Dönek bulurum, çok fazla konjonktüreldir, fırsatçı açıkçası, rüzgara göre yelken açan, akıntı yönünde kürek çeken.
Belli ki, rüzgar yön değiştirmiş, abi de aynı şekilde.
Doğrusu, biliyorum dünyada estirilen rüzgarları batılı oligarklar üflüyor.
O yüzden çoğu zaman, rüzgarın estiği taraf halkın ters tarafıdır.
Ancak, şu makalede söylenenlerin tek bir satırına dahi itiraz edemiyorum.
RTE'nin deliğe süpürülme anı geldi demek ki.
RTE sütten çıkmış ak kaşık olmadığı gibi, her tarafı b-ka bulanmış bir varoş prototipi.
Prototipi diyorum, gerçekten de varoşları temsil eden bir örnek, bir prototip.
Gerçekten de, dini gerekçeler göstererek yağmayı, ahlaksızlığı hak ve mühbah sayan bir halk kitlesi vardır.
Siz gecekondu, işportacı kavramınlarını nereye sığdırıyorsunuz bilmem.
O yüzden temiz kimse yok.
Oligarklar fesatçı, onun kuklaları hem cahil, hem ahlaksız, hem suçlu.
Olup biteni yorumlayanlar da aynı kaynaklardan besleniyor.
Ama olacak şey belli.
Benim umudum şu.
RTE bir dönem daha iktidarda kalmalı.
İki değil.
Zaten ölümlü bir kişi, ömrü daha fazlasına vefa etmez.
Bu arada kendi yaşamını kurtarmak adına küresel oligarklarla kavga etmeli.
Küresel oligarkların tetikçilerini tasfiye etmeli.
Tetikçiler iki tane.
Birisi The Cemaat.
İkincisi Çağdaş görünümlü NATO'cu, batıcı kesimler.
Ve Ertuğrul Abinin son lafı da çok hoşuma gitti.
Enseyi karartmayalım.(Çetin Altanın lafıdır)
İyi bir parça seçip, bir kadeh viski dolduralım, beynimizi boşaltıp, keyif almaya bakalım.
Lütfen seçeceğiniz parça çok sesli, çok enstrümanlı ve harmonik olsun.
Sonuçta, bu dünya yaşayanlar için muteberdir.
Ölülere birşey yok.
Madem ki, yaşıyorsunuz, o halde yaşıyormuş gibi yapalım lütfen. (O.P.)
Viski deyince hemen burjuva, halktan kopuk aydınlar falan diye sıçramayın.
Özal'ın ithal ikamesi rejiminden caymasından bu yana orta karar bir viski, bir şişe rakıya yakın fiyattadır.
O halde, rakı içene laf söylemeyenin, viski içene de laf söylememesi gerekir.
Oraj POYRAZ
Ertuğrul ÖZKÖK : KAÇACAK YERİNİZ VARSA KAÇIN..
Dünkü Hürriyet'in birinci sayfasındaki küçük bir haber belki dikkatinizden kaçmıştır.
Haberin kısa özeti şuydu:
"İran'da eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejat'ın yardımcısı Rıza Rahimi hakkında YOLSUZLUK SORUŞTURMASI AÇILDI.."
Küçücük bir haber değil mi...
Sıkı durun...
Olay öyle bir insana dayandı ki, adını verdiğim zaman ne demek istediğimi anlayacaksınız.
onun adını vereceğim, ama adını vermeyeceğim bazı kişilere de son bir kıyağım olsun kaçacak yeriniz varsa durmayın HEMEN KAÇIN...
* * *
Eyy ahali...
Ey bu ülkenin insanları...
Duyduk duymadık demeyin...
BÜYÜK BİR TSUNAMİ TÜRKİYE'NİN KAPISINA DAYANDI.
Parasal boyutunun sadece Türkiye'nin değil, bütün dünyanın dudaklarını uçuklatacak muazzam bir yolsuzluk tsnunamisi bugün yarın TÜRKİYE'DE BİRİNE DAYANACAK ve o zaman, adı büyük bazı kişilerin canı fena halde yanabilecek.
* * *
İlk işaretini geçen pazar günü, Türk basınının son yıllarda yetiştirdiği en başarılı araştırmacı gazetecisiHürriyet'in Washington TemsilcisiTOLGA TANIŞverdi.
BaşbakanERDOĞAN'A yakın bir işadamının eski CEO'sunun kurduğu şirketin, TÜRKİYE-DUBAİ-İRAN arasındaki ilginç PARA TRAFİĞİNİ ANLATIYORDU.
Bu üç ülke arasındaki karanlık bir ticarette anormal paralar dönüyor, buharlaşıyor, sonra bir yerlerde ortaya çıkıyordu.
Tanış'a göre, olay İran'da eski CumhurbaşkanıAhmedinejad'a doğru hızla tırmanıyordu.
Aradan 72 saat geçmeden olay patladı ve İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı hakkında yolsuzluk soruşturması açıldı.
Peki İranlı yönetici hakkında NEDEN AÇILDI bu soruşturma...
TÜRKİYE'DEN BİZİM DE ÇOK İYİ TANIDIĞIMIZ BİR KİŞİYLE İLİŞKİSİ NEDENİYLE.
17 ARALIK OPERASYONUNDA GÖZALTINA ALINAN İRAN ASILLIREZA Zarrab'ın İranlı ortağıBabek Zencaniile olan ilişkileri nedeniyle...
GELELİM TÜRKİYE'DEKİ BAZI KİŞİLERE KÖTÜ HABERİMİZE...
BABEK büyük bir ihtimalle KONUŞACAK...
O konuştukça, Türkiye'deki ilişkileri de konuşulacak...
Yani burada istediğiniz kadar "Montaj"deyin,"İyini niyetli yardımsever"diye küçültmeye çalışın...
İsterseniz bütün savcıları ve hâkimleri değiştirin...
Bu davaları"Deniz Feneri"nin söndürülen ışığı gibi karartın...
Siz burada kararttıkça, dünyanın başka yerlerinde aydınlatılacak.
Çünkü işin boyutu öyle devasa bir noktaya gidiyor ki, ister istemez ULUSLARARASI KURULUŞLAR, HATTA MAHKEMELER BİLE DEVREYE GİREBİLİR.
* * *
Ben iyi koku alırım; ayakkabı kutularından, gümüş tepsilerden, evlerdeki kasalardan, oradan buradan çok ağır kokular geliyor.
Yani diyeceğim, bunu sıfırlamak o kadar kolay olmayacak...
Yüzde 40 küsur oy da bunu pek temizleyemeyecek.
Zarrab'ın gümüş tepsilerde çikolataların altına özenle dizip gönderdiği o yeşil şeyler, onun deyişiyle"hayırlara vesile olacak.."
İRANLI SAVCI ZARRAB'I SORGULAYABİLECEK Mİ
TABİİİran'da savcılar ve hâkimler hallaç pamuğu gibi atılmadığı için, soruşturma bütün hızıyla sürüyor.
Savcı önceki gün bir dergiye verdiği demeçte bakın ne diyor:
"Ekonomik yolsuzluk şimdiye dek görülmemiş boyutlara ulaşmış.
Zencani'nin off-shore hesaplarına milyarlarca dolar yatmış.
Bugüne kadar PETROL SATIŞINDAN ELDE EDİLEN GELİRLERİ devletin kasasına dönmedi"
Peki İRAN'A DÖNMEYEN O PARA KİMİN KASASINA GİRDİ ACABA...
Bir bölümünün cevabı tapelerde.
Babek Zencanibüyük bir ihtimalle konuşacak...
Geçenlerde İranlı savcınınZencaniveZarrab'ın ilişkilerini araştırmak üzere Türkiye'ye gelmeyi istediği yazıldı.
Bakalım Türkiye izin verecek mi...
YoksaZarrabözel bir koruma zırhına alınıp korunacak mı...
İran'da konuşulan rakamlara bakınca, burada 54 beden takım elbiselerin ve gümüş tepsilerin içinde gönderilen beş yüzer bin dolarlık paketlerin gerçekten BAYRAM BAHŞİŞİ OLDUĞUNU ANLIYORUM.
Asıl büyük balık başka yerde...
Tekrar ediyorum.
Bu olay giderek ULUSLARARASI BOYUT ALIYOR...
Sıfırlanması mümkün olmayacak...
***
DURUM VAZİYETLER İÇİN HARİKA BİR REPERTUVAR
HAFTA sonu yine sizin için çalıştım.
Tapelerden toz duman olmuş ülkemizde, olup biteni sakin biçimde izleyip, eğlenmek için yeni şarkılardan bir repertuvar hazırladım.
-VAZİYETLER (Sıla)Tam bugüne uygun harika bir şarkı.
Ritim müthiş.
İşte sözlerinden iki satır: "Vaziyetler hayıra alamet değil diye durdum düşündüm,
Niye niye beni buldu bu eziyetler; aklıma nerde düşürdüm"
-LET HER GO (The Passenger)BirazCat Stevens'ın gençlik şarkılarını ve sesini hatırlatan yumuşacık bir şarkı.
"BIRAK GİTSİN"diyor.
İÇİŞLERİ BAKANI TÜRKİYE'NİN YÜZDE 50'SİNE"S.....İN GİTSİN"DİYOR.
Siz de"Bırakın gitsin"deyin.
Hem daha terbiyeli hem daha medeni...
-HEY BROTHER (Avicii) Erkek kardeşe, kız kardeşe seslenen country tadında çok güzel bir şarkı.
Başbakan 15 yaşındaki çocuklara "Kardeşim" diyemiyor.
Siz ta şuranızdan gelerek bol bol deyin.
-WE ARE BRAVE (Shawn McDonald)
Sırf sözleri için dinleyin.
Çünkü "Biz cesuruz" diyor.
Her gün korkmadığınızı haykırmak için güne bu şarkı ile başlayabilirsiniz.
-TIME TO DANCE (The Jezabels)Hiç takmayın.
En kötü günler geçti.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
BUNU, "DANS ETME ZAMANI" DİYEREK KUTLAYALIM.
Bunlara ek olarakPharrell Williams'ın"Happy"sini", David Quetta'nın "Titanium"umunu ve bir de ölen çocuklarımızı hatırlamak için Fikret Kızılok'un"BU KALP SENİ UNUTUR MU"şarkısını tavsiye ederim.
Ertuğrul ÖZKÖK
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/26037575.asp
a45UyF587661-201307301451-{{SN}}
SABAHA KADAR.. .
. . . . . .
Su sairler sevgililerden beter;
Nedir bu adamlardan cektigim?
Olur mu boyle, butun bir geceyi
Bir misranin mahremiyetinde gecirmek?Dinle bakalim, isitebilir misin
Turkusunu damlarin, bacalarin
Yahut da karincalarin bugday tasidiklarini
Yuvalarina?Beklemesem olmaz mi gunesin dogmasini
Kullanilmis kafiyeleri yollamak icin,
Kapima gelecek copculerle,
Deniz kenarina?Seytan diyor ki: Ac pencereyi;
Bagir, bagir, bagir; sabaha kadar.
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
| Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder