BÜLENT ESİNOĞLU : İLTİSAKLI

Cumhuriyet döneminin aydınları, iltisaklı sözcüğünü fazla kullanmazlardı. Babamdan iltisaklı sözcüğünü, hiç duymamıştım.

Söz gelimi; ben 77 yaşındayım. Cumhuriyetin ikinci nesli sayılabilirim. İltisaklı sözcüğünü Siyasal İslam iktidara gelene kadar hiç dikkatimi çekmemişti.

İlişkili, alakalı, bitişik ve benzeri sözcükleri kullanırdık.

Her dönem kendi ideolojik savaşımı içinde ve eylemlerinde, kendilerine göre bir dil kullanır.

Bu dil kesinlikle halkın dili değildir. Bir mücadelenin, bir dönüştürmenin dilidir.

Siyasal İslam daha çok Arap kültüründen etkilendiği için Arapça sözcükleri kasıtlı olarak seçer.

Toplumu, İslam ve olmayanlar olarak, belirleyip, yol aldığı için ve de tüm mücadelesini bu eksende yürüttüğünden yeni bir dil ortaya çıktı.

İltisak sözcüğü de Siyasal İslam mücadelesinin sözcüğüdür.

Terörle iltisaklı dediğinizde, zaten terörün etki alanını genişletmiş olursunuz.

Kedinize siyaseten karşı olan belli kesimi hain, işbirlikçi, mandacı, terörle iltisaklı demeye başladınız mı, karşınıza aldığınız kitleyi gittikçe büyütürsünüz.

Eğer demokratik bir siyaset yapacaksanız, bu dil kazanıcı bir dil olmadığından siyaseten kaybedersiniz.

Yok eğer, ideolojik olarak karşınızda kabul ettiğiniz kitleyi, bertaraf ederek, imha ederek yol alacaksanız, diliniz bu savaşa uygun bir dil olur.

Bu dil sadece, kendi kitlesini memnun eder. Ama sadece dil ile ya da propaganda ve manipülasyonlarla yaşam uzun süre yol almaz.

Aslında bölücü dil marjinal örgütlerin dilidir. Marjinal örgütler, örgüt disiplinini sağlamak için kullandıkları yöntem; sert, bölücü, ayrıştırıcı, haricileştirici dil ile yol alır.

Mücadeleci bir örgüt yaratmak için dil birinci derece önemlidir.

Dil isteseniz böler, isterseniz birleştirir.

Kitlesel partilerde, her kesimden, her ideolojiden, her türden taraftar kitlesi olması sebebiyle, dil daha yumuşak, daha kapsayıcı olmalıdır.

Siyasal İslam'ın ayrıştırıcı, bölücü, haricileştirici dili artık kendisini bölmektedir. Ayrıştırmaktadır.

Marjinal örgütlere has dili, kitle örgütlerinde, kullanamazsınız.

Hakaret diline gelince, bu dil hasmınızı, hasım örgütünü aşağılamak, değersizleştirmek ve bu yol ile güçsüzleştirmek için kullanılır.

Örgütler güçsüzleştikçe, hakaret dile daha çok öne çıkar. Yaşam sadece hakaret ederek alınacak bir yol değildir.

Sonunda insanlar sözlere değil, ortadaki gerçeklere bakarlar.

Dil deyip geçmeyin. O dili doğru kullanmazsanız, kaybeden siz olursunuz.

Yeni yılınız sağlık dolu olsun.

31 Aralık 2021, bulentesinoglu@gmail.com

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Eğer iki kişi arasında kalıyorsanız; ikinciyi seçin.
Çünkü birinciyi gerçekten sevseydiniz, ikincisi olmazdı.

~Charles Bukowski Sözleri / Heinrich Karl Bukowski / Bilge Sözleri~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Sessizlik De Bir Çeşit Konuşma Sanatıdır.

~HAZZLİTT~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ars artis gratia
* * *
Sanat sanat icindir.

~Latin Atasozu~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Disce quasi semper victurus vive quasi cras moriturus
Hep yasayacakmis gibi ogren,yarin olecekmis gibi yasa.

~Latin Atasozu~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Yokluk büyük varlıktır azizim, yeter ki fark edebilesin.

~Nietzsche~

- - - - - - - - - - - - - - - -

"Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir."

~Heraclitus~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Doğal su yollarından geçiş bilinen bütün deniz yasalarına göre serbesttir.
Doğal su yolunun her iki tarafından Türk toprakları da olsa bu böyledir.
Boğazlar ve Marmara denizi doğal su yoludur.
Hükümran devletler doğal su yollarında geçişleri engelleyemez, sınırlayamaz, ücretlendiremez.

Nasıl ki Cebel-i Tarık, Bab-ül Mendep, Malakka Boğazlarından geçiş uluslararası kanunlara göre serbest ise Boğazlar ve Marmara denizinde de serbesttir.
Nasıl ki, Cebel-i Tarık Boğazının her iki yakasında bulunan devletler kendi aralarında anlaşarak serbest geçişleri sınırlayamıyor, yönlendiremiyor, ücretlendiremiyorsa Marmara ve Boğazların uluslararası durumu aynıdır.

Bunu kaba güç kullanarak değiştirme girişimleri elbette karşımıza BM kararları ile oluşturulmuş Müttefik ya da Koalisyon Güçlerini çıkartır.

Engel olan Montrö değildir.
Engel olan uluslararası çok taraflı anlaşmalar ve teamüllerdir.

Ancak, bu girişim Türkiye'nin Boğazlar ve Marmara denizi etrafındaki hükümranlığını uluslararası sistemde tartışılabilir hale sokacaktır.
Son derece tehlikelidir.
Boğazlar ve Marmara denizinde hükümranlık haklarımızı dahi yitirebiliriz.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc )

- - - - - - - - - - - - - - - -

Safsata [( İng:Fallacy), (Osm;Kıyası-ı batıl)], bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsamaların tamamına safsata denir.
Safsatalar, ilk anda geçerli ve ikna edici gibi gözüken ancak yakından bakıldığında kendilerini ele veren sahte argümanlardır.
Günümüz Türkçe'sinde safsata kelimesi kusurlu akıl yürütme anlamını kaybetmiş, yanlış inanç manasında kullanılır olmuştur.
Oysa, safsata, insanın muhakeme yetisinin yanlış yönde kullanımıdır ve çoğu kez önyargı, eksik bilgi, batıl inançlar, duygusallık, yersiz göndermeler, acelecilik, özensizlik, genelleme, duygu sömürüsü, Türkçe'yi kötü kullanma gibi sebeplerden kaynaklanır.
---
Tehdit Safsatası (Argument fro Force Argumentum Ad Baculum) :
Tehdit Safsatası, bir iddianın kabul edilmesi için, korkutmak, kızmak, tehdit etmek, güç kullanmaya kalkışmaktan doğan hatalı çıkarımdır.
Örnek 1:
Doğru söylediğimi düşünmüyorsan, senin kafanı kopartacağım
İşini kaybetmek istemiyorsan, şirketin yeni politikasının iyi olduğunu kabul etmelisin.
Örnek 3:
Hocam, dersinizden 85 almaya ihtiyacım var.
Bu durumu konuşmak için 1 saat sonra odanıza geleceğim.
Şu anda babamın yanına gidiyorum.
Aklıma gelmişken, babam fakültenin dekanıdır.
Görüşmek üzere.
Güncel Örnek 1:
Erbakan, kendisine itaat etmelerini istediği FP'lilere Uhud savaşından örnek verdi;
Uhud'da peygamberimizi dinlemeyenler bozguna uğradı.
(11.5.2000, Posta) Erbakan kendisine itaat etmeyenlerin itaat etmesini sağlamak için Uhud Savaşında peygamberimizi dinlemeyenler yüzünden bozguna uğradığını söylüyor.
Güncel Örnek 2:
Konuyu fazla açmak istemiyorum ama damarıma basılırsa hepsini tek tek açıklarım.
Şu anda özellikle trafik kazalarının bol olduğu Gelibolu'ya ambulans tahsis edilmesi benim için en önemlisi...
Gerisini gerekirse tekrar yazarım.
(Ahmet Vardar, 15.8.2000, Sabah)
Yazar Gelibolu'ya ambulans tahsis edilmezse bildiklerini açıklayacağını söyleyerek yetkilileri tehdit ediyor
Güncel Örnek 3:
Yanlış yoldasınız.
Amacınız Kadirizmi çökertmekse ikinizin yaşının toplamından fazla yeğeni vardır Kadir'in.
(Pakize Suda, 12.9.2000, Hürriyet)
Yazar, muhataplarının neden yanlış yolda olduğunu anlatmak yerine Kadir İnanır'ın yeğen sayısıyla gözdağı vermeye çalışıyor.

- - - - - - - - - - - - - - - -

Once durduranlar durdurulmalidir.



- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz	:	https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan.	:	http://insulaelibertatis.com/