21 Mart 2014 Cuma

Bu gün mübarek 1 Nisan....


Yeni yılınızı kutluyorum.
Bu gün 1 Nisan demeyin.
Bu gün astronomik 1 Nisandır.
Gecenin gündüze eşitlendiği gün.
Basit gözlemlerle tesbit edilebilen birkaç astronomik olaydan birisi.
Bahar ekinoksu.
Eskiden bu gün 1 Nisan'dı, zamanla takvim kayması oldu.
Yaklaşık 11 gün kadar.
Gide gide, 21 Mart gününe kaydı.

Bu günde insanlar en güzel kıyafetlerini giyiyordu.
Büyük sofralar kuruluyor, av etleri sunuluyordu.
Yeniliyor, içiliyordu.
İnsanlar yorgunluktan uyuyana kadar,
Ya da içmekten sızana kadar eğlence yapılıyordu.
Tıpkı bizim her sene yılbaşı gecelerinde yaptığımız gibi.

Bir düşünün bir ormanda, bir ağacın, tercihan çam ağacının altında toplanmışsınız.
İçki ve et çok fazla.
Bir büyük ateşin etrafında toplanmışsınız, ısınıyorsunuz.
Etrafta hiç şehir gürültüsü, şehir ışığı yok.
Gün aydınlıkken başlamışsınız, gün ağarana kadar yemişsiniz, içmişsiniz, sohbet etmişsiniz, eğlenmişsiniz.
İşte öyle.

1 Nisan ise Avrupa'da Hristiyanlık öncesi dönemde Got ve Hun göçleriyle bütün Avrupa'da yaygın olan Pagan inançlarına göre yıl başıdır.
Gerçekte 1 Nisan astronomik ilkbahar ekinioksu olan bahar gece/gündüz eşitliği günüdür.

Bu gün Nevruz diye kutlanan da budur.
Gerçekte yeni bahar değil, yeni yıldır.
Sonradan değişmiştir.
Yeni yıl toy eğlenceleriyle, içerek, yiyerek, dans ederek kutlanır.
Zamanla astronomik ekinoks kayarak bu gün 21 Mart'a kadar kaymıştır. Ve zaten günümüzde Nevruz kutlamaları da bu günde yapılmakta
Demirci Kava vs. kalan herşey ise mitolojiden ibarettir.
Tıpkı diğer dini söylenceler gibi.


Hristiyanlık ise Avrupa'da yayılma dönemlerinde kimi zaman eski dinin unsurlarını içselleştirmiş, kimi zamansa dışlamıştır.
Mesela kadın şamanlar, cadı, erkek şamanlar büyücü olmuştur.
Bir çok eski İngiliz efsanesinde bu böyledir. Bakınız; Avalonun Sisleri filmi, Excalibur ve Beuwolf efsanelerinde yer alan kahramanlar ve olaylar vs.
Noel Baba, Hayat ağacı, Ortaçağda cadıların yakılması, mum yakılması, adak adanması, vs. vs.


Yeni yılı ise salt zıtlık olsun, eski dine benzemesin diye 1 Ocağa almıştır ki, bu günde yılın en kısa gecesi olan gün öteye denk düşer.
Fakat burada da zamanla oluşan astronomik kayma sonucu gerçek yılbaşı yani gün öte 21 Aralık gününe düşmektedir.
Ve zaten bu nedenle Hristiyan mezhepler Noel'i 24-25 Aralık gibi farklı günlerde kutlamaktadır.
Noel Hz. İsanın doğum günü olarak kutlanmaktadır, fakat gerçekte Hz. İsa'nın doğum günü bilinmediği gibi doğum yılı dahi bilinmemektedir.
Paganlıkdan Hristiyanlığa geçiş döneminde ise Papalık sürekli olarak Pagan ritüelleriyle ve adetleriyle mücadele etmiştir.
Yılbaşının 1 Nisan günü kutlanması da böyledir.
Bir bölüm halk yılbaşını 1 Nisan'da, bir bölümü 21 Mart'da, bir bölümü 1 Ocak'da, Hristiyanlar 24 veya 25 Aralık da  çeşitli günlerde yılbaşı kutlamıştır.
Hatta Yahudiler'de de farklı bir yılbaşı günü seçilmiştir. (Roş Aşana)

Bu kargaşa insanlar arasında tartışmalara, şakalaşmalara, inatlaşmalara konu olmuştur.
Bu kadar basit.

İster bu gün neşelenin, eğlenin, ister her gün.
Bildiğimiz ve emin olduğumuz tek şey var, bu hayat sizin elinizdeki tek hayattır.
Sonrası tevatür.
Bu günü, güzel, keyifli şekilde yaşayın.

Oraj POYRAZ



a45UyF587661-201307301451-{{SN}}

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Az gittik, uz gittik
Dere tepe duz gittik
Insanlarin kafa kafaya vermedigi,
Kic kica yapistigi bir ulkeye geldik.
Kimbilir kacinci koydu bu gordugumuz
Belki de koylerin en delisiydi.
Herkes bagiriyordu,
Ortalik karisiyordu
Kimse bir sey anlamiyordu
Millet mankafaydi,
Sanki hamur kafaydi.
Konusmuyorlardi,
Hic konusmuyorlardi.
Bas sallayip,
Bel bukup,
Kuyruk kokluyorlardi.
. . . . . .
Zamanin evvelinde
Ahirin sonrasinda
Dunyanin ortasinda
Gel zaman git zaman
Dillerinden anlar olduk.
. . . . . .
Hal boyle olunca;
Bildik ki:
Insanin insanati vardir,
Hayvanin hayvanati
Ya nedir bu;
Eli var elleyemez,
Dili var soyleyemez,
Beyni var dusunemez.
. . . . . .
Iste orda durduk biraz
Suphemiz olustu beyin ustune
Nasil olurdu;
Agzi var konusamaz
Beyni var dusunemez.
Nasil olurdu?
Hayvanlar bile becerirken bu isi
Koklarken,
Oksarken;
Nasil olurdu da
Insanlar, insanca olamazdi.
. . . . . .
Kargalar bile tunerken
Kimi dam ustunde saksagan,
Kimi ala, kimi kara gak derken...
. . . . . .
Karga karga gak dedi
Cik kavuga bak dedi
Ister giy, ister giyme
Icindeki bok dedi.
. . . . . .
Kim demis karga budala
O masal
Dala konsa;
Peyniri tilki kapar
Yola konsa;
Kamyon carpar
Tarlada bayirda;
Kediler kapar.
. . . . . .
Ve yazar kitaplar
BIR KAVUK DEVRILDI
Bir kavuk her zaman devrilir
Gorenlerin gozleri onunde
Kavuga konar karga
Yapar icine
. . . . . .
Padisah;
Hunkarim dese:
Kossa pesinden sarlatanlar
Kucagina otursa
Gosterse sopasini
Kaftaninin altindan
Alissalar da,
Kudurmusu gecmiscesine
Karga gene de kavuga konar
BIR KAVUK HER ZAMAN DEVRILIR
. . . . . .
icimizden biri
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder