17 Mart 2022 Perşembe

YILMAZ ÖZDİL: HATAY ELDEN GİDİYOR - SERVET AVCI: GİDEN SADECE HATAY MI?

  1. YILMAZ ÖZDİL: HATAY ELDEN GİDİYOR
  2. SERVET AVCI: GİDEN SADECE HATAY MI?

=======================

YILMAZ ÖZDİL: HATAY ELDEN GİDİYOR

yozdil@sozcu.com.tr

16 Mart 2022

Angelina Jolie Afganistan'da.

Angelina Jolie Pakistan'da.

Angelina Jolie Sudan'da.

Angelina Jolie Çad'ta.

Angelina Jolie Burkina Faso'da.

Angelina Jolie Myanmar'da.

Angelina Jolie Suriye'de.

Angelina Jolie Ürdün'de.

Angelina Jolie Lübnan'da.

Angelina Jolie Irak'ta.

Angelina Jolie Tunus'ta.

Angelina Jolie Libya'da.

Angelina Jolie Mısır'da.

E, Ukrayna'da niye yok Angelina?

Merak edip baktım şu anda nerede diye?

Yemen'de.

Kara çarşaf giymiş, Husilerle poz veriyor.

Halbuki şu anda, Polonya'ya Macaristan'a Slovakya'ya sığınan Ukraynalıları ziyaret etmesi gerekmiyor mu?

Birleşmiş Milletler iyiniyet elçisi ayaklarıyla kriz bölgelerine gönderilen Hollywood yıldızlarının iyiniyetine ihtiyaç yok mu Avrupa'da?

Yoksa acaba… Avrupa Birliği, üç milyon Ukraynalı sığınmacının hobaraa diye Avrupa Birliği'ne geçmesini mi istemiyor?

Maazallah bu meseleyi Hollywood usulü şefkat gösterisine çevirirsek, Ukrayna'dan kaçışı teşvik edersek, bu üç milyonun peşinden beş milyon daha gelir diye mi korkuyorlar?

Şu anda Husileri, Ukraynalılardan daha mağdur yapan nedir?

Sığınmacının mağdur olabilmesi için illa ABD'nin veya Avrupa Birliği'nin çıkarlarına uygun mağdur olması mı gerekiyor?

Sığınmacılar bizim gibi sığınmacı deposu olarak kullanılan ülkelere sığınınca normal oluyor da, Avrupa'ya sığınınca sıkıntı mı oluyor?

Hatırlayın lütfen, Angelina Jolie habire bize geliyordu, Suriyelileri bağrımıza bastığımız için, Avrupa'ya gitmelerini önlediğimiz için öve öve bitiremiyordu, dünyaya örnek ülke olduğumuzu anlatıyordu, bu fedakarlıkla insanlık tarihine geçtiğimizi filan anlatıyordu.

E şimdi gidip Polonya'yı Macaristan'ı övmesi gerekmiyor mu?

Fedakarlık yapın Ukraynalıların hepsi burada kalsın, Avrupa'ya geçmesinler, siz de böylece insanlık tarihine geçin demesi gerekmiyor mu?

Polonya insanlık tarihine geçmek istemiyor mu yoksa?

Almanya'nın mesela, iki üç milyon sığınmacı kabul ederek, insanlık tarihine geçmeye niyeti yok mu?

Biraz da Fransa insanlık tarihine geçse olmaz mı?

Bakın, bizim insanlık tarihine nasıl geçtiğimizi Hatay büyükşehir belediye başkanı Lütfü Savaş izah ediyor… "Hatay'da dünyaya gelen her dört bebekten üçü Suriyeli, acil önlem alınmazsa 12 yıl sonra Hatay belediyesinin Suriyeli başkanı olacak" diyor.

Nasıl?

Güzel geçiyoruz değil mi insanlık tarihine?

Alarm veriyor Lütfü Savaş…

"11 ayda bir doğum yapan, altı yılda altı çocuk doğuran Suriyeli kadınlar var" diyor, "Suriyeli erkeklerin üç dört eşi var" diyor, nüfus dengesinin allak bullak olduğunu anlatıyor, "azınlığa düşüyoruz" diyor, "Hatay'ın nüfusu 1 milyon 670 bin kişi, 800 binin üzerinde Suriyeli var" diyor, "Reyhanlı'da Suriyeli aday olsa, açık farkla kazanır" diyor, "Suriyelilere vatandaşlık verilmesi, seçme seçilme hakkı verilmesi büyük hata oldu" diyor, "güya toprak satın almaları kanunen yasak ama, Türk ortaklar ayarlıyorlar, ara senediyle sürekli toprak alıyorlar" diyor, "ablam müteahhitten ev aldı, sahibi Suriyeli çıktı, her yerdeler" diyor, "Hatay'da ithalat, ihracat, altın ticareti Suriyelilerin eline geçti" diyor, "maliyetler yüzünden bizim çiftçimiz ekip biçemiyor, bizim çiftçilerin tarlasını Suriyeliler alıyor" diyor.

"Uyarıyorum" diyor…

"Hatay elden gidiyor" diyor.

Ha gayret… Kendi vatanımızda sığınmacı olmak üzereyiz.

Bu kafayla gidersek, Ukraynalılar Ukrayna'ya geri döner ama, bizi ziyaret etmeye Leonardo DiCaprio mu gelir, Scarlett Johansson mu, orasını bilemem gari!

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/hatay-elden-gidiyor-7013166/

=======================

SERVET AVCI: GİDEN SADECE HATAY MI?

Bir ilin belediye başkanı daha nasıl feryadını duyuracak? Daha nasıl tehlikeye dikkat çekip ülkeyi yönetenleri uyandıracak?

Diyor ki: "Böyle giderse biz azınlığa düşeceğiz. 12 yıl sonra Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Suriyeli olacak…"

Diyor ki: "Hatay'ın nüfusu 1 milyon 670 bin. Resmî verilere göre 500 bin civarında Suriyeli var. Ama gayriresmî sayı 800 binin üzerinde. Yaklaşık her 2 kişiden biri Suriyeli…"

Diyor ki: "Hatay'daki doğumların yüzde 75'ini Suriyeli kadınlar yapıyor. Yeni doğan her 4 çocuktan 3'ü Suriyeli…"

Diyor ki: "Atatürk'ün millî sınırlara kattığı son yer burası. Bu coğrafyada zemin kaygan. Hatay giderse her yer gider. Hatay elden gitmesin diye mücadele veriyoruz…"

Diyor ki: "Uyarıyorum, Hatay gidiyor…"

**

Biz savaş kaybetmeden neleri kaybediyoruz!.. Başkaları savaştan kaçarak neleri kazanıyor!.. Ve biz de bu tuhaf çelişkiye 'ensar-muhacir dayanışması' diyerek katlanmak zorunda bırakılıyoruz!..

'Kendi ayağına sıkmak' deyimi burada hafif kalır… Resmen geleceğimize mayın döşüyoruz… Devletimizin kucağına 'el yapımı' patlayıcı değil, 'beyinsizlik yapımı' bombalar bırakıyoruz…

Hatay'daki 800 bin Suriyelinin yüzde biri olan 8 bin kişiyi İsveç'e göndermeye kalkın, kıyamet kopar!.. Avrupa ülkelerinin 30 yılda aldığı sığınmacı sayısını biz 30 dakikada aldık!.. Bu sıkıntılı coğrafyada geleceği doğru okumak zorunda olan hangi devlet, bağıra bağıra gelen felakete bizim yaklaştığımız gibi yaklaşır?

**

Hatay, haklı olarak isyan ediyor… Ya ondan beter Kilis? Ya Gaziantep? Parti bağıyla susuyorlar… Oysa millî bekamız, partilerinden çok daha önemli değil mi?

Dünyanın en tuhaf yöntemiyle toprak ve hâkimiyet kaybedişimize giden yola isyan ettik mi, asla birbiriyle aynı olmayan 'ensar-muhacir' şablonuyla, yani dinle bastırın!..

Sığınmacı istilasını eleştirenleri, 'suyun öte yanından gelenler' diye küçültmeye çalışın!.. Diğerlerine Orta Asya'ya bilet ayarlamaya kalkışın!..

Şimdiki durumla ne alâkası varsa, Çanakkale'deki mezar taşlarından referanslar çıkarıp, "Bakın onlar da Çanakkale'de bizim için savaşmışlar" diyerek rezaleti çarpıtmaya gayret edin!..

"Sığınmacılar olmasa sanayi çöker" diyerek ucuz iş gücünü parlatarak, yapılan işin ne kadar doğru ve millet menfaatine olduğunu durmadan pazarlayın ama yükselen ev kiralarını ve yoksulluk içinde derdi büyüyen bu ülkenin çocuklarını umursamayın!..

Ufak ufak vatandaşlık verin, kemik kemik seçmenler imal edin ama devletin bekası için doğabilecek komplikasyonları hiç takmayın!..

Lozan'da 'şu kadar toprak kaybettik' geyiğini hiç elden bırakmayın ama işgal ettikleri sahillerde denizleri doldurup banklarda don atlet kurutanların bizden götürdüklerine hiç aldırış etmeyin!..

"Madem 'ensar ve muhaciriz', -orijinalinde olduğu gibi- neden kendi evinize muhacir almıyorsunuz da devletin ve milletin sırtından ensarlık yapıyorsunuz?" sorusunu daima duymazdan gelin!.. Yani yörük sırtından kurban kesmeye devam edin!..

**

"Bizim için harcanan parayı Avrupa veriyor, Türkiye Cumhuriyeti değil" diyerek haklıymışçasına bir edayla dikilen savaş kaçkınları, "Bu topraklar misafir ülkesidir… Anadolu'ya biz de böyle gelmiştik" diyen sözde kardeşlerimizden çok daha akıllı ve kurnazlar…

Sonra belediye başkanına feryat düşsün: "Uyarıyorum, Hatay gidiyor…"

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/giden-sadece-hatay-mi-521164h.htm

=======================


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder