20 Şubat 2014 Perşembe

Neval KAVCAR : Hava Kuvvetlerinde sorgulama yapan sivil giyimli resmi kişiler kim?

Yargı, TSK, Kürt açılımı ile orası burası çözülüyor..
Gizli Sevr mi imzalandı da haberimiz yok?
Birisi ne olup bittiğini anlatsın bize. Neval KAVCAR.

Abla doğru bir noktaya parmak basmış.
Gagalanan TSK işte buna hizmet etti.
Siz farkında değilsiniz.
Eskiden kışlada yanaşık düzen eğitimi yaptıran subayları boş işlerle uğraşıyor zannediyordunuz.

Uyduruk, uyduruk işler.
Akıl ve mantık dışı.
Askerlik başlayınca mantık biterdi.
Öyle mi?

Onlar caydırıcılık üretiyordu.
Şimdi bu yok.

Dost, düşman herkes biliyor artık.
TSK'nın subayları savaşma azmini yitirmiş, devlete ve millete güvenmiyor.

Haaaa, devlet ve millet de ona güvenmiyor, bu besbelli....
Subaylar dinsiz, imansız, Allahsız.
Onlar ise dindar, cemaatleri falan var.
Dinsiz imansız subaylar her haltı yapar, Mazallah namaz kıldırmaz, oruç tutana su verir, Allah diyene eza, cefa eder.
Kadınlarının başı açıktır, hatta hafif meşreptir.

Sizler böyle söylediler.
Evet, onlar entellektüel insanlar, sizin kadar namaz kılmıyor, sizin kadar oruç tutmuyor.
Ama onların sizi Amerikalıdan, Almandan, Rus'dan, Yunan'dan daha az sevdiğini düşünüyor musunuz?.

Peki soralım size, denediniz gördünüz, cumhurbaşkanı göya!  alnı seccadeden kalklayan bir mü'min insan.
Başbakan her lafına Allah'la başlayan, her cümlesini Allah'la bitiren bir insan.
Belediye başkanları, müsteşarlar, bakanlık görevlileri, belediye çalışanları.
Bunların karşısında yer alan bütün siviller mütaahitler, muhtarlar dahi dindar insanlar.

Peki siz bu kalabalıktan ne buldunuz, ne elde ettiniz?
İyi mi oldu?
Misal cumhurbaşkanı satanist bile! olsaydı, ama sizin hak ve menfaatlerinizi MÜSTEVLİLERİN hak ve menfaatlerinin önünde tutsaydı daha iyi olmaz mıydı?
Başbakanınız Hristiyan bile! olsaydı, ama düzgün bir insan olsaydı, azılı bir yalancı, çılgın bir hırsız olmasaydı iyi olmaz mıydı?
Sizin dindardır diye beğendiğiniz badem bıyıklı memurlar bildiğiniz normal insanlar olsaydı da, işini iyi yapsaydı olmaz mıydı?

Haydi bir blanço yapalım.
Ne umdunuz, ne buldunuz?
Dindarlar daha mı iyi çıktı?
Daha mı milliyetçi, daha mı ulusalcı oldular?

Siz milletsiniz, siz ulussunuz.
Bütün bu kişiler sizin yanınızda olmamalı mıydı?

Bir de siz kimsiniz?
Osmanlı mısınız?
Müslüman mısınız?
Türk müsünüz?
İnsan mısınız?
Nedir yani?

Gördükleriniz, duyduklarınız, işittikleriniz nedir?
Uydu mu şimdi?


Saygılar.
Oraj POYRAZ.
--------------


Neval KAVCAR : Hava Kuvvetlerinde sorgulama yapan sivil giyimli resmi kişiler kim?

2007 yılında başlayan Ergenekon davası sebebiylemidir bilinmez, yaklaşık altı yıldır TSK'den istifa eden edene.
Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk 2 Şubat 2014 tarihli haberinde "Türk Silahlı Kuvvetleri'nde 400 civarında muvazzaf ve emekli komutanın değişik davalar nedeniyle tutuklanması ve ekonomik nedenler, zorunlu görev süresini dolduranların ayrılmalarına da sebep oluyor.
Türk Hava Kuvvetleri'nde görevli pilotlar, daha yüksek aylıkla özel hava yolu şirketlerine geçmek için başvururken, Türk Hava Kuvvetleri'nde ise büyük bir kan kaybı yaşanıyor" demiş.
('Hava Kuvvetleri'nde kıdemli pilot kalmadı' başlıklı haber)

MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık tam da bu konuyla ilgili, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz cevaplaması istemiyle önerge verdi geçtiğimiz aralıkta.
O sıralar kamuoyunun iktidar hakkındaki yolsuzluk iddiaları ile çalkalandığından üzerinde duramadım.

Bahsettiğim önerge şöyle:

"Hava Kuvvetleri komutanlığı İstihbarat biriminde hakkında soruşturma açılan personelin soruşturulmasında kişi özel hayatının gizliliğini ihlâl eden yöntemler kullanıldığı ile ilgili olarak:

1- Anılan birim tarafından son üç yılda kaç kişi sorgulanmıştır?

2- Anılan birim tarafından sorgulanan kişilere özel hayatın gizliliğini ihlâl eden sorular sorularak psikolojik baslı uygulandığı, avukat hakkı hatırlatılmadığı, saatlerce(5-10 saat) süren sorgulamalarda manevi işkence ve rütbe baskısı yapıldığı iddiaları doğru mudur?

3- Anılan birimce yapılan sorgulamalarda 'eşinden ne zaman boşandın?, Hangi otellerde yattın?, Diğer dinlenen kişiler seni sattı, sen neden onları koruyorsun?' şeklindeki soruların standart hale geldiği iddiaları doğru mudur?

4- Doğru ise bu baskılar nedeniyle son üç yılda anılan komutanlıkta kaç subay veya astsubay meslekten atılmış, kendi isteğiyle meslekten ayrılmak ya da emekli olmak zorunda kalmıştır?

5- Anılan birimde sorgulama yapan ekip kimlerden oluşmaktadır?
Sorgulama ekibinin sivil giyimli resmi kişilerden oluştuğu doğru mudur?

6- Bakanlığınızca, anılan birimde yapılan sorgulamaların insan haklarına saygılı biçimde yapılması ve yaşanan mağduriyetlerin önlenmesi konusunda hangi önlemler alınmış ya da alınmaktadır?

7- Bakanlığınızın konuya ilişkin görüşü nasıldır?" (26 Aralık 2013 Tarih, 2013/1427 sayılı Önerge)

***

Ne oluyor?

Vekilimiz o sorgulamaların insan haklarına saygılı olmasını istiyor.
Benim merakım ise (ayrıca) herkesin diline düşen o tuhaf sorgulamaların niçin yapıldığı?
Türk Silahlı Kuvvetlerinin 2007 Haziranında başlayan Ergenekon, Balyoz, casusluk vs.furyasında başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi.

Adeta TSK'nin savaşan gücü yönetim kadrosu pasif terhise zorlanıyor.
Sözcü ya da başka gazetelerin zaman içindeki haberlerine göre pilotlarımız daha çok para için, TSK'yı terk ediyor.

Eskiden emekli olan pilotlar isterse daha sonra sivil havacılıkta görev alırdı.
Şimdi ise durum farklı.
Yılını dolduranlar, TSK'dan kaçıyor.
Saygı Öztürk'ün yazısına konu alan başlığı yani 'Hava Kuvvetleri'nde kıdemli pilot kalmadı' söylemi doğruysa, vay halimize.

Türkiye'yi dinleyen koca kulaktan pilotlarda nasibi almış.
Bahsi geçen sorulardan, onların özel hayatlarına karışıldığı o yolla, istifaya zorlandığı gibi izlenim ediyor insan.
Kişi boşanmış, o otelde bu otelde kalmış kime ne?
Yaptığı görevini aksatıyor mu, ya da güvenliğini tehdit mi ediyor?
Önemli olan o değil mi?
Bakalım Milli Savunma Bakanlığı bu konuda ne cevap verecek?

Yargı, TSK, Kürt açılımı ile orası burası çözülüyor..
Gizli Sevr mi imzalandı da haberimiz yok?
Birisi ne olup bittiğini anlatsın bize.

***

Diyarbakır Dicle MHP Belediye başkan adayının istifası

MHP'nin Dicle Belediye başkan adayı Berzan Tektaş adaylıktan istifa ediyor, kendisi değil de ailesi' açıklama yapıyor.
Kardeşi Celal Tektaş "Biz aile olarak bu durumdan dolayı utanç duyduk ve halkımızdan özür diliyoruz.
Biz aile olarak bir kez daha BDP http://www.radikal.com.tr/index/BDP 'yi desteklediğimizi açıklıyoruz
"
diyor.

Utanç duyacak birileri varsa o da, 'Kürt Açılımı' adı altında bölgeyi PKK'ya ve tehdidine teslim eden AKP iktidarı ve özgürlüğü dilinden düşürmeyen BDP.
Haberden anlaşıldığı üzere bölgede can güvenliği yok.

Güvenlik gücünün olması, orada vatandaşın can güvenliğini koruyacağı anlamına gelmiyor.
Bu da işte söylediğime kapak olacak bir haber.
Adaydan ses seda yok, kaçırıldı mı ne olduğu belirsiz.
Velhasıl sıradan bir istifa değil o istifa.

Yine adayın kardeşi 'kardeşinin istifa dilekçesini verdiği halde, MHP sitesinde bunun yürürlüğe girmediğini', 'bir kez daha BDP'yi destekleyeceklerini' söylemesi, içinde bulukları halinde tezahürü olsa gerek.

Hayret edilecek olan, yanılıyor muyum bilmem Dicle'de 5 parti seçim yarışına giriyor.
AKP, BDP, CHP, Hüda par, MHP.
PKK, Kürt Açılımını destekleyenlere geçit vermiş, sadece MHP'ye mi o yasağı koydu?
AKP'nin bölgede siyaseti nasıl PKK'ya bağımlı hale getirdiğinin kötü bir resmi o haber.

Bölgede güven içimde seçim olabilecek mi sizce?
Bu soru hem YSK'ya, hem de AKP iktidarına.

Yazımı bitirdikten sonra MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz'ın, Milliyet'e yaptığı açıklamayı gördüm"Diyarbakır'ın Dicle ilçesi Belediye Başkanlığı için Berzan Tektaş'ı aday gösterdiklerini ancak örgütten tehdit aldığı duyumları üzerine bu ismi değiştirdiklerini belirtti.
durmaz, "
Diyarbakır Dicle ilçesi MHP adayı daha önce Berzan Tektaş idi.
Ailesinin tehdit edildiği bilgisinin ulaşması üzerine yerel teşkilatımız bu ismi değiştirdi.
Adayımız Hamdullah Karakoç'tur.
Seçim çalışmalarını yoğun şekilde yürütmektedir.
Berzan Tektaş'ın ağabeyi BDP'yi desteklediklerine ilişkin bölgede açıklamalar yapmış.
Bunun MHP ile ilgisi yoktur.
Böyle bir şey de vaki değildir"
(16 Şubat 2014)


a45UyF587661-201307301451-{{SN}}

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Dostlukta asiri gitme, kim bilir belki o dostun bir gun dusmanin olur, dusmanlikta da asiri gitme, kim bilir belki o dusmanin bir gun dostun olur

Hz.Ali
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder