Banu Avar ulusal(küresel) basında kendine yer bulamıyor. Yasaklı. Peki neden? Cevap aşağıdaki benzeri olan yazılarında saklı. Her kim ki, batının katliamlarından, jenositlerinden bahseder, suçlanan Türk'ü savunur işte bizim o ulusal görünümlü küresel medyamız onu derhal infaz eder. Her kim ki, Türk'ü katliamcı ilan eder, insanlık düşmanı ilkel bir kavim olarak sunar ona da Nobel ödülü verirler. Bu bakışla şimdi ulusal denilen basınımıza da notunu verin. Şunu da belirteyim halen ulusal basın denilen basın ya doğrudan sermayesi ödenerek tamamıyla satın alınmıştır, ya da dolaylı olarak küresel oligarklar tarafından ülkede yaşayan bazı yerel oligarklara zimmetlenerek satın alınmıştır. Sahiplik ilişkilerini gizlemek için yurtdışında başka şirketler ve ülkemizdeki şirketlerın hisseleri takas edilmiştir. Halen ülkemizde küresel oligarşinin satın almadığı, doğrudan ya da dolaylı olarak kontrol altında tutmadığı ulusal boyutta şirket, holding, basın kuruluşu kalmamıştır. Ülkemizin sanayii, siyaseti, ekonomisi, hukuk sistemi, orduları aklınıza gelen herşeyi bunların kontrolü altına girmiştir. Türk halkı kötü bir mizansen izlemekte, kandırılmaktadır. Vatandaşlarımız kendilerini müstakil, bağımsız bir ulus devletin vatandaşı sanmaktadır. Uyanın, uyandırın. Oraj POYRAZ |
Banu AVAR - Anafor Önce 'Hainleri' Yutar!..
1991’den sonra ki 20 yıllık süreçte Türkiye; AB ‘adayı ülke’ olarak tüm kurumlarıyla ele geçirilmiştir!.. Güneydoğu’nun Barzanistan’la birleştirilmesi projesine yol verilmiştir.
AB ‘adayı olma’ gerekçesiyle, Türkiye’ye konuşlandırılan Öcalan’ın asılması engellenmiştir. Tüm siyasi parti, STK ve medya ile Türk milletine ‘SÜRECİ’ kabul ettirme operasyonu yapılmıştır.
Türkiye 2003’de İKİZ YASALAR denilen BÖLÜCÜ yasanın altına imza atmıştır.
2005’de Batı RtoP Koruma yasası ile ‘bir ülke kendi vatandaşlarını koruyamıyorsa diğer ülkelerin müdahale hakkı var’ yasasını çıkarmış, Libya’da bunu uygulamıştır.
2007’den itibaren Türkiye’deki MİLLİ güçlere Mc Carthy operasyonu uygulanmış, başta Batıya mesafeli, Türk Ordu mensupları olmak üzere susturulmuş, öldürülmüş, tutsak edilmişlerdir.
2011'de başlayan Kuzey Afrika ve Ortadoğu’ ‘bahar’ harekâtı, ABD’nin 2001’de öngördüğü gibi sınırları değiştirmiş, ülkeleri bölmüş, küresel şebekelerin paylaşım savaşında ileri bir adım atmıştır.
‘Bahar’ Türkiye sınırına dayanmıştır!..
2012 itibariyle Türkiye’nin Suriye sınırı ve Ege’den açık işgal başlamıştır!..
NATO/ABD askerleri Türkiye’deki 40 noktada yerleşiktir. 1600 kişilik ön birlik 2013’de gelecektir.
Ankara’daki bakanlıklarda Amerikalı ‘uzmanlar’ konuşlanmıştır. Kaymakamlar, valiler, savcılar, hâkimler, eğitim kurumlarının başındakiler ve belediye başkanları Amerika’da ‘eğitime’ tabii tutulmaktadır.
Küresel sermaye elindeki basın yayın organlarıyla halkı olan bitenden 'HABERSİZ' tutmaktadır.
Yakında "Kürdistan SÜREÇ"ini yerinden yönlendirmek üzere önemli bir ‘uzman’ sömürge valisi daha Türkiye’nin kalbine yerleşecek, gölge ‘başbakan’ımız olacaktır...
Brooking Enstitüsünün Soner Çağaptay’ı söylüyor.
Gizli ‘elçi’ Cengiz Çandar da ‘sürecin’ yasal bazda neredeyse tamamlandığını ama Türk milletinin ‘ psikolojik operasyonu’nda yeterince yol katedilemediğini Akşam’a anlatıyor: ‘İktidardaki ‘Sağcı – Sünni İslamcı’ partiye karşı ‘Solcu ve Alevi’ olanları cepheleştirmekten bahsediyor...
Daha önce Odatv’de yayınlanan ‘APO Solun Doğal Lideri!’ önerisini tekrarlıyor:
"Solcu Alevi’lerin başına getirilecek Öcalan, PKK’nın panzehiridir... PKK uluslararası aktörlerin elindedir, Öcalan Türkiyelidir!" diyor!
Bu arada sahneye çeşitli siyasi partilerden PKK’lılar fırlıyor. CHP’de Hüseyin Aygün, AKP’de Galip Ensarioğlu gibi isimler sahnede yerlerini aldı. Türk milletine ‘Kürtçülerin sadece BDP ile sınırlı olmadığı’ duygusunu yayma senaryosunu oynuyor!.. ‘Onlar her yerde her partideler. Kürtler güneydoğuyla sınırlı değil; Türkiye’nin her yerindeler.’
Geniş çaplı bir Kürt Türk federasyonu için, hatta Bosna örneğinde olduğu gibi Bosna Cumhuriyeti içi birden fazla ‘cumhuriyetçikler’ için zemin yoklamaları yapılıyor. Her adımdan sonra yabancı anketörler Türkiye’yi baştan aşağı tarıyor!
Dünyanın en kızışmış bölgesinde 'ÇIKARLARI ÇATIŞAN' uluslararası güç odakları ‘temizlik süreci’ başlattı!.. PKK’nın narko dolarları hakkında fazlaca bilgili olanlar Paris’te ‘temizlenirken’ Diyarbakır da BDP binasına bomba atıldı. Dün Mesud Barzani’ye başarısız bir suikast girişiminde bulunulduğu sırada Moskova’da PKK’nın üst düzey isimlerinden biri ortadan kaldırıldı. Bu süreç daha da hızlanacak gibi...
... Ve görülen her konumdaki aktörün anafora sürükleneceği!..
Bütün bu karmaşayı bu millet 100 yıl önce misliyle yaşadı. Çıkış yolu buldu, "ZAFER"i yakaladı.
Ey Sahiplerinin sesleri!,
Batının elinde kıvranan solucanlar!
Kendi milletine ihanetin derin çukurlarında yaşayan sıçanlar!
Sizi bu milletten önce sizi kullananlar ortadan kaldıracak...
Kural bu!..
Yakın ve uzak tarihe bakın. Son günlerde Batı medyasını tarayın. ‘Dost ve müttefik ülke ’ Türkiye ve ‘yönetimi’ hakkında ağzına ne gelirse söyleyen ağababalarınızla karşılaşacaksınız!..
İmralı katili, Barzani ve Türk Milleti arasına sıkışmış, Türkiye cumhuriyetinin tepesinde oturanlar!
Size bu geçiş döneminde, Silahın ‘susturucusu ’ görevi verildi! Suikast tamamlandığında ‘deliğe’, ‘denize’ ‘kafese’ bir yere atılacaksınız!..
Türk milleti ise binlerce yıldır burada...
Nice fırtına, nice kasırga gördü...
Rüzgârın önünde uçuşanları seyredecek bir süre...
Sonra kısacak gözlerini, delici bir yumruk atacak dağa bayıra, çayır çimene!..
Aslında bu Türk milletine TARİHİN EMRİ!
O; istese de istemese de tarihin gidişatında bu bölgenin lideri!
Üstüne düşeni bir kez daha layığıyla yerine getirecektir!
Tarih geriye doğru akmaz... İLERİ gidecektir...
Acırım halinize!..
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Guzellik, bakan kimsenin gozundedir.
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Tehcir sirasinda Merzifon'da esasen cokca kalan Ermenilerin bu kez baska yerlerden de gelenler ve gocten donenler yuzunden miktarlarinin daima artmakta oldugu Merzifon Amerikan Mektebi'ne getirilen esya sandiklarinin uzerinde Otoman Amerikan markalari goruldugunden bunlarin herhalde silah oldugunda suphe birakmistir.
(6 Haziran 1919)
K. ATATURK
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Anadolu ile degil, Yunanistan ile anlasmaliyiz.
VAHDETTIN (Osmanli Padisahi) - 15.10.1920
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
"Tanri kotulukten ve acidan korumak istiyor mu?
Fakat bunu yapmaya gucu mu yok?
Eger yoksa, O gucsuz, ya da kesinlikle her seye gucu yeten degildir.
Her seye gucu yeten fakat istemeyen mi?
Eger oyle ise , O kotudur, ya da kesinlikle tum iyilik degildir.
O, ne gucu yetiyor, ne de istemiyor mu?
O zaman. O'nu Tanri diye cagirmak sacma olur.
O, hem gucu yetiyor hem de istiyor mu?
O zaman kotuluk nereden geliyor?"
(Istencin Ozgur Secimi Uzerine. Giris.)
EPICURE
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Ben,Manevi Miras olarak,
Hicbir Ayet, hicbir Dogma,
Hicbir Donmus ve kaliplasmis Kural birakmiyorum.
Benim Manevi Mirasim Bilim ve Akildir...
K.Ataturk
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de:
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder