PKK'nın silah stoklamasının ardındaki gerçek ortaya çıktı
PKK'nın şehirlere silah yığmasının altından operasyon iznini valilerin onayına bağlayan talimat çıktı. Valiler ayrıca teröristlerin sınır dışına çıkışı sırasında da "Müdahale etmeyin" emri verdi.
Millet'in haberine göre, Bakanlar Kurulu, 2013 yılında askerin görev direktifini yeniden yazdı. 81 ilin valisine gönderilen talimatlarda çatışma ve saldırı dışında PKK mensuplarına operasyon yasağı getirildi. PKK'lı teröristlerin sınır dışına çıkışları sırasında da "Müdahale etmeyin" emri verildi.
YETKİLER DARALTILDI
2013 yılında yazılan yeni görev emri, Başbakanlık güvenlik bürokrasisi, İçişleri Bakanlığı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı koordinasyonunda hazırlandı. PKK'nın sınır dışına çıkışlarına göz yumulması istendi. Bu çerçevede asker ve polisin terörle mücadeleden kaynaklanan yetkileri daraltıldı. Mehmetçik'e sadece can güvenliğini tehdit eden saldırı ve çatışma ortamında teröristlere müdahale yetkisi verildi. PKK kamplarına, sığınaklara, şehir yapılanmasına ve dağa eleman çıkarma faaliyetlerine müdahale edilmesi valilerin iznine bağlandı.
122 OPERASYON TALEBİNE RET
Söz konusu görev emrine dayanan valiler, bölücü terör örgütü PKK'nın yol kesme, haraç toplama, hendek kazma, sığınaklar, şehir yapılanması ve dağa eleman çıkarma gibi yasa dışı eylemlerine karşı operasyon taleplerini geri çevrildi. Bölgedeki askeri birlikler ise operasyon ve harekat planlarının valilikler tarafından reddedildiğini yazılı kayıt altına aldı. Sadece geçen yıl askerin 122 operasyon talebi valiliklerce reddedildi. Bu yılın ilk 6 ayında ise geri çevrilen operasyon isteğinin daha fazla olduğu belirtildi.
ASKERE OPERASYON YETKİSİ VERİLDİ
2013 yılında değiştirilen 'asker görev emri' son günlerde yaşanan alçak saldırılar nedeniyle yeniden değiştirildi. Güvenlik Paketi gerekçe gösterilerek artan terör saldırılarına karşı askerin terörle mücadele yetkileri geri verildi. Askerin sıcak operasyon ve sıcak takip yaptığı süreçte 'vur' emrinin bölgedeki komutanlarda olacağı ifade edildi.
OKTAY VURAL: 1000 OPERASYON İZNİ VERİLMEDİ
MHP Grup başkanvekili Oktay Vural, Çözüm Süreci boyunca asker ve polise valiler ve Başbakanlık tarafından operasyon izni verilmediğini açıklamıştı. Vural, süreç boyunca askerin 1000'den fazla operasyon talebine bölge valilerinin operasyon izni vermediğini söyledi.
HAKKIMIZDA SORUŞTURMA AÇILSIN
Iğdır Vali Yardımcısı Mevlüt Özmen, 13 polisin şehit olduğu hain saldırı ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Özmen, 15 gün önce benzer bir saldırı olduğunu, teröristlerin köyde saklanmasına rağmen işlem yaptırmayanlar hakkında işlem yapılmasını istedi. Özmen attığı twitte şu ifadeleri kullandı: "Daha 15 gün önce aynı yerde vurulduk! Kaçan teröristler o köylerde saklanırken işlem yapmayan/yaptırmayan hepimiz hakkında soruşturma açılsın. Bu yaratıkların dağlara kaçma şansları yok. Hepsi oradaki 3-5 müzahir köyde. Kudretli valilere, savcılara, komutan ve müdürlere ihtiyaç var."
ERDOĞAN'IN İTİRAFI MAHKEMELİK OLDU
MHP, "Çözüm Süreci'nde silah stoklamışlar" itirafı üzerine harekete geçti. Süreci başlatanlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu
Suç duyurusunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üç gün önce bir televizyon programındaki ifadeleri de "Kanıt" olarak sunuldu. Erdoğan'ın yargılanması için gerekli işlemlerin başlatılması talep edildi.
TERÖRİSTLER 80 BİN SİLAH YERLEŞTİRİKEN NEREDEYDİNİZ?
Suç duyurusunda; "Teröristlerin adeta ülkeyi baştan başa silahları ile adımlayarak sınır dışına çıkmasına ve girmesine seyirci kalmak suçtur. Bunlara dokunmayın diye talimat verenler, bölge patlayıcı deposu haline getirilirken göz yumanlar, bölgeye 80 bin uzun namlulu otomatik silah yerleştirilirken ses çıkarmayın diyen siyasetçiler ve valiler anayasal suç işlemişlerdir. Bunları yakalamayan, elini kolunu sallayarak gezmesine izin veren kamu görevlileri de suç işlemektedir" ifadelerine yer verildi.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATV'de yaptığı açıklamada şunları söylemişti;
"Çözüm Süreci bunlar tarafından bir ihanetle değerlendirildi. Çözüm Süreci'ni bunlar adeta Güneydoğu'da, kısmen, Doğu'da kendileri için silah stoklama süreci olarak değerlendirdiler. Çok ciddi bir silah stoklaması yaptılar."
ÇÖZÜLDÜLER!
Yandaş medyanın kalemleri, çözüm süreci için İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ı eleştirirken şok ifadeler kullandılar.
24 TV'de program yapan Ersoy Dede ve Cem Küçük, bir dönemin perde arkasını bu sözlerle aralarken adeta suçlarını itiraf ettiler. Dede, çözüm sürecinde yandaş medyanın nasıl hareket ettiğini şok sözlerle açıkladı. Dede: "Cephaneliklerin yığılmasını gördüğümüz halde ağzımızı açmadık. Atalay yürütüyordu o süreci" ifadelerini kullandı.
MEĞER NELERİ SAKLAMIŞLAR?
Sadece Beşir Atalay'ı değil AKP'li pek çok ismi 'kukla gibi davranmakla' suçlayan Cem Küçük; "Bu ülkenin istihbarat şeflerine, güvenlik görevlilerine siz kendi kavganızı veriyorsunuz bu kadar abartmayın diyenler var" cümleleriyle aslında halktan neler sakladıklarını da itiraf etmiş oldu.
HALKI TEHDİT İTİRAFI: TERCİHİNİZİ YAPIN
Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK'nın Çözüm Süreci'nde silah stokladığını söylemişti. Erdoğan, önceki gün de HDP'ye çağrı yaparken, "Terörün mü yanındasınız, demokrasinin mi?" deyince, havuz medyası "Seçin: Ya terör ya demokrasi" manşetini attı. Bu manşet, MHP'li Oktay Vural'ın, Erdoğan'a yönelttiği, "Bizi tehdit ediyor, ya oy ya ölüm" şeklindeki suçlamasının adeta itirafı oldu.
http://www.zaman.com.tr/gundem_pkknin-silah-stoklamasinin-ardindaki-gercek-ortaya-cikti_2315927.html
a45UyF587661-150911114110 Oraj Poyraz oraj_poyraz@alpinaasia.com
2015/09/11 12:00 1 39 undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com
Hayat bir define avi degildir, hayatin kendisi definedir.
ABD ATASOZU
Hz.Ebu Hureyre radiyallahu anh anlatiyor :
Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki :
Cehennemliklerin tepelerine kaynar su dokulur. Bu su , vucudlarinin icine nufuz eder , oyle ki karinlarina kadar ulasir ; iclerinde ne var ne yok , soker atar ve ayaklarini delip gecer. Bu hadise
Bununla karinlarinin icinde ne varsa hepsi ve derileri eritilecektir ( Hacc / Suresi / 20 ) ayetinde zikri gecen eritme ( es-Sahru ) hadisesidir. Sonra ( eriyen cesedleri ) eski haline iade edilir
( Tirmizi )
Cehennemle ilgili hadis. Sahihmis bilenler denetlesin.
Levent Erturk : UNDERGROUND
Su aralar Underground (yeralti) yazarlarini okuyorum ve onlarin igneli, saldirgan, ahlaksizca, aykiri yazim tarzlarini cok seviyorum. El birligi ile, Dunya nin icine etmeye devam ediyoruz. Bu oyunda herkes -kendince- hakli. Muslumanlar, Yahudiler, Hristiyanlar, Ruslar, cinliler ecinniler vs herkes hakli. Dunya nin icine edenler ise, cok akilli insanlar . Onlari gordukce aklima Buzlar cozulmeden piyesinde kasaba kaymakami olan delinin soyledikleri geliyor. Size benim gibi deliler uymaz. Size coook akilli idareciler lazim! Evet, bunlar cok saygin insanlar. Bunlarin hepsi en ust seviye universiteleri bitirmis, en ust duzey yonetici konumlarina gelmis insanlar. Hemen hepsi, iclerindeki cocugu geberttikten sonra, finans ve silah yolu ile Dunya yi yeniden design etmeye kalkisan tipler. Alayi toplum icinde ornek ve model olan kisiler. Bunlar milli ve manevi degerlere cok bagli.
Tarihe bakin; insan kani icmeye doyamayan ne kadar sadist varsa, hepsi kucaklarina bir cocuk alip devlet ve milletinin menfaatlerini koruyan ornek lider pozlari vermislerdir. (Hayati ve insanlari gercekten seven kisiler ile bunun sadece edebiyatini yapan kisiler arasindaki farklari bulmayi da sizin idrakinize birakiyorum.)
Underground edebiyat demistim. Ne yapiyor yeralti edebiyati? Bence cok guzel bir gorevi yerine getiriyor. Ahlakli, efendi olmayi bir kenara birakip dogrudan saldiriyor, isiriyor, tekmeliyor, sirasinda kufur ediyor ve bizim bu akilli dunyamizin arka planindaki yozlasmisligi cok guzel sergiliyor.
Ama yeralti yazarlarini bizim dinibutun ve ahlak ve dahi maneviyat sahibi cici cocuklar sevmez, oyle degil mi ? Mesela Charles Bukowski bizimkilere gore degildir. Adam sabahin korunde icmeye basliyor, ABD nin ve onun isbirlikcilerinin duzenine bir araba dolusu kufur ediyor, soyle makyaji akmis ucuz bir hatun bulursa geceyi onunla birlikte geciriyor ve Mac in basina gecip memeler ve kalcalar uzerine dusunduklerini yaziyor. Bu arada, kendisini imana davet eden iki katolik rahip e ve bir Zen budist ozentisi geri zekaliya kalayi basiyor. Ay ne ayip !
Peki, ahlak ve maneviyat sahibi cici liderlerimiz ne haltlar ediyorlar ? Neler yaptiklari meydanda degil mi ? Dunyanin yarisindan fazlasini kana boyayan bu tipleri mi kutsayacagiz ? Sirf ceketli gravatli ve saygin gorundukleri icin mi ?
Bir alkolik size ne yapabilir ? Bir tinerci kac kisiye zarar verebilir ? Yolun kenarinda seks pazarligi yapan bir fahise kac kisinin ahlakini bozabilir ? Oturun hesaplayin ! Bizim cici cocuklar bunun binlerce kat fazlasini yapiyorlar. Her sene, milyonlarca insan katil veya soyguncu olmaya mecbur ediliyor. Milyonlarca kiz, hem de oz aileleri tarafindan fuhus sektorune satiliyor. Arastirin, basta Asya ve Latin Amerika olmak uzere, Dunya daki fuhus sektorunu. Kim suclu ? Vucudunu satan mi, onu bu satisa mecbur eden mi? Direnci kirilana kadar dovuldukten sonra, vucuduna uyusturucu zerkedilen ve bir barakada erkeklerin begenisine sunulan bir genc kiz ahlaksiz oluyor, oyle mi ? Fitrati geregi ... abiler, ablalar....!!!
Ha,bir de bu durumu kutsayan ilahiyatcilar var ...Tum bu sistemi kutsal sulari ile yikamaya kalkisanlar.
Sistemin tum parcalari, birbirlerini destekleyecek sekilde oylesine guclu durumda ki, sisteme karsi cikmaya calismak bile onu daha guclendirmekten baska ise yaramiyor. Iste bu durumun farkina varan Bukowski gibi bir insan, dunya kurtarma receteleri falan yazmayi bosverip sunlari yaziyor: Yeniden dunyaya gelsem kedi olmak isterdim. Butun gun yer, icer, sonra kicimi yalayip uyurdum! cok mu bayagi bir tesbit? Bence iyi dusunun, burda muthis bir analiz var.
Yeralti edebiyati namuslu hanimlari, milli ve muhafazakar beyleri rencide edecektir elbette. cunku hicbir namuslu hanim o namusunu kac bin kizin satildigi bir ticaret sayesinde koruyabildigini dusunmek istemez. Ona bu gercegi hatirlatirsaniz suratini eksitir. Ramazan sofrasinin basinda vaktin gelmesini bekleyen mumin kardeslerimiz de kendi dinlerinin sosyal yonunu bosverip Tanri ile sevap pazarligi yapmanin huzuru icinde yasarlar. Ah ne kadar fakirdi sahabeden Ubeyd bilmemne hazretleri. Agla ya mumin agla. Gelsin devlet ihaleleri ve medyanin dolarlari ...
Yeralti edebiyatini bu yuzden seviyorum. Bu dunyada; Hristiyan, Musluman, Budist vs demeden bu sistemi kim guclendiriyor ise, onlara kalayi basanlari seviyorum. Peki bir ise yarayacak mi, yani, bir seyler degisecek mi ? Zannetmem. Ama en azindan, su cop tenekesinin kapagini kaldirip kendi pisligimiz ile biraz yuzleselim. Belki ilerde birileri gercekten temizlik yapmaya baslayabilir.
Neyse, bu kadar kafa utulemek yeter. Sizler icin Chuck Palahniuk un bazi sozlerini alintiliyorum. Hakli mi, degil mi, siz karar verin. Saygilar
***
Alintilar:
Binlerce yildir insanoglu bu gezegendeki her seyin icine etmis, her seyi boka cevirmisti ve simdi tarih benden herkesin pisligini temizlememi bekliyordu. Bos konserve kutularini suyla calkalamali ve yassiltmaliydim.
Kullandigim her benzin damlasinin hesabini vermeliydim.
Artik sizi yargilamak uzere bekleyen Tanri degil, piyasa.
Bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalniz kalmaktan da korktuklari icin insanlar telefon denilen bir alet kullaniyorlarmis.
Eger ne istedigini bilmezsen, bir bakarsin istemedigin bir suru seyin olmus.
Butun kimliginiz bir anda yok olursa ne yaparsiniz? Butun hayat hikayeniz bir yanlistan ibaret oluverirse, bu durumla nasil basa cikarsiniz?
Terbiyemi takinarak bir yere varamayacagimi anladim; artik ortaligi karistirma zamani geldi.
Ve istedigim halde degistiremedigim o kadar sey var ki...
Hayatin da porno filmlerin de sonu bellidir; tek fark, hayat orgazmla baslar.
Cok yakinda ayni anda ayni seyleri dusunmeye baslayacagiz. mukemmel bir uyum icinde olacagiz. senkronize. birlesmis. esit. kati. karincalar gibi. bocekler gibi. koyunlar gibi.
O kadar cok sey ogrenmistik ki, dusunecek zamanimiz kalmamisti.
Dunya nufusu arttikca insanlarin sayisi azaliyor.
Hiclige yapacagimiz inis baslamistir,lutfen kemerlerinizi baglayin ; )
Cahillik bir zamanlar sonsuz mutluluktu...
Levent Erturk
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder