Tek kelimeyle terbiyesizlik, ahlaksızlıktır.
2016 yılında hortlamış bir 600 yılı ilkelliğidir.
Kimse hoplayıp zıplamasın İslam gerçek yüzünü ortaya koymuştur.
Zorbadır, dayatmacıdır, totaliterdir, tektipçidir, yağmacıdır.
Bu hep böyle olmuştur.
Tevbe suresini baştan sonuna kadar anlayarak okuyun.
Ültimatom ayetinden başlayın, kimlere, neden ültimatom verildiğini iyice okuyup anlayın.
Sonra da diğerlerine yapılacaklar anlatılır onları okuyun.
Bu surenin tarihteki hangi olaya denk düştüğünü de okuyun, sureyi takip eden olayları da okuyun.
Ve anlayın....
Kafirin ya da diğerlerinin canları, malları ırzları helaldir.
Müslümanlar diğerlerine hile, desise yapabilir, pusu kurabilir, sözünü inkar edebilir, güç yetirebilirse ya da yenerse erkek, kadın ve çocuklarını toptan öldürebilir.
Arzu ederse hepsinin de köle edebilir.
Kadınlarını sayı sınırı olmaksızın cinsel köle olarak kullanabilir.
2016 yılı itibariyle köle ticareti yapmakta dinen hiçbir engel yoktur.
Netekim İslam şeriatının baş gösterdiği yerlerde köle ticareti de baş göstermektedir.
Peygamberin payını(!) vermek kaydıyla mallarını dilediği şekilde yağmalayabilir.
Ayetler ve hadisler hala daha geçerlidir.
Cizye uygulaması yalnızca hükümdarların daha verimli olduğu için tercih ettiği siyasi bir uygulamadır.
Çünkü sürekli bir yağma ve talan, sürekli bir katliam işgal edilen ülkeleri tüketmektedir.
L2fSIJNoA0xfSNxA
TURAN ESER : SÜRYANİ KARDEŞİME DOKUNMA
27.06.2017
Süryani çocuklar oyunlarını yarıda kesecek..
Oyun meralarına teller çekilecek. O meralarda üzerinde "Devletçe kamulaştırıldı. Araziye giriş yasaktır" yazılı tabela dikecekler.
Mardin'de "Manastırı çalan kılıfı hazırlar" misali, Süryanilere ait asırlık kilise, manastır ve mezarlıklar kamulaştırma yoluyla el konulmuş.
El koymakla kalınmamış. Bu Mardin'deki Aho Kilisesi Morla Ozer Manastırı, Mor Gogo Kilisesi, Mor Melki Manastırı, Mor ve Mor Yakup Manastırların kullanım hakkı Diyanet İşleri Başkanlığı'na tahsis edilmiş. Yanlış okumadınız, Süryani'nin vicdanı Türkiye'nin en büyük camisine teslim edilmiş.
Daha Türkler Müslüman olmadan, bu topraklarda yapılmış 1600 yıllık Süryani manastırlarından bahsediyoruz. Sadece mala değil, kadim bir kültürel tarihe el konuluyor.
Artık Midyat'ta çan sesi duymayabiliriz. Belki çan sesiyle ezan sesi artık selamlaşmayacak. Bayramlaşmayacak. Belki Manastırlardan ve Kiliselerden ezan sesi yükselecek. Yıllardır camilere çevrilmiş diğer kiliseler gibi, ayine değil, namaza ev sahipliği yapacaklar.
Vicdanının sesine kulak veren Süryanilerin ayakları onları her zamanki Manastırına götürecek. Ama artık nafile. Manastır yolundaki Süryanilerin ayakları, manastır kapısında asılı diyanet tabelası önünde donup kalacak.
Gözyaşlarını kalplerine akıtarak evine dönecekler. Akıllarında sadece o tabeladaki "Bu manastırın kullanım hakkı Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilmiştir" fetvası kalacak. Vicdanları kanamaya, yürekleri sızlamaya devam edecek.
Kültürel zenginliklerimiz, fetihçi ideolojilerin ve mezhepçi iktidarların rüyaları uğruna fakirleşecek. Asırların kardeşlik hasretleri bir türlü kucaklaşamayacak.
Fetihçi zihniyet, Anadolu'yu kadim medeniyetlerin beşiği olmaktan mahrum edecek. Anadolu topraklarının her karışına sinmiş ve kök salmış medeniyetleri, kültürleri, dinleri, dilleri, halkların hikâyeleri, zenginlikleri ve renkleri ile dolu izleri silinecek.
Homojenleştirmeyi ve fakirleştirmeyi seviyorlar.
Rehberleri dinsel tekçilik.
Kiliselerin, manastırların, camilerin, mescitlerin, dergâhların ve Cemevlerinin ancak birlikte bu toprakların kadim gerçeği ve tarihinden olmadığına hükmedecekler..
Tıpkı İspanya'da Cordoba Katedrali'ne (kilise) çevrilmiş Kurtuba Merkez Cami-i Şerif'i gibi.. Ya da Macaristan'ın Budin kasabasındaki Toygun Paşa camisinin kiliseye çevrilmesi gibi.
Kiliseyi camiye, camileri kiliseye, Alevi-Bektaşi Dergâhlarını camiye çeviren halklar değil, Sultanlar ve krallardır. İktidarları uğruna can, mal, para ve din fetihçisi olanlardır. Dini siyasetlerine alet ederek, din üzerinden toplumu teslim alanlar, aldatanlar ve vicdan sömürenlerdir.
Bir gerçeği biliyoruz. İnananlar ya da inanmayanlar birbirlerine düşman değiller. Onları düşmanlaştıranlar ve ayrıştıranlar rejimler ve iktidarlar.
Çoğunluk vicdanı adına, azınlık vicdanının özgürlüğünü ve kutsal mekânını gasp ederek "kendi" ibadet yerlerine çeviriyorlar.
Bu homojenleştirme politikaları, azınlıkların en kadim yerli halkı olan Süryanileri kendi ana topraklarında korkuyla yaşama sürüklüyor. Ülkemizin sahip olduğu bu kadim kültürel çoğulculuğun yok edilmesiyle, aynı zamandan kültürel zenginliğimizi kaybederek fakirleşiyoruz.
1915'ten bugüne zulüm, kıyım, tehcir, hak ihlalleri ve ayrımcılığa maruz kalan azınlıklar ana topraklarını terk etmek zorunda kalmış. Binlerce yıl, bu toprakları yurt edinmişler.
Fakat AKP'nin de homojenleştirme ve fetihçi politikaları ecdatları gibi değişmedi.
Alevi-Bektaşi dergâhları Nakşibendi şeyhlerine
Ayrımcı ve asimilasyoncu uygulamalar Alevilere de yapılıyor. Asırlardır cem erkânı sürdürülmüş Hacı Bektaşı Veli Dergâhı'na el konuldu. Osmanlı Sultanı 2. Mahmud tarafından gasp edilen Dergâhın içine zorla bir cami inşa ettirildi.
Anadolu'daki tüm yüzlerce Bektaşi Dergâhları yıkılmış, kitapları yakıldı, Bektaşi Babaları idam edildi, yüzlercesi sürgün edilip ve yerlerine, Şeyhülislamca Nakşibendi şeyhleri atandı.
Süryani manastırları Diyanete
Asırlık Süryani manastırları da Diyanet'e teslim ediliyor.
Süryani manastırlara el koymak sadece dinsel ve ideolojik bir saldırı değil, aynı zamanda din, vicdan ve inanç özgürlüğüne de aykırı uygulamalardır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ve azınlıkların haklarına dair Lozan Antlaşması'na da aykırıdır.
Çünkü Lozan Anlaşması'nın 42 maddesine göre; "Türk Hükümeti azınlıklara ait kiliselere, havralara, mezarlıklara ve diğer dini kurumlara her türlü korumayı sağlamayı taahhüt eder" hükmünü içerir.
Haklar rejimi olmalı
Süryani kardeşlerimize ait kiliselere ve manastırlara el konulması din, vicdan, inanç özgürlüğü ve temel haklar rejimi açısından kabul edilemeyecek ve utanç verici kararlardır.
Süryanilere ait tüm kutsal mekânlar, hukuksal güvenceler sağlanarak kendilerine iade ve tahsis edilmelidir. Sadece Süryanilere ait olan değil, Alevilere ve diğer dini gruplara ait tüm gasp edilmiş kutsal mekânların ve binlerce dönümlük arazilerin sahiplerine verilmesi gerekir.
Sünnilik dışındaki inançların kurumsallaşmasına ve mülk edinme haklarının engellendği bir ülkede, inanç özgürlüğünden bahsedilemez.
Kültürel fakirleşmeye karşı, kültürel çoğulculuk temelindeki zenginleşmeyi, adaletsizliğe karşı ise eşit hak ve eşit yurttaşlık temelinde savunmalıyız.
http://www.birgun.net/haber-detay/suryani-kardesime-dokunma-166853.html
a45UyF587661-170627163453 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/06/27 21:22 2 65 alelma@yahoogroups.com
Sicak siddetlendigi vakitte salat(-i Zuhru) (namaz kilmayi) serinlige birakiniz.
Zira sicagin siddeti Cehennem in kaynamasindandir.
Nar(-i Cehennem) Rabbine ($ikayette bulundu, ve):
- Ya Rab, beni ben yiyorum. (izin ver) - dedi.
Allahu Teala da iki def a nefes almasina izin verdi.
Nefesin biri kisin, digeri yazin.
En cok ma ruz oldugumuz sicak ile sizi en ziyade usuten zemherir (iste budur)
Buhari nin Ebu Hureyre den rivayeti icin, Diyanet yayinlarindan bkz. Sahih-i Buhari Muhtasari ... cilt 2, sh. 476 H. 321
Andolsun ki biz, (dunyaya) en yakin olan gogu kandillerle donattik.
Bunlari seytanlara atis taneleri yaptik ve onlara alevli ates azabini hazirladik.
Mulk-5
Sadece bir rakibinize odaklanin ve kotu giden her seyin sucunu onun uzerine yikin.
Joseph GOEBBELS
(Hitler in Propaganda Bakani)
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder