Soner YALÇIN : Gülen cemaatinin Amerikalı ikizi: Scientology
PARANIN YOLU: DİN
SCIENTOLOGY DOĞDU
YILLIK GELİRİ 500 MİLYON DOLAR
TARİKATI YASAKLAYAN ÜLKELER
ERGENEKON SANIĞI
SCIENTOLOGY'NiN HOLLYWOOD YILDIZLARI
Türkiye son dönemde Fethullah Gülen Cemaati'ne yönelik operasyonları tartışıyor. Gülen Cemaati'ne benzeyen ABD merkezli bir tarikat var: Scientology!.. Tom Cruise'dan, John Travolta'ya, Juliette Lewis'tan, Kirstie Alley'ye kadar Hoollywood ünlülerini mürit yapan bu tarikatın dünyada 8 milyon üyesi, 3 bin kilisesi ve 159 ülkede irtibat bürosu var. 50 yıl önce Ron Hubbard tarafından kurulan ve amacı; dünyaya hükmetmek olan tarikatın mensupları kimi ülkelerde ne tür gizli işlere karıştı? Hangi ülkeler tarikatı casusluk faaliyeti nedeniyle yasakladı?..
Adı, Lafayette Ronald Hubbard…
"Ron Hubbard" adıyla bilindi…
13 Mart 1911, Tilden/ Nebraska doğumluydu.
Müritlerinin yazdığı biyografisine bakarsanız "harika çocuk" idi! Büyükbabası büyük çiftlik sahibiydi; "kızıldereli Karaayakların kan kardeşi kaşif" idi! Vs.Hep yalandı.
Babası Harry Amerikan Deniz Kuvvetle-ri'nde görev yapıyordu.
Gençliğinde -babasının görevi nedeniyle gittiği Uzakdoğu'da- Doğu felsefesine ilgi duydu.
Okul yılları başarısızlıkla geçti. Örneğin…
George Washington Üniversitesi inşaat bölümünde iki yıl okuyabildi; notları yüzünden kaydı silindi.
Babası gibi donanmaya girdi. Kahramanlık hikayeleri anlatılsa da, iki kez kovuldu. Ruh sağlığı bozuktu; intihar eğilimliydi…
Kendini bilim kurgu ve fantezi romanları yazmaya verdi.
Öyle ki… 5 yıl içinde 138 adet hikaye-roman yazdı! Yaşamı boyunca 1084 basılı eser sahibi olarak Guinness Rekoru'nu elinde bulundurduğu iddia edilmektedir!
Ve bir kitap hayatını değiştirdi; "Dianetik"…
PARANIN YOLU: DİN
Bir gün…
John Travolta gençlik yıllarında girdiği tarikatın bir tür yalan makinesi karşısında soruları yanıtlıyor.
Ron Hubbard ilk eşi Margaret Grubb'a şöyle dedi:
"Kelimesi bir cent'e hikaye yazmak saçmalıktır. Eğer biri gerçekten 1 milyon dolar kazanmak istiyorsa, bunun en iyi yolu kendi dinini kurmasıdır!"
Yazdığı "Dianetics" kitabı Amerika'da çok satan kitaplar arasına girdi. (Bugüne kadar 18 milyon adet sattı!)
Güya…
Bundan 175 milyon yıl önce hüküm süren bir galaksi konfederasyonun lideriXenu, anlaşmazlık yaşadığı milyarlarca varlığı dünyaya göndererek Hawaii yakınlarında bir yanardağa attı. Günümüzde insanların yaşadığı acı ve sıkıntıların kaynağı halen yeryüzünde olan bu varlıkların ruhlarıydı.
Her yeni doğan bebeğe giren ruhlara "thetan" denmekteydi.
Thetan insanı sınırlıyordu; bunun baskısından kurtulunca insan gerçek mutluluğa kavuşabilirdi.
Hubbard insan ruhunu arındırmak için "dianetics" adını verdiği bir yöntem geliştirmişti!
Dianetics; istenmeyen duyguların, korkuların, kararsızlıkların ve psiko-somatik ağrı ve sızıların kaynağı olarak yönlendirilen reaktif hafızayı gösteriyordu. Zihnin insana oynadığı oyundan kurtulmanın ve insanın gerçek yeteneklerini açığa çıkarmanın biricik yolu, Hubbard'ın bulduğu ruhsal çözümlerden geçiyordu!
Amerikalı bilim adamları gülüp geçse de, Hubbard'ın makalelerini Amerikan Tıp Derneği ve Amerikan Psikiyatri gibi 12 bilim dergisi yayınlamasa da kitap satış rekorları kırmaya devam etti. Almanca, Fransızca ve Japonca'ya çevrildi…
Hubbard, binlerce kişiye konferanslar vermeye başladı.
Ve 1953'te amacına kavuştu…
SCIENTOLOGY DOĞDU
Scientology; gerçeği aramak anlamına geliyordu; daha iyi bir dünya yaratmak için!
Kitaptan, konferanslardan para yağıyordu.
Hemen…
"Scientologists Hubbard Derneği" kuruldu.
"Hubbard Dianetic Araştırma Vakfı" kuruldu.
"Hubbard Koleji" kuruldu.
"Scientology Akademisi" kuruldu.
"Hubbard Evleri" kuruldu.
Yayın organları çıkarılmaya başlandı.
Paranın açamayacağı kapı yoktu; "doktor" unvanı bile aldı. Hakkında övgülerçıkarılıyordu basında.
Fakat… Hepsi iyiydi güzeldi de…
Mali konularda 50'den fazla dava açılmıştı.
Vergiden kurtulmanın bir yolu olmalıydı.
Buldu; din!..
Tarih:18 Aralık 1953
Yer, Camden, New Yersey.
Scientology Kilisesi kuruldu.
Kısa zamanda büyüdü; Los Angeles/ California Scientology Kilisesi 18 Şubat 1954'te kuruldu. Bunu diğerleri takip etti…
Bilinen kiliselere benzemiyordu; okul gibi masa sandalye vardı. Ruh tedavileri için dersler veriliyordu. Sabah 9'dan akşam 7'ye kadar evlilik, çocuklar, para kazanma, mutluluk, hayatın temelleri gibi başlıklarda kurslar veriliyordu.
Neler anlatılmıyordu ki…
İnsanda beş duyu varken, müritlerin zirveye çıkmaları halinde, 57 duyulu bir yaşamı olacaktı! En yüksek mertebeye çıkan üyelerine ölümsüzlük vaat ediyorlardı. Öyle ki, üyelerine, tam bir milyar yıllık yaşam sözleşmesi imzalatıyorlardı.
Tarikata üye olmak 500 dolar'dı. Seviye atlamak için de para alınıyordu. Nirvana'ya ulaşmak için 1-2 milyon dolar'ı cepten çıkarmanız gerekiyordu.
YILLIK GELİRİ 500 MİLYON DOLAR
Soğuk Savaş dönemiydi.
"Komünistleri hipnozla sıkıntılarından kurtaracağını" söyleyen Hubbard'a, FBI pek ses çıkarmıyordu. Oysa hakkındaki dosyasında "akıl hastası" notu vardı.
Scientology Kilisesi dünyaya yayıldı. Avustralya'dan Afrika'ya kadar her yere gitti.
Yıllık geliri 500 milyon dolar olan bir tarikat vardı artık!
Bu arada…
Eleştirenlere karşı giderek sertleştiler. Her eleştiri yazısını mahkemeye veriyorlardı.
1966'da ansızın…
Hubbard üç gemilik filosuyla Akdeniz'e açıldı; faaliyetini 8 yıl buradan sürdürdü. Güya sosyolojik araştırmalar yapıyordu. Oysa, kilise dışındaki ticari faaliyetleri Amerikalı maliyecilerin dikkatinden kaçmamıştı!
Ayrıca… Birilerinin tepkisini çekecek sözler söylüyordu; istihbarat servisleriyle işbirliği yapan ilaç firmaları, psikiyatristler vs. Naziler gibi dünyayı ele geçirmek istiyordu!
İngiltere, Yunanistan, İspanya, Portekiz ve Venezuella limanlarını Hubbard'ın gemilerine kapattı.
Hubbard, 1970'li yılların ortasında ABD'ye döndü. Sağlığı iyi değildi. Ortalığa pek çıkmadan saklanarak yaşadı. Hayatının son dönemini California'da 160 dönümlük
"Creston" adlı çiftlikte geçirdi.
Forbes'e göre, 200 milyon dolar'ı vardı.
Hakkında vergi kaçakçılığı soruşturması varken 17 Ocak 1986'da öldü.
Müritlerine göre, başka gezegende araştırma yapmak için bedenini dünyada bırakmıştı!
TARİKATI YASAKLAYAN ÜLKELER
Time, 1991'de Scientology'yi; "Üyelerine ve eleştirmenlerine mafyavari biçimde gözdağı vererek hayatta kalan, son derece kârlı bir küresel dolandırıcılık" olarak niteledi.
Kimi ülkeler soruşturma açtı: Örneğin…
Kanada Yüksek Mahkemesi, hükümet ofislerinden bilgi çaldığı, adalet mekanizmasına zarar verdiği ve casusluk yaptıkları gerekçesiyle tarikatın tüm faaliyetlerini 1995'te askıya aldı. Üç kişi mahkum edildi.
Yunanistan Mahkemesi, politikacılar, gazeteciler, hakimler, papazlar ve diğer önde gelen kişiler hakkındaki gizlice bilgi toplayıp dosyaladıkları için 15 üyesini mahkum edip Scientology faaliyetlerini 1998'de durduruldu.
İtalya aynı iddiayla, 29 tarikat üyesini hapse attı.
Fransa, yolsuzluk iddiasıyla açılan davada bilirkişiye müdahale edip belgeleri değiştiren 3 tarikat mensubu dahil 17 kişiyi hapse attı.
Avustralya, Commonwealth Parlamentosu tarikatı 2009'da suç örgütü kapsamına aldı.
Belçika, Scientology dosyasını 2012'de tamamladı; gasp, yasadışı ilaç, çeşitli gizlilik ihlalleri ve dolandırıcılıktan mahkum etti.
Uzatmayayım…
BM, tarikatı dini topluluk olarak benimsiyor.
İsrail, İngiltere ve Hollanda gibi ülkeler tarikata destek veriyor.
Obama yönetimi, kimi Avrupa ülkelerinin Scientology'ye karşı tavırlarını "din özgürlüğüdür dokunmayın" diye eleştirdi! Oysa…
Hubbard'ın son eşi Mary Sue ve 10 tarikat mensubu telefon dinleme ve devlet dairelerinde belgelerin hırsızlığı nedeniyle 1979'da mahkum edilmişlerdi.
Mesele bizi de ilgilendiriyor…
ERGENEKON SANIĞI
İddiaya göre…
Scientology Türkiye'ye girmek için İhsan Göktaş adlı Almanya'da yaşayan Türk gencini İstanbul'a gönderdi.
İhsan Göktaş, Eyüp'te "Yavuz" isimli istihbaratçıdan Türk Ortodoks Sevgi Erenol'un telefonunu aldı; eşinden boşanmak için Kemal Kerinçsiz ile görüştü; Kuvayı Milliye Derneği'ne gitti.
Zaman Gazetesi'ne göre; Göktaş, bazı askeri personelle karargah dışında fayansçı, halıcı dükkanlarında buluşmuştu (6 Ağustos 2008).
Yuh!
Sonuçta "tarikat temsilcisi" Göktaş'ın görüştükleri Ergenekon sanığı yapıldı.
Yetmedi…
Savcı Zekeriya Öz, Göktaş'ı da Ergenekon sanığı yaptı!
Geçelim. İnsanın midesi bulanıyor.
"Altın Bankası"; Scientology uluslararası yönetim merkezinin adıydı; "Altın Nesil" yetiştirmek istiyorlardı!
Benzerlik tesadüf değil ve kuşkusuz asıl mesele bu…
SCIENTOLOGY'NiN HOLLYWOOD YILDIZLARI
Bu günlerde…
Aktris Leah Remini'nin Scientology hakkında çıkaracağı kitabı konuşuyor Amerikalılar.
Birçok Hollywood ünlüsü ve kardeşleri gibi Scientology üyesi olan ancak ayrılan 45 yaşındaki Remini, piyasaya çıkacak olan "Troublemaker: Surviving Hollywood and Scientology" adlı kitabını medyaya tanıtmaya başladı. Örneğin…
Scientology'nin ileri gelenlerinden Tom Cruise ile Katie Holmes'ün düğünlerinde,
7 aylık olan bebekleri Suri banyoda dakikalarca ağlamasına rağmen ne annesi ne de babası gidip onunla ilgilenmişti. Çünkü… Tarikat kurallarına göre ağlayan bebeğe dokunmak yasaktı. Zaten kızları Suri'yi "sessiz doğum yöntemi" ile dünyaya gelmesini sağlamışlardı! Scientolgy inanışına göre, doğumun sessiz bir yerde yapılması gerekiyor. Çift, kızları Suri'yi de tarikat prensiplerine göre yetiştiriyor.
Ancak ikili boşanma kararını açıkladıklarında medya ayrılığı, Katie Holmes'ün kızı Suri'yi tarikattan kurtarmak için istediğini yazmıştı.
Bir başka ayrıntı ise, Tom Cruise'un inançları gereği kızı Suri'yi görmediği yolundaydı!
Hikaye çok…
İşte… Bir diğer Holywood yıldızı; John Travolta.
Hubbard'ın ucube eseri "Battlefield Earth" filminin yapımcısı ve başrol oyuncusu olacak kadar tarikata bağlıydı.
Tarikata bağlı aktris eşi Kelly Preston ile kawasaki sendromlu çocukları Jett'i,Hubbard'ın detoks programlarıyla iyileştirmeyi denemiş ancak başarısız olmuşlardı.
Sadece bu iki yıldız değil…
Aktris -şarkıcı Juliette Lewis, Amerikan dizilerinin yıldızı Jenna Elfman, Emmy ve Altın Küre ödüllü Kirstie Alley, model ve aktris Kelly Preston, aktrisElisabeth Moss, aktris Catharine Bell, aktris Nancy Carwright, şarkıcı Beck,şarkıcı- aktris Erika Christensen, aktör Jason Lee, aktris Laura Prepon, Altın Küre ödüllü artist Anne Archer, aktör-yapımcı Giovanni Ribisi ve ikiz kardeşi artist Marissa Ribisi, besteci-orkestra şefi David Campbell, caz sanatçısı- besteci Chick Corea, akrist Marisel Nichols, şarkıcı-aktör Isaac Hayes vd…
Ne hikayeleri var. Örneğin..
Dünyanın en protest çizgi filmi South Park'ta "Trapped in the Closet" adlı, 16 Kasım 2005 tarihli bölümde Scientology ile dalga geçildiği için "Chef" karakterini seslendiren, Isaac Hayes, diziden ayrılmıştı!
İşin özünde…
Scientology, "Celebrity Center" adını verdiği; liderler, politikacılar, üst düzey yöneticiler, sanatçılar ve sporcuları kapsayan bir çalışma grubunu ta 1969'da oluşturdu.
Yönetici Robert Vaughn Young, Hubbard ile birlikte yürüttükleri çalışmalar için şöyle konuştu: "Benim işim ünlüleri tarikata getirmek ve onların bizi kamuoyunda daha bilinen bir tarikat haline getirmelerini sağlamak."
Los Angeles Celebrity Center'ın yöneticisi Tom Davis, ünlü aktris Anne Archer'in oğluydu.
Tom Cruise bu çalışmaların lideriydi. Will-Jada Pinkett Smith çifti ile Victoria-David Beckham çiftini tarikata üye yapmak istediği Hollywood'un en çok konuşulanlar arasındaydı.
Güya… Kristie Alley'den, Lisa Marie Presley kadar birçok ünlü, madde bağımlılığından Scientology sayesinde kurtulmuştu…
Tarikat ne kadar tartışılmaya devam etse de ünlülerin akınına uğruyor.
Bunun nedenleri arasında; Scientology'un parası ve hele büyük Hollywood tesislerinin olmadığını düşünemeyiz.
Scentology öyle demiyor mu; sen bana ver ben sana…
a45UyF587661-151207162038 Oraj Poyraz At Neomailbox cimcime@neomailbox.net
2015/12/08 00:00 1 39 undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com
Sucludan oc almak, adalet; onu bagislamaksa fazilettir.
Cami
FUSSILET - 34 Iyilik ve fenalik bir olamaz.
Sen fenaligi en guzel sekilde karsila.
O zaman aranizda dusmanlik bulunan kimse ile bile yakin dost oldugunu gorursun.
***
SURA - 40 Bir kotulugun karsiligi ona denk bir kotuluktur.
Fakat kim affeder ve barisirsa onun mukafati Allah a aittir.
Suphe yok ki o zalimleri sevmez.
BAKARA - 179 Ey akli erenler!
kisasta sizin icin hayat vardir... veya
MAIDE - 45 O kitapta cana can, goze goz, buruna burun, kulaga kulak, dise dis ve yaralara karsi yaralari odesme yazdik.
Fakat kim sadaka olarak bagislarsa, bu ona kefaret olur...
Hukumet Demokrasi ve Devlet
Ozur dilerim ama ben imparator olmak istemiyorum.
Insanlara hukmetmek ya da ulkeler fethetmek istemiyorum, bunlar beni ilgilendirmiyor.
Benim amacim elimden geldigince herkese yardim etmek; Yahudi, Katolik, siyah ya da beyaz tenli olsun fark etmez.
Aslinda hepimiz birbirimize yardim etmek istiyoruz, insanlik bunu gerektirir cunku.
Hayatimizi digerlerinin acilari uzerine degil, mutluluklari uzerine kurmak isteriz.
Kimseden nefret etmek ya da kimseyi hor gormek istemiyoruz.
Yeryuzunde herkese yetecek kadar yer ve zenginlik var.
Hayat hur ve mutlu bir sekilde yasanmali ama biz bu dogru yoldan koptuk.
Hirs; insan ruhunu zehirledi, insanlar arasina nefret duvarlari ordu ve bizi sefalet ve katliamlara surukledi.
Hayati daha hizli yasiyoruz belki ama kendimizi dis dunyaya kapattik, makinelesme ise bolluk getirecekken, bereketi goturdu.
Artan bilgimiz bize kibir verdi, zekamiz da nezaketimizi ve anlayisimizi dusurdu.
Cok dusunuyoruz ve az hissediyoruz.
Oysa makinelerden cok insanliga muhtaciz.
Zekadan cok nezaket ve anlayisa ihtiyacimiz var.
Aksi takdirde hayat bir kargasa olur ve yitik bir hale doneriz.
Ucak ve radyo gibi icatlar bizi birbirimize yaklastirdi.
Zaten bu icatlarin ortaya cikma sebepleri, insanlarin icindeki kardeslik duygusu ve iyiligin ispatidir.
Iste, su anda soylediklerim tum insanlara ulasiyor; insanlarin ozgurluklerini ellerinden alip onlara iskence eden bir sistemin kurbani olan umitsiz kadinlara, erkeklere ve cocuklara.
Beni duyanlara sesleniyorum, umudunuzu yitirmeyin!
Uzerimizdeki kara bulutlarin sebebi; hirslarinin kolesi olanlarin, insanligin gelisiminden korkmalaridir.
Bu nefret, diktatorlerin olumuyle birlikte ortadan kalkacaktir.
Boylece onlarin halktan caldiklari guc de halka geri donecektir.
Insanlar olse bile hurriyet olmez!
Askerler; kendinizi bu canilerin eline birakmayin cunku onlar sizi asagilar, sizi kole yapar, sizi bir suruye cevirir, size ne yapmanizi, ne dusunmenizi, ne hissetmenizi dikte eder, sizi ezerler ve sizi suru yerine koyup goz gore gore olume yollarlar!
Kendinizi bu insanliktan cikmis, makinelesmis kalplere sahip makinelesmis insanlarin ellerine birakmayin.
Siz ne makine ne de surusunuz!
Siz insansiniz, kalbi insanlik sevgisiyle dolu olan...
Siz nefret etmezsiniz!
Nefret; sadece sevilmeyenin ve insanliktan cikmis olanlarin bildigi bir seydir.
Askerler, esaret icin degil, ozgurluk icin savasin!
Incil de de yazdigi gibi; Cennet insanlarin icindedir Tek kisinin yahut bir zumrenin icinde degil, herkesin icindedir!
Sizin de!
Siz insanlar, kimisi gucunu makine uretmek icin kimisi de mutlu olmak icin harcayan insanlar.
Bu sizin elinizde; gucunuzu hayati ozgur ve guzel bir hale getirmek, onu hos bir maceraya cevirmek ici harcayin.
Demokrasi icin bu gucu kullanalim, hepimiz birlik olalim!
Yeni bir dunya icin mucadele edelim; genc erkeklerin is bulabildigi ve yaslilarin da omurlerinin son demlerini huzurlu bir sekilde yasadigi guzel bir dunya icin.
Boyle dunyalar vaat ederek, caniler iktidari ele aldilar.
Oysa onlar yalancidir!
Vaatlerini yerine getirmediler, getirmeyecekler de!
Diktatorler kendi hirslarinin pesinde kosup baskalarini kolelestirdiler.
Simdi biz, bu vaatleri gerceklestirmek icin mucadele edelim!
Ozgur bir dunya icin savasalim; sinirlarin olmadigi, hirsin, nefretin ve hosgorusuzlugun galebe calmadigi bir dunya icin.
Ozgur bir dunya icin savasalim; bilimin insanlarin iyiligi icin kullanildigi akilci bir dunya icin.
Askerler, demokrasi adina birleselim!
Charlie Chaplin
%Insanlarin beyin tembelligini gordukce, her istedigimizi yapabiliriz.
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder