29 Ağustos 2012 Çarşamba

Savaş SÜZAL - Hudson-Gaziantep Washington-Silivr


Savaş SÜZAL - Hudson-Gaziantep Washington-Silivri

Hürriyet gazetesindeki haberi görünce bir iki gün bekledim bizim basın bu çifte standarda ne diyecek, geçmişi hatırlayabilecek mi diye.
Hürriyet'teki haber, Washington'daki üç düşünce üreten kurumun, Gaziantep saldırısının aynısı bir senaryo üzerinde, Türkiye'nin nasıl tepki vereceği konusunda yaptığı fikir jimnastiği hakkındaydı.
Ama haberi duyunca 2007 yılında yaşanan benzeri senaryoya neden tepki gösterilmedi merak ettim.

2007 yılında seçimlerden iki ay kadar evvel Haziran ayında Hudson Enstitüsü'nde "Turkey Workshop" adında bir toplantı düzenlenir.
Milli damat ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Bryza ile birlikte olan Zeyno Baran tarafından düzenlenen toplantıda katılımcılara senaryo olarak, Taksim'de 50 kişinin ölümüne neden olan bir intihar bombası, ardından Anayasa Mahkemesi Başkanı'na suikast ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin Irak'a sınır ötesi operasyonu kurulur.

Bu senaryo çerçevesinde katılımcılara şu sorular sorulur:

- Irak'ın komşuları, İsrail, Arap Ligi, Avrupa Birliği ne der?

- Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik görüşmelerinin sonu mu olur?

- Rusya bunu ABD ile Türkiye'nin arasını açma fırsatı olarak görüp tansiyonu yükseltebilir mi?

- Türkiye'nin bölgede başarılı bir harekât yapması ne kadar mümkün?

- İran'ın destek teklifini Türkiye hoş karşılar mı?
Bu işbirliği Türk-Amerikan ilişkilerini ve NATO bütünlüğünü nasıl etkiler?

- Irak hükümeti Türkiye'den mi, yoksa Iraklı Kürt liderlerden mi yana tavır alır?

- Bir süre sonra bombalı saldırıları PKK'nın değil de El Kaide'nin yaptığına dair delillerin ortaya çıkması operasyonu nasıl etkiler?

- ABD Kongresi Türkiye'ye 1974 Kıbrıs işgalindeki gibi yaptırımlar uygulanması önerisinde bulunur mu?

Toplantıya, Stratejik Araştırma ve Etüt Merkezi'nin (SAREM) Başkanı Tuğgeneral Süha Tanyeri ile Washington'daki Savunma Ataşesi Tuğgeneral Bertan Nogaylaroğlu, ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlığı görevlileri, Türkiye ve K.Irak konusunda uzman ABD'li analizciler ve Kürdistan Bölgesel Hükümeti'nin Washington Temsilcisi Kubad Talabani katılmıştı.
Toplantıyı Zeyno Baran ile ABD'li emekli korgeneral William E.Odom yönetmişti.
Katılımcılar, üzerinde konuşacakları senaryo ve SAREM'den üst rütbeli subayların katılımında konuşacaklarını önceden biliyormuş.
Bildiğimiz kadarıyla Hudson Enstitüsü, SAREM yöneticileri ve Washington'daki askeri ataşeye
"sürpriz parti" düzenlememiş ve Türk askeri yetkililer, toplantıya, tartışacakları senaryonun ayrıntılarını bilerek gitmiş.

Yanlış hatırlamıyorsam Erdoğan ve o yılların taze politikacısı Egemen Bağış, esip köpürmüş, ağızlarına geleni söylemişlerdi.
Bu furyaya o zamanlar Zaman gazetesi ile Milliyet'ten Yasemin Çongar da çanak tutmuştu.
Şimdilerde bu toplantıya katılan askerlerin Balyoz Davası ile suçlanıp Silivri'de olduklarının da altını çizelim.

Gelelim bugüne.
Şimdiki yönetim, bu yeni Gaziantep senaryosuna katılan asker ve sivil Türk yetkilileri de Balyoz Davasının son dalgası olarak tutuklamış mıdır acaba?
O zamanlar yeri göğü inleten Tayyip Erdoğan ve Egemen Bağış neden en ufak bir tepki vermez?
Peki, hepsi bir yana, Hudson olayını 2007 yılında Milliyet gazetesinde büyüten Bayan Çongar, artık misyonunu tamamladığına inandığı için mi, bugün yöneticisi olduğu Taraf gazetesinde bu olayı irdeleyip o günküne benzer yorumlar yapmaz?
Bekliyoruz.

Bir son not;hani Fransa eski başkanı Sarkozy'yi Ermeni davasından düşman ilan edip ardından seçilen Hollande ile kucaklaşan AKP yönetimi acaba bugün, yeni başkan Hollande'nin sözde Ermeni soykırımını 4 Eylül tarihinden itibaren ders kitaplarına koydurması karşısında ne yapacak veya ne yaptı?

Bu arada 30 Ağustos Zafer Bayramı Mustafa Kemal'in askerlerine kutlu olsun, molla takımına değil.


--
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur.

Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/

DALGACI MAHMUT
. . . . . .
Isim gucum budur benim,
Gokyuzunu boyarim her sabah,
Hepiniz uykudayken.
Uyanir bakarsiniz ki mavi.
Deniz yirtilir kimi zaman,
Bilmezsiniz kim diker;
Ben dikerim.Dalga gecerim kimi zaman da,
O da benim vazifem;
Bir bas dusunurum basimda,
Bir mide dusunurum midemde,
Bir ayak dusunurum ayagimda,
Ne haltedecegimi bilemem.

Orhan Veli KANIK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder