4 Temmuz 2014 Cuma

Fwd: Başbakan’ın Haksız Edindiği Mal Varlığı….


-------- Original Message --------
Subject: Başbakan'ın Haksız Edindiği Mal Varlığı….
Date: Fri, 4 Jul 2014 07:49:56 +0000
From: Atilla KART <Atilla.KART@tbmm.gov.tr>

4 Temmuz 2014

Basın Duyurusu ;

Başbakan'ın Haksız Edindiği

Mal Varlığı….

Cumhurbaşkanı adayı olan Başbakan'ın; danışıklı yollarla "Oğulları, Kızları, Damatları, Dünürleri" üzerine intikal ettirdiği mal varlığıyla ilgili olarak;

3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununa muhalefet ettiğinden dolayı, Tarafımızdan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına fezleke düzenlenmesi talebiyle, 4 Temmuz 2014 tarihinde suç duyurusunda bulunulmuştur.

7 Sayfadan ibaret suç duyurusu dilekçesi ilişikte sunulmuştur.

Kamuoyunun bilgilerine saygıyla duyurulur.

Atilla Kart

Konya Milletvekili

04 Temmuz 2014

Cumhuriyet Başsavcılığına

Ankara

Suç Duyurusunda

Bulunan ; Atilla Kart.( 45 30 45 54 606)

CHP Konya Milletvekili.

TBMM Anayasa ve Karma Komisyon Üyesi.

TBMM-Ankara

Hakkında Duyuru Yapılan-

Şüpheli ; R.Tayyip Erdoğan

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı-Ankara.

Müsned Suç ; Haksız çıkar ilişkileri ve nüfuz suiistimali yoluyla ;

3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve

Yolsuzluklarla Mücadele Kanununa muhalefet etmek.

Suç Tarihi ; 2005 yılı ve sonrası.

Olay ve Değerlendirme ;

(A) Olay;

(I) Türkiye Cumhuriyeti'nin yasal, siyasi ve ekonomik anlamda en büyük rüşvet ve yolsuzluk olayı olduğu anlaşılan 17 Aralık'la ilgili gerçeklerin üstü artık örtülemez hale gelmiştir. Son 10-15 gün içerisinde yeni bulgular ortaya çıkmıştır.

"Bakan'lar ve Bakan çocukları, iş adamları, bürokrat" üçgeninde gelişen rüşvet ve yolsuzlukların, Başbakan'ın dahliyle gerçekleştiğini gösteren bulgular ortaya çıkmıştır. Ortaya çıkan bulgular, Hükümetin meşruiyetini tartışılır hale getirmiştir. Rüşvet ve yolsuzluğun tutarının milyar dolarlar seviyesinde olduğu anlaşılmaktadır.

(II) Diğer suçlar, suçlular ve sorumluların araştırılması, soruşturulması ve yargılanması bir tarafa; 24 Şubat 2014 günü saat 22.00 civarında internete düşen ve Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Necmettin Bilal Erdoğan arasında gerçekleştiği anlaşılan, gün boyunca devam eden görüşme içerikleri hep birlikte değerlendirildiğinde; 17 Aralık'ın asli failinin, Recep Tayyip Erdoğan olduğu görülmektedir.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ve Sözcüleri bu temel gerçeği daha evvel de hep dile getirmişlerdir. Siyasi ve anayasal sorumluluk boyutuyla, Recep Tayyip Erdoğan'ın bu olaylardaki dahli hep ifade edilmiştir. Ortaya çıkan bulgular; Recep Tayyip Erdoğan'ın adli anlamda da birinci derecede sorumlu olduğunu doğrular niteliktedir.

Öyle ki, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı konumunda olan Recep Tayyip Erdoğan; bir taraftan Konya'da Şeb-i Arus Törenleri programını uygulamak zorunda kalmış, bir taraftan da mesaisinin önemli bir bölümünü ise yolsuzluk soruşturmasının şüphelilerinden olan oğlu Necmettin Bilal ile yaptığı görüşmelere ayırmıştır. Bu görüşmelerin Ankara'da başlayıp, Konya'da devam ettiği görülmektedir.

17 ve 18 Aralık tarihlerinde yapılan bu görüşmelerde; R.Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal'e paraların - dövizlerin taşınması-sıfırlanması yolunda talimatlar verdiği, bu paraların – dövizlerin hangi evlerde olduğu, bu paralarda aile bireylerinden hangilerinin ne miktarda hisse sahibi olduğu, bu paraların nerelere-hangi iş adamlarına aktarılması gerektiği bilgileri ve ifadeleri yer almıştır.

Başbakan ile "özel ve yakın ilişki" içinde olduğu kamuoyu tarafından bilinen iş adamlarına aktarılacak bedeller dile getirilmiştir. Avukatın bakiye vekalet ücretinden de söz edilmiştir. Başbakan, her ne kadar aradan 6 ay geçtikten sonra, bu ses kayıtlarıyla ilgili olarak Tübitak'tan rapor almış ya da aldırmış ise de; bu raporu Kamuoyunun bilgisine ve uzmanların tartışmasına açamamıştır. Bu durum dahi; ses kayıtlarının gerçekliğin göstermesi bakımından son derece önemlidir.

(III) Telefon görüşmelerinde sözü edilen ve evlerde muhafaza edildiği, evlere sığmaz hale geldiği anlaşılan bu paraların yasa dışı faaliyetlerden elde edildiği açıktır.

Başbakan'ın konumu sebebiyle; bu paraların kendilerine ihale tevzi edilen ya da çıkar sağlanan iş adamlarından nüfuz suiistimali yoluyla elde edilen haksız kazancın ürünü olduğu anlaşılmaktadır.

Başbakanın eylemlerinin boyutunun, tahmin ve tasavvur edilenin ötesinde olduğu anlaşılmaktadır. Kamuoyuna yansıyan diğer bulgularla birlikte, bu konuda yapılacak soruşturmayla elde edilen rüşvetin gerçek bedeli tespit edilebilecektir.

(B) Hukuki Değerlendirme;

(I) Bilindiği gibi, 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun 1. maddesi; kanunun amacının, rüşvet ve yolsuzluklarla mücadele olduğu,

4. maddesi ise; Kanuna veya genel ahlaka uygun olarak sağlandığı ispat edilmeyen mallar veya ilgilinin sosyal yaşantısı bakımından geliriyle uygun olduğu kabul edilemeyecek harcamalar şeklinde ortaya çıkan artışların, bu Kanunun uygulanmasında haksız mal edinme anlamında olduğu,

düzenlemesini getirmiştir.

Mezkûr yasanın amacı; kamu hizmeti veren, kamu görevi yapanların nüfuz suiistimali yoluyla haksız çıkar edinmelerini önlemektir. Kamu görevlisinin suç teşkil eden diğer eylemleri doğal olarak ayrıca tahkike konu edilecektir, edilmelidir. Bu yöndeki tahkikatın sübut bulup bulmaması bir tarafa; kamu görevlisinin mal varlığında kaynağı gösterilmeyen olağanüstü bir artış varsa , ilgili kişi öncelikle 3628 sayılı Yasaya muhalefetten yargılanacaktır.

Olağanüstü artışın varlığı sübut bulmakla,

eylemin gerçekleştiğinin kabulü gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı konumunda olan Recep Tayyip Erdoğan'ın , Başbakanlık Makamının verdiği nüfuz ve güçle ; ihaleleri tevzi ettiği, iş takipçiliği yaptığı, görevini kötüye kullandığına dair onlarca olaydan dolayı hakkında ciddi bulgular söz konusudur. Bu yöndeki iddiaların tahkiki ayrı bir prosedüre tabi olmakla, şimdiki hal iş bu suç duyurumuzun konusu dışında kalmaktadır.

İş bu suç duyurusunun konusu ise, yukarıda ifade edildiği gibi , Şüphelinin

geliriyle kıyas kabul etmeyecek ve kaynağı belli olmayan mal varlığındaki artış durumudur.

. Başbakanın haksız olarak edindiği bu mal varlığını; 1 ve 2. Dereceden "kan ve sıhri hısımları" olan "oğulları, damatları ve dünürleri" üzerine ve "danışıklı yollarla" intikal ettirdiğine dair "yeni ve somut" bulgular ortaya çıkmıştır. Bu bulgularla ilgili bilgileri de ilişikte sunuyoruz.

(II) Her ne kadar ses kayıtları mahkûmiyet için tek başına yeterli delil niteliğinde değil ise de , sözü edilen telefon görüşmelerini doğrulayan pek çok maddi bulgu söz konusu olmakla , sözü edilen ses kayıtlarının yasal anlamda son derece önemli olduğu kanısındayız. TİB kayıtları, baz istasyonu tespitleri ve diğer bulgular hep birlikte değerlendirildiğinde, maddi vakıanın sübut bulduğu kanısındayız.

Soruşturma içeriği ve sonucuna göre, ailenin diğer bireyleri hakkında da tahkikatın yapılması kaçınılmaz olarak söz konusu olacaktır. Şimdiki hal, olayın önemi sebebiyle "asli fail" konumunda olan Recep Tayyip Erdoğan'dan başlayarak, iş bu suç duyurusunun yapılması zorunluluğu doğmuştur.

(III) Şüpheli R.Tayyip Erdoğan'ın sözü edilen eylemleri , Bakanlar Kurulu'nun genel siyaseti ile ilgili olan bir konudan kaynaklanmamaktadır. Başbakanlık nüfuzunun kişisel suç yoluyla oluşturduğu eylemlerin sonucu olarak ortaya çıkan suçlar söz konusudur. Eylemler bu yönüyle "kişisel suç" niteliğindedir. Başbakan ve Hükümet üyelerinin genel siyaset veya görevleriyle ilgili olan sorumlulukları ayrı bir zeminde elbette hem siyasi , hem anayasal ve hem de adli boyutuyla değerlendirilmelidir.

Bu sebeple, Adalet Bakanlığının 21.12.2011 tarih-100/1

sayılı genelgesinin 3. bendi gözönüne alınarak;

Başbakan R.Tayyip Erdoğan'la ilgili olarak basına ve kamuoyuna yansıyan bilgi ve bulgular hep birlikte değerlendirilerek, R.Tayyip Erdoğan'ın ifadesine başvurulmadan ; yukarıda "müsned suç" bölümünde ifade edilen suçlamalardan dolayı fezleke düzenlenmesine karar verilmesi gerektiği açıktır.

(C ) Özetle ;

(I) Şüpheli Recep Tayyip Erdoğan'ın olağanüstü değerlere ulaşan gayri menkul mal varlığı dışında, yukarıda sözü edilen ve evlere sığmaz hale gelen paraların öncelikle 3628 sayılı yasa anlamında suç teşkil ettiği açıktır.

Başbakan gerçek mal varlığını gizlemektedir. Suç ilişkileriyle oluşturduğu mal varlığını muvazaalı ilişkilerle 3. kişilere intikal ettirmiştir. 19. madde uyarınca yapılacak incelemede bu husus açık bir şekilde ortaya çıkacaktır. Bu sebeple, isnadın sübutu ve ciddiyeti bakımından, 19. maddede tanımlaması yapılan kan ve sıhri akrabaların mal varlıklarının mutlaka araştırılması gerektiği kanısındayız.

Başbakanın 1 ve 2. Derece kan ve sıhri akrabaları durumunda olan "oğulları, kızları, damatları ve dünürleri" üzerine suç tarihi itibariyle kayıtlı olan mal varlığı, hak ve alacaklar, Tapu kayıtları ve Banka kayıtları üzerinden incelendiğinde "aradaki illiyet" ortaya çıkacaktır. Bu bilgiler basına yansımış ve kamuoyuna mal olmuştur. Buna dair özet bilgiler Sözcü gazetesinin 3 Temmuz 2014 tarihli nüshasında yayımlanmıştır. Bu yazıda sözü edilen "medya yapılanması-havuz medyasıyla" ilgili iddialar ve bulgular, ayrı bir tahkikat konusu gerektirecek nitelikte olmakla, iş bu suç duyurumuzun kapsamı dışında bırakılmıştır.

Öte yandan; TİB kayıtlarının tahkiki, Başbakan'ın çocuklarının telefonlarının baz istasyonu kayıtları ve diğer bulgular hep birlikte değerlendirildiğinde; basına yansıyan ses kayıtlarının doğruluğu ortaya çıkacaktır.

Cumhuriyet Başsavcılığının tahkikatla birlikte, Başbakan hakkında yukarıda sözü edilen kapsamda fezleke düzenlemesi gerektiği; 3628 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca da; Başbakanın 2. dereceye kadar kan ve sıhri hısımları ile gelinleri ve damatlarından da mal bildiriminde bulunmalarını talep etmesi ve müteakip işlemleri yapması yasal bir zorunluluktur.

(II) Başbakan'ın mal varlığının, Başbakanlık kayıtlarına göre ; 16 Haziran 2011 tarihi itibariyle Rize-Güneysu-Dumankaya köyünde 2000 metrekare arsa, Banka hesaplarında toplam 3.390.384 TL, 25.000 Euro, 199.867 Dolar, 500 bin TL tutarında olduğu beyan edilmiştir.

Yukarıda sözü edilen bulgulara göre ise ; Başbakan'ın sözü edilen gerçek mal varlığı milyar dolarlar seviyesindedir.

Tüm bulgu ve olgular birlikte değerlendirildiğinde; Başbakanın menkul , gayrimenkul mallarıyla hak ve alacaklarının , 3628 Sayılı yasanın 4. maddesinde ifade edildiği gibi "geliriyle kabili telif olmadığı" açıkça görülmektedir. Başbakanın gelirinin kaynağı belli değildir. Başbakanın geliri olağanüstü boyutlardadır. Bu kaynağın araştırılması gereği vardır.

(III) Başbakanın mal varlığında olağanüstü artışa yol açan nüfuz suiistimalleri Ankara ağırlıklı gerçekleştirildiğinden, soruşturma mercii olan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.

Arz olunan ve re'sen görülecek sebeplerle;

3628 sayılı yasada 18, 19 ve diğer ilgili maddelerde sözü edilen usuli tedbirlerin öncelikle ittihazıyla ;

TİB kayıtlarının celbi ve kıyaslamasını müteakip,

Adalet Bakanlığının yukarıda sözü edilen 100/1 sayılı genelgesinin 3. bendi gözönüne alınarak, Recep Tayyip Erdoğan hakkında fezleke düzenlenmesini saygıyla talep ederim.

Suç Duyurusunda Bulunan

Atilla Kart

Konya Milletvekili

Deliller ;

(1) Başbakan ses kayıtlarını inkar edememiştir.

Bir anlamda maddi vakıayı doğrulamıştır.

Diğer bulgular bir tarafa salt bu durum bile "ciddi ve somut delilin" varlığını gösteren

önemli bir delil niteliğindedir. Bu bulguyu doğrulayan onlarca bulgu mevcuttur.

(2) Başbakan ile oğlu N.Bilal Erdoğan'ın 17-18 Aralık tarihli konuşma kayıtlarının dökümü.

3 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(3) Evlerden para naklini –sıfırlamayı gösteren kayıtlar. 6 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(4) Başbakanlık sitesindeki mal bildirimi beyanı. 1 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(5) Başbakanın, 1 ve 2. Derece kan ve sıhri akrabalarına ve dünürlerine "danışıklı yollarla" mal kaçırdığına ilişkin Sözcü gatezesinin 3 Temmuz 2014 tarihli haberi. 2 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(6) "Montaj" olduğu ifade edilen raporla ilgili olarak Başbakanlık makamına, bilgi edinme yasası uyarınca tarafımızdan yapılan başvuru. 1 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(7) "Montaj" olduğu iddia olunan raporu teknik olarak çürüten ve "Demokrasi Denetçileri Derneği" tarafından İngiltere'de uzman kuruluşa hazırlattırılan "ses kaydı analizi-ses analizi inceleme raporu". 16 sayfa olarak örneği sunulmuştur.

(8) Savcılık Makamının takdiri sonucunda ve re'sen celp edilecek diğer sair deliller.

--
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Amicus certus in re incerta cernitur
Arkadaslar kotu gunde belli olur.

Latin Atasozu
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder