8 Temmuz 2024 Pazartesi

ALİ APAYDIN: CEHALET VE TEHDİT


ALİ APAYDIN: CEHALET VE TEHDİT

27 Haziran 2024 Perşembe

Yetkilendirilmiş cehaletin en belirgin pratiklerinden biri tehdit dili kullanımıdır. Yetki sahibi cahil insanlar cehaletlerini, korkaklıklarını ve etik dışı varoluşlarını koruyabilmek için kullanırlar bu dili.

Tehdit kavramı teorik düzlemde paradoksal bir kavramdır: çünkü bir tehdit, zor kullanımıyla sadece tehdit edenin çıkarına olan bir durumu varsayar. Böyle bir durumda tehdit edenin tehdit etmek yerine harekete geçmeyi tercih etmesi gerekir, gelgelelim böyle bir tercih de tehdit kavramını anlamsızlaştırır. Şu hâlde niye tehdit etmek diye bir şey var diye düşünebiliriz. Çünkü tehdit edenin zor kullanmaya ilişkin hiçbir etik kriteri yoktur, ancak yine de zor kullanmak yerine kullanabileceğini ifade etmekle yetinir. Neden?

Bu meşakkatli sorunun yanıtı yaşam pratiklerimiz içinde yer alır. Yaşam pratiklerimiz çoğu durumda teorik düzleme uygun şekilde yol almaz; tehdidin ifade ettiklerinin gerçeğe dönüştüğüne de tanık oluruz bu yüzden. Yani tehdit kullanımı, düşmanca bir niyetin açığa çıkması demek de olabilir. Ki burada düşmanca nitelemesi belirleyici ve tehlikelidir; çünkü düşman demek, etkisiz hale getirilmesi gereken kişi ya da kişiler demektir.

Şu hâlde, tehdit dilinin sonrasını öngörebileceğimiz bir kılavuzumuzun olmadığı çok açık. Bu yüzden, tehditleri ciddiye alarak tehdit edenlerin niyetlerini deşifre etmeli ve bu niyetlerini gerçekleştirmelerini engellemek adına daima dikkat kesilmeliyiz.

* *

Şu kadarını kesin olarak biliyoruz: tehdit edenler korkmamızı ister. Ve tehdit edildiğimizde gerçekten de korkarız. Ve çoğu zaman da bu yeterli bulunur. Bununla birlikte şunu da bilmemiz gerekiyor: tehdit edilenler kadar tehdit edenler de korkar.

İşte ülkemizin içinde bulunduğu durum da bu şimdilerde. Yetkilendirilmiş cahiller durup durup tehdit ediyorlar; çünkü korkuyorlar! Başardıklarını sandıkları karşıdevrimin başarısız olduğunu gördükleri için korkuyorlar. Korkuyorlar, çünkü yetkilerini kaybettikleri anda çiğnedikleri anayasa ve yasalardan dolayı işledikleri suçların bedelini nasıl ödeyeceklerini düşünmeye başladılar.

Yıllardır hukuk mekanizmasını bir tehdit olarak kullanıyorlardı, şimdiyse başka bir aşamaya geçildi gibi; artık en kaba saba tehdit araçlarını da sahaya sürüyorlar; silahlı fotoğraflar yayınlıyor, isim isim hedefler gösteriyor ve yaşamlarımızı bir bir pazarlık konusu yapıyorlar.

Elbette her birimiz neyin ne demek olduğunu gayet iyi biliyoruz. Silahlı bir fotoğrafın üzerine yazılanların, yazılanlardan çok daha fazlasını ifade ettiğini çok iyi biliyoruz! Geçmişimizin karanlık sayfalarını unutmadık hiç, onlar halen belleklerimizdeki yerini koruyor: faili meçhulleri bir bir hatırlıyoruz, ekmek almaya giderken katledilen çocuklarımızı hatırlıyoruz. Madımak'ta yakılan yazarlarımızı, şairlerimizi, gençlerimizi çok iyi hatırlıyoruz. Ve şimdilerde açık açık dile getirdikleri şeriat çığlıkları ile silahlı fotoğrafların, kafeleri, restoranları basmanın neye işaret ettiğini gayet iyi biliyoruz!

Bütün bunlarla birlikte tehdidin boyutları artıkça cehaletin gücünün azaldığını da çok iyi biliyoruz. Çünkü tehdidin diyalektiği budur, boyutlarını artıran tehdit dili cehaletin çaresizliğinin ve kaybetmişliğinin işaretidir her şeyden önce.

Tehdit; cehaletin en yoğun, en radikal biçimidir. Bir insanın en başat hakkı olan yaşama hakkına yönelen tehdit ise yetkilendirilmiş cehaletin en iğrenç halidir!

Yıllardır, suç, onursuzluk, utanç ve rezillik içinde yetkilendirilmiş cahillerce yönetilen ülkemiz, cahillerin hiç olmadığı kadar cüretlerinin arttığı zamanları yaşıyor. Cüretleri o denli artmış durumda ki temel haklarımızı bir bir rafa kaldırmaları yetmedi şimdi de en doğal hakkımız olan yaşam haklarımızı gasp etmeye çalışıyorlar. Bunu öyle küstahça, öyle yüksek sesle dile getiriyorlar ki bu küstahlıkları karşısında bizlerin korkup pısıp çekinip susacağımızı sanıyorlar!

AMA YANILIYORLAR!

Evet, bu ülkenin Damat Feritleri, Dürrizade Abdullahları, Mustafa Sabrileri, Ömer Feyzileri, Ali Galipleri çoktur. Ve bu ülkenin cahili cühelası, kaçanı, korkanı, korkup pısıp çekinip susanı ve ihanet edeni de çoktur; biliyoruz! Biliyoruz ama bu ülkenin bir de Kâzımları vardır, Fevzileri, İsmetleri, Neziheleri, Türkanları, Zülâlleri, Uğurları, Emreleri ve Kongarları vardır. Kaldı ki bu ülkenin hiçbir şeyi kalmadığında bile mutlaka bir Mustafa'sı, bir Kemal'i, bir de Mustafa Kemal'i vardır. Ve hep öyle olacak!

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/ali-apaydin/cehalet-ve-tehdit-2221087?utm_campaign=Cumhuriyet&utm_medium=SliderHaber&utm_source=Anasayfa


--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kara toprak altindaki altin, tastan farksizdir.
Oradan cikinca, beylerin basinda tug tokasi olur.

~Kutadgu BILIG~

- - - - - - - - - - - - - - - -

BAYRAK
. . . . . .
Dalga dalga al beyaz
Onla cosar bahar yaz
Onunla guler ayaz
. . . . . .
Bayrak Toroslarda kar
BAYRAK VARSA VATAN VAR...
. . . . . .
Kilavuzdur yuceye
Ilhamdir her heceye
Isik gun ve geceye
. . . . . .
Bayrak safaklara nar
BAYRAK VARSA VATAN VAR...
. . . . . .
En kutlu ehemmiyet
Bagimsizlik, hurriyet
Canla odenir diyet
. . . . . .
Bayrak yurekteki yar
BAYRAK VARSA VATAN VAR...
. . . . . .
Siladaki huzurdur
Sanli onur, gururdur
Hilaldeki purnurdur
. . . . . .
Bayrak gurbette efkar
BAYRAK VARSA VATAN VAR...
. . . . . .
Ayten ALTINKAYA
(nehricennet)

- - - - - - - - - - - - - - - -

Insan irki cilgindi - islanmamayi beni marizlemeye yegliyorlardi.-Su damlalarindan korkuyor,kuvet dolusu suya giriyorlardi.

~Charles Bukowski~

- - - - - - - - - - - - - - - -

GUN OLUR
. . . . . .
Gun olur, alir basimi giderim,
Denizden yeni cikmis aglarin kokusunda.
Su ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuslarinin pesi sira.
Dunyalar vardir, dusunemezsiniz;
Cicekler gurultuyle acar;
Gurultuyle cikar duman topraktan.
Hele martilar, hele martilar,
Her bir tuylerinde ayri telas...
Gun olur, basima kadar mavi;
Gun olur basima kadar gunes;
Gun olur, deli gibi...

~Orhan Veli KANIK~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ne kadar bilirsen bil; soylediklerin karsindakinin anladigi kadardir..

~MEVLANA~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Adalet her yerde gecerli olan bir sermayedir.

~Anonim Nasihat~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Muhalefetin Görevi, Muhalefet Etmektir.

~RANDOLPH CHURCHİLL~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Gülümsüyorum

sokakta giderken,kendi kendime
gülümsediğimin farkına vardığım anlarda
insanların beni deli zannedeceğini düşünüp
gülümsüyorum...

~Orhan Veli Kanık~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kisinin kendine ettigini
Edemez kisiye hicbir fani
Bu kahpe hirsi, ne kiskanc kini, ne sarap
Ne de hashas edemez..
Kisinin kendine ettigini tayfun, boran
Dag, tas edemez.
. . . . . .
Kisinin kendine ettigini
Edemez kisiye hicbir fani
Tutmazsa gercek dost elini
Kendi kendiyle bas edemez.
Kisinin kendine ettigini
Sarhos edemez, ayas edemez
Mezar soyan nebbas edemez.

~HZ. MEVLANA~
OrajKalip

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/
Eposta adresleri
(Derdiniz varsa buradan ulaşın.)
:
0raj.p0yraz@neomailbox.net
oraj.poyraz@openmail.cc
HvLWPtIjJR8X@protonmail.com
0PjukdvspdUh@mail2tor.com
Tor ağı üzerindeki web siteleri
Darkweb diye bilinir, TorBrowser kullancaksınız.
:
http://45m2jpfwn6ydfrqyhw5jbqszyip45pvi6m2cyo3722wyhur6yuitgbyd.onion/
http://kbq4ghhydumvhgvwkccbad5g7ae2yho6a4llxuy2z4oa6dox6gjtngad.onion/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder