Rıfat Serdaroğlu : YANLIŞ TANITIM
12 yıldır hep kaybediyoruz.
Komşularımızı kaybettik, birçoğuyla papaz olduk.
Mısır'da-Suriye'de-Irak'ta-Libya'da işi olan binlerce müteşebbisimiz servetlerini kaybetti.
Avrupa Birliğini kaybettik, Cumhuriyetin temel ilkelerini kaybettik, Cumhuriyetin tüm eserlerini üç-otuz paraya satarak kaybettik, ekonomik bağımsızlığımız zaten kısıtlı idi tamamen kaybettik.
Bankalarımızın yönetim bazında %70'i, Borsamızın %80'i yabancıların eline geçti, bizler kaybettik.
Büyük çaptaki Süpermarketlerin çoğu yabancıların eline geçti.
Buralarda
gıda ve tarım ürünlerinin tamamına yakını ithal ürünler oldu, çiftçi-köylü kaybetti.
Bizzat hükümet tarafından taşeron işçilik teşvik edildi, sendikacılık öldürüldü, işçimiz kaybetti.
Geçenlerde Olimpiyatları da Tokyo'ya kaybettik, yine ders almadık.
Eee sen ders almaz, yanlış tanıtımda ısrar edersen yine kaybedersin, kaybetmeye elin mahkûm olur birader!
Bak Expo'yu da kaybettik!
Yahu, niye hep biz kaybediyoruz, ütülen altta kalan taraf niçin hep biz oluyoruz diye düşünen yok!
Mademki "Badem İktidarı" bunu düşünmüyor, ben bir "Âdemoğlu" olarak düşüneyim dedim ve niçin Expo'yu da kaybettik diye düşündüm Sayın Okurlar.
Aha düşüncelerim;
- Bir defa Türkiye Tanıtım Filmlerindeki ikiyüzlülükten vazgeçilmesi şart.
Ne o öyle, tanıtım filmini sunan kızımızın göğüs çatalının görünmesi?
Hüseyin Çelik'in dediğini hala anlamadınız mı?
Güneş-deniz-tarihi birkaç eser- modern giysileriyle dans eden başı açık kızlar, kızlı- erkekli el ele parklarda dolaşmalar filan!
Burası bir Avrupa ülkesi mi?
Kimi kandırıyoruz biz?
Güneş-deniz her yerde var ama oralarda insanlar denize mayolarıyla giriyorlar.
Siz hiç Başbakanımız Sultanımızı ve mübarek ailesini mayolarıyla denize girerken gördünüz mü?
Göremezsiniz, çünkü denize mayo ile girmek yasaktır.
Erkekler diz altına kadar "Haşema", kadınlar günlük elbiseleri ile başları kapalı olarak denize perde ile çevrili alanlardan girebilir.
80-85 yıl evvel Atatürk mayo ile denize giriyordu, İnönü çivileme yapıyordu deyip geçemezsiniz!
Başbakanımız Sultanımız "Bale" için ne demişti; "Bale bize ters, belden aşağı iş" Ya Rize'de ne demişti; "Müjdeler olsun, kadınlar için ayrı yüzme havuzları yaptırıyoruz"
Peki, o zaman nereden çıktı bu modern yaşam saplantıları, ha nereden çıktı?
Öneri;
-Sıkmabaşlı-çoraplı-şortlu kızlarımızdan oluşan Voleybol Milli Takımımız, haşema ile denize giren yiğit bademler ve elbiseli bayanlar, kara çarşaflarıyla salına-salına gezen hatunlar, başları türbanlı daracık pantolonlu ful makyajlı yeni "Süslümanlar", düz ovada kocaman cipleri kullanan bacılar,
dördüncü hanımını da almak üzere olan Başbakan Danışmanı ve en az üç-dört çocuk diyen Erdoğan'dan oluşan yeni bir tanıtım filmi yapılmalı ve
İngilizce-Arapça olarak gösterime sunulmalıdır.
-"Çocuk Gelinlerimiz" gibi çok başarılı olduğumuz (!) bir konuda, genç yaşta dünya evine giren Först Leydi Gül'ün önderliğinde bir tanıtım filmi yapıp, başarımızı dünya ile paylaşmalıyız.
Ayrıca 10 yaşında çocuk sahibi olan annenin başkanlığını yapacağı "Çocuk Anne Dünya Kulübü" adında bir vakıf kurulmalı ve mütevelli heyetine, ürolojik hastalığı sebebiyle "askerlik yapamaz" raporu alıp üç çocuk sahibi olan "Mahdum Erdoğan Hazretleri" davet edilmelidir.
-Başbakan Sultanımız Erdoğan'ın ve Bakan Evliyalarımızın çocuklarının en kısa sürede, en çabuk ve en yüksek oranda zengin olmaları anlatılarak, tamamen
TM (Türkiyeli Malı) olan Ekonomik Kalkınma Mucizemiz dünyaya anlatılmalıdır.
-Kötü niyetli Alman Yargısının bir türlü anlamadığı ve "Asrın Yardım Yolsuzluğu" dediği davanın nasıl "Deniz Feneri Ne Şekilde Karartılır" adlı bir katakulliye döndürüldüğü net olarak anlatılmalıdır ve Adalet Bakanımız bu başarısı yüzünden ülke-ülke dolaştırılmalıdır.
-Tanıtım Filmimizin finalinde, en büyük kozumuzu "Şok-Şok-Şok" sesleriyle kullanmalıyız.
Başbakanımız Sultanımızın biz "Türkiyeli Milletine" kazandırdığı değerlerimizi dünya ile paylaşarak kredibilitemizi arttırmalıyız.
Güney sınırımızda mukim
El-Kaide ve El- Nusra militanlarının, canlı-canlı kafa kesip tekbir getirme operasyonu tanıtım filmine mutlaka monte etmeliyiz.
Ayrıca Başbakanımız Sultanımız Erdoğan'ın sevgisine mazhar olmuş, on binlerce insanımızı katleden terör örgütünün koruyucusu Barzani ve boyalı ikizler
Şivan Perver-İbrahim Tatlıses gibi asil insanlar da "Peşmerge Marşı" ile tanıtım filmine katılmalıdırlar.
Böyle bir tanıtım filmi yapalım, film müziğini "Türkiye Şerefsizlerin Memleketidir" diyen Fransa toprağını seven Ahmet Kaya'nın sesi ile şenlendirelim bak nasıl topluyoruz ödülleri.
Hele bir de Başbakanımız Sultanımız sık-sık "Gavur İzmir" derse!
Sıkıysa vermesinler Olimpiyatı- Expo'yu.
Verirler, verirler nah verirler!...
Sağlık ve başarı dileklerimle 28 Kasım 2013
Rifat Serdaroğlu
a45UyF587661-201307301451-10
Iyilik, insanlari birbirine baglayan altin zincirdir.
J.W. Gothe
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder