Dayanamıyor ağzımı bozuyorum. Bu sefer kendimi tutayım. Bu orman çocukları yalancı. Öyle böyle değil. Bunlar dinden güç buluyor. İçinde yaşadıkları toplumu kafir, hakim oldukları devleti ise kafir devlet olarak kabul ediyorlar. Onlara göre kafir devlete asker olunmaz, vergi verilmez. Kafir toplumun, kişilerin ve devletin malını yağmalamak haktır, helaldir. Bu noktada Tevbe suresinde anlatılan yağma ve üleş kurallarına uyduktan sonra bir sıkıntı yoktur. Kafirin canı ve ırzı haktır helaldir. Bu nedenle içinde yaşadıkları kafir toplumun canı ya da ırzı değerli değildir. Bunlar açısından ümmet milletten önce gelir. İşte bu nedenle bunlar dünyanın bütün Müslüman tortusunu ülkeye doldurmayı dine hizmet sayarlar. Kafire verilen sözden cayılabilir, yalancı şahitlik, iftira, hile, desise, pusu yapılabilir. İşte bu nedenle bunlar "Bakara makara salla gitsin"  diyen adamı büyük elçi yaparlar. Bu nedenle rahatça sahte belge üretir, koca bir topluma ayak üstünde kırk yalan söylerler. Senetler inkar edilebilir. Bu noktada İslam temel bir ahlaksızlık kaynağı olarak karşımıza çıkıyor. İşin tuhafı, hatta daha elim ve vahim olanı ise İslamın temel kaynaklarına baktığımızda bunların güç buldukları ayetleri, hadisleri, siyerde olayları bulmak çok kolaydır. Çok lafın özü, İslam gerçekten de kafire karşı ahlaksız olmayı emreder. İslam açısından tekfir etmek çok kolaydır. Siz kendinizi Müslüman sayabilirsiniz. Önemli olan onların sizi ne saydıklarıdır. Ve görünen o ki, onlar sizi Müslüman saymıyor. İşte o nedenle gerçek İslam, sünnetteki İslam, kitaptaki İslam,, hadislerdeki İslam, en hakiki, en eski İslam tartışmaları bir türlü bitmiyor. Çünkü onlar sizin İslamınızı beğenmiyor.

GERÇEK ORTAYA ÇIKTI, TEMEL KALDIRILDI

Hatay'da dün temel atma töreninde çimento dökülen alanın çok ufak bir alan olduğu ve etrafında herhangi bir inşaat çalışması gerçekleştirilmediği ortaya çıktı. İYİ Partili Turhan Çömez, "Artık göz boyamayı bile beceremiyorlar" dedi. Öte yandan alanda kaydedilen yeni görüntüde dün temel olarak kullanılan alanın kaldırıldığı da görüldü.

26 Mart 2023

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerde büyük yıkımın yaşandığı Hatay'a gitti. Erdoğan, kentte devlet hastanesi ve deprem konutlarının açılış törenine katıldı.

TEMEL DİYE GÖSTERİLEN ALANDA TEMEL OLMADIĞI ORTAYA ÇIKTI

Açılış töreni sırasındaki canlı yayında inşaat demirleri üzerine çimento döküldüğü görülürken, gerçek bir gün sonra ortaya çıktı. İYİ Partili Turhan Çömez, bölgede geniş açıyla çektiği fotoğrafta temel olarak gösterilen alanın çok küçük olduğunu gösterirken, çevresinde ise herhangi bir inşaat çalışması gerçekleştirilmediğini ortaya çıkardı. Çömez, "Erdoğan dün, Hatay Defne'de hastane temeli attı. Artık göz boyamayı bile beceremiyorlar" ifadelerini kullandı.

Görüntülerin sosyal medyada gündem olmasının ardından, Sendika.org'ta yeni bir görüntü daha yayınlandı. Görüntüde, temel olarak gösterilen alandaki inşaat demirleri ve tören sırasında kullanılan pankartların kaldırıldığı görüldü.

https://www.gunlukbakis.com/gercek-ortaya-cikti-temel-kaldirildi/

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Silent leges inter arma
Savas oldugunda kanunlar susar.

~Latin Atasozu~

- - - - - - - - - - - - - - - -

YENILEN BUYUR
. . . . . .
Iste karanlik buyumustur,
Dag daha dag
Su daha su
Yildiz daha yildiz olmustur otelerde.
Iste karanlik buyumustur,
Ellerin
Ayaklarin
Soluklarin karasi,
Goklere, goklerin karasina karismistir kocaman.
Iste karanlik buyumustur,
Yarali atlarin kisnemeleri
Geri cekilen toplarin gicirtisiyla buyumustur yusyuvarlak.
Uzaklarda
Izmirden cok uzaklarda
Iste karanlik buyumustur,
Iste gozlerini ortmustur yenilen.

~Fazil Husnu DAGLARCA~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bir Tanrı ya inanmamak daha iyi olmaz mıydı, yanlış Tanrı yı seçmek yerine\? Bana soruyorsun; Ya yanılıyorsan\?Ama ya sen yanılıyorsan\? Ya Yahveh yerine doğru olan Allah olsaydı\? Ya da Şiva ya da Wooten\? Ya da adını hiç duymadığın bir Tanrı. Diğer inançların taraftarları senin için yanlıştır, sapmıştır, aldatılmıştır. Ama onlar da aynısını senin için düşünüyorlar. Onlar seni, senin onları gördüğün gibi görüyorlar.


- - - - - - - - - - - - - - - -

MEKTUP..
.
Dost dost diye deli dervis gezdigim,
Bir agladigim, bir guleyazdigim,
Adini daga tasa kazidigim
. . . . . .
Benim bir tanem dost, gozumun nuru
. . . . . .
Pek garipce kaldim koyumde issiz,
Otsuz ocaksiz, akilsiz, ayvazsiz.
Iki elin kanda olsa durma tez
. . . . . .
Dag basini duman almadan beri,
Eyup sabrim, eyi duslerim yoru,
Yet bu yana

~Ahmet Muhip DRANAS~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bence içmek, her gün tekrarlanabilen ve ertesi gün tekrar hayata dönülebilen bir intihar şeklidir.

~Charles Bukowski Sözleri / Heinrich Karl Bukowski / Bilge Sözleri~

- - - - - - - - - - - - - - - -

"Bugün kaybedersen, yarın kazan. Meydan okumanın bu ebedi ruhunda, bir galibin kalbi vardır."

~Daisaku Ikeda~

- - - - - - - - - - - - - - - -

"Başınıza olumsuz bir şey geldiğinde, içinde saklı derin bir ders vardır."

~Eckhart Tolle~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kader hayatimizin onceden cizilmis olmasi demek degildir.
Bu sebepten ne yapalim kaderimiz boyle deyip boyun bukmek cehalet gostergesidir.
Kader yolun tamamini degil, sadece yol ayrimlarini verir.
Guzergah bellidir ama tum donemec ve sapaklar yolcuya aittir.
Oyleyse ne hayatina hakimsin, ne de hayat karsisinda caresizsin.

~TEBRIZ' LI SEMS~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Inkilap, Turk ulusunun son asirlarda geri birakilmis kurumlarini yikarak yerlerine, ulusun en yuksek uygarlik duzeyine ilerlemesini saglayacak yeni kurumlar koymaktir.

~K.Ataturk~


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.)	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.	:	http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

Dayanamıyor ağzımı bozuyorum.
Bu sefer kendimi tutayım.
Bu orman çocukları yalancı.
Öyle böyle değil.
Bunlar dinden güç buluyor.

İçinde yaşadıkları toplumu kafir, hakim oldukları devleti ise kafir devlet olarak kabul ediyorlar.
Onlara göre kafir devlete asker olunmaz, vergi verilmez.
Kafir toplumun, kişilerin ve devletin malını yağmalamak haktır, helaldir.
Bu noktada Tevbe suresinde anlatılan yağma ve üleş kurallarına uyduktan sonra bir sıkıntı yoktur.
Kafirin canı ve ırzı haktır helaldir.
Bu nedenle içinde yaşadıkları kafir toplumun canı ya da ırzı değerli değildir.
Bunlar açısından ümmet milletten önce gelir.
İşte bu nedenle bunlar dünyanın bütün Müslüman tortusunu ülkeye doldurmayı dine hizmet sayarlar.
Kafire verilen sözden cayılabilir, yalancı şahitlik, iftira, hile, desise, pusu yapılabilir.
İşte bu nedenle bunlar "Bakara makara salla gitsin"  diyen adamı büyük elçi yaparlar.
Bu nedenle rahatça sahte belge üretir, koca bir topluma ayak üstünde kırk yalan söylerler.
Senetler inkar edilebilir.
Bu noktada İslam temel bir ahlaksızlık kaynağı olarak karşımıza çıkıyor.

İşin tuhafı, hatta daha elim ve vahim olanı ise İslamın temel kaynaklarına baktığımızda bunların güç buldukları ayetleri, hadisleri, siyerde olayları bulmak çok kolaydır.
Çok lafın özü, İslam gerçekten de kafire karşı ahlaksız olmayı emreder.
İslam açısından tekfir etmek çok kolaydır.
Siz kendinizi Müslüman sayabilirsiniz.
Önemli olan onların sizi ne saydıklarıdır.
Ve görünen o ki, onlar sizi Müslüman saymıyor.
İşte o nedenle gerçek İslam, sünnetteki İslam, kitaptaki İslam,, hadislerdeki İslam, en hakiki, en eski İslam tartışmaları bir türlü bitmiyor.
Çünkü onlar sizin İslamınızı beğenmiyor.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  

---

PROF. DR. ERCAN: 11 İLDE ÖLÜM SAYISI NASIL 50 BİN KİŞİ OLUR?

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan: "Yalnızca Antakya'da 3 binden çok yapı göçtüğüne göre, göçük altında en az 48 bin kişi kalmış, bunların 40 bini sağ çıkması beklenmezken, nasıl olur da 11 ilde ölüm sayısı 50 bin kişi olur?"

İstanbul - BİA Haber Merkezi 26 Mart 2023, Pazar 16:10

Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, 50 bin 96 kişi hayatını kaybetti, 107 bin 204 kişi yaralandığı Maraş merkezli depremlerle ilgili açıklama yaptı.

Resmi verilere dikkat çeken Ercan, "Yalnızca Antakya'da 3 binden çok yapı göçtüğüne göre, göçük altında en az 48 bin kişi kalmış, bunların 40 bini sağ çıkması beklenmezken, nasıl olur da 11 ilde ölüm sayısı 50 bin kişi olur? Neden tüm göçen yapı ile ölüm sayısı verilmiyor kaygılanıyorum?" dedi.

(RT)

https://bianet.org/bianet/yasam/276338-prof-dr-ercan-11-ilde-olum-sayisi-nasil-50-bin-kisi-olur

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

En cok yasamis olan, uzun seneler yasamis olan degil, hayatin manalarini en fazla anlamis olan insandir.

~J.j.rousseau~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Fenalik cahillikten dogar, hastaliklar kotulukler hep ayni noksanliktan ileri gelir.
Fakat tedavi ile hastalara sifa verilebilir; terbiye ile kotuler iyi edilebilir; okumak yoluyla da bilgisizlere bilgi verilmis olur.

~Kutadgu BILIG~

- - - - - - - - - - - - - - - -

OSMANLI TOKATI

https://www.youtube.com/watch?v=69Ta0D9hgpQ


- - - - - - - - - - - - - - - -

Turk milleti kendisi icin, kendi gelecegi ve kurtulusu icin calisan kimseleri ve kurullan zorluk karsisinda birakmayacak kadar yuksek vatanseverlik ve yuksek onur duygusuyla doludur.

~K.Ataturk~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Annesinden dayak yedigi halde, yine anne diye aglayan bir cocuktur ask.

~Cemal SUREYYA~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bazen ne onunla yapabilirsiniz, ne de onsuz.
Ne terkedebilirsiniz, ne de yeniden sevebilirsiniz; surunur gidersiniz .

~Can DUNDAR~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Zamana verdigimiz deger basari veya basarisizligimizi belirler.

~MALCOLM X~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Gercek, cizmelerini giyerken, yalan butun dunyayi dolasir.

~Spurgeon~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Sessizlik . .

Biz o kadar ağladık ki beraber,
Gözyaşları doldurdu avucumu şimdilik.
Şimdilik uzun uzun, bambaşka bir sessizlik
Yavaşça alçalarak, yavaşça bizi dinler.

Etrafta kalan sesler kesildi birer birer.

~Ziya Osman Saba~


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.)	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.	:	http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

V. MURAT TULGA (E) KUR. ALB.: "BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ!"

► Bu yazımı 2019 da kaleme almıştım.

@VMuratTULGA

"Gelinen noktada terorist YPG'ye helikopter verildigi de görülüyor.

MSB Bakanı Hulusi Akar'da bunu açıklıyor.

Yapilan antlasmaya ne oldu?

Bir bardak su icelim üstüne..."

Oct 7, 2022

Bundan yaklaşık üç sene önce Barış Kalkanı Harekatı esnasında, Türkiye ve ABD arasında terör örgütü YPG'ye ilişkin güvenlik endişelerimizin giderilmesine yönelik antlaşma ile ilgili bazı çekincelerimi, Cumhuriyet Gazetesinde, 30 Ekim 2019 tarihinde dile getirmiştim[1].

Evet, yaklaşık üç yıl geçmiş. Yaşananlar çabuk unutuluyor.

Tekrar neler olmuştu, kısaca hatırlayalım.

Suriye'de, Fırat'ın doğusunda yürütülen Barış Pınarı Harekatı esnasında Türkiye — ABD arasındaki yoğun görüşmelerin ardından 17 Ekim 2019 tarihinde, 13 maddelik bir antlaşma yapılmış, ortak açıklamanın 9'uncu maddesi terör örgütü YPG'nin elinden alınacak ağır silahlarla ilgili konu şu şekilde kayıt altına alınmıştı;

"… Her iki taraf Türkiye'nin, YPG (PKK) ağır silahlarının toplanması ve YPG tahkimatları ile tüm muharip mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi dahil, milli güvenlik kaygılarının giderilmesini teminen bir güvenli bölge kurulmasının devam eden önemi ve işlevselliğinde mutabık kalır…"

Ancak bir anlaşma olması cihetiyle denetiminin sıkı olarak yapılması gerektiğini, ABD'nin Irak Harekatı sonrası Irak'ta daha önce kaybolan silahlar olduğunu, bunların terör örgütlerinin eline geçtiğini, Suriye'de de bu silahların ABD tarafından "toplanamaması, toplanmaması! veya buharlaşması!" olasılığının yüksek olduğunu detaylı olarak anlatmıştık. Bu yazının detaylarına aşağıdaki linkten ulaşılabilir.

Bu konuyu üç yıl sonra niçin tekrar gündeme getiriyoruz?

Medyadan üç yıl sonra nerelere gelindigini hayretler icinde öğreniyoruz da o yüzden.

Haberde şöyle deniyor[2]:

"Türkiye ile ABD arasındaki en önemli sorun olan ve ana gövdesini terör örgütleri PKK/YPG/PYD'nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) ABD ile birlikte Türkiye-Suriye-Irak sınırına çok yakın bir noktada tatbikat yaptığı ortaya çıktı. Skandal, Ortak Görev Gücünün tatbikatı resmi twitter hesabından paylaşmasıyla ortaya çıktı. ABD askerleri tatbikatı, Haseke ilinin kuzeydoğusunda, Suriye-Irak-Türkiye sınırı üçgeni yakınlarında yer alan el-Malikiye (Derik) ilçesi kırsalında "Tekil Bekil" Köyünde terör örgütleriyle birlikte gerçek mühimmatla gerçekleştirdi. Tatbikatta ABD yapımı Bradley araçlarının yanı sıra ağır ve orta menzilli silahlar yer aldı. Tankların ve ağır silahların yer aldığı tatbikata katılan onlarca ABD'li asker ve Uluslararası Koalisyon Birleşik Ortak Görev Gücünden komutanlar, SDG üyelerinin topçu, havan ve güdümlü füze kullanımı konusundaki eğitimlerini denetlediler…"

ALLAH'TAN TWİTTER VAR!

Sosyal medya sayesinde ne yazık ki üç sene önce yapılan antlaşmanın sadece kağıtta kaldığını, uygulanmadığını, takibinin yapılmadığını ve güneyimizde terör tehdidinin artarak devam ettiğini, güvenlik endişelerimizin de artarak sürdüğünü anlıyoruz.

Gelinen noktada bırakın terör örgütünün elindeki silahların toplanmasını, terör örgütüne verilen/verilecek silahların eğitim seviyesinin ölçülmesinde son nokta olan ağır silahlarla tatbikatlar aşamasına gelindiğini, gerçek mühimmatla tankla, topla, ağır silahlarla tatbikatlar yapıldığını, ABD-YPG arasındaki askeri işbirliğinin en üst seviyeye geldiğini, bu işbirliğinin tüm kamuoyu ile fütursuzca paylaşılmasında da bir sakınca görülmediği anlaşılıyor.

Bu fütursuzluğa hiç üst düzeyli bir kınama, bir yaptırım, yaşananlara karşı bir tepki görüyor muyuz?

İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelikleri konusunda şahin kesilirken (ki kesilmeliyiz) YPG'nin yaratıcısı ve baş hamisi ABD'ye karşı bu anlamsız tepkisizlik ve ikiyüzlülük nedir?

Bu arada bölgeden son günlerde gelen şehit haberlerinin, memleketlerinde tören ile defin edilen kahramanlarımızın haberleri gelmeye devam ediyor. Bu vurdumduymazlık ve omurgasız diplomasi ile olan yine TSK'nin kahraman evlatlarına oluyor.

Siz istediğiniz kadar "Bir gece ansızın gelebiliriz…" hikayeleri ile kamuoyunu oyalamaya devam edin.

Atı alan çoktan Üsküdar'ı geçmiş…

[1] www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/olaylar-ve-görüşler/abd-veirakta-olanlar-1572418, 30 Ekim 2019

[2]www.sabah.com.tr/dunya/abd-bunu-da-yaptı-teror-orgutuyle-skandal-tatbikat-6150025/amp, 09 Eylül 2022

https://medium.com/@vmurattulga/bi%CC%87r-gece-ansizin-gelebi%CC%87li%CC%87ri%CC%87z-2b5d8a66f48f

MÜSLÜMAN KADINLAR 6284 NO'LU YASA HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORLAR? "TARTIŞMAYA AÇILMASI DEHŞET VERİCİ" "OY TOPLADIK KOLTUKLARDAN PAYIMIZI ALAMADIK" FEYZA AKINERDEM DE ŞUNLARI SÖYLEDİ: DUYGU: "ERKEKLER İSTEDİ DİYE YASA DEĞİŞMEZ" "KADINLAR AKP'DE GÖRÜNÜR OLAMADI"

Müslüman kadınlar.…
Zincirin en zayıf halkaları.
Ketenpereye getirildiklerini bir gün mutlaka anlayacaklar.
İslam dini tıpkı atası Yahudilik gibi erkeklerin dinidir.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  

---

MÜSLÜMAN KADINLAR 6284 NO'LU YASA HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORLAR?

Türkiye'nin ilk Müslüman Feminist Derneği Havle'nin kurucularından Çamdereli, sosyolog, Akınerdem müslüman feminist Duygu ile 6284 sayılı kanunu tartışmalarını konuştuk: "Erkekler istedi diye yasa değişmez"

Sara Subaşı İstanbul - BİA Haber Merkezi 23 Mart 2023, Perşembe 10:3

Türkiye'de kadının rolü, kadın cinayetleri ve cinsiyet eşitliği sorunu önemli bir gündem maddesi haline gelirken Müslüman çevrelerde feminist çıkışlar dikkat çekiyor. İslami kimliğiyle feminist mücadelenin içinde yer alan kadınlar, erkeği kadından üstün gören geleneksel dini yorumluyor.

Yeniden Refah Partisi'nin (YRP) AK Parti ile temaslarında 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un kaldırılmasını talep etmesi kanunun içeriğini ve amacını yeniden tartışılır hale getirdi.

Türkiye'nin ilk Müslüman Feminist Derneği Havle'nin kurucularından müzisyen ve aktivist Rümeysa Çamdereli, sosyolog, araştırmacı Feyza Akınerdem Müslüman feminist Aktivist Zeynep Duygu ile 6284 kanunu tartışmalarını konuştuk.

Kendisini muhafazakâr değil de sadece Müslüman bir kadın olarak tanımlayan Rümeysa Çamdereli, kadına yönelik şiddetle ilgili 6284 no'lu yasanın kadınlar için en önemli kazanımlardan biri olduğunu söyledi.

6284 No'lu Yasanın tamamını okuyun

⦿ https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.6284.pdf

"TARTIŞMAYA AÇILMASI DEHŞET VERİCİ"

Çamdereli sözlerine şöyle devam etti:

"İstanbul Sözleşmesi kaybımızdan sonra elimizde kalan tek şey. 6284 olmazsa hiçbir şekilde güvence altında olamayacağız. Yasanın kadınlara sağladığı çok önemli bir alan bulunmakta. Ben pek çok vakada yasanın desteğini almış sahadan bir kadınım."

"Benden çok daha fazla kadına yönelik şiddetle ilgili sahada çalışan kadınlar da yasanın olumlu sonuçlar verdiğini söyledi. Bizler yasanın yeteri kadar uygulanmadığını düşünürken bir de varlığının tartışmaya açılması dehşet verici."

"OY TOPLADIK KOLTUKLARDAN PAYIMIZI ALAMADIK"

"Muhafazakâr erkekler öfkeli. Çünkü kadınlar bilinçlendikçe iktidar alanlarındaki eski güçlerini kaybettiler. Alanlarda karşılarında artık seslerini duyurmaya çalışan kadınları görüyorlar. Pek tabii bu da onları korkutuyor."

"Erkeğin erk olarak hayatına devam ettiği bir düzen belli dengeleri tutan erkeklerin ekonomik ve siyasal anlamda güçlü olması anlamına geliyor. Ama şuan güç el değiştiriyor. Farklı kadınların sesleri duyuluyor. Onların 'erk'ini tehdit ediyoruz temel mesele bu. Şu an mesele 6284 ama nafakayı da konu ettiler. Evlilik yaşını da. Ve sürekli toplumun arkasına sığınıyorlar. Bu talebin toplumdan geldiğini iddia ediyorlar."

"Yaptığımız bir araştırmaya göre Türkiye toplumu onların yansıttığı gibi değil. Aslında bunları söyleyen insanlar marjinal bir söylemin algısını yönetmeye çalışıyorlar. Evet çok güçlüler, güçleniyorlar çünkü güçlendiriliyorlar."

"Özlem Zengin ve onun gibi düşünen kadınların ilk ikilemi değil bu. İstanbul Sözleşmesi'nde de Kademin destek verici sözleri çok fazla tepki almıştı. Buradaki baskın erkek dilinin aynısını kullanmadıkça onların tarafında olamazsınız."

"Bize şunun güzel bir örneğini sunuyorlar: Güç aldıkları kadınları görmezden gelme eğilimleri var. Bu aslında 90'lardan beri böyle. Sibel Eraslan 90'lı yıllarda feminizm kitabında Refah Partisi'ne referansla anlatıyor. 'Oy topladık koltuklardan payımızı alamadık' diye yazıyor. Belki son dönemde kadınlar göstermelik koltuklar aldılar ama o koltuklarda konuşma hakkı verilmiyor."

Akınerdem: "Her kesimden kadın için özgürlük"

FEYZA AKINERDEM DE ŞUNLARI SÖYLEDİ:

"6284 Sayılı Kanun için, ne yaparsanız yapın bu ülkede kadınlar normalleşen şiddete daha fazla sabretmeyecekler. Kadına uygulanmaya çalışılan şiddetin yanı sıra, ekonomik, psikolojik, cinsel şiddet gibi farklı şiddet türlerin de konuşmasını engellemek kanun ile olan korunmasını engellemek için atılmış bir adım olarak görüyorum.

"Kadınlar emekleriyle kendilerine politik anlamda yer edindiklerini görüyoruz ancak erkek egemenliğini oluşturan erkek kamuoyunun çokça tehditlerine maruz kalındığını görüyoruz. Ve Türkiye'de her kesimden kadın için özgürlük diyoruz."

DUYGU: "ERKEKLER İSTEDİ DİYE YASA DEĞİŞMEZ"

Zeynep Duygu konuya öncelikle yasanın kaldırılması için talepte bulunan kitleye baktığını belirtti ve şöyle dedi:

"Bu kitlenin nereden bakarsanız büyük bir çoğunluğu radikal görüşlere sahip erkekler. Bugün ataerkil din yorumunun hâkim olduğu bir atmosferin zorunlu sonucu olarak kadınların önemli bir çoğunluğu içe kapanık ve sokaktan uzak.

"Yine aynı şekilde erkeklerin sadece kendi istedikleri sınırları koymasına müsaade eden bir din anlayışı egemen olduğu için kadınlar erkeğe hizmet etmeyle ve aileyi korumayla mükellef. Haliyle böyle bir yasa erkeklerin güvenceli hayatlarını ellerinden alıyor. Onların iktidar alanını sarsıyor. Bu radikaller özellikle cemaatlerin, tarikatların içindeki erkekler ve her geçen gün kadınların özgürlük alanlarını daraltmaya çalışıyorlar.

"Mesele İstanbul Sözleşmesiyle başlayıp 6284 yasasına geldi bunun bir diğer adımı erken yaşta evliliktir. Çocuk istismarının bile önünü açmaya çalışıyorlar. Kadınların kazanılmış haklarını tek tek bertaraf ederek kendi güçlerini, kendi iktidarlarını din kılıfıyla sağlamlaştırmaya çalışıyorlar.

"KADINLAR AKP'DE GÖRÜNÜR OLAMADI"

"AKP iktidarı süresince aslında kadınlara yalnızca sınırlı özgürlükler verildi. Hiçbir zaman sınırsız özgürlükler çerçevesinde bir adım atılmadı. Çünkü özgürlükler ancak kendilerinin çizdiği sınırlar içerisinde tanımlanabilirdi ki başörtüsü de bunlardan biriydi.

"Evet, kadınlar sokağa çıkabildi ama sokağa çıktığında kendini hazır bir cemiyetin içinde buldu. O cemiyetin sınırlarına mahkûm edildi. Kendi dilediği değil, daha çok yine AKP'nin var ettiği, yarattığı o çevrenin içerisinde kaldı."

"Bu süreçte bir de şunu göz önünde bulundurmak gerekiyor; kadınlar AKP'nin bütün alanlarında çalışıp onu yukarı doğru taşırken dahi aktif siyasette görünür olamadılar."

"Kendilerine verilen sözlerin tutulmadığının ve aktif siyasette rol alamadıklarının kendileri de farkında ve şimdi bununla yüzleşiyorlar. Kaldı ki aktif siyasetin içinde olduğunu düşündürten kadın siyasetçiler dahi gördüğün gibi aktif olarak konuşmuyorlar. Özlem Zengin'in 6284 çıkışı dışında aslında çok da fazla itirazlarına rastlamıyoruz. O çıkışta aslında kendisini, hayatını, yaşamını tehdit eden bir noktaya vardığı için yapıldı."

(SS/EMK)

https://bianet.org/bianet/toplumsal-cinsiyet/276177-musluman-kadinlar-6284-no-lu-yasa-hakkinda-ne-dusunuyorlar

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

KILIÇDAROĞLU'NUN AÇIKLAYAMADIĞI BOMBA İTİRAF KASETİ//www.youtube.com/watch?v=OCfBqLR8ZPk">https://www.youtube.com/watch?v=OCfBqLR8ZPk


- - - - - - - - - - - - - - - -

Eğer kötülükler yok edilecekse, biz yok etmeliyiz.
Eğer köleler serbest bırakılacaksa, bize serbest bırakmalıyız.
Eğer yeni gerçekler keşfedilecekse, biz keşfetmeliyiz.
Eğer elbisesizler giydirilecekse;
açlar doyurulacaksa, adalet yerini bulacaksa;
işçilik ödüllendirilecekse;
batıl akıldan kovulacaksa;
korunmasızlar korunacaksa ve sonunda doğruluk zafer kazanacaksa bunların hepsi insanların eseri olmalı.
Geleceğin büyük zaferleri insanlık tarafından kazanılmalı ve sadece insanlık tarafından kazanılmalı.

~Robert Ingersoll~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bos zaman yoktur bosa gecen zaman vardir.

~Tagore~

- - - - - - - - - - - - - - - -

VİLLAM VARDI ÜŞÜYORDUM ÇUCUGUMLA...

https://www.youtube.com/watch?v=m6fkCdHvLAI


- - - - - - - - - - - - - - - -

de facto
* * *
gercekte


- - - - - - - - - - - - - - - -

"İnsan insana nasıl hükmeder, Winston\?"
Winston, biraz düşünüp, "Acı çektirerek," dedi.

~George Orwell-1984~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ne kadar yasadigimiz degil, nasil yasadigimiz onemlidir.

~Bailey~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kuaförden çıkan kız özgüven patIaması yaşarken, berberden çıkan erkek eve gitmenin en kısa yoIunu arar.

~Sadece gülmece olsun diye~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Bazi insanlar birlikte dusmek icin birbirlerine tutunurlar.

~C.Sahabettin~


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.)	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.	:	http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

Doğrusu İstanbul ülkenin yarısıdır.
Olası bir deprem felaketinde ülke varlıklarını yarısını yitirmemiz olasıdır.
Yaşadığımız son depreme bakarak can kayıplarının sayısını rahatça 500 bin ve üzerinde tahmin etmek mümkündür.

Doğrusu bu vakitten sonra İstanbul'un bir çekim merkezi olmasını önlemek,

Kamu kurumlarını karargahlarını daha emniyetli ve çevre illere dağıtmak.
Önemli sanayii yatırımlarını İç Anadoluadolu'da emniyetli illere dağıtmak.
En önemlisi bir savaş hazırlığı gibi deprem için hazırlanmak gerekir.
Artık vakit kalmadı.
İlahlar 99 depreminden sonra yeterli süreyi verdi.
Halk gereken katkıyı yaptı.
Devlete hakim olan yağmacı Dar-ül Harpçi kadrolar  devlet malını, halkın malını yağmalarken kaynakları da tükettiler.

Ancak ne olursa olsun, yine de hazırlanmak şart.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  

---

MİMAR ŞENOL GÖKNER:İSTANBUL'U NEDEN TERK ETMELİYİZ?

@senolgokner

1.Deprem dayanıklı bir şehir olmadığı için.

1.1. Yüksek yapıların çoğunluğu sismik izolatörlü değil depremde ayakta kalamayacaklar.

1.2. Yollar ve köprülerin çoğu depreme göre dizayn edilmedi. Deprem sonrası ulaşım imkanı olmayacak.

1.3.Altyapı( pis su, temiz su, elektrik, doğalgaz, internet, telefon) sistemi deprem anında iflas edecek.

1.4. Deprem ve bağlantılı konular sebebi ile hayati ve maddi riskleri diğer şehirlerin hepsinden çok daha fazla yüksek.

2.Deprem sonrası hayatta kalmak için

2.1.Deprem sonrası gıda-ilaç-su-barınma sorunu olacak. Hayatta kalmak çok zorlaşacak.

2.2. Deprem sonrası salgın hastalıklar baş gösterecek. Toplu ölümler olacak.

2.3. İstanbul'da depremi yaşayanlar büyük ruhsal hastalıklar ile mücadele etmek zorunda kalacak.

2.4. Deprem sonrası toplumsal bir cinnet yaşanabilir.

2.5. Yardım bahanesi ile şehir işgal edilebilir. İşgale engel olmak için hayatta kalanların şehre sahip çıkmak üzere geri dönmesi gerekecek.

3.Şehrin depreme hazırlanabilmesi için

3.1.Depreme hazırlanmak için başlatılacak çalışmalar şehirdeki tüm hizmetleri bloke edecek.

3.2. Dönüşüm için şehrin yoğunluğu azalmalı, arsa ve konut değerleri düşürülmeli. Buna destek olmak için gitmeliyiz.

3.3. Ne kadar geç giderseniz o kadar çok maddi zarar söz konusu olabilir.

#deprem #istanbul

https://twitter.com/senolgokner/status/1638965243601645576?t=Ek-f2VYLSBrDw2OmVIUbRw&s=08

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Dualariniza dikkat edin, gerceklesebilirler.

~EMERSON~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Hayati denetlemeyi birak. One cik, kendi hayatini kendin yarat.

~Ohio'lu 90 yasindaki Regina Brett'in kaleminden~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Eğer viski diyerek…

CEMAL TUNÇDEMİR 26 Temmuz 2015

"Değerli arkadaşlarım, bu süreçte bu tartışmalı konuya girme niyetinde değildim. Ama, tartışmaktan korkan bir insan olmadığımı bilmenizi istiyorum. Tam aksine, tartışma ne kadar keskin ve korkutucu olsa da bir konudaki politik tavrımı net şekilde ortaya koymaktan çekinmem. Bana viski hakkında ne düşündüğümü soruyorsunuz. İşte viski hakkındaki düşüncem…"

1952 yılında Mississippi eyaletinin alkollü içki yasağını sürdürüp sürdürmemesi (1966 yılına kadar sürdürecekti) kutuplaşması sırasında, eyaleti Washington DC'de temsil eden milletvekili Noah Soggy Sweat'ın hangi görüşte olduğu tartışmanın her iki tarafınca da merak ediliyordu. Koltuğunu korumaya çalışmaktan başka politik bir derdi olmayan Mississippi milletvekili, uzun süre yan çizse de sonunda politik pozisyonunu açıklamak zorunda kalacağı konuşmasına yukarıdaki sözlerle başlayıp şöyle devam edecekti:

Eğer viski diyerek, şeytanın demlemesini, zehir belasını, masumları kirleten, aklı tahtından indiren, evleri yıkan, fakirlik ve sefalet yaratan evet kelimenin tam anlamıyla çocukların ağzındaki ekmeği ağızlarından alan lanet canavarı kastediyorsanız; Eğer, Hristiyan kadın ve erkekleri erdemin zirvesinden alaşağı eden, seviyeli hayatları alçalmanın dipsiz kuyusuna, umutsuzluğa, karamsarlığa, utanca ve çaresizliğe iten şeytani içeceği kast ediyorsanız, kesinlikle bu içeceğin karşısındayım. Yasaklanmasından yanayım.

Ancak, eğer viski diyerek, sohbetin yakıtını, felsefi şarabı, iyi arkadaşların bir aradayken tükettikleri ve kalplerine şarkıyı, yüzlerine gülümsemeyi, bakışlarına sıcaklığı yerleştiren içeceği kast ediyorsanız; Eğer, Noel neşesini, sabahın taze soğuğuna yürüyen bir ihtiyarın içine baharı yerleştirip onu uyandıran içeceği kast ediyorsanız, eğer insanın keyfini, mutluluğunu artıran, bir an için bile olsa hayatın dertlerini, acılarını, büyük trajedilerini unutturan içeceği kast ediyorsanız kesinlikle bu içeceğin serbestliğinden yanayım.

İşte bu tartışmadaki net tavrım budur. Bu tavırdan asla geri adım atmayacağım. Uzlaşma için taviz vermeyeceğim."

~Politikacı Sweat bu konuşması ile, yasağı mı özgürlüğü mü savunduğunu açıklamıyor, aksine hamasi ve coşkulu bir üslupla tavrını gizliyordu. İşte bundan dolayı Sweat'ın bu konuşması, Amerikan politikasında, politikacıların bir konuda pozisyon alıyormuş gibi görünüp aslında hiçbir pozisyon almaması kaypaklığını ifade eden bir deyimin de kaynağı oldu. Bir politikacı, bir tartışmalı konuda, coşkulu, hararetli bir konuşmayla güya tavır alıyormuş gibi yapıp, uygulamada hiçbir tavır almıyorsa, net bir tavır sergiliyormuş gibi yapıp aslında hiçbir tavır sergilemiyorsa, bu ikiyüzlülüğü anlatmak için "If-by-whiskey (eğer viski diyerek)" deyimi kullanılıyor. Günümüzde bu deyim, 'eğer marihuana diyerek', 'eğer tanrı diyerek' vb bir çok türevini de üretti.~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Geometri zekayi aydinlatir ve akli dogru yola sokar. Onun butun kanitlari acik ve duzenlidir. Cok iyi duzenlendiginden geometrik mantik yurutmeye hata girmesi neredeyse imkansizdir. Bu nedenle surekli geometriye basvuran bir aklin hataya dusmesi cok nadirdir. Buna gore de geometri bilen kisi zeka kazanir. Eflatunun kapisinda asagidaki sozlerin yazili oldugu nakledilir: Geometrici olmayan evimize giremez.

~Ibn Haldun (1332–1406)~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Umutla yolculuk etmek, gidilecek yere varmaktan cok daha guzeldir.

~Robert louis stevenson~

- - - - - - - - - - - - - - - -

İyi uçuşlar opum...

Kayboldun demin..
Bir buluta daldın sandım.
Sonra birden bulutların arasından
Parıldayan güneşi yansıttın bana...

Mavi gökyüzünün
yeşile çalan yansımaları üstünde denizin,
bir solukta
Kımıldanan dalgaların arasından
nefesini hissettim

Ve o an yeniden vardın artık...

~Engin E.
7/11/97~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Cicegin dikeni var diye uzulecegimize, dikenin cicegi var diye sevinelim.


- - - - - - - - - - - - - - - -

SOYLE SEVDA ICINDE TURKUMUZU
. . . . . .
Soyle sevda icinde turkumuzu,
Ac bembeyaz bir yelken
Neden herkes guzel olmaz,
Yasamak bu kadar guzelken\?
Insan, dallarla, bulutlarla bir,
Ayri maviliklerden gecmistir
Insan nasil olebilir,
Yasamak bu kadar guzelken\?

~Fazil Husnu DAGLARCA~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ave Maria
Selam Meryem
(Roma Katolik Duasi, Isanin annesi Meryeme.)

~Latince Atasozleri~


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.)	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.	:	http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

İmam hatipliler horlanıyormuş.
Rifat Serdaroğlu yalanlıyor.
Ama doğrusu ben horluyorum.
Neden horlamayayım ki?
Faydasız boş işlerle uğraşıyorlar.
Gerçek üstü varlıklardan geldiğini iddia ettikleri metinlere göre gündelik yaşamlarını düzenliyorlar.
Aklı bir kenara bırakıp, dogmaları yüceltiyorlar.
Bu elbette acınası, zavallı bir durum.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
           L2fSIJNoA0xfSNxA  

---

RIFAT SERDAROĞLU: İMAM HATİP RUHU!

Adı Yüksek Seçim Kurulu olan 11 Yüksek Yargıçtan oluşan kurul, Erdoğan'ın 3'ncü kez CB olmasını kabul etti! Türkiye'deki Anayasa Hukuku Profesörlerinin tamamına yakını bu eylemin "Anayasa'yı İhlal Suçu" olduğunu söylediler.
DOĞRU Partinin bu konudaki itirazına da henüz yanıt vermediler. O yanıtı söke-söke alacağız. Konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götüreceğiz.
YSK Üyelerinin çoğu İmam Hatip kökenli. Hangi okul mezunu oldukları önemli değil! Liyakatli olmamaları, işlerini doğru yapmamaları önemli. Anayasa ihlal suçu işlemek, Türk Milletinin iradesini çalmak demektir ve en ağır bir suçtur.
Size bir zarftaki 4 oyun, üçünü geçerli birini geçersiz sayan, yasaya rağmen
mühürsüz 2,5 milyon zarfı geçerli kabul eden YSK eski Başkanının rezilliğini anlatacağım. Bunların hepsinin isimleri, resimleri Türk Yargısı hafızasından silinecektir!

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin en üst yargı makamlarından olan Yüksek Seçim Kurulu'nun Uzatmalı eski Başkanı Sadi Güven, 29 Temmuz 2018 yılında "Balıkesir Anadolu İmam Hatip Lisesi Geleneksel Mezunlar Günü" töreninde şunları söylüyordu;
"Ben burasının ilk öğrencilerinden biriyim. Yıllarca sıkıntı çektik, hamdolsun bugünlere gelindi. Gençlerin de İmam Hatip ruhuyla buraya gelmelerini özellikle diliyorum, istiyorum. Sıkıntı sadece başörtüsünde değildi, hepimizeydi. Hep horlandık. Stadyumlara gittiğimizde bizimle alay ettiler.
Bizi biraz da motive eden buydu. Ezan sesi geldiğinde camiye giden yönetici istemediler. Bu nedenle İmam Hatip ruhu ayakta. İmam Hatipli olmaktan mutluluk duyuyorum."

Siyasal Ümmetçiler kadar, kendi ideolojileri uğruna insanlara yalan söyleyen, söyledikleri yalandan pişman olmayan, Allah'tan korkmayan, insanlardan utanmayan bir grup görülmemiştir.

İmam Hatipli oldukları için horlanmışlar ha!
Demokratik, lâik, sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nde, horlandığınız için mi YSK Başkanı oldunuz? Seçtiğiniz mesleğin en tepe noktasına, horlandığınız için mi gelebildiniz?
Sizinle stadyumlarda alay ettiklerini söylediğiniz kişilere niçin gereken müdahaleyi yapmadınız? Siz ezik misiniz? Korunmaya ihtiyacınız mı var?
İmam Hatiplerde okuyup da kişiliğini oluşturmuş, mesleğinde başarılı olmuş yüzlerce arkadaşım var. Bu söyledikleriniz en başta onlara hakarettir.

Siz, yürürlükte olan Anayasa üzerine yemin etmiş bir hukuk adamısınız!
Hangi hakla böyle konuşabilirsiniz? Toplumun bir kesimini, diğer kesimlerine karşı kışkırtmaya ne hakkınız var?

Cumhurbaşkanı, İmam Hatip kökenli değil mi?
Anayasa Mahkemesi Üyelerinden, Yargıtay- Danıştay üyelerinden- Bakanlardan- Milletvekillerinden-Bürokratlardan, İmam Hatip kökenli olanlar yok mu?
Bunlar İmam Hatip mezunu oldukları için engellendiler ve hor görüldüler diye mi bu makamlara geldiler?
Türkiye'yi yöneten AKP İktidarının çoğunluğu İmam Hatipli değil mi?

Demokratik Rejimin herkese sunduğu fırsat eşitliği, geçmiş iktidarlar tarafından size de sunulduğu, layık görüldüğünüz için bu makamlardasınız!

Kendisine "Ben İstanbul İmamıyım" diyen Erdoğan'a bakalım;
Mevcut demokratik sistemde kendisine sunulan haklardan yararlanarak, Belediye Başkanı-AKP Genel Başkanı-Milletvekili-Başbakan-Cumhurbaşkanı olmadı mı? Türk Milletinin elinde başka bir makam yok ki onu da versin!

AKP'liler olarak, her mevkii gördünüz, 21 yıl boyunca Türkiye'yi tek parti olarak yönettiniz. Beceriksizliğiniz, cehaletiniz yüzünden ülkeyi her konuda krize soktunuz. Şimdi de, Türk Milletine hakaret ediyorsunuz! Nasıl insanlarsınız, nasıl Müslümanlarsınız?

Aziz Türk Milleti;
İmam Hatip Okulları da Cumhuriyetin okullarıdır. Bu okulların açılış sebei, çocuklarımız hem bilimi hem tekniği hem de dinimizi daha iyi öğrenip, iyi yetişmiş aydın Müslümanlar olmalarını sağlamaktır.
Zamanla bu okullar maalesef Siyasi Ümmetçi partiler tarafından "Arka Bahçe" olarak kullanıldılar. Bundan en büyük zararı da İmam Hatipliler gördüler!

Şimdi sizlere çok basit bir soru sormak isterim;
Son 21 senede, Türkiye hiçbir zaman görmediği kadar YOLSUZLUK-HIRSIZLIK-RÜŞVET olayları yaşadı. Biz bunların üzerine sizler adına gittik, gitmeye devam edeceğiz.
İçinizden biri, bugün devletin tepe noktalarında olup da, bu hırsızlıklara karşı çıkan, "Hırsızlık yapmayın" diyen bir tane olsun İmam Hatipli bürokrat-Diyanet Temsilcisi-Milletvekili-Bakan gördü mü? Göremezsiniz!

Hırsızlık- Yolsuzluk-Rüşvet-Sınav sorularının çalınması gibi yüz kızartıcı suçlara karşı çıkmayan, gördüğü bildiği halde sessiz kalan bir üst düzey hukuk adamı, İmam Hatip mezunu olsa ne olur, olmasa ne olur. Müslüman olsa ne olur, olmasa ne olur?
Önce insan olacaksınız, hakkı teslim edeceksiniz, kimsenin hakkının çalınmasına aracı olmayacaksınız, doğrunun yanında olacaksınız, adaletli olacaksınız, adam gibi adam olacaksınız, adam!

Sağlık ve başarı dileklerimle 28 Mart 2023

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Cocuklar uyuya uyuya buyur, yaslilar uyuya uyuya olur.


- - - - - - - - - - - - - - - -

Basa kakilan bir iyilik daima hakaret yerini tutar.

~Jean Baptiste Racine~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Hiçbir iyilik cezasız kalmaz.

MURPHY KANUNLARINDAN
Murphy kanunları ilk olarak 1949 yılında Captain Ed Murphy tarafından "Anything that can go wrong will go wrong" "yanlış gitme olasılığı bulunan bir şey, yanlış gider" olarak emrindeki proje yöneticisi George Nicholsun yarattığı bazı durum ve tersliklerden mülhem olarak vazedilmiştir.
Zaman içinde pek çok kişi benzer terslikleri Murphy kanunu adı altında listeye eklemiş, kurallar anonim bir hal almıştır.
1917 doğumlu Edward A.Murphy Jr.ABD Hava Kuvvetlerinde 1949da roketler üzerine deney yapan mühendislerden biriydi.
İnsan üzerine ivmelenmenin etkilerini inceliyordu (USAF proje MX981).
Deneylerden biri pilot üzerinde 16 değişik noktaya akselometre takılması gerekiyordu.
Sensör bir yapıştırıcı ile ancak iki türlü takılabiliyordu ve birisi 16 sensörün tamamını da yanlış takmayı becerdi.
Bunun üzerine Murphy, daha sonra kanun olarak nitelendirilecek ilk söylemlerini bir basın toplantısında açıkladı.
Bir kaç ay içinde "Murphynin Kanunları" mühendislik sahasında çalışanlar arasında yayıldı ve 1958de de nihayet Websterin sözlüğüne girdi.

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ne varsa copluge at, belli basli zamanlik,
Olumu oldurmekte olanca kahramanlik.

~Necip Fazil Kisakurek~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Misyonerlerin Afrika'ya gelmeleriyle ilgili, iyi bilinen bir hikaye vardır.
Onların İncil'i vardı ve bizim, yerlilerin,
toprağı vardı.
Bize "Hadi dua edelim" dediler ve boynumuzu eğip gözlerimizi kapadık.
Gözlerimizi açtığımızda,
artık İncil bizim, toprak onların olmuştu."

~Desmond Tutu~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Nota bene (N.B.)
Onemli not

~Latin Atasozu~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Zamanın Azaltamadığı, Yumuşatamadığı Üzüntü Yoktur.

~CİCERO~

- - - - - - - - - - - - - - - -

ADAK

Sana siirler okuyacagim, gitme
Gunesler dogacak yalnizligimdan
sana bir isik getirecegim
Buyuk aydinligimdan

Sana bir dolu umut getirecegim
Kucuk ellerine sigmayacak
Sana Afrika gecelerini getirecegim
Simsicak

Sana cicekler getirecegim
Bozulmus guz bahcelerinden
Sana bir serinlik getirecegim
Yagmur tanelerinden

Sana avuc avuc yildiz getirecegim
Gunesimden baska
Sana engin denizlerin maviligini getirecegim
Kopuk kopuk dalga dalga

Sana bir ruzgar getirecegim
Daglardan, tepelerden
GITME, sana zamani getirecegim
Zamanin bittigi yerden

~UMIT YASAR~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Hakikaten insan icin kendi calistigindan baskasi yoktur.

~Necm:39~


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.)	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.	:	http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/