12 Eylül öncesi devrimci çocuklara yardım ve yatakcılıkdan Hatice nine'yi göz altına alıp hakimin karşısına çıkarmışlar. Hakim Hatca nine'ye, "sen bu gençlere ekmek verirmişsin, eve alıp yemek verirmişsin öyle mi" demiş.
Hatce Nine: "Hakim bey gül yüzlü çocuklardı, kapıma gelirlerse onlara yemek ekmek verirdim; sonra ben kapıma gelene sofra açmadan salmam ki" demiş.
Peki demiş Hakim, Hatce Ana sen bu gençler "İllagal" demedin mi?
Yok Hakim bey ben onlara "İlla galın demedim" demiş.
"Yemin eden mi bunların illagal olduğunu bilmediğine" demiş hakim bey.
Hatca Nine: "Şah Hüseyinin başı için ben bunlara illagalın demedim" demiş.
Hakim "Böyle yemin mi olur başka yemin et" demiş.
Hatca nine "Gara coğ beni taş kessin ki " dediğim doğrudur demiş.
Hakim "Olmadı başka yemin et" demiş
Hatce Nine "Aha Hüseyin Abdalın niyazı" demiş.
Hakim "o da kim böyle yemin mi olur" deyince
Hatce Nine muhtara dönmüş "Ula muhtar bu hakim yezit mi yoksa, hiç kimseyi tanımıyor" demiş...
(yaşanmıştır 1981)
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bu kablosuz müzik kutusunun hayal edilebilir hiçbir ticari değeri bulunmamaktadır. Kim spesifik birine gönderilmemiş bir mesajı dinlemek ister ki?
~(1921, ticari radyo ve televizyonların öncüsü David Sarnoff'un iş arkadaşlarının radyoyla ilgili yatırımı üzerine yorumları)~
- - - - - - - - - - - - - - - -
İnsan Ne Kadar Az Düşünürse, O Kadar Çok Konuşur.
~MONTESQUIE~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Allahü teâlâ, beni insanların en iyilerinden vücuda getirdi.
~Tirmizi~
- - - - - - - - - - - - - - - -
ni mutlaka gozetmeliymis.
~Anonim~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Birinin kalbini kırmadan önce iki kere düşünün dostlarım!
Hele ki o kişi sıradan biri olmamışsa hayatınızda.
~Charles Bukowski Sözleri / Heinrich Karl Bukowski / Bilge Sözleri~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Oğuzam, Türkmenem …
. .
Oğuzam, Türk menem… Bayatlardan Türkmenem…
Damarlarındaki asil kan, aslına çektiğin ırk menem…
Yaprağın asılı dallar, gövdeni taşıyan kök menem…
Yolunu gözleyen yar, aşkınla çarpan ürek menem…
Can içre canan bilmişem gavim gardaş, nerdesen…
. .
Yedi koldan, yirmidört boydan gelmişem Orta Asyadan…
Yayından fırlayan ok, huduttan hududa atılan mızrak,
deli taylar gibi dörtnala esmişem…
Az gitmişem, uz gitmişem, dere tepe düz gitmişem…
Kuş uçmaz kervan geçmez dağları göçebe adımlarla gezmişem…
Irağı yakın, yurdumu ırak eylemişem…
Tırnaklarımla oymuşam tortu kayaları,
kıraç toprakları gözyaşlarımla sulak etmişem…
Kızgın tohumlar serpmişem, emek vermişem, aşa getirmişem…
Türk illerine haber salmışam gavim gardaş nerdesen…
. .
Selçuklu şah-ı sultanlarım adım atmış otağıma,
kapıda karşılamışam civan-ı mert erlerimi,
başım üstünde berhudar ağırlamışam…
Musul'da Zengiler, Kerkük'te Kıpçak,
Erbil'de Beg Teginliler adıyla Atabegleri kurmuşam,
Türk'ün adını âlemlere duyurmuşam…
Bayındır Kızanı torunlarımı kucaklamışam,
bahar coşkusu Akkoyunlar gibi meralara yayılmışam…
Sultan Cined oğlu Şah İsmailimle pişirmişem ham yanlarımı,
ocağımda tüten Safevi ateşiyle alev alev yanmışam…
Genç Osmanlıyla açmışam Bağdat'ın kapısını,
cahiliye devrini kapatmışam…
Dil, din ve ırk özgürlüğüyle donatmışam halkları,
mum gibi aydınlatmışam kör karanlık tarihi,
çevreme ilim, irfan, ışık saçmışam…
Derin hülyalara dalmışam gavim gardaş, nerdesen…
. .
Ne zaman ki Türk birliğine diş bilemiş düşman,
çapraz fişek silahıma davranmışam…
Zırnık ödün vermemişem sevgimden,
korkmamışam heç, ölümleri kuşanmışam…
. .
Yalın ayak koşmuşam Kafkas cephelerine,
Sarıkamış harekâtına katılmışam…
Buz kesmiş yüreğim Allah-u Ekber Dağlarında,
katmer katmer kefensiz donmuşam…
. .
Çanakkale'de etten duvar olmuşam,
göğüs göğüse çarpışmışam Allah vekil,
bir adım geçirmemişem gâvuru öteye,
üst üste cansız yığılmışam…
. .
Nasıl ki harb-i cihanlarla zayıflamışam,
güçten kudretten düşmüşem heyhat,
yeraltı kaya yağlarım sulandırmış ağızları,
hemhal manda manda paylaşılmışam…
. .
Öyle ki et ve tırnak misali ayrılmışam,
süt kuzu yavru gibi Anadolu'dan koparılmışam…
Köpekler hırlamış peşimden, yılanlar tıslamış…
Sahipsiz kalmışam gavim gardaş nerdesen…
. .
Lord planları tayin etmiş kaderimi,
Misak-i milli sınırlar dışına çıkarılmışam…
İtilmişem, kakılmışam, horlanmışam külliyen,
tekme tokat yerlere yatırılmışam…
Dağ ayılarının önüne atılmışam yaralı,
çöl develerinin hörgücüne tepe taklak asılmışam…
. .
Türk menem demişem, Türkçe söylemişem,
Eskiyaka'da kurşunlara dizilmişem…
Emeğimin hakkını istemişem,
Gavurbağ'da linç edilmişem…
Adalet beklemişem, iplere gerilmişem…
Eşitlik yeğlemişem, zab suyu kana bulanmış,
Altunköprü'de ekin gibi biçilmişem…
El insaf vicdan dilemişem zindanlara sürülmüşem…
Diri diri gömülmüşem gavim gardaş nerdesen…
. .
Kollarım kırılmış omuzlarımdan, işkencelerle yoğrulmuşam…
Gözlerim kan çanağı, fincan fincan oyulmuşam…
Ölmem yetmemiş kâfire, ip sarılmış cesedime,
ibret-i âlem sokaklarda dolaştırılmışam…
Lime lime dağılmışam gavim gardaş, nerdesen…
. .
Kimliğim değiştirilmiş,
El-Temim olmuş Türkmen Kerkük,
hafızalardan kazınmışam…
Baas baas bağırmışlar,
kin kusmuşlar yüzüm barabarı,
evimden yurdumdan göçe zorlanmışam…
. .
Okumak yazmak yok…
Düşünmem, konuşmam, kızmam yasak…
Ağzım dilim bağlanmışam…
Başın kaldırıp bakmak, göz ucuyla süzmek ne cüret…
Oturmam, yürümem, gezmem yasak…
Elim ayağım dolanmışam…
Taş kesilmişem gavim gardaş nerdesen…
. .
Di gah gel…
Di gel ölem di gel…
Adına gurban olam di gel…
Alnına kanım çalam di gel…
Bayrağım göğün mavi yeli, ay yıldızım sen…
Yurdum Türkmen eli, can özüm sen…
Soyum sopum Türkoğlu, yüzüm sürdüğüm izim sen…
Oy men ölmüşem gavim gardaş, nerdesen…
~Ali YAŞAR~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Ömer Hayyam Bütün Dörtlükler [ 276. - 389 ]
Gelip de eskiyenler, yeni gelenler,
Hepsi gider bugün yarın, birer birer;
Kimselere kalmamış bu eski dünya:
Kimi gitti gider, kimi geldi gider.
- - - - - - - - - - - - - - - -
Urfa'lının Biri Mezarında Yatan Babasını Ziyaret Ediyor :
~Babo nasısan, eyimisen?
Gene Fatihayı gaptın, keyfin yerinde.
Oraları bilmem amma... Buraları bura olmaktan çıhmış gayri.
Mezarıydan galksan,gafayı yersen.Öldüğüye sevinirsen...
Sıra geceleri bitti artık.
Şindi Bitliste beş minare de yok.
Hasangalasında caketim de galmamış.
Hem Urfa dağlarında ceylanlar da gezmiy.Herkes:
Şak - şuka, şaka da - şuka söylüy...
Ne mırranın, ne de gayfenin dadı galdı,
Gayfenin neslisi çıkmış, südü de içinde.
Gaçak çay da hepden gaçak olmus, Sallama içiyler...
Ahhh...Şu gavur icadı televizyon yokmu?
Tam üç tene eve aldım, gene de acans dinliyemiyem.
Gumasının yüzünden gocasından ayrılan böyük gız,
Yaseminin penceresinden bakmazsa göremiymiş.
Öbür oğlan Gurtlar Vadisi.Hele o güccüğü yok mu? Sen görmedin.
Saçını hep Amerikan kesdiren,Gözü,gulağı oynuy namıssızın.
Acun Firarda diy, başka bişey demiy...
Turizm dersine eyi geliymiş.
Valla yalan, Mahsadi çıbıldak garılara baha...
Torunun Şehmuzla iftihar etmelisen,
Aletirik Mehendisi çıktı.İş bulamadı,galdırım mehendisiyem diy.
Galdırım da yok ya, çamırlarda debeleniy, duruy...
Babo bi de telefon çıkmış, minnacık.
Şalvarın cebine on tene sığar şerefsizim.
Tele-fon amma teli, meli yok.
Eyi bisey de çok yalan söylüy.
Ben Siloyu tarlada görüyem, Aradığın gişiye ulaşılmıy diy.
Ancaaa foturaf bilem çekiy vallaha...
Bu cumma ruhuya hatim indirecektik;
Mevlüt Hoca nazlanıy, boğazı ağrıymış.
Yoh gendini üçaylara hazırlıymış...
Eve iki tene CD gondermiş, Bunuyla gırk hatim iner demiş.
Eh... Sende bunuyla idare edersiy.
Dünya işleri bitmiy.
Şimdi bana müsade:Aşagi kepir tarlaya gidiyim.
Golf oynuyacağım da... ~
- - - - - - - - - - - - - - - -
SİNAN MEYDAN : KEMALİZM
13 Ocak 2020
Mustafa Kemal her zamankinden daha güçlü durumda… Kemalistlerle anlaşmaya varılamaz çünkü Anadolu'nun tam bağımsızlığını istiyorlar. (İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold'un 7 Ocak 1922 tarihli raporundan)
2020'nin ilk haftasında gündem çok yoğundu. Ancak gelin görün ki bu yoğun gündeme rağmen Atatürk ve Cumhuriyet düşmanları işi gücü bırakıp Atatürk'e ve Cumhuriyete saldırmaya devam ettiler. Adını anmak istemediğim bir akademisyen bir tv programında Türkçe ezan ve din üzerinden Atatürk'ü ve Cumhuriyeti hedef alıp Kemalizm'e saldırdı. İşte bugün öteden beri Kemalizm'i gerçek bağlamından koparıp adeta bir küfür gibi kullanarak Atatürk'e ve Cumhuriyete saldıranların kara propagandasına karşı Kemalizm'i anlatacağım.
KEMALİZM'İN DOĞUŞU
Kemalizm kavramı ilk olarak Türk Bağımsızlık Savaşı sırasında 1919'da ortaya çıktı. Kemalizm adını millî direnişin önderi Mustafa Kemal'in adından aldı. Bu direnişi kırmaya çalışan emperyalist güçler ve onların işbirlikçisi Padişah Vahdettin ve Damat Ferit hükümetleri Mustafa Kemal'in önderliğindeki tüm direnişçileri biraz da küçümser bir yaklaşımla Kemalistler Kemalîler Kemalciler diye adlandırdı. (1)
Örneğin;
21 Temmuz 1920'de Mr. Fitzmaurice Türk esirleri hakkında düştüğü bir notta şöyle dedi: Buradaki esirlerin hepsi Kemalist milliyetçilerin yanındadır. Eğer bunları serbest bırakırsak İngiltere'nin düşmanı Kemalistlerin bir zaferi sayılacaktır. (2)
10 Kasım 1920'de Sir H. Rumbold Lord Curzon'a gönderdiği telgrafta şöyle diyor: Kemalist-Bolşevik başarısından sonra milliyetçiler Sevr Antlaşması'nı büsbütün kabul etmeyeceklerdir. Yunan ordusunu tam anlamıyla harekete geçirmek lazımdır. (3)
İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold 7 Ocak 1922 tarihli raporunda aynen şöyle diyor: Mustafa Kemal her zamankinden daha güçlü durumda. Türkler 'Anadolu Türklerindir' düşüncesinde. Kemalistlerle anlaşmaya varılamaz çünkü Anadolu'nun tam bağımsızlığını istiyorlar. (4) Sömürgeler Bakanı Chamberlain 10 Mayıs 1922'de Avam Kamarası'nda yaptığı konuşmada Müttefikler şimdi ne yazık ki Kemalistlere karşı etkili tedbirler alacak bir durumda değil diyor. (5)
Milli Mücadele yıllarında yabancı basında Türk Bağımsızlık Savaşı'ndan Kemalist hareket milliyetçi direnişçilerden ise Kemalistler diye söz ediliyor. Örneğin Asia dergisinin Kasım 1923 sayısında Robert Dunn Türk-Yunan savaşından: Anadolu'daki Yunan-Kemalist Savaşı diye söz ediyor. (6)
İşbirlikçi saray hükümeti ve yandaşları da saray hükümetine isyan ederek işgalcilere direnen Kemalistleri yüzyıllar önce Osmanlı'ya karşı ayaklanan Celalîlere ve Yeniçerilere benzetiyorlar. Celali adından esinlenerek Mustafa Kemal'in etrafında toplanan bütün Kuvayı Milliyeciler için Kemaliler veya Kemalciler deyimini kullanıyorlar. II. Mahmut nasıl isyancı Yeniçerileri ortadan kaldırdıysa VI. Mehmet Vahdettin de isyancı Kemalileri ortadan kaldıracak diyorlar. Alemdar ve Peyamı Sabah gibi işbirlikçi gazeteler Padişah Vahdettin'in Kuvayı Milliyecilerin üstüne gönderdiği Anzavur Ahmet'in Kemalileri bastırdığını yazıyor.
Milli Mücadele'de Kemalci Kemali ve Kemalist kavramı milliyetçi kavramıyla eş anlamlı olarak kullanılıyor. Dolayısıyla Kemalizm Milli Mücadele'de emperyalist işgale karşı bağımsızlık savaşı verenlerin ortak adı olarak doğuyor.
Emperyalist işgalcilerin ve yerli işbirlikçilerin küçümsedikleri Kemalistler Sakarya'yı Büyük Taarruz'u kazanıp emperyalist işgale son verdiler bu toprakları yeniden vatan yaptılar. Öyle ki 1922'den sonra tüm dünyada Türk Zaferi Kemalist Zafer olarak adlandırıldı.
Ezilen sömürülen Doğu milletleri de maddî ve manevi destek verdikleri bu savaşın başarısını Kemalist Zafer olarak adlandırdılar. Onlar da Kemalist Zaferden ilham alarak emperyalizme başkaldırdılar. Böylece Kemalizm tüm mazlum milletlerin kurtuluş umudu oldu.
KEMALİST DEVRİM
Atatürk kazandığı askeri zaferi siyasi kültürel sosyal ekonomik zaferlerle tamamlamak istedi. Bunun için peşi sıra devrimler yaptı. İşte kazanılan zafer nasıl ki Mustafa Kemal'in adından dolayı Kemalist Zafer diye adlandırılmışsa yapılan devrimler de yine Mustafa Kemal'in adından dolayı Kemalist Devrim diye adlandırıldı.
Atatürk'ün el yazısıyla 'Kemalizm Prensipleri' notu (1937).
Batılı bilim insanları 1930'larda Atatürk'ün devrimlerini ve ilkelerini Faşizm Komünizm ve Nazizm dışında üçüncü bir yol olarak görüp Kemalizm diye adlandırdılar.
1931'de CHP Üçüncü Büyük Kurultayı'na kadar Atatürk ilkelerinin sayısı 4'tü. Bu kurultayda Atatürk ilkelerine Devletçilik ve Devrimcilik de eklenerek ilkelerin sayısı 6'ya çıkarıldı. Böylece Altı Ok ortaya çıktı.
İşte Cumhuriyet aydınları ve devlet adamları Türkiye Cumhuriyeti'ni şekillendiren bu Altı İlkeyi Altı Oku 1931'den itibaren Kemalizm diye adlandırdılar.
1931'de Denizli Milletvekili Mazhar Müfit Kansu mecliste yaptığı konuşmada Kemalizm mektebinin evlatları olduklarını söyledi. Kemalizm Demokrasisi kavramını kullandı. (7)
Türkiye'de Kemalizm kavramı ilk kez 1931'de ders kitaplarına girdi. İlk baskısı 1931'de Türk Tarih Kurumu tarafından yapılan 4 ciltlik tarih serisinin Türkiye Cumhuriyeti Tarihini anlatan Tarih IV adlı son cildinde Altı İlkeden Kemalizm diye şöyle söz edildi: İşte yabancı müelliflerin (yazarların) Büyük Milli Reisin adına nispetle 'Kemalizm' dedikleri Türk inkılâp hareketinin temel prensipleri bunlardır. Bu prensiplere dayanan devlet sistemi Türk milletinin tarihine ihtiyacına içtimaî bünyesine ve mefkûresine (ülküsüne) en uygun olduğu kadar bütün dünyadaki sistemler içinde de en sağlam ve en mükemmel olanıdır. (8)
1932'de Halkevleri Genel Merkezi'nce yayımlanan Ülkü Dergisi'yle Kemalizm'in kuramsal çerçevesi belirlenmek istendi. Ülkü Dergisi'nin neredeyse her sayısında Kemalizmi halka benimsetmek amacıyla yazılar yayınlandı. Örneğin; Nusret Köymen Kemalizm ve Politika Bilgisi başlıklı yazısında Kemalizm'in ilmini yapmaktan şöyle söz ediyordu: Bugün Türk münevverine düşen büyük vazifelerden biri Kemalizm'in ilmini yapmak ve politika üzerinde her müsbet bilgi şubesinde çalışıldığı gibi ilim metotlar ile çalışmaktır… (9)
1932'den itibaren Kemalizm'in kuramsal çerçevesini belirlemek amacıyla Atatürk'ün çevresindeki Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) Şevket Süreyya (Aydemir) Vedat Nedim (Tör) İsmail Hüsrev (Tökin) Burhan Asaf (Belge) gibi aydınlar Kadro Dergisi'ni çıkardılar. 1934'te yayım hayatına son veren Kadro Dergisi'nin Kemalizm yaklaşımı daha sonraki kuşakları etkiledi. Örneğin; 1960'larda Doğan Avcıoğlu ve arkadaşlarının yayımladıkları Yön Dergisi bu etkileşimin bir eseriydi. (10)
KEMALİZM'İN CHP PARTİ PROGRAMI'NA GİRİŞİ
KEMALİZM'DEN ATATÜRK YOLU'NA
1923'te CHP kurulurken Yakup Kadri Karaosmanoğlu Atatürk'e Fakat Paşam bu partinin doktrini yok deyince Atatürk Doktrin istemem donar kalırız biz yürüyüş halindeyiz diyor. (11) Bu nedenle Kemalizm toplumsal ilerlemeyi donduran bir doktrin olarak hiç görülmedi.
13 Mayıs 1935'te kabul edilen CHP Parti Programı'nın Giriş bölümü 'Kemalizm Prensipleri'nden söz ediliyor.
1935'te CHP Dördüncü Büyük Kurultay'ında Kemalizm CHP parti programına girdi. 13 Mayıs 1935 Pazartesi günü yapılan oturumda kabul edilen CHP Parti Programı'nın giriş bölümünde aynen şöyle denildi: Yalnız birkaç yıl için değil geleceği de kapsayan tasarılarımızın ana hatları burada toplu olarak yazılmıştır. Partinin güttüğü bu esaslar Kamalizm Prensipleridir. (12) Böylece Atatürk'ün Altı İlkesi Altı Ok çok açıkça Kemalizm Prensipleri olarak parti programına girdi. Dahası bu tanımlama hiçbir değişikliğe uğramaksızın 5 Şubat 1937 tarihinde anayasanın ikinci maddesine koyuldu. Böylece Kemalizm fiilen anayasaya da girmiş oldu.
Görüldüğü gibi parti programındaki Kemalizm Prensiplerinin yalnız birkaç yıl için değil geleceği de kapsayan tasarılar olduğu belirtiliyor. Böylece Atatürk CHP'si resmi ideolojiyi Kemalizm olarak adlandırmış oluyor.
Bugün bu gerçeği reddetmek isteyenler Kemalizm'i tamamen Atatürk'ten soyutlayarak Atatürk değil çevresindekiler Kemalizm'i kullandı diyorlar. Ancak bu iddia doğru değil. Grace Ellison 1923'te Atatürk'ün kendisine verdiği röportajda Bu sözcük hareketin ruhunu anlatmıyor dediğini aktarsa da (13) zaman içinde Atatürk'ün bu konudaki düşünceleri değişmiş olmalı ki 1931'de liselerde okutulan Tarih IV adlı kitaba ve 1935'te de parti programına Kemalizm'i koydurdu. Dahası 1934'de Soyadı Kanunu'yla Atatürk soyadını almasına karşın 1937'de CHP'nin 1939 kurultayı için program çalışması yaparken kendi el yazısıyla Partinin güttüğü bütün bu esaslar Kemalizm Prensipleridir diye yazdı. (14)
Kemalizm kavramı 1953'teki CHP Onuncu Büyük Kurultayı'nda parti programından çıkarıldı. Kemalizm yerine Atatürk Yolu ifadesi kullanılmaya başlandı. (15)
1933-1949 arasında çıkan La Turquie Kemaliste dergisinin bir sayısı.
ATATÜRK DÖNEMİNDE KEMALİZM
1933'ten itibaren Kemalist Devrimi dünyaya anlatmak için Matbuat Umum Müdürlüğü üç ayda bir Türkçe ve Fransızca olarak La Turquie Kemaliste adlı bir dergi çıkardı. Dergi 1933-1949 arasında 49 sayı çıkarıldı.
1936'da Türkçe 1937'de Fransızca olmak üzere Tekin Alp'in Kemalizm (Le Kémalisme) Edirne Milletvekili Şeref Aykut'un Kamalizm ve M. Saffet Engin'in Kemalizm İnkılâbının Prensipleri ( 2 cilt) adlı kitapları basıldı.
Atatürk'ün Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt 1940'ta Atatürk İhtilali adlı kitabında Kemalizmi anlattı. Türk ihtilalinin verimi sembolik Altı Ok içindedir ki buna Kemalizm diyoruz ve diyorlar diye yazdı. Kemalizm'in komünizmden ve faşizmden ayrıldığını Milli Sosyalizmden ise ayrıldığı ve birleştiği noktalar olduğunu belirtti. (16)
1936'da CHP Genel Sekreteri Recep Peker görevden ayrılırken yayımladığı bildiride Hepimiz için en büyük şeref son nefese kadar Kemalizm eserinin sadık hizmetçisi kalmaktır dedi. (17)
Celal Bayar 1 Kasım 1937 tarihli meclis konuşmasında birkaç yerde Kemalist Rejim ifadesini kullandı. Bayar Atatürk'ün ölümünden sonra Kasım 1938'de yapılan ilk meclis toplantısında da şunları söyledi: Milletimiz on beş yıldan beri denenen Kemalizm rejiminin kendisine verdiği huzur ve sessizlik içerisinde çalışmak ve kuvvetlenmek istiyor. Ulusal sınırları içinde mutlu olmak istiyor. (18)
Kemalizm; bu topraklarda Atatürk'ün önderliğinde emperyalizme karşı bağımsızlık saraya sulatana karşı milli egemenlik geri kalmışlığa karşı çağdaş uygarlık paylaşım savaşlarına karşı barış mücadelesidir. Bu toprakları yeniden vatan yapanların ve bu Cumhuriyeti kuranların ortak adıdır Kemalist… Onurdur gururdur.
KAYNAKLAR
DİPNOTLAR:
1– Mustafa Albayrak Kemalizm'in Düşünsel Temelleri ve Tarihsel Oluşumu Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi S. 77 s.309.
2- Erol Ulubelen İngiliz Gizli Belgelerinde Türkiye 3. bas İstanbul 2009 s. 253.
3- Ulubelen s. 259.
4- Bilal N. Şimşir İngiliz Belgelerinde Atatürk (1919-1938) C.4 1984 XLIX s.169-172.
5- Gotthard Jaeschke Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi C.1 İstanbul 1989 s. 180.
6- Erol Mütercimler Fikrimizin Rehberi İstanbul 2008. s.827.
7- Mahmut Goloğlu Tek Partili Cumhuriyet 1931-1938 İstanbul 2009 s. 25.
8- Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti Tarih IV İstanbul 1931 s. 187.
9- Albayrak s. 313.
10- Albayrak s. 314
11- Şevket Süreyya Aydemir Tek Adam Mustafa Kemal C.3 22. bas İstanbul 2007 s.474.
12- CHP Programı Ankara 1935. s.1 2
13- Grace M. Ellison Kuvayı Milliye Ankara'sı İstanbul 1973 s.165.
14- Atatürk'ün Bütün Eserleri C.29 3. bas İstanbul 2015 s. 19.
15- Albayrak s. 315.
16- Mahmut Esat Bozkurt Atatürk İhtilali I-II 4. bas İstanbul 2003 191-193.
17- Goloğlu s.211.
18- Goloğlu s. 301 302.363.
https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/sinan-meydan/kemalizm-5563892/
- - - - - - - - - - - - - - - -
DUSUNCELERIMIN BASUCUNDA
. . . . . .
Hasretimin yillardanberi bel bagladigi..
Iste odur dusuncelerimin basucunda.
O, gogsunun taskin hareketi avucunda,
Gozlerinde ruyalarin gulup agladigi.Kendi bahcesidir onun icinde gordugum.
Yollar yine her gunku gibi yaz uykusunda
Ve yaban ciceklerinin buruk kokusunda
Her ikindi gunluk ruyasini goren murdum.Onun da dudaklarinda bir eskiye donus,
O da yuzmede bir ses yigini uzerinde.
Bin hatirayi bir anda duyan gozlerinde
Insana ruhlar dolusu haz veren dusunus.Sonra kizlik kadar temiz, aydin bir acilma:
Evine giden toprak yolda o yine cocuk,
Yine uykuyla basliyan alemde yolculuk
Ve taptaze sabahlar kayisi dallarinda.Hasretimin yillardan beri bel bagladigi..
Iste odur dusuncelerimin basucunda.
O, gogsunun taskin hareketi avucunda,
Gozlerinde ruyalarin gulup agladigi.
~Orhan Veli KANIK~
- - - - - - -





- - - - - - -
Okyanus_Yayincilik-YGS_Cografya_Soru_Bankasi.pdf
Avukat-Mark_Gimenez.mobi
Almis_Kaan_Dastani_Veli_Gul_Altayca-Turkce.pdf
Ustun_Dokmen-Komsu_Koyun_Delisi_Tiyatro_Metni_.doc
Yusuf_Akcura-Uc_Tarz-i_Siyaset.epub
Fluid_Mechanics.pdf
Arthur_Conan_Doyle-Korku_Vadisi.epub
HAMAM-KARAGOZ_ILE_HACIVAT_Mehmet_Muhittin_Sevilen-Ortaoyun_.DOC
Vahsetin_Cagrisi-Jack_London.mobi
Yuzbasinin_Kizi-Aleksandr_Puskin.epub
Mark_Twain-Secme_Oykuler.epub
Zulfu_Livaneli-Kardesimin_Hikayesi.epub
Monte_Kristo_Kontu-Alexandre_Dumas.mobi
Jean_Paul_Sartre-Yazinsal_Denemeler.pdf
Kopru-Ayse_Kulin.epub
egitim_bilimlerine_giris.docx
Osmanli_Devletine_Kadar_Turkler-Cesitli.epub
O-Stephen_King.epub
Babil_Kitapligi_11_Kipling-Dilek_Evi_CS_.pdf
Seks_Neden_Keyiflidir-Jared_Diamond.epub
Calikusu-Resat_Nuri_Guntekin.epub
Luigi_Pirandello-Sicilya_Turunclari.pdf
Nebahat_H.Uybadin-OYUN_EVLILIK_SURUBU.pdf
Michael_Lowy-Franz_Kafka_Boyun_Egmeyen_Hayalperest_2_.epub
COREL_DRAW.pdf
Haldun_Taner-Vatan_Kurtaran_Saban.doc
Outliers-Malcolm_Gladwell.mobi
Understanding-French.pdf
Stanislav_STRATIEV-ROMA_HAMAMI.doc
Anonim-Japon_Masallari.epub
- - - - - - -
"> "> "> "> "> "> "> ">
- - - - - - -
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
| Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
| Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.) | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com |
| Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız. | : | http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder