Elbette dönemin siyasi sorumluları.
Hani mazlum, masum diye sağcıların göz yaşı döktükleri Menderes ve avanesi.
Ölenlerin, tecavüz edilenlerin, malı yağmalananların sayısı çok ama çok fazla.
Yalnızca birkaç kişi bile ölmüş olsa yeter.
Unutmayın ki, o yıllarda idam cezası vardı.
Ve bu amsalaklar pek çok idam cezasını mecliste onamışlardı.
Hem şöför yanı olsun, hem de beş kuruş olsun olmaz.
Etme bulma dünyasıdır.
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )
L2fSIJNoA0xfSNxA
6-7 EYLÜL OLAYLARI 65. YIL DÖNÜMÜ: NELER YAŞANDI, NASIL HATIRLANIYOR?
06/09/2020
6-7 Eylül olaylarının, İstanbul'da yaşayan gayrimüslimlere saldırıların düzenlendiği ve 'tarihi utanç' olarak nitelendirilen vakanın 65'inci yıl dönümü.
İstanbullu gayrimüslim azınlıkların evleri, iş yerleri, okulları, kiliseleri, haçları ve değerli eşyaları yakılalı ve tahrip edileli 64 yıl oldu. Peki Türkiye toplumu tarihten ders çıkarabildi mi? O günün 'günah keçisi' kimlerdi ve dünden bugüne ne değişti?
1954'te Kıbrıslı Rumlar, dönemin İngiliz sömürge yönetimine karşı bağımsızlık mücadelesi başlatmış, Yunanistan'daki hükümet ise Kıbrıs halklarının kendi kaderini tayin hakkı konusunu Birleşmiş Milletler (BM) gündemine taşımıştı. Kıbrıslı Rumların, adanın Yunanistan'a bağlanması fikri gündeme getirildiğinde ise adadaki Türk ve Rum halklarını karşı karşıya getirmişti.
Bu sürece paralel olarak 1955 yılında Türkiye'deki medya tarafından İstanbul'da yaşayan Rum halkına karşı nefret söylemi içeren haberler yazılıyor; basında İstanbullu Rumların nasıl refah içinde yaşadıkları ve mutlu oldukları, Batı Trakyalı Türk azınlıklarla karşılaştırılıyordu. Bu da iki halk arasında tansiyonun giderek yükselmesini körüklüyordu.
1954'te kurulan Kıbrıs Türktür Cemiyeti, Kıbrıs meselesinin 'millileşmesi' adına önemli bir hamle olmuş, bu konu üzerine kamuoyu yaratmak için İstanbul'da ve diğer büyük şehirlerde çalışmalar yürütmüştü. Cemiyet dönemin Başbakanı Adnan Menderes tarafından da destekleniyordu.
SELANİK'TE ATATÜRK'ÜN EVİNE BOMBA KONULMASI
5 Eylül 1955'te Selanik'te bulunan Atatürk'ün evine bomba koyulması Türk kamuoyunda büyük yankı buldu. Prof. Dr. Ayhan Aktar, Yunan polisinin yaptığı araştırmaya göre bombayı Yunanistan'daki Türk azınlığından Oktay Engin'in koyduğunu ve 6-7 Eylül olaylarından 5 yıl sonra kurulan Yassı Ada Mahkemeleri sırasında Engin'in Türk istihbaratı adına çalıştığını kaydetti.
Dönemin gazetelerinden İstanbul Ekspres 6 Eylül'de, İstanbul sokaklarında "Yazıyor! Atatürk'ün evinin bombalandığını yazıyor" ile büyük bir yankı bulmasının ardından Cumhuriyet tarihinde 'kara leke' olarak anılan 6-7 Eylül saldırıları tarih sahnesinde yerini aldı.
Araştırma: Avrupa ülkelerinin adalet sisteminde ırkçılık hakim
6-7 EYLÜL'DE GAYRİMÜSLİMLERE SALDIRILAR
Atatürk'ün evinin bombalandığı haberi üzerine akşam saatlerine doğru Taksim Meydanı'nda toparlanmaya başlayanlar, slogan ve afişlerle İstiklal Caddesi'ne doğru ilerleyerek Rum dükkanlarını tahrip etmeye başladı.
Olaylar İstanbul'un her yanına yayılırken, saldırılar kısa süre sonra yerini dükkanların yağmalanmasına bıraktı. Saldırıya uğrayan ve yağmalanan işyerlerinin yüzde 59'u Rumlara, yüzde 17'si Ermenilere, yüzde 12'si ise Yahudilere aitti.
Resmi kaynaklara göre, 6-7 Eylül Olayları bağlamında 4 bin 214 ev, bin işyeri, 73 kilise ve 26 okul tahrip edildi. İnsan hakları örgütü Helsinki Watch'a göre olaylarda 15 kişi hayatını kaybetti.
Gayrimüslimlerin dükkanlarının yağmalanması ve saldırı olaylarının kontrol altına alınamaması sebebiyle 6 Eylül gecesi sıkıyönetim ilan edildi.
Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, yaşananlardan medyayı ve 'bazı komünistleri' sorumlu gösterdi. Bayar'ın açıklamasının ardından ise aralarında Aziz Nesin, Can Boratav, Zehra Kosova gibi isimlerin bulunduğu birçok yazar ve aydın askeri hapishaneye gönderildi.
SORUMLULAR KİMDİ?
Gayrimüslimler üzerine araştırmalar yapan sosyolog ve yazar Prof. Dr. Ayhan Aktar, şahıslar düzeyinde 6-7 Eylül olaylarını 'kim yaptı' sorusuna cevap bulanamayacağını, aksine Atatürk'ün evine bomba koydular denilerek, yani 'mukaddes' olan ulusal sembolleri kimin ustaca yönlendirdiğinin bulunması gerektiğini savunuyor.
6-7 Eylül olaylarının neticesinde Türkiye'de, özellikle İstanbul'da yaşayan, binlerce Rum ve gayrimüslim ülkeyi terk etmek zorunda kaldı, mallarına el kondu.
Prof. Dr. Ayhan Aktar, '6–7 Eylül olaylarından sonra İstanbul'da yaşayan gayrimüslim azınlıkların ve özellikle Rumların Cumhuriyet rejimine olan inancının ciddi anlamda sarsıldığını' söylüyor. Aktar'a göre, 1942–43 yıllarındaki Varlık Vergisi uygulamasından sonra ikinci defa gayrimüslimler bu ülkede istenmediklerini ve can–mal güvencesinden yoksun olarak sanki bir 'misafir' gibi yaşadıklarını düşünmeye başlamışlardı.
MEDYANIN AYRIMCI DİLİ
İstanbullu Rumlar medyada, 'zengin ve mutlu' olarak gösterilirken diğer yandan Trakyalı Türklerin Yunanistan'da kötü koşullar altında yaşadığı medya tarafından sürekli dile getirilmişti. Dönemin basını Kıbrıs adası üzerine anlaşmazlıkları ayrımcı bir dille haberleştiriyordu. İstanbul Ekspres gazetesi, Atatürk'ün evinin bombalandığı haberini ve istihbarat örgütleri ile ilişkisi olduğu öne sürülen Kamil Önal'ın "Mukeddesata el uzatanlara bunu pahalı ödeteceğiz" demecini manşete taşıyarak vermişti.
Ayhan Aktar, Ağustos 1955'te , İstanbul Rumlarının rahat yaşamları konusunda İstanbul basınında yüzlerce haber çıktığını, bunun da halk arasında 'Rumların Türklerin aleyhine olarak zenginleştikleri' yönünde bir izlenim yarattığını belirtiyor.
'Dünden bugüne ne değişti?' ve 'Türkiye toplumu tarihten ders alabildi mi?' gibi soruların cevaplarını bulmak çok güç. Fakat tarihte toplumsal şiddet olaylarına dönüşen 6-7 Eylül nefret suçu gibi olayların tekrarlanmaması için medyanın ve siyasetin önemi büyük.
- - - - - - - - - - - - - - - -
Genclikte vaktini geciren sefa ile, ihtiyarlikta omrunu gecirir cefa ile.
~Anonim~
- - - - - - - - - - - - - - - -
ENFLASYON SEPETİ
https://www.youtube.com/watch?v=UQt0EKsOPcE/
- - - - - - - - - - - - - - - -
Hatalar tahtanın her yanında yapılmayı bekleniyorlar.
~Tartakower ~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bir teoremin zerafeti onda gorebildigin fikirlerin sayisiyla dogru, o fikirleri gorebilmek icin harcadigin cabayla ters orantilidir.
~George Polya~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Ave Europa nostra vera Patria
Selam Avrupa (Pan-Avrupa gorusu mottosu)
~Latin Atasozu~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Irritare crabrones
Esekarilarini rahatsiz etmek
~Latin Atasozu~
- - - - - - - - - - - - - - - -
"İnsan Genom Projesi, haddimizi aşıp, yaratılışımızla oynamaktır. Bize hiçbir faydası dokunmayacağı gibi, başımıza büyük işler açacaktır. Genetikçiler şeytandır."
~(1990'lar, İnsan Genom Projesi'nin başlaması üzerine, dindar kitle)?~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Sana Yapilan iyiligi mermere, kotulugu toza yaz..
~Anonim Nasihat~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Kadınlar, sadaka veriniz; bana cehennem halkı gösterildi; çoğu sizler idiniz.
~Tecrid-i Sarih Tercemesi, el, sh.223-224~
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder