Yunanistan'dan bir fırkateyn ve bir denizaltı,
İsrail'den ise bir korvet ve bir denizaltı,
Doğu Akdeniz'de kalıcı olarak konuşlandırılmış.
Geçenlerde bir AKP'li Meclis'te "Mavi Vatan'ı ilköğretim müfredatına biz koyduk" demişti.
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net)
L2fSIJNoA0xfSNxA
- - - - - - - - - - - - - - - -
Demokrasi, bir eğitim işidir.
Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur.
Devam edilirse demagoglar türer.
Demagoglardan da diktatörler çıkar.
Platon'dan Eflatun özlü sözler
Bin peygambere bedel…
- - - - - - - - - - - - - - - -
EM AY SIX YA DA MI6 YA DA İNGİLİZ İSTİHBARATI
https://www.youtube.com/watch?v=DBjT53NE_oI
- - - - - - - - - - - - - - - -
Tanrı öldü.
Friedrich Nietzsch
~~
- - - - - - - - - - - - - - - -
YILMAZ ÖZDİL : 10'URLU DURUŞ…
yozdil@sozcu.com.tr 14 Kasım 2021
Türkiye'de 10…
Kişiden biri kaçak mülteci; Uluslararası Göç Politikaları Araştırma Merkezi'nin raporuna göre her 10 Suriyeli altı Türk'ün işsiz kalmasına sebep oluyor.
10…
Vatandaşımızdan biri emekli, her 10 emeklinin yedisi geçim sıkıntısı çekiyor, her 10 emeklinin dördü çalışıyor.
10…
Üniversite mezunu gencimizden dördü işsiz.
10…
Pazarcıdan biri üniversite mezunu.
10…
Öğretmenin yedisi ek işle geçiniyor.
10…
Sigortalıdan beşi asgari ücretli.
10…
Vatandaşımızdan yedisi borçlu.
10…
Vatandaşımızdan ikisi icralık.
10…
Vatandaşımızdan dördü temel gıda alışverişinde bile zorlanıyor.
10…
Vatandaşımızın dördü yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
10…
Yoksulun beşi çocuk.
10…
Vatandaşımızın beşi, ekonomik olarak geçen yıla göre daha kötü durumdayım diyor.
10…
Vatandaşımızdan biri antidepresan kullanıyor.
10…
Çocuğumuzdan birinde beslenme yetersizliğine bağlı olarak, büyüme ve gelişme geriliği var.
10…
Kız çocuğumuzdan biri, çocuk yaşta evlendiriliyor.
10…
Kadından dördü dayak yiyor, her 10 aileiçi şiddetin beşinin sebebi ekonomik sorunlar.
★
10…
Vatandaşımızın istisnasız 10'u da, geçmediği köprüye, girmediği tünele, uçmadığı havalimanına, görmediği otoyola, yatmadığı hastaneye, gitmediği tren garına para ödüyor… Dolar karşılığıyla Türk Lirası olarak ödüyoruz, paramız dolar karşısında habire değer kaybettiği için, ödüyoruz ödüyoruz, borcumuz azalacağına büyüyor…
★
10 Türk Lirası…
Anca bir dolar edebiliyor.
★
Asrın liderimiz hâlâ, milletimizin 10'urunu koruyoruz diyor, devletimizin 10'urunu zedeletmeyiz diyor, vatandaşımızın 10'urunu çiğnetmeyiz diyor, 10'urlu duruş sergiliyoruz diyor, 10'urumuzla şahlanıyoruz diyor, bu muhalefetin zerre kadar 10'uru yok diyor.
https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/yilmaz-ozdil/10urlu-durus-6767505/
- - - - - - - - - - - - - - - -
YAŞASIN DANGALAKLAR
https://www.youtube.com/watch?v=JrmFvdcSp14
- - - - - - - - - - - - - - - -
Dusunuyorum, o halde varim
~Descartes ~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bes tur casus kullanilir; yoresel casuslar, ic casuslar, devsirme casuslar, hukumlu casuslar, hayatta kalan casuslar. Bu bes tur casuslarin hepsi birden kullanildiginda gizli istihbarat sistemini kimse ele geciremez.
~Sun Tzu'dan Savas Sanati~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bir Ölümsüz Yalnızlığa
Islanır bir orman yağmurunda şimdi uzak
O bir suskun mavide ışıyan ilk sevimiz.
Kalacak tüm karanlığıma karşın belki tek
Yalnız seni uyuduğum şu ılık gece.
İlk soluğunca evrenin bir serinlik
Serpilir yirmi çağlar ötesinden çölümüze
Kaç ölümler aştık da vardık ancak işte
Bir ölümsüz yalnızlığa şimdi otağ kurduğumuz.
~Tahsin Saraç~
- - - - - - - - - - - - - - - -
SİNAN MEYDAN: ATATÜRK'E SAHİP ÇIKMANIN ANLAMI
10 Kasım'da gördüğümüz gibi Türkiye Atatürk'e sahip çıkıyor. Türkiye'nin Atatürk'e sahip çıkması, insanımızın bağımsız, laik ve çağdaş Cumhuriyete; akılla, bilimle, güzel sanatlarla şekillenen uygar yaşama sahip çıktığının en açık göstergesidir.
5 gün önce 10 Kasım'dı. Ölümünün 83. yıl dönümünde Atatürk'ü daha derin bir saygıyla ve daha büyük bir minnetle andık. Sizin de dikkatinizi çekiyordur. Son yıllarda Atatürk'ü çok daha büyük bir coşkuyla, heyecanla ve özlemle anıyoruz. Geçmişteki o şekilci, içi boş ve hamasi nutukların atıldığı soğuk ve göstermelik resmi anma törenlerinin yerini, son yıllarda daha nitelikli, daha içten ve anlama kaygısının ön planda olduğu sivil anma toplantıları almaya başladı. Dahası, geçmişte sadece 10 Kasımlarda veya milli bayramlarda hatırlanan Atatürk, -sosyal medyanın da gücüyle- şimdi neredeyse her gün hayatımızın içinde…
12 Eylül'ün dayatmacı, içi boş o tören ve gardırop Atatürkçülüğünün yerini, son yıllarda -aslında olması gerektiği gibi- halkçı, halklı ve halkça bir Atatürkçülük aldı. Son yıllarda Türk insanı, Atatürk'ü adeta yeniden keşfetmeye başladı. İnsanlar Atatürk'ü doğru tanıdıkça içselleştirmeye, hatta kendilerini onunla özdeşleştirmeye başladılar. Atatürk, ölümünden sonraki dönemde belki de ilk kez geniş kitlelerce gerçekten anlaşılarak sevilmeye başlandı.
Peki, ama bu nasıl oldu? Türkiye'de son yıllarda Atatürk, nasıl yeniden keşfedildi. Siyasi çevrelerin saldırı ve istismarına rağmen nasıl oldu da Atatürk, milletin kolektif bilincinde yeniden canlandı?
ATATÜRK DÜŞMANLIĞININ TARİHİ
Türkiye'de Atatürk düşmanlığının kökleri, Kurtuluş Savaşı yıllarına kadar gider. Milli Mücadele'ye karşı olan yerli ve yabancı odaklar, (içeride Osmanlı Saray Hükümeti ve etnik ayrılıkçı gruplar, dışarıda ise emperyalist işgalciler) bu mücadelenin önderi Mustafa Kemal (Atatürk)'e düşmanlık beslemişler, mücadeleyi engellemek için her şeyden önce mücadelenin önderi Atatürk'ü etkisiz hale getirmek istemişlerdi. Bu düşmanlık, içeriden sarayın, Atatürk karşıtı fetvaları, bildirileri, idam fermanları, Hilafet Orduları, Anzavur tertipleri, nasihat heyetleri, dinsel kışkırtmaları ve bunlara bağlı olarak çıkan iç isyanlar; dışarıdan ise İngiltere'nin ajanları ve casusları (Örneğin, casus Noel, Mustafa Sagir) ile İngiliz ve Yunan kışkırtmaları ile yürütüldü. Bu nedenledir ki, Türkiye'de Atatürk düşmanlığı, Milli Mücadele'ye, dolayısıyla Türkiye'nin bağımsızlığına düşmanlık olarak ortaya çıktı.
Cumhuriyet döneminde de Atatürk düşmanlığı devam etti. Atatürk düşmanları, bu sefer de çağdaş, laik Türk ulus devletinden rahatsızdı. Hedeflerinde bu sefer, çağdaşlaşmacı ve uluslaşmacı Atatürk vardı. Bu dönemde de Atatürk düşmanlığı yine iç ve dış kaynaklıydı. Atatürk'ün saltanatı, hilafeti kaldırması, medreseleri, tekke, zaviye ve türbeleri kapatması, yeni harfleri ve çağdaş kılık kıyafetleri kabul etmesi, kadınlara sosyal ve siyasal haklar tanıması, dinsel hukuka son vermesi ve laik bir ulus devlet kurması gibi çağdaşlaşmacı devrimleri, içeride gerici ve etnik bölücü çevreleri rahatsız etti. Bu nedenle gerici ve etnik bölücü çevreler Atatürk düşmanlığını sürdürdü.
Atatürk'ün önderliğindeki Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve sonrasındaki çağdaş devrimlerin ezilen, sömürülen mazlum milletlere örnek olması, emperyalizmi de rahatsız etti. Sömürü düzenini devam ettirmek isteyen emperyalizm, Atatürk'ün mazlum milletlere örnek olan bu iki yönlü (bağımsızlık ve çağdaşlaşma) kurtuluş pratiğinden hiç hoşlanmadı. Bu nedenle dışarıda da emperyalist odaklar, Atatürk düşmanlığına devam etti.
İç ve dış kaynaklı Atatürk düşmanlığı, Atatürk'ün ölümünden sonra da sürdü. İçeride önceleri Necip Fazıl, sonraları fesli Kadir ve aveneleri, siyasal İslamcı partiler, çeşitli tarikatlar ve FETÖ başta olmak üzere çeşitli cemaatler Atatürk düşmanlığıyla yakın tarihi olabildiğince çarpıttılar. Atatürk'ün büyük zaferlerini, Lozan'ı, Türkiye'yi bir çağdan başka bir çağa taşıyan laik devrimlerini kötülediler. Atatürk'e, dava arkadaşlarına, yakınlarına akıl almaz iftiralar attılar.
Atatürk sonrasında Atatürk düşmanlığı gerici ve etnik bölücü zemin üzerinde yürütüldü. Önce Atatürk karşıtı gerici ve etnik bölücü bir koro, ağız birliği etmişçesine Atatürk'ün dindarlara ve özellikle Kürtlere düşman olduğu yalanını dillendirdi. Sonraları bu gerici ve etnik bölücü koroya sözde liberaller de eklemlendi. Böylece halk Atatürk'e düşman edilmeye, Atatürk'le halkın arası açılmaya çalışıldı. Bu gerici ve etnik bölücülük temelli Atatürk düşmanlığı, emperyalist çevrelerce de öteden beri benimsenmişti. Öteden beri gerici ve etnik bölücü iç ve dış Atatürk düşmanlarının hedefi, Atatürk'ün kurduğu laik, çağdaş ve üniter Türkiye Cumhuriyeti'dir.
ATATÜRK'ÜN FİKİRLERİYLE VE ESERLERİYLE SAVAŞ
Özellikle son 20 yılda Türkiye'de gücü ele geçiren siyasal İslamcı hareket, -sözde liberallerin de desteğiyle- Atatürk'e karşı adeta savaş ilan etti. Bu Atatürk karşıtı savaş, FETÖ ve emperyalizmin küresel aktörlerince de desteklendi. Örneğin, 1996'da Samuel Huntington, Medeniyetler Çatışması adlı kitabında açıkça Türkiye Atatürk'ün mirasını reddetmelidir… demişti. 1997'de CIA Ajanı Paul Henze de Atatürkçülük öldü Nakşiler, Nurcular ilericidir demişti. İçimizdeki Atatürk düşmanlarının Atatürk karşıtı açıklamaları ise hepimizin malumu.
Son 20 yılda iktidarın Yeni Türkiye dediği yapıya Atatürk'süz yeni bir tarih yazılmak istendi. Daha önce Necip Fazıl ve fesli Kadir tarafından geliştirilmiş Atatürk karşıtı alternatif tarih tezleri daha da çeşitlendirilip basın yayın organlarıyla kitleselleştirilmek istendi. Bu dönemde Atatürk, müfredattan, kitaptan, okuldan, stattan, kurum ve kuruluşlardan, kısacası hayattan uzaklaştırılmak, ulusun kolektif belleğinden silinmek istendi. FETÖ ve siyasal ortakları, Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk kumpaslarında Atatürk'ü hedef aldılar. Nutuk'u suç delili saydılar. TSK'yı sanık PKK'yı tanık yaptılar. Atatürkçüleri tutuklayıp Silivri zindanlarına attılar. Milli bayramları yasakladılar. 23 Nisan'a, 19 Mayıs'a, 30 Ağustos'a, 29 Ekim'e alternatif günler, alternatif, zaferler, alternatif bayramlar icat ettiler.
Fakat Atatürk'e ve en büyük eseri bağımsız ve laik Cumhuriyete açılan savaşta Atatürk asla yalnız kalmadı. Atatürk'ün kurtardığı bu vatanda ve kurduğu bu ülkede yaşayan insanlar, Atatürk'e ve Cumhuriyete yönelik saldırılara karşı vicdanla, bilgiyle, belgeyle, gerçekle direndiler. Bu sırada özellikle gençler, Atatürk'ü hiç olmadığı kadar iyi tanıdılar. Atatürk'ü tanıyıp içselleştirenlerin sayısı her geçen gün daha da arttı. İnsanlar devlet zoruyla değil, kendi bireysel inisiyatifleriyle Atatürk'le buluştular ve buluşmaya devam ediyorlar.
20 yılın sonunda ne mi oldu? 19 Mayıslarda, 23 Nisanlarda, 30 Ağustoslarda, 29 Ekimlerde ve 10 Kasımlarda Atatürk sevgisi kabına sığmaz oldu. Anıtkabir dolup taştı. Atatürk, ulus bilincinde adeta yeniden hayat buldu. Atatürk, hayatta olmamasına karşın bu savaşı da kazandı.
ATATÜRK'E SAHİP ÇIKANLAR ASLINDA NEYE SAHİP ÇIKIYOR?
Kimilerinin sandığı gibi Atatürk bir put, bir tabu, bir dogma veya bir kişi kültü değil, değerler bütünüdür. Üstelik dün Atatürk'ün temsil ettiği yükselen değerler bugün de yükselmeye devam etmektedir. Hatta Atatürk'ün temsil ettiği o değerler, bugün Türkiye'deki ve dünyadaki gelişmelerin ışığında, çok daha anlam ve önem kazanmış durumdadır. Bu durum ister istemez içeride ve dışarıda Atatürk'e ilgiyi artırmaktadır.
Türkiye'de Atatürk; vatan, antiemperyalist mücadele, özgürlük ve bağımsızlık, uluslaşma, ulusal egemenlik, yurttaşlık, akılcılık ve bilimsellik, sanatseverlik, laik dünya görüşü, kadın hakları, bunların doğal sonucu olarak çağdaş uygarlık, kendi kaynaklarını kullanma, ulusal kalkınma, tarih ve dil bilinci, barış ideali gibi değerlerle özdeşleşmiştir.
Türkiye'de Atatürk'e sahip çıkanlar, aslında bir kişiye değil, o kişiyle özdeşleşen değerlere sahip çıkarken, Atatürk'e karşı çıkanlar ise yine aslında bir kişiye değil o kişiyle özdeşleşen değerlere karşıdırlar.
Atatürk, her şeyden önce vatan kurtaran bir bağımsızlık savaşının önderidir. Atatürk'ün yarattığı ilk çağrışımlardan biri bağımsız vatandı. Atatürk'e sahip çıkanlar vatana ve vatanın bağımsızlığına sahip çıkmaktadır.
Atatürk, cumhuriyeti ilan ederek egemenliği saraydan alıp millete vermiş, ümmetten ulus, kuldan birey/yurttaş yaratmıştır. Atatürk'e sahip çıkanlar cumhuriyete, ulus bilincine ve yurttaşlığa sahip çıkmaktadır. Atatürk'e karşı çıkanlarsa cumhuriyete, ulus bilincine ve yurttaşlığa karşı çıkmaktadır.
Atatürk akılcı, bilimsel ve laik bir dünya görüşüne sahiptir. Atatürk'e sahip çıkanlar akılcı bilimsel ve laik bir dünya görüşüne sahip çıkmaktadır. Atatürk'e karşı çıkanlar ise akılcı, bilimsel ve laik dünya görüşüne karşı çıkmaktadır.
Atatürk sanatseverdir. Resim, heykel, müzik, tiyatro gibi güzel sanatların gelişmesi için çaba harcamış, sanata ve sanatçıya büyük önem vermiştir. Atatürk'e sahip çıkanlar sanata ve sanatçıya sahip çıkmaktadır. Atatürk'e karşı çıkanlar ise resmi günah, heykeli put diye adlandırmakta, sanata ve sanatçıya önem vermemektedir.
Atatürk, İslam dünyasında ilk kez kadınlara sosyal ve siyasal haklar vermiştir. Atatürk'e sahip çıkanlar kadın haklarına; kadının okumasına, çalışmasına, kadın erkek eşitliğine sahip çıkmaktadır. Atatürk'e karşı çıkanlar ise kadın haklarına; kadının okumasına, çalışmasına, kadın erkek eşitliğine karşı çıkmaktadır.
Atatürk, laik karakterli devrimleriyle (saltanatın kaldırılması, cumhuriyetin ilanı, halifeliğin kaldırılması, medreselerin, tekke ve zaviyelerin kapatılması, şapka kanunu, yeni harflerin kabulü, pozitif hukuk kurullarının benimsenmesi vb.) çağdaş uygarlığa (muasır medeniyete) yönelmiştir. Atatürk'e sahip çıkanlar, çağdaş uygarlık değerlerine sahip çıkmaktadır. Atatürk'e karşı çıkanlar ise çağdaş uygarlık değerlerine karşı çıkmaktadır.
Atatürk ülkenin kendi milli kaynaklarıyla kendi ayakları üzerinde durabileceğini göstermiş; ekilen tarlalar, çıkarılan madenler, kurulan fabrikalarla ulusal kalkınmayı gerçekleştirmiştir. Atatürk'e sahip çıkanlar ulusal kalkınmaya sahip çıkmaktadır.
Atatürk, ADTCF'yi, TTK'yı, TDK'yı kurarak, tarih ve dil kurultayları düzenleterek, Türkiye'nin geçmişten o güne tüm tarihsel birikimine sahip çıkmıştır. Atatürk, Türk tarihini hanedan tarihinin darlığından kurtarıp eski kökleriyle buluşturarak, derleme, tarama, türetme çalışmaları yaparak ve din dilini Türkçeleştirerek de Türkçenin gelişmesini amaçlamıştır. Atatürk'e sahip çıkanlar tarih ve dil bilincine sahiptirler, Türk tarihine ve Türk diline önem vermektedirler.
Zorunlu olmadıkça savaş bir cinayettir diyen Atatürk, gerçek anlamda bir barış savaşçısıdır. Onun savaşlarının amacı ülkesini gerçek barışa kavuşturmaktır. Yurtta barış dünyada barış sloganıyla Türkiye'de ve dünyada kalıcı barışın sağlanması için çaba sarf etmiştir. Atatürk'e sahip çıkanlar yurtta ve dünyada barışa sahip çıkmaktadır.
★★★
Sözün kısası; bağımsız, laik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti Atatürk'le özdeşleşmiştir. Bu nedenle Atatürk'e sahip çıkmak, aslında bağımsız, laik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkmaktır; Atatürk'e karşı çıkmak ise aslında bağımsız, laik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı çıkmaktır.
10 Kasım'da da gördüğümüz gibi Türkiye, genel olarak Atatürk'e sahip çıkmaktadır. Türkiye'nin Atatürk'e sahip çıkması, insanımızın bağımsız, laik ve çağdaş Cumhuriyete; akılla, bilimle, güzel sanatlarla şekillenen uygar yaşama sahip çıktığının en açık göstergesidir.
https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/sinan-meydan/ataturke-sahip-cikmanin-anlami-6768839/
- - - - - - - - - - - - - - - -
Neşeli olmak sağlığın en iyi destekçisidir.
~Atasözü~
- - - - - - -





- - - - - - -
Stephen_King-Maca_Kizi.epub
Umit_Kaftancioglu-Koroglu_Kollari_Halk_Destanlari.pdf
Benim_Huzunlu_Orospularim-Gabriel_Garcia_Marquez.epub
Mehmet_Baydur-Kutu_Kutu.pdf
Abdulbaki_Golpinarli-100_Soruda_Tasavvuf.pdf
Stefanie_Zweig-Afrika_nin_Hic_Bir_Yerinde.pdf
Clive_Cussler-Yilan.epub
Hasan_Kallimci-DELI_GULLU.doc
Yeni_atlantis-FRANCIS_BACON.epub
Okyanus_Yayincilik-YGS_Cografya_Soru_Bankasi.pdf
ELS_15.pdf
Iskender_Pala-Ayine.mobi
Arthur_C._Clarke-Safak_Projesi.epub
Bulent_Diken-Carsten_BLausten-Filmlerle_Sosyoloji.epub
Bir_Ask_Sayfasi_I-Emile_Zola.mobi
G.G._DEL_TORE-DELIL_YETERSIZLIGI.doc
Ray_Cooney-Karmakarisik.docx
-Turkce_Soz_Dizimi.pdf
Karincalarin_Devrimi-Bernard_Werber.epub
Stage_1-Nick_Bullard-The_Adventures_of_Tom_Sawyer.pdf
Sefiller_Cilt_4-Victor_Hugo.mobi
Constantin_von_Barloewen-Bilgiler_Kitabi.epub
Jean_Christophe_Grange-Kurtlar_Imparatorlugu.epub
Elias_Lonnrot-Kalevala_Fin_Destani_Cilt_I.epub
Bulent_Ecevit-Demokratik_Sol.epub
Roger_Garaudy-Amerikan_Efsanesi.epub
H-B-Paksoy-Alpamis_Destani.pdf.pdf
Dostoyevski-Yeraltindan_Notlar.pdf
Vasif_Ongoren-Zengin_Mutfagi.pdf
Beyaz_Geceler-Dostoyevski.epub
- - - - - - -
"> "> "> "> "> "> "> ">
- - - - - - -
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
| Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
| Eposta adresleri (Derdiniz varsa buradan ulaşın.) | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net oraj.poyraz@openmail.cc HvLWPtIjJR8X@protonmail.com 0PjukdvspdUh@mail2tor.com |
| Tor ağı üzerindeki web siteleri Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız. | : | http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/ http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder