Bakın bu abi de fena değil.
Akademik kariyerini bilmiyorum, çok da önemli değil.
Okumuş ve kalemini satmış çok insan biliyorum.
Önemli olan fikirler.
Savaşmaya hazırdır, iradesi vardır, bunu Gürcistan'da ve daha başka bir çok olayda göstermiştir.
Ben Türkiye ve artık kalabalık olarak nitelediğim Türk halkına dikkat çekmek istiyorum.
Bizim böyle bir iddiamız var mıdır?
Eğer varsa, bu iddianın gereklerini yapıyor muyuz?
El cevap, kocaman bir HAYIR!...
Halen Türk halkı geçmişte kalmış büyük imparatorlukların haşmetiyle avunan, boş işlerle oyalanan, ağır bir kimlik bunalımı içinde bocalayan bir insan kalabalığı halindedir.
Bu toplum dönüşmelidir.
İçinde debelendiği b_k çukurundan çıkmalıdır.
Çağdaş değerleri özümsemeli, bunlara yeni değerler eklemeli ve hepsini Türklüğün yüksek değerleri haline sokmalıdır.
Günümüz Türkiyesi ve politik İslam'ın ideolojik yaklaşımlarına göre idare edilen İslam ülkelerinin tamamı geçmişe, çağdışı olana saplanıp kalmıştır.
Bu takılmanın adını koymak şarttır.
Evet, evet, İslam'dır.
Biz politik İslam diyoruz, ancak, zaten politik olmayan İslam yoktur.
Politik olmayan İslam, İslamın altın çağının bitimiyle tarihe karışmıştır.
O büyük imamların ortaya çıkmasından önceki döneme ait bir mitolojidir.
Ben zor olanı yaptım, acı olanı söyledim.
Görevimi yaptım.
Benden söylemesi.
Oraj POYRAZ
Rusya Sadece Bölgesel Bir Güç Mü?
ABD Başkanı B.Obama, Kırım sorunuyla ilgili ve Rusya’nın Ukrayna politikasına yönelik açıklamasında (25.03.2014), Rusya’nın tehdit oluşturması, Rusya’nın gücünden değil, zayıflığından kaynaklandığını belirterek, Rusya’nın sadece "bölgesel bir güç" olduğunu söyledi.
Bu açıklamasıyla Obama, Rusya’nın dış politikasındaki davranışlarının sadece komşularıyla olan sorunlarla sınırlayarak, Rusya’yı orta düzeyli devlet seviyesinde olduğunu, ABD’nin ise, hala küresel bir güç olduğunu söylemeye çalışarak ABD’nin başarısızlığını örtmeye çalışmaktadır.
Aslında Ukrayna’da meydana gelen mücadele Kiev ile Moskova arasında değil, ABD hegemonyasına karşı başka bir mücadele alanıdır.
Söz konusu mücadele, etkisini, gücünü, hegemonyasını yaymaya devam etmek isteyen Washington ile buna direnen, kendi ulusal çıkarlarını ve bu çıkarların sınırlarını belirtmek isteyen Moskova arasındadır.
Moskova’nın bu mücadelesi bölgesel nitelikte değil, küresel sorunların Rusya’nın çıkarlarıyla sınırlarına kadar olan alan niteliğindedir.
Suriye Krizinde ABD’nin çıkar alanı olan Orta Doğu’da Rusya’nın direnmesi bölgesel değil, küresel nitelikteydi.
İran’ın nükleer programı nedeniyle ABD’nin İran rejimine karşı harekete geçmesine karşı, Rusya’nın İran konusunda direnmeye çalışması bölgesel değil, küresel bir nitelik taşıp, dünyaya yaymaya çalışılan Batı değerleri karşısında İran üzerinden bunu sınırlamaya çalışmasıdır.
Rusya’nın ulusal gücü ABD ile eşdeğer olmamakla birlikte, ABD’nin küresel gücüne karşı küresel düzeyde direnebilecek niteliğe sahiptir.
ABD ile eşit kapasitede nükleer silahlara sahip olması, BM Güvenlik Konseyinde daimi üyeliği, uzay teknolojisine sahip olması, askeri harcamalarda üçüncü sıraya yükselmiş olması ve Batı dünyasının önemli parçası olan Avrupa’yı etkileyecek derecede enerji alanında kontrol etmesi, Rusya’nın ABD’ye karşı direnebilecek avantajlarındandır.
Bu araçlarla da Rusya ABD’nin etkisini sınırlamaya, gerekirse kırmaya, kendi çıkarlarını sınırlarını korumaya çalışmaktadır.
a45UyF587661-201307301451-undefined
Sevgi her zaman istirap ceker, hicbir zaman ne gucenir ne de intikam almaya calisir.
Mahatma Gandhi
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
| Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder