6 Kasım 2016 Pazar

Ertuğrul Özkök : Esrarengiz Binbaşı H.A. olayı ve bu darbe niye önlenemedi

 


Ertuğrul Özkök : Esrarengiz Binbaşı H.A. olayı ve bu darbe niye önlenemedi

06.11.2016 Pazar.


DİKKATLE, çok dikkatle okuyun...

15 Temmuz günü ile ilgili en ilginç, en karanlıkta kalmış bilgiyi aktarıyorum.

***

15 Temmuz Cuma günü saat 14.45...

Yani, Başbakan Binali Yıldırım'ın, NTV televizyonuna çıkıp "Bu bir kalkışmadır" demesinden 8 saat 17 dakika önce... "H.A." adlı sivil bir binbaşı Milli İstihbarat Teşkilatı'nın kapısından girip kendini tanıtır.

Adını bilmediğimiz binbaşı bir helikopter pilotudur.

Ayağında lastik ayakkabılar vardır.

Ankara'da Kara Havacılık Komutanlığı'nda görev yapmaktadır.

O gün tatildeyken apar topar Ankara'ya çağırılmış ve kendisine "Bu gece çok uçacağız, gece görüş dürbünlerinizi alın" denmiştir.

Yani o gece yapılacak darbenin emri verilmiştir.

BENİ YENİMAHALLE'DE MİT BİNASINA GÖTÜR

Binbaşı H.A. oradan çıkar çıkmaz bir taksiye atlar. MİT'in yerini bilmediği için taksiciye "Beni Yenimahalle'de MİT'in bulunduğu binaya götür" der...

Binbaşı H.A., saat tam 14.45'te MİT binasından içeri girer ve kendini tanıtır.

Kendisini önce bir şube müdürü ile meslek müdürü dinler.

Binbaşı, 2 MİT mensubuna olayı tek tek anlatır.

Apaçık bir şekilde o gece darbe hazırlığı yapılmaktadır. Binbaşı, darbe planının içinde bulunan 2 kişinin de adını verir. Binbaşıyı dinleyen MİT görevlisi kararsız kalır.

SAAT 16.00: BU BİLGİLER MİT MÜSTEŞARI'NA İLETİLİYOR

Saat tam 16.00'da MİT Müsteşarı'nın odasına gidip aldığı bilgiyi aktarır.

MİT Müsteşarı saat 16.21'de siyah telefondan, yani şifreli telefondan Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'i arar ve durumu anlatır.

Bu sırada MİT'te ikinci sorgu başlamıştır.

İkinci sorguyu bizzat MİT Müsteşar Yardımcısı yapar.

İkinci sorgu devam ederken MİT Müsteşarı'nın şifreli telefonu çalar.

Arayan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'dır... İkinci Başkan durumu kendisine aktarmıştır.

BİNBAŞININ ÜZERİNE SES KAYIT CİHAZI KONUYOR

Bu arada binbaşının sorgusu tamamlanır. Üzerine bir ses kayıt cihazı yerleştirilir ve karargâha gönderilir.

Ancak nedense üzerindeki ses kayıt cihazını çalıştıramaz.

Binbaşının "yalan söylemediği anlaşılır"...

Bunun üzerine saat tam 17.30'da Müsteşar, sorguyu yapan Müsteşar Yardımcısı'nı Genelkurmay'a gönderir.

Saat tam 18.00'de MİT Müsteşarı Hakan Fidan kendisi de Genelkurmay'a gider. Gittiğinde Genelkurmay Başkanı, İkinci Başkan ve Kara Kuvvetleri Komutanı toplantı halindedir.

Akar, MİT Müsteşarı'na "Seni rahatlatalım, bazı tedbirler alalım" der...

SAAT 18.30'DA VERİLEN EMİRLER

Ve şu emirleri verirler:

- İkinci bir emre kadar Türk hava sahasında hiçbir askeri uçak havalanmayacaktır.

- Havada bulunanlar derhal yere inecektir.

- Tank ve birlik hareketlenmesi yasaklanacaktır.

Şimdi saate bakalım.

Saat 18.30'dur.

Yani Binbaşı H.A.'nın MİT'in kapısından girmesinden 4 saat sonra.

İşte tam o dakika Cumhurbaşkanı akıllarına gelir.

SAAT 18.30: HAKAN FİDAN ERDOĞAN'IN KORUMA MÜDÜRÜNÜ ARIYOR

Hakan Fidan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın koruma müdürü Hasan Köse'yi arar ve "Beyefendi ne yapıyor" diye sorar.

O da istirahat ettiğini söyler.

Niye aradığı konusunda bilgi vermez.

Bundan sonra saat 21.00'e kadar bilinmeyen bir süre var.

O süre içinde neler olduğu hâlâ bilinmiyor.

Saat tam 21.00'de darbeciler harekete geçer.

BAŞBAKAN SİTEMKÂR BİR SESLE SORUYOR

Saat 18.30 ile 22.00 arasında geçen 3.5 saat içinde devletin üst kademesi ile hiçbir iletişim yapılmaz.

Başbakan, MİT Müsteşarı ile ancak saat 22.00 civarında konuşabilir. Müsteşar kendisine, "o gün ellerine geçen istihbaratı" anlatır.

Başbakan "Bu bilgiyi niye bana daha önce vermediniz" der...

Sesi "sitem yüklüdür..."

19 DAKİKA 39 SANİYE SONRA MİT'TEN GELEN TUHAF CEVAP

Başbakan'ın MİT Müsteşarı ile konuşmasından 10 dakika 39 saniye sonra...

Saat 22.10.39, Hande Fırat, MİT Basın Danışmanı Nuh Yılmaz'ı telefonundan arar.

Aralarında şu konuşma geçer:

- Selam Nuh ne oluyor?

"Ne demek ne oluyor?"

- Garip bir hareketlilik...

"Haberim yok."

- İyi de asker polisin silahını almış. Güvenilir kaynaklar hareketlilik var diyor.

"Bakıp arıyorum hemen seni."

NOT: Bu konuşma yapıldığında Binbaşı H.A.'nın MİT'e gelişinin üzerinden neredeyse 8 saat geçmiştir.

MİT'E GELEN BİNBAŞI OLAYINI KİMDEN ÖĞRENDİM

BU bilgileri, Hande Fırat'ın Doğan Kitap'tan çıkan kitabı "24 Saat: 15 Temmuz'un Kamera Arkası"nda okudum.

Çok ilginç bir kitap... O meşum geceyi, saniyesi saniyesine anlatıyor.

Bir televizyoncu olarak yaşadıklarını, WhatsApp ve telefon konuşmalarını saniyesi saniyesine veriyor.

Böylece ortaya çok çarpıcı bir belgesel çıkmış.

15 Temmuz darbesini araştıran komisyon üyelerinin altını çizerek satır satır okumalarında fayda var.

9 SAAT 39 DAKİKANIN SANİYE SANİYE KRONOLOJİSİ

BU Binbaşı H.A. hikâyesinin ayrıntılarını bu kadar bilmiyordum.

Kitabı okuyunca 15 Temmuz darbesi ile ilgili kafamdaki sorular daha da çoğaldı.

Soruları soracağım ama önce kronolojiyi tekrar özetliyorum:

- Saat 14.45: Binbaşı H.A. MİT'e geliyor.

- Saat 16.00: Binbaşının verdiği bilgiler MİT Müsteşarı'na iletiliyor.

- Saat 16.21: Bu bilgiler Genelkurmay İkinci Başkanı'na iletiliyor.

- Saat 17.30: MİT Müsteşar Yardımcısı Genelkurmay'a gider.

- Saat 18.00: MİT Müsteşarı bizzat Genelkurmay'a gider.

- Saat 18.30: Genelkurmay Başkanı uçaklara kalkmayın, tanklara çıkmayın emri verir.

- Saat 22.00: Başbakan, MİT Müsteşarı ile konuşur.

- Saat 23.02: Başbakan NTV'ye çıkar ve "Bu bir kalkışmadır" der.

- Saat 00.24: Cumhurbaşkanı CNN Türk'e çıkar.

Yani Binbaşı H.A.nın MİT'e gelişi ile Cumhurbaşkanı'nın konuşması arasında tam 9 saat 39 dakika geçmiştir.

Şimdi soruları sorabiliriz.

BUNCA BİLGİ VARKEN NİYE BU KADAR KAN DÖKÜLDÜ

- KİMDİR o gün MİT'e gelip darbeyi önceden haber veren Binbaşı H.A...

- MİT görevlileri üzerlerine düşeni yapmışlar. Olay Genelkurmay'a kadar iletilmiş.

- Ve bu çok ciddi bilgiler niye Başbakan'a zamanında iletilmedi? Cumhurbaşkanı'nın koruma müdürü arandığı halde, niye bu hayati derecede önemli bilginin Cumhurbaşkanı'na zamanında iletilip gerekli önlemi alması sağlanamadı.

Ve geliyorum en hayati, en kritik soruya:

- Elde bu kadar bilgi varken bu darbe niye önlenemedi?

Niye bu kadar insanın hayatını kaybetmesine yol açıldı?

http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/ertugrul-ozkok_10/esrarengiz-binbasi-h-a-olayi-ve-bu-darbe-niye-onlenemedi_40269632?utm_source=email&utm_medium=newsletter&utm_channel=Mail&utm_content=yazar1_baslik
a45UyF587661-161106125135 Oraj Poyraz At Alpinaasia oraj_poyraz@alpinaasia.com
2016/11/06  13:26 4  58  aciksayfa@yahoogroups.com


 



--

O da gazi olmak istedi, fakat ona anlatmak gerekti ki, sehid olmayi goze alamayan gazi olamazdi.

Arif nihat asya

Nisa Suresi 176.Ayet:

Eger erkekli kadinli daha fazla kardes mevcut ise erkegin hakki, iki kadin payi kadardir.

Kur an-i Kerim in bazi ayetlerine iliskin mazeretler:
1- Bu ayetler yanlis tercume edilmis!
2- Bu ayetler yanlis anlasilmaya musait yani herkes anlayamaz!
3- Bu ayetler zaman asimina ugradi yani bugun gecersiz!
4- Bu ayetler cag disi yani Islam da reform yapilmasi lazim!
5- Bu ayetlere iman etmek imkansiz ama yine de ben bir muslumanim!

Mazeretlerin Cevaplari:

1- Diyanet Vakfi Meali ni, konularinda uzman Ilahiyatci Heyet hazirladi. En cok itibar edilen meal. Heyetteki herkesin yanlis tercume yapmasi imkansiz. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
2- Kur an-i Kerim i herkesin anlayabilecegine dair ayetler var* ve zaten bu sebeple indirilmis . Tersi ise adaletsizlik olur cunku herkesin anlayamayacagi ve yanlis anlasilmaya musait bir kutsal kitap gondermek Allah a yakismaz. Bir sakinca da sudur; Muslumanlara siz Kur an i anlamazsiniz, sadece biz anlariz diyen ruhban sinifi olusur ki Islam da ruhbanlik haramdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
3- Kur an in, kiyamete kadar , cihansumul(evrensel) yani her zaman ve her yerde hukmunun gecerli olduguna inanmak farzdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
4- Allah 21. yuzyilin hayat sartlarini ve yasam bicimini ezelden beri bildigine gore Allah in bu durumu hesaba katmadigi ni iddia etmek Allah a karsi cok buyuk bir iftiradir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
5- Bu ayetlere iman etmeyenin adi Musluman degil Kafir dir.** Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.

*Bakiniz: Nahl Suresi 89. Ayet, Enam Suresi 38. Ayet, Maide Suresi 15. Ayet, Hac Suresi 16. Ayet.
**Bakiniz: Bakara Suresi 85. Ayet ve Maide Suresi 44. Ayet.

EINSTEIN IN KOZMIK DINSEL DUYGUSU

Tum bu dinsel- tiplerde ortak olan Tanri kavrami insanmerkezci karakteridir.
(...) Ama tum bunlarda bulunan dinsel deneyime dair bir ucuncu asama vardir, saf haliyle cok seyrek olmakla birlikte: ona kozmik dinsel duygu adini verecegim.
Bu duyguyu, hic yasamamis birine, ozellikle buna karsilik gelecek Tanri ya iliskin hic insanmerkezci olmayan bir kavrama sahip olmayan birine izah etmek cok zordur.
Kozmik dinsel duyguyu insanlar birbirlerine nasil iletebilirler, hele ki Tanri ya iliskin bir tanim vermiyorsa, bir teoloji ogretisi vermiyorsa?
Bence, sanat ve bilimin en onemli islevi, onu almaya acik olanlar icin, bu duyguyu diriltmek ve canli tutmaktir.
Bu sekilde din ile bilimin iliskisine dair, bilindik olandan cok farkli bir kavrama ulasiyoruz.
Bir kisi konuyu tarihsel olarak ele alsa, bilim ve dinin uzlasmas karsitliklar olarak gormeye baslar.
(...) Ben iddia ediyorum ki kozmik dinsel duygu bilimsel arastirma icin en guclu ve muhtesem gududur.
(...) Bir insana boyle bir gucu kozmik dinsel duygu verebilir.
Bir cagdasim soylemisti, haksiz olmayarak, bizim materyalistik cagimizda ciddi bilimsel arastirmacilar tek en derin dinsel insanlardir.

How can cosmic religious feeling be communicated from one person to another, if it can give rise to no definite notion of a God and no theology?
In my view, it is the most important function of art and science to awaken this feeling and keep it alive in those who are receptive to it.
We thus arrive at a conception of the relation of science to religion very different from the usual one.
When one views the matter historically, one is inclined to look upon science and religion as irreconcilable antagonists.
(...)I maintain that the cosmic religious feeling is the strongest and noblest motive for scientific research.
(...)It is cosmic religious feeling that gives a man such strength.
A contemporary has said, not unjustly, that in this materialistic age of ours the serious scientific workers are the only profoundly religious people.

New York Times Magazine on November 9, 1930 pp 1-4.It has been reprinted in Ideas and Opinions, Crown Publishers, Inc.1954, pp 36 - 40.It also appears in Einstein s book The World as I See It, Philosophical Library, New York, 1949, pp.24 - 28.)


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo LiteCoin URL:   LTtsCJ2mLUXLLs8v5US8w5zQeq66eakPtU

NameCoin URL       :  N7wbJyxqoueznDHu9tnu56y1V7B9P1Phs4
FeatherCoin URL     :  6rHGzeMefFvzqmBM5VNqmUziCxtga4wpDs
TerraCoin URL        :  1GQFs8GpaTXxoeTAsGmo56WNfYSZRy2mBD

PeerCoin URL         :  PMeBpz6X9RRLQxdFs5Jws5JwFec3Mzen8q6Twg





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder