Ebu el-Muğiz el-Hüseyn ibn Mansur el-Hallac
Hüseyin al Mansur halk arasında ruhları besleyen, keskin görüşlü anlamında "El mümeyyiz" sıfatıyla anılırdı. 26 mart 922 de ölüme mahkûm edildi; önce 600 kırbaç vuruldu sonra kolları ve bacakları çapraz kesildi, idam edildi ve en son kafası kesildi.. pekiyi Hallacın bu izdıraplı, işkenceli ölümüne neden olan suçu neydi :
Sevdada eri de gönüle ak dedim,
Tutuştur bedenimi beni yak dedim
Hallac-ı Mansurken EN EL HAKK dedim
Derimi elimle yüzmüş gibiyim...
Seven de ben, sevilende ben,
bir bedeni paylaşan iki ruh gibiyim..
Çok okuyor, çok geziyor her yerde halka yeni şeyler söylüyordu..
"Yaradanın ateşiyle kavrulurken ben niye kara taşa yüz sürem? Bunun Kureyş putlarına tapmaktan ne farkı var? Tanrının kendi yansıması olarak yaratmış olabileceği en kutsal varlık insan olmalıdır. Hak içime girdi bir kere; içimde benden eser kalmadı.. Madem ki dünyada Tanrının yansımasıyım, o halde ibadete, namaza ne gerek var?" diyordu..
64 yaşında yakalanarak mahkeme huzuruna çıkarılır, "Hüseyin ibn Hallac-ı Mansur, yüce mahkeme seni hanedan ve şeriatın varlığını tehlikeye düşürmekten, dinin beş direğini zedelemekten, kendini tanrı olarak ilan etmekten suçlu buldu.. son söyleyeceğin bir şey varmı?" diye sorgulanır.
Savunmasında "Doğrudur, "Enel hakk" dedim, ikrar ediyorum. Aslolan insandır. İnsanlar hacca gider, hayvan kurban ederler; oysa ben yüreğimi, kanımı veririm." der
Mahkeme Hallac-ı Mansur'u ağır suçlu buldu ve işkenceyle ölümüne hüküm verdi.. suçları şöyle sıralandı:
- Enel hak diyerek kendini Tanrı ilan etmek,
- islâm dinince farz olan ibadetleri lüzumsuz göstermek,
- Kâbeyi inkâr edip yıkılmasını önermek..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder