2 Mart 2016 Çarşamba

Bülent ESİNOĞLU : Anayasa Mahkemesini tanımayanların Anayasası olur mu?

 


Bülent ESİNOĞLU : Anayasa Mahkemesini tanımayanların Anayasası olur mu?



Aslında 28 Şubat Sürecini yazacaktım. 28 Şubatı, bu gün, Mecliste olan dört partinin sözcüleri de, darbe diye nitelendirdi. Kınadı ve lanetledi.

Yani bir kez daha AKP, CHP aynı görüşü savunmuş oldu.

Diyelim ki onların dediği gibi, 28 Şubat bir darbeydi.

Bu darbe ne diyordu.

28 Şubat, Birinci Madde olarak, Cumhuriyet Kanunları uygulansın diyordu. İhtiyaç dışı İmam Hatip Okulları normal liselere dönüştürülsün diyor, Cumhuriyete ve Mustafa Kemal devrimlerine sahip çıkıyordu.

Bir buçuk milyon İmam Hatip öğrencisinin varlığı ile övünen,* İslamcılığı savunan AKP'nin, 28 Şubat sürecini lanetlemesini anlarım.

Muhalefette olanlar, her seferinde, AKP'yi sivil darbe yapmakla suçluyorlar.

CHP, 28 Şubat Sürecini lanetleyerek, hem gericiliğe prim vermiş oluyor. Hem de, AKP ile aynı safa düşüyor. Çünkü 28 Şubat Süreci laikliği ve devrim kanunlarını önceliyordu.

CHP asker karşıtlığı düşüncesini, darbe karşıtlığı maskesi ile geçiştirmiş oluyor. Yani laikliğe bir yumruk da, AKP ile beraber CHP vuruyor.

Meclisteki partiler laikliği savunmayınca, yani Anayasayı savunmayınca, Cumhuriyet Kanunlarını savunmayınca, AKP'nin yapmayı tasarladığı Tuzak Anayasa için zemin hazırlanmış oluyor.

Cehenneme giden yol; iyi niyet taşlarıyla döşenir diyeceğiz ama pek iyi niyet de, yok gibi…

Devletin tepesideki kişiden, Anayasayı tanımıyorum çıkışı geliyor.

Anayasayı tanımayanlarla birlikte sözde yeni Anayasa yapmaya kalkışılıyorlar.

Cumhuriyet Kanunlarını uygulatmak isteyen 28 Şubat generalleri Kumpaslarla, AKP iktidarınca yargılandı. Mahkûm edildi.

Ancak Cumhuriyetin gücü Kumpasçıları yendi. Ve süreç bize, Cumhuriyet Kanunlarının hala savunucularının olduğunu gösterdi.

Sosyal demokratların önemli yanılgılarından birisi de; gerciliğe karşı mücadele de, HDP ile ittifak arayışıdır. Bunu 7 Haziran seçimlerinde çok açık gördük.

Laikliği kurtarmak için bölücülerle işbirliği yapmak. Laikliği bölücülerden medet umarak kurtarmaya çalışmak. Yani vatanın bölünmesine karşılık olarak, laikliği kurtarmak.

Böyle bir yurt da, böyle bir dünya da yok.

Bu ve buna benzer yanılgılar, ülkeyi bölücülerden ve gericilerden kurtarmamızı zorlaştırıyor.

Bölücülüğün kendisi gericiliktir. Bölünen toplumlar geriler. Bölünmenin olduğu yerde üretim azalır. Refah azalır. Endişe ve huzursuzluk artar.

Emperyalizmin bölücüler ve gericilerle işbirliği yapması bir ortaçağ işidir. Böyle baktığımızda, ortada doğuda, neden ortaçağın hakim olduğunu daha iyi anlarız.

Bölücülüğe karşı mücadele, aynı zamanda gericileğe karşı da mücadeledir.

Son söz; Anayasa Mahkemesinin kararlarını tanımayanların, yeni yapacakları Tuzak anayasaya da halk zaten inanmaz.

*Bilim kitlesi ve teknoloji üretimi ile övüneceğine din adamının çokluğu övünen bir anlayış.

28.2.2016, bulentesinoglu@gmail.com



 
a45UyF587661-160302120505 Oraj Poyraz At Neomailbox cimcime@neomailbox.net
2016/03/02  13:00 1  39  undefined undefined Milli_Haber@googlegroups.com

Moderatör arkadaşlara seslenmek istiyorum.
İlettiğim epostaların grup konseptine ve ilkelerine aykırı olduğunu düşünen var ise beni ikaz etsin.
Kullanmakta olduğum eposta listesini henüz güncelledim.
Olabildiğince dikkat etmeye çalıştım.
Ancak, hatalar olabilir, epostalarım rahatsızlık sebebi olabilir.
Bunun için şimdiden özür diler, sıkıntı var ise geri dönüşler beklerim.

Selamlar.

Oraj POYRAZ(cimcime@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )

 
--

Buyuk Angelo nun, bir kiliseyi dekore ederken, terlik giymis birkac melek cizdigi soylenir.
Bir kardinal, resme bakip sanatciya sormus:
Kim su gune kadar terlikli melek gormus?
Angelo, baska bir soruyla cevap vermis:
Kim su gune kadar ciplak ayakli melek gormus?

Robert Ingersoll

Lev i mahfuz
HADID 22.yeryuzunde vuku bulan ve sizin basiniza gelen herhangi bir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan once, bir kitapta yazilmis olmasin.
Suphesiz bu, Allah a gore kolaydir.
SAFFAT 96.oysa ki sizi ve yapmakta olduklarinizi Allah yaratti, dedi.
BURUC 85/21-22.dogrusu sana vahyedilen bu kitap, levhi mahfuz da bulunan sanli bir Kur an dir.
EN AM 59.gaybin anahtarlari Allah in yanindadir; onlari o ndan baskasi bilmez.
O, karada ve denizde ne varsa bilir; o nun ilmi disinda bir yaprak bile dusmez.
O yerin karanliklari icindeki tek bir taneyi dahi bilir.
Yas ve kuru ne varsa hepsi apacik bir kitaptadir.

EINSTEIN ve TANRI
Bir kisisel Tanri anlayisi bana oldukca yabancidir ve hatta safca gorunuyor.
Ama kelimenin bildik anlami icinde bir Freethinker da degilim cunku goruyorum ki, bu, esas olarak salt saflik iceren batil inanca karsit olmaktan beslenmiyor.
Hissiyatim, doga yasalari olarak formule etmeye calistigimiz Evrenin derin uyumunu anlamak icin insan zinhinin yetersizliginin bilincine sahip oldugum olcude dinseldir.
The idea of a personal God is quite alien to me and seems even naive.
However, I am also not a Freethinker in the usual sense of the word because I find that this is in the main an attitude nourished exclusively by an opposition against naive superstition.
My feeling is insofar religious as I am imbued with the consciousness of the insuffiency of the human mind to understand deeply the harmony of the Universe which we try to formulate as laws of nature
Kaynak: Albert Einstein in a letter to Beatrice Frohlich, December 17, 1952; Einstein Archive 59-797; from Alice Calaprice, ed., The Expanded Quotable Einstein, Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 2000, p.217.


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder