettiği borç oranında sorumlu tutun, ve en son hem orantısal olarak, hem de miktar olarak rekorlar kıran AKP ve T.Erdoğan'a kadar gelin.
Artık bu ülkede, siyasi liderlerin halka gerçek tabloyu itiraf edip, büyük, sıkıntılı bir mücadele dönemini izah edip, bizim borç veren oligarklarımıza baş kaldırmaktan başka bir yol yoktur.
Bu mücadele döneminde ülkede her türlü parasal operasyon, manuplasyon olacaktır.
Ülkenin ekonomik olarak küçülmesinin önüne geçmek mümkün olmaz.
Ancak, böyle bir mücadeleden muzaffer çıktıktan sonra medeni dünyada kendi ayakları üzerinde duran, kendi kararlarını kendi alan, üstündeki bütün vesayet zincirlerini kırmış bir devlet olarak var olabiliriz.
Ya da, kendimize, evlatlarımıza batılılara hizmetçilik, garsonluk, oruspuluk, pezevenklik hizmetlerini münasip görmüş oluruz.
Ne tekim, halen bütün tatil beldelerimizde yapılan da budur.
Mideniz kaldırırsa, yüreğiniz kaldırırsa.
On 22.06.2012 00:09, neval kavcar wrote:
İlk olarak Kürt mafyasının tasfiyesi doğru bir adımdı. Bütün dünya da devlet topraklarında dilediği mafyayı yaşatır dilediğini yok eder.
Japon devleti Yakozoya müsaade ettiği için Yakuza vardır. Mafyasız toplum yoktur. Devletler kendi topraklarındaki illegaliteyi mafya üzerinden kontrol altında tutar.
Kürt mafyasının yerine ülkücü mafyanın tesisi özellikle yapılmış bir tercih değildi. O dönemde bu işlerin altına girebilecek eli silah tutan, kafası çalışan insanlar sadece ülkücü camiada vardı.
Ülkücü mafyanın tasfiyesi Türk devleti hilafına batılı ülkelerin pişirip kotardıkları bir iştir. Batı tarzı psikolojik harekat terminolojisinin ve taktiklerinin kullanılması, ifşaa olan bağlantı şeması çok açıktır.
AKP ise bu hıyanete de yardım ve yataklık etmiştir, üstelik devleti geçmiş dönemin işlerini ifşaa etmekle tehdit ederek, işi şantaj yapmaya kadar vardırmıştır.
Kanımı donduran hıyanet budur. Türk düşmanların katledilmesini cinayet suçu olarak geçmiş dönemin kadrolarına suçlama konusu yapmak büyük hiyanettir.
Her devlet düşmanlarını katleder, buna savaş, mücadele denir. Bunu ister yasal ister yasadışı yollardan yapar. Bunları ortaya dökmekle tehdit etmek büyük ihanettir.
Perinçek konusu benim de aklımı kurcalar. Hala daha bu adamın tam olarak ne yaptığını, hangi çizgide olduğunu anlamakta tereddüt içindeyim.
Ancak halen ortada olan politik kadrolara baktığımızda Perinçekten daha milliyetçi, daha dik, daha omurgalı tavır sergileyen hiçbir parti ve kadro yoktur.
Bütün kaygı ve şüphelerime rağmen, güncel konuşmalar, güncel yaşantılar bu yöndedir.
Kürtçüler konusuna gelince APO, PKK'nin sol örgütleri parçalamak üzere Kontrgerilla usullerince CIA tarafından MIT'e kurdurulduğunu herkes bilir, bunu herkes yazar. Anlaşılan PKK kendisini yaratan iradeye sadakat göstermiş, ancak aracılık eden iradeye sadık olmamıştır.
Türkiye CIA etkisiyle bir tür Frankenstein canavarı yaratmış, ve yakayı kaptırmıştır.
Başlangıçta PKK'nın hangi sol grup çatısında olduğunun hiçbir önemi yok. 12 Eylül öncesinde manuple edilen çok şey vardı. Şimdi taşlar yerine oturmuştur. Gerçekte PKK ilk kurulduğu yıllarda da, şimdi de hep ABD konrolü altında olmuştu. MIT'in bu işe karışması, onu kuran iradenin Türk iradesi olduğunu düşündürmesin, MIT sadece CIA'ya alet olmuştu. Unutmayın şimdi de, eskiden de CIA, FBI, NSA'nın ülkede önemli devlet kurumlarının içlerinde büroları vardır. Misal şimdilerde aynı yakın ilişki Emniyet Teşkilatıyla sürdürülmektedir. Aracılar sizi aldatmasın, onlar hep aracıdır. Çok merak ederseniz, Emniyetin Yıldız'dakji binasında istihbarat bölümünü bir denetleyin bakalım, giremediğiniz, hatta normal polislerin dahi giremediği bölmeler var mı? Bununla da internet kaynak doludur.
Hatta sanırım Aydınlıkçılar, Maslak'da bir rezidansta yabancı şirket görünümünde bir CIA bürosunu deşifre etmişlerdi. Ararsanız bir sürü link var.
Teşhisim; geçmiş on yıllarda bu ülkede olup biten kötülüklerden dolayı Türk Kurumlarını suçlamak çok yersiz. Olup biten her türlü melanetin arkasında CIA, ABD ve ABD konuşlu oligarklar var.
Peki, bu devlet neden bu kadar koftidir? Onu da devletin kendi ayakları üzerinde duramayacak derecede borçlandırılmasına sebep olanlara sormak gerekir. Mesela ülkenin 50 sonrasındaki bütün sağ partiler ve onların liderleri ve kadrolarına.
Baştan itibaren, Celal Bayar, Adnan Menderes deyip listenin en başından başlayın, her kadroyu ürettiği borç oranında sorumlu tutun, ve en son hem orantısal olarak, hem de miktar olarak rekorlar kıran AKP ve T.Erdoğan'a kadar gelin.
Artık bu ülkede, siyasi liderlerin halka gerçek tabloyu itiraf edip, büyük, sıkıntılı bir mücadele dönemini izah edip, bizim borç veren oligarklarımıza baş kaldırmaktan başka bir yol yoktur.
Bu mücadele döneminde ülkede her türlü parasal operasyon, manuplasyon olacaktır.
Ülkenin ekonomik olarak küçülmesinin önüne geçmek mümkün olmaz.
Ancak, böyle bir mücadeleden muzaffer çıktıktan sonra medeni dünyada kendi ayakları üzerinde duran, kendi kararlarını kendi alan, üstündeki bütün vesayet zincirlerini kırmış bir devlet olarak var olabiliriz.
Ya da, kendimize, evlatlarımıza batılılara hizmetçilik, garsonluk, oruspuluk, pezevenklik hizmetlerini münasip görmüş oluruz.
Ne tekim, halen bütün tatil beldelerimizde yapılan da budur.
Mideniz kaldırırsa, yüreğiniz kaldırırsa.
On 22.06.2012 00:09, neval kavcar wrote:
Sizler böyle saçma sapan mafyayı siyasileştirdikçe,benim de aklıma Perincek grubunun 'Kürtler bağımsız devlet kurmalıdır'mealindeki çalışmalar geliyor.Kürtçüler böyle nasıl boy verdi?hangi sol gruplarla göbek bağı vardı?Bunlara da girin sayın Poyraz.nk
Kimden: Oraj POYRAZ <cimcime@neomailbox.net>
Kime: akilcagi_1919@yahoogroups.com
Gönderildiği Tarih: 21 Haziran 2012 23:25 Perşembe
Konu: [akilcagi_1919] Re: Re: 8 Şehit...Sebep sizsiniz... OYLE MI ACABA?
On 21.06.2012 20:40, Can Ikiz wrote: Sevgili Oraj,Yillardir sehit veriliyor binlerle. Simdi bunu cikip sadece AKP`ye mal etmek dogru degil. Benim dikkatimi cekense daha bugune kadar hemen hic bir yerde, bir kere bile bir tek ordu mensubunun suclandigini, sorgulandigini, askeri mahkemede yargilandigini gormedim. Artik biraz da Mehmetcigi futursuzca ates hattina surenlerin askeri yeteneklerini sorgulamak gerekmiyor mu? Birilerinin cocuklari olurken birlerinin omuzlarinin pirpirlarla dolmasi bana dogru gelmiyor. Daha bugune kadar ne bir komutanin, siyasinin, zenginin cocugunun Mersinin otesinde askerik yaptigi vak`i olmadi bu ulkede. Ustelik ordumuzun elinde dunyanin en pahali oyuncaklari var, karsi tarafta neredeyse hic birsey yok sadece tufek ve mayin. Artik oturup egriyi dogruyu dusunme zamani degil mi???Vatan, millet Sakarya ama bir yere kadar...SaygilarimlaCan IkizFrom: Oraj POYRAZ mailto:cimcime@neomailbox.net
To:
Sent: Thursday, June 21, 2012 8:42 AM
Subject: 8 Şehit...Sebep sizsiniz...
This eMail was send by Oraj POYRAZ at cimcime@neomailbox.net.8 Şehit...Sebep sizsiniz...+++++++++++++++++++++Ali Serdar Bolat 20 Haziran 2012AKP'nin "Bölünme Anayasası" için düğmeye basması,"Akil Adamlar" için Bay Kemal'in devreye girmesi,Yeni Kürt Açılımı için Tayyip Bey ve Bay Kemal'in el sıkışması üzerinePKK yeniden harekete geçti.******"Silahla olmuyor, PKK'nın isteklerini kabul edelim, bak CHP de bu noktaya geldi"yutturmaca ve dayatmasını"Anaların gözyaşları dinsin" yaygaracıları eşliğinde piyasaya sürmek içinPKK baskını gerekli idi.******Amerika, şartların uygun olduğunu düşünerek çıtayı yükseltti.PKK'ya talimat verdi: "Barzani'nin sahip olduğu yetkilerin aynısını Türkiye'den iste"İsteklerini dayatmak için de PKK'ye "Saldır koçum" dedi.İsrail Heron görüntülerini, Amerika da Predatör görüntülerini sakladı.15 köylüyü görüp ortalığı ayağa kaldıran Amerika, 300 teröristi göremedi (!)Anında istihbarat komedisi bir kere daha madara oldu, ama anlayan kim.******Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay "Kürt Açılımı'nda ABD başından beri devrede" demişti.(9 Haziran 2012).Amerika'nın istihbaratı saklaması, hangi amaçla devrede olduğunu açıkça gösterdi.Kimse de çıkıp "Yahu bu heronlar, predatörler hem de ağır silahlar taşıyan 300 kişiyi nasıl görmedi" diye İsrail'e ve Amerika'ya sormadı.******PKK, vura vura Bölünme Anayasası yaptırıyor."İsteklerimi yapmazsanız işte böyle yaparım" diye tehdit ediyor.İktidar da, muhalefet de PKK'ye cesaret veriyor.Verilen her taviz (Yeni Anayasa, Akil adamlar, ev hapsi, Avrupa Özerklik şartı vesaire) PKK'nin yeni talepler ileri sürmesine yol açıyor.******Suriye'de ordu ile isyancıların çatışması sırasında seken bir kurşunun Türkiye içindeki mülteci kampındaki bir barakaya isabet etmesi üzerine "Sabrı taşan" ve Suriye'ye posta koyan Tayyip Bey'in sabrı, Barzani bölgesinden gelen teröristlerin askerlerimizi şehit etmesi üzerine taşmıyor.Tayyip Bey, Barzani'ye posta koymayı aklının ucundan bile geçirmiyor.Demek adi bir barakanın duvarı askerlerimizin hayatlarından daha önemli Tayyip Bey için.******Bay Kemal: "Hepimiz 70 milyon en şiddetli şekilde terörü lanetliyoruz" dedi.Yetkisiz bir vatandaş olarak ben de lanetliyorum.Sen de ancak benimle aynı şeyi yapabiliyorsan, o makamda işin ne? İn aşağı.******"İnsansız hava araçları sana istihbarat vermediler mi?" diye Tayyip Bey'e sözde yüklendi Bay Kemal."Hey Amerika, alo, senin predatörler bu 300 kişiyi nasıl görmedi" diye Amerika'ya sormadı."Tayyip Bey, orduya talimat ver, başta Kandil tüm kampları yok etsinler, bu işi kökten bitirelim" demedi.******Tayyip-Kemal "Akil Adamlar" tokalaşmasının ertesi günü, Serhan Bolluk, Aydınlık Başyazısında:"Görürsünüz terörü" demişti. Ne yazık ki görüldü.Serhan Bolluk, bugünkü başyazıda diyor ki:"ABD başından sonuna devrede. Beşir Atalay söylemişti.Ya Erdoğan ve Kılıçdaroğlu nerede? Söyleyelim: Hep birlikte devredeler.Bir "ana muhalefet" partisi düşünün ki, 8 şehidin hesabını soramasın.Soramaz, çünkü tokalaşıp plana dahil olmuştur.Hesap soracak değil, hesap verecek konumdadır. O hesap sorulacaktır"************
For questions and changes contact the Group Administrator: at cimcime@neomailbox.net.
If you want to unsubscribe from this orajpoyraz@emaildodo.com Group click here
To file a complaint please sent an eMail to: mailto:complaints@emaildodo.com?subject=This%20is%20a%20complaint%20about%20orajpoyraz@emaildodo.com&body=Hi,%0D%0A%0D%0AI%20would%20like%20to%20file%20a%20complaint%20about%20the%20orajpoyraz@emaildodo.com%20group.%20%0D%0A%0D%0AI%20am%20not%20happy%20about%20the%20fact%20that%20.......%0D%0A%0D%0AWould%20you%20be%20so%20kind%20to%20follow%20this%20up%20?%0D%0A%0D%0AThanks,%0D%0A -- . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .Bildigini bilenin arkasindan gidiniz, bildigini bilmeyeni uyariniz, bilmedigini bilene ogretiniz, bilmedigini bilmeyenden kaciniz.Konfucyus - M.O 551 â€" 479 - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur.Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Dinlerin kitaplari ni;Okuyup anlayana 'ateist', Okuyup anlamayana 'dindar', Hem okumayip hem de anlamayana, 'yobaz' denir.Nikola Tesla - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Dinler atesbocekleri gibidir:Parlayabilmek icin karanliga gereksinim duyarlar.Tum dinlerin kosulu yaygin olan belirli bir derecede cehalettir.Ki sadece bu havada yasayabilirler ancak.Arthur Schopenhauer - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Ey mutsuzlar!Kardeslerinizi bogazliyorlar, goz yumuyorsunuz. Çigliklar duyuluyor ama siz susuyorsunuz. Aramizda dolasip kurbanini seciyor zorbanin teki, sessiz kalirsak bize dokunmaz diyorsunuz. Bok yiyorsunuz! Ne tuhaf yer burasi, sizler nasil insanlarsiniz! Haksizlik varsa bir yerde eger ayaklanmali insan. Ayaklanma olmuyorsa batsin o sehir yerin dibine. Yansin bitsin, kul olsun karanliklar basmadan. Bertolt BRECHT - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Ben, Manevi Miras olarak hicbir Ayet, hicbir Dogma, hicbir Donmus ve kaliplasmis Kural birakmiyorum. Benim Manevi Mirasim Bilim ve Akildir...K.Ataturk - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -Putlarin, Kabenin istedii: Kolelik; Canlarin, ezanin diledigi: Kolelik; Mihrapti , kiliseydi, tespihti, salipti Nedir hepsinin ozledigi? Kolelik.Omer Hayyam
-- . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Insanlarin birer "Makina" olmadiklarini bilin. Sakip SABANCI - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur. Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Dinlerin kitaplarini; Okuyup anlayana 'ateist', Okuyup anlamayana 'dindar', Hem okumayip hem de anlamayana, 'yobaz' denir. Nikola Tesla - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Dinler atesbocekleri gibidir: Parlayabilmek icin karanliga gereksinim duyarlar. Tum dinlerin kosulu yaygin olan belirli b ir derecede cehalettir. Ki sadece bu havada yasayabilirler ancak. Arthur Schopenhauer - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Ey mutsuzlar! Kardeslerinizi bogazliyorlar, goz yumuyorsunuz. Çigliklar duyuluyor ama siz susuyorsunuz. Aramizda dolasip kurbanini seciyor zorbanin teki, sessiz kalirsak bize dokunmaz diyorsunuz. Bok yiyorsunuz! Ne tuhaf yer burasi, sizler nasil insanlarsiniz! Haksizlik varsa bir yerde eger ayaklanmali insan. Ayaklanma olmuyorsa batsin o sehir yerin dibine. Yansin bitsin, kul olsun karanliklar basmadan. Bertolt BRECHT - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Ben, Manevi Miras olarak hicbir Ayet, hicbir Dogma, hicbir Donmus ve kaliplasmis Kural birakmiyorum. Benim Manevi Mirasim Bilim ve Akildir... K.Ataturk - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - Putlarin, Kabenin istedii: Kolelik; Canlarin, ezanin diledigi: Kolelik; Mihrapti, kiliseydi, tespihti, salipti Nedir hepsinin ozledigi? Kolelik. Omer Hayyam
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder