Türkiyeli Eşbaşkan'ın Meclis Grup Toplantıları çok şenlikli oluyor.
Bu haftaki moda olan slogan; "Allahına Kurban, Recep Tayyip Erdoğan" idi.
Erdoğan,"Biz yaradılanı, yaradandan ötürü severiz" diyor, hoop alkış ve sloganlar.
Erdoğan, "Biz Dinsel-Bölgesel-Etnik Milliyetçilik yapmayız"diyor, haydi "Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganı başlıyor. Sözler her hafta aynı, sloganlar ve şakşakçılar değişiyor.
Grup toplantısı mı, belediye düğün salonu mu belli değil.
Bu kafaya, doğruları anlatamazsınız. Kendi yönetimlerindeki Resmi Kurumların rakamlarını, resmi belgelerini gösterseniz bile anlatamazsınız.
Çünkü anlamazlar. Anlama nasipleri kapalı bunların.
Biz tarihe not düşmek ve uyarı görevimizi yapmak için yazmaya devam edeceğiz.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) Kaliteli Yaşam Endeksi yayımladı. Endeksin hazırlanmasında kullanılan 11 ölçütün tamamı göz önüne alındığında Türkiye, OECD Ülkeleri arasında sonuncu oldu! Yani OECD Ülkeleri içinde yaşam kalitesi bakımından en sondan birinciyiz!
Badem kafa ne derse desin maalesef gerçek budur.
2012 Yılı Kurumlar Vergisi sıralaması açıklandı.
İlk 13 sıra içinde sadece 10 uncu sırada Türkcell var. Diğerlerinin hepsi BANKALAR.
Reel Sektör Kuruluşlarımız ancak 14 üncü sıradan başlıyor.
Oysa 10 yıl evvel, reel sektörümüz çoğunlukla ilk 10 içinde yer alıyordu.
Uygulanan ekonomik politika gereği, reel sektörümüz yatırım yapamaz, mevcut tesislerimizi revize edemez dolayısıyla istihdam yaratamaz hale geldi.
Badem kafa ne derse desin maalesef gerçek budur.
Merkez Bankası Haftalık Para ve Banka Bültenine göre 10-17 Mayıs tarihleri arasında toplam tüketici kredileri 214 Milyar 81 Milyon TL ye yükseldi.
Türk Milleti kredi ve borçla yaşar hale geldi. Bu ilelebet böyle gitmez.
Nitekim gitmiyor da. Borcu, borçla kapatmaya çalışan vatandaşlarımızın büyük bir kısmı ekonomik olarak tıkanma noktasına geldi. Özellikle Çiftçi-Köylü ve Emekliler çok zor durumdalar.
Badem kafa ne derse desin maalesef gerçek budur.
Değerli Okurlar;
Yukarıda verilen üç örnek, maalesef gerçekleri ifade etmektedir.
Kaynağında insan bulunmayan ekonomik politikaların, ülkeyi getireceği yer tam da burasıdır.
Ekonominin kaynağına insanı değil de, sizi desteklesinler diye uluslararası tefecileri oturtursanız, olacağı budur.
Çare mi? Bakmayın siz Obama'ya, süpürün deliğe gitsin…