"International Covenant on Civil and Political Rights"(Medeni ve Siyasi Haklara ilişkin Uluslararası Sözleşme)19'uncu maddeyi şöyle açıklar: Herkes engel olmaksızın fikirlere sahip olmalıdır. Herkesin ifade özgürlüğü hakkı olmalıdır; bu hak, her türlü bilgi ve fikirleri sınır olmaksızın, sözlü, yazılı, basılmış, sanat veyahutta herhangi dilediği bir medya ortamıyla öğrenme, alma ve verme hakkıdır. 2'inci bölümdeki haklar özel haklar ve sorumluluklar getirir. Bu doğrultuda bazı limitler kanunlar tarafıyla uygulanabilir: a) Başkalarının haklarına ve şöhretine saygı; b) Ulusal güvenlik, halk düzeni, veyahutta halk sağlığı ve huzuru. 20'inci madde de; şiddet propagandalarını yasaklar. 19'uncu maddenin üçüncü bölümünde belirtilen iki bend, gerek monarşik, gerek militarist, gerek muhafazakar rejimlerin talepleri doğrultusunda eklenilmiştir. Ülkemizin İnsan Hakları Evrensel Beyannâmesi tercümesinin 19'uncu maddesi şöyle der:"Her ferdin fikir ve fikirlerini açıklamak hürriyetine hakkı vardır. Bu hak fikirlerinden ötürü rahatsız edilmemek, memleket sınırları mevzubahis olmaksızın malümat ve fikirleri her vasıta ile aramak, elde etmek veya yaymak hakkını içerir." |
1982 ANAYASASI'NDA DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN GENEL ÇERÇEVESİ1982 Anayasası'nda düşünce özgürlüğü ile ilişkili iki madde bulunmaktadır. Bunlardan ilki, 1982 Anayasası'nın 25. maddesi olup; bu madde "Herkes düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz" şeklindeki düzenleme ile, ifade özgürlüğünü güvenceye almıştır. 25. madde, düşünce özgürlüğü konusunda herhangi bir sınırlama sebebi düzenlememiştir. Ancak 26. madde, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti başlığı altında "Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir. (Değişik: 3/10/2001-4709/9 md.) Bu hürriyetlerin kullanılması,millî güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, suçluların cezalandırılması, Devlet sırrı olarak usulünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret veya haklarının, özel ve aile hayatlarının yahut kanunun öngördüğü meslek sırlarının korunması veya yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir. (Mülga: 3/10/2001-4709/9 md.) Haber ve düşünceleri yayma araçlarının kullanılmasına ilişkin düzenleyici hükümler, bunların yayımını engellememek kaydıyla, düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin sınırlanması sayılmaz. (Ek fıkra: 3/10/2001-4709/9 md.) Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunla düzenlenir" şeklinde düzenlemiş ve düşünceyi yayma ve açıklamanın bazı durumlarda kısıtlanabileceğini söylemiştir. Anayasa'da yapılan değişiklikle daha önce 13. maddede sayılan genel sınırlama sebepleri kaldırılmış, ancak oradaki sınırlama sebepleri 26. maddenin 2. fıkrasına eklenerek, esas olarak düşünce özgürlüğünün geliştirilmesi için bir değişiklik meydana getirilmemiştir. Temel hak ve özgürlükler konusunda kritik olan konulardan birisi de, sınırlamanın sınırının ne olacağıdır. 2001'de yapılan değişiklikten önce sınırlamanın anayasal sınırı "demokratik toplum düzeninin gerekleri" ölçütü iken, değişikle birlikte 13. maddede "Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz." denilerek, "demokratik toplum düzeninin gerekleri" ölçütü dışında, "öz güvencesi", "ölçülük ilkesi" ve " laik cumhuriyetin gerekleri" gibi yeni ölçütlerle de, sınırlamanın sınırı genişletilmiştir. |
Bu genç kadının kalemi son derece iyidi.
Devam edebilseydi, basının duayenleri arasına dahil olabilirdi.
Umarım hevesi kırılmamıştır.
Bir imkan daha var.
Takma isimle yazmak.
Doğrusu bunu kendisine öneririm.
Türkiye'nin sıkıntıya düştüğü dönemlerde pek çok gazeteci bu yolu kullanmıştır.
Ve ifade özgürlüğü...
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AHİM) göre de ifade özgürlüğü, toplumun ilerlemesi ve her insanın gelişmesi için esaslı koşullardan biri olan demokratik toplumun asıl temellerinden birini oluşturmaktadır.
İfade özgürlüğü, AİHS'nin 10. maddesinin 2. fıkrasına bağlı olarak yalnızca lehte olduğu kabul edilen veya zararsız ya da ilgilenmeye değmez görülen bilgi veya düşünceler için değil, aynı zamanda devletin veya nüfusun bir bölümü için saldırgan, şok edici veya rahatsız edici bilgi ve düşünceler için de uygulanır.
Bunlar çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleridir.
Bunlar olmaksızın demokratik toplum olmaz.
Demiş ki, ifade özgürlüğü özellikle de aykırı, rahatsız ve şoke edici fikirlerin ifadesini korur.
Yani öyle herkesin aynı fikirde olduğu işlerde ifade özgürlüğünü sağlamakta bir sıkıntı yok.
Esas amaç aykırı fikirlerin ifadesinin korunmasıdır demiş.
Ve bizim anayasamızda herkesin bilmediği ya da bilmek istemediği çok önemli bir madde vardır.
Anayasanın 90/5.maddesinde yer alan "Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir.
Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz.
Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarda kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır." hükmü uyarınca 19.03.1954 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 10.03.1954 tarih ve 6366 sayılı Yasa ile onaylanmış bulunan "İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetlerini Koruma Sözleşmesi" (AİHS), iç hukukumuzun uyulması zorunlu bir parçası haline gelmiş, kanun ile milletlerarası hukukta çelişki olduğunda milletlerarası hukukun uygulanacağı belirtilerek, temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmaların, Anayasa ile Kanunlar arasında bir konumda yeraldığı vurgulanmıştır.
Demek ki, neymiş efendim Avrupa Mevzuatı bizim anayasamızın da, yasalarımızın da üzerindedir.
Avrupa müktesebatı denilen hukuk mevzuatı bizim hukuk sistemimizin bir parçası hatta amiri durumunda.
O halde yasalara uyunuz sevgili kardeşim.
Ortada bunca yasa durup dururken dötünüzden suç, ve ceza uydurmayınız.
Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
L2fSIJNoA0xfSNxA
15 TEMMUZ İÇİN "YERİM DESTANINIZI" DİYEN GAZETECİ YELİZ KORAY'A HAPİS CEZASI
İzmit'te 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili olarak 'Yerim destanınızı' başlıklı köşe yazısı nedeniyle yargılanan gazeteci Yeliz Koray 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yeliz Koray'ın cezası ertelendi.
05 Nisan 2018 Perşembe
İzmit'te daha önce yerel bir derginin ve internet sitesinin yazı işleri müdürlüğünü yapan Yeliz Koray'ın 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili olarak 'Yerim destanınızı' başlıklı köşe yazısı geçen yıl Temmuz ayında internet sitesinde yayımlandı. Yeliz Koray'ın köşe yazısı birçok internet sitesinde ve sosyal medya hesaplarında yayımlanırken beğenilerin yanı sıra tepkiler de gördü.
Şikayet üzerine gözaltına alınan Yeliz Koray adliyeye sevk edildi. Yeliz Koray adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
'Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme' suçundan hakkında dava açılan Yeliz Koray bugün Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Mahkeme Yeliz Koray'ı 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Yeliz Koray'ın cezası sabıkasının olmaması nedeniyle ertelendi
a45UyF587661-180405145924 Oraj Poyraz At Neomailbox 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2018/04/05 16:52 2 65 AtaturkMilliyetcileri@googlegroups.com
DAG BASI
. . . . . .
Dag basindasin;
Derdin gunun hasretlik;
Aksam olmus,
Gunes batmis,
Icmeyip de ne haltedeceksin?
Orhan Veli KANIK
Peygamber e, Allah in yerleri ve gogu yaratmadan once nerede oldugu soruldu.
Peygamber; Bir bulut icerisinde idi; ustu hava, alti hava idi.
dedi.
Hanbel 4/11
Bilmem, tanrim, beni yaratirken neydi niyetin, bana cenneti mi, cehennemi mi nasip ettin; bir kadeh, bir guzel, bir calgi bir de yesil cimen bunlar benim olsun, veresiye cennet de senin.
Omer HAYYAM
Din ve milliyetcilik, bunlarin yaninda gelenekler ve ne kadar sacma olursa olsun herhangi bir inanc, sadece bireyi diger insanlara baglar ve butun insanlarin en cok korktugu seyden kacistir:
yalnizliktan.
Erich Fromm
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder